3 Boyutlu Görüntüleme Yöntemiyle Burun Estetiği

Burun estetiği en fazla talep edilen cerrahi müdahalelerin arasında bulunuyor. Bu alanda çok sayıda gelişme ve yeni bilgi de geliyor. Rinoplasti kapsamında ne tür işlemler yapılıyor, 3 boyutlu görüntülemeyle sağlanan kolaylıklar nelerdir? Estetik operasyon talebiyle başvuran hastalarla ilgili ne tür prosedürler uygulanıyor, hangi seçenekler önlerine geliyor? Burun operasyonlarını, estetik ameliyatları hem açık hem de kapalı yapmak mümkün mü? Ultrasonik dalgalarla burun estetiği nedir? Burun operasyonunun başarısını etkileyen faktörler nelerdir? Hastalar nelere dikkat etmeli? Kötü yapılmış estetik ameliyatlarla ilgili nasıl bir yol izlenebilir? Deviasyon, kemik eğriliği durumlarında nasıl hareket edilmeli?

Çok merak edilen estetik operasyonların başında gelen burun estetiğindeki son gelişmeleri, Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Gaffar Aslan Sağlığım İçin Herşey’de anlattı.

. Tıbbi adıyla rinoplasti ya da halk arasında ki adıyla burun estetiği. Çoğu kişi sadece güzel bir buruna sahip olmak için yapılan operasyon olarak bilir ama rinoplasti insanların yaşamını da etkileyen geniş bir alanı kapsar. Öncelikle bunlardan bahseder misiniz?
“Bazen çok kolay olduğu gibi, bazen saatleri alan bir işlem haline gelebiliyor. Basit bir burun ucu değişikliğinden, tüm burun alanlarını değiştirmek zorunda kaldığımız hastalarla karşılaşıyoruz. Rinoplasti denilince sadece burnun dışına yönelik değişimleri anlıyoruz ama bazı ameliyatlarda burnun içine yönelik işlemler de yapıyoruz. Özellikle halk arasında ‘kemik eğriliği, burnumda et var, sinüzit oldum’ şikayetleri ile gelen hasalarımıza kapsamlı bir ameliyat yapmak zorunda kalabiliyoruz.”

“3 BOYUTLU GÖRÜNTÜLEME İLE HASTAYLA BİRLİKTE KARAR VERİYORUZ”

. 3 boyutlu görüntüleme ile yapılabilen, planlanabilen ameliyatlar var. Bu 3 boyutlu görüntüleme teknolojisi nedir, hekime ve hastaya nasıl bir kolaylık sağlıyor?
“Teknoloji açısından çok sayıda gelişme oluyor. 3 boyutlu görüntüleme de bunlardan biri. Çok önceleri hastalar bizlere fotoğraflarla gelip, ‘burnum şöyle olsun, böyle olsun” derlerdi. Şimdi ise 3 boyutlu görüntüsünün alınıp, nasıl bir burun yapabileceğimizi bu görüntüler üzerinde hastayla paylaşmak, hangi sonuçların doğabileceğini, hastanın nasıl bir burun istediğini ortaya koymak mümkün.

Üç boyutlu görüntüleme en olumlu sonuca gitme kararını verebilmek için oldukça değerli bir araç diyebiliriz.”

. Bilgisayar ekranında hastayla 3 boyutlu görüntü üzerinde bir burun tasarlıyorsunuz. Peki tasarladığınız ile operasyonda yaptığınızın aynı olması nasıl mümkün oluyor?
“Öncelikle en önemli husus, hastaya yaklaşık olarak nasıl bir şey yapabileceğimizi gösteriyoruz. Bazen hasta doğallığın dışına çıkmak istiyor. Mesela; kalkık bir burun istiyor ama yüzüyle uyumlu olmayacağını gösterdiğimiz zaman, hasta da ikna oluyor. Estetik ameliyata ihtiyacı yoksa, kendi yüzüne çok büyük bir katkısı olmayacaksa, böyle bir durumda da hastaya düşünmesi gerektiğini ve boşu boşuna ameliyat olmaması gerektiğini söylüyoruz. 3 boyutlu görüntülemenin en büyük faydası bence, hastalarımıza yapabileceğimiz değişikliği onlarla paylaşmak ve hastayı ikna etmek diyebilirim.”

. İdeal bir burun denilince, hep burnun küçültülmesi, düzeltilmesi geliyor aklımıza ama bazen burnu büyütmeniz gereken vakalar da olabiliyor mu?
“Özellikle revizyon ameliyatlarında bunu görüyoruz. Hiç ameliyat olmamış kişiler de olabiliyor. Mesela, çocukken düşmüş, burnunu çarpmış. Burun gelişimi geri kalmış. Böyle durumlarda büyütmek zorunda kalabiliyoruz. Bazen de ameliyat sonrası burun ucu çok fazla küçültülmüş ise tekrar büyütmek zorunda kalabiliyoruz. Önemli olan yüz ile uyumlu burnu yakalamak.”

. Burnu büyütmek nasıl bir operasyon, neler yapılıyor?
“Burada donör olan kıkırdak bulmamız gerekiyor. Özellikle burnun içerisindeki septum dediğimiz alanda bazen yeterince kıkırdak bulabiliyoruz ve bu işlemleri (büyütme) yapabiliyoruz ama bazen yetmiyor. Böyle bir durumda da en yakın organ olan kulağa başvuruyoruz. Kulaktaki kıkırdak yetersiz ise kaburgadan kıkırdak temin edip, düzgün bir şekilde yapmaya çalışıyoruz.

Bunların dışında bazı hastalarımız istediğinde -özellikle spor hastaları veya ikinci bir bölgesinde kulağında kesi olsun istemeyen ya da kaburga alırken bir iz istemeyenler için- doku bankalarından hazırlanmış kaburgaları da kullanabiliyoruz. Bunları da alternatif olarak hastalarımıza sunuyoruz.”

Doç. Dr. Gaffar Aslan

BURUN ESTETİĞİ AMELİYAT SEÇENEKLERİ

. Burun estetiği talebiyle size gelen bir kişi ne tür seçeneklere sahiptir, mesela açık ya da kapalı ameliyat tercihi veya başka teknikler var mı?
“Genelde daha önce ameliyat edilmiş bir hastaysa ve açık teknikle yapılmışsa; büyük işlemler gerekiyorsa bu hastalarda genelde açık ameliyat tercih ediyoruz. Bazen o kadar basit problemler oluyor ki, bunları açık yapmaya gerek yok. İçeriden yaklaşarak yapabiliyoruz. Bazen burnun tip kısım dediğimiz ucuna hakim olabilmek için açık yapmak gerekebiliyor. Açık ya da kapalı ameliyat daha çok doktorun tercihiyle ilgili. İkisi arasında yaklaşım açısından fark, iz kalma korkusu. Fakat düzgün dikildiği zaman herhangi bir iz kalmıyor, birkaç ay sonra kayboluyor.

Açık teknikte burnun gözükmeyen alt kısmından,  transkolumellar insizyon dediğimiz yöntemle ters “V” insizyonuyla yapıyoruz genelde. Doktorların farklı yaklaşımları olabiliyor ama hastalarımızın iz konusunu bir korku olarak yaşamalarına gerek yok, iz kalmıyor.

Ayrıca, hastalarımız eğer bir ameliyat düşünüyorlarsa ve bu konuda kararlılarsa hiç acele etmesinler. Önce iyi bir araştırma yapsınlar. Referans çok önemli. Bir pantolon ya da bir telefon alırken gidip çarşıda günlerce değerlendiriyoruz, araştırıyoruz. Ameliyatlarını da planlamadan önce araştırsınlar; iyi referanslarla hekimlerine gitsinler.”

“ULTRASONİK ARAÇLARLA AMELİYAT SONUCU İYİLEŞME SÜRESİ KISALIYOR”

. Teknikler de hızla gelişiyor. Ultrasonik dalgalarla burun estetiği. Başka ne tür gelişmeler var? Ultrasonik dalgalarla burun estetiği nasıl bir yöntemdir?
“Ses dalgalarıyla yani ultrasonik titreşimlerle ince uçlu kesici aletlerin kemik üzerinde hareket ettirilmesi; kemiği şekillendirmede çok popüler hale geldi.  Çok sayıda hekim arkadaşımız kullanıyor ve iyi sonuçlar da alınıyor. Bu yöntemle kemiğe daha kolay şekil veriyoruz, daha detay çalışabiliyoruz. Bunlara ilave olarak yumuşak dokulara temas ettiği zaman bile zarar vermediği için damarlarda yırtılma ya da yaralanmaya sebep olmadığı için hastalarımızın geç iyileştiği için korktukları ameliyat sonrası yüzdeki morluklar oluşmuyor. Şişlik oluşmuşsa bile erken düzeliyor.

Yani bu cihazın bize en büyük faydası ameliyatımızı kolaylaştırdı, daha iyi sonuçlar alıyoruz. Hastalar için ise ameliyat sonrası daha az şişlikle, daha iyi geçiriliyor.”

. Her vakaya ultrasonik dalgalarla burun estetiği yapabilmeniz mümkün olabiliyor mu? Yapamayacağınız bir grup hasta da bulunuyor mu?
“İhtiyaç varsa kullanıyoruz. Kesici uçları çok çeşitli ve hem kemik kısmında, hem de kıkırdağı şekillendirirken kullanabiliyoruz.

. Daha az şişlik ve daha az morluk olduğuna göre neden ihtiyaç halinde kullanılıyor?
“Kemiğe şekil verirken bu cihaza alıştıysak, başka bir şey kullanmıyoruz. Çükü daha önceki yöntemlerde çekiç ve diğer araçlar tam kontrollü kırıklar sağlamıyordu. Yumuşak dokulara ve kemik zarlarına zarar verebiliyordu. Geçmişte, hastalara iyileşme süreci 1 yıla kadar derken, şimdi 6 aya kadar şişlikleriniz ve diğer problemleriniz düzelecek ve burnunuz oturacak diyebiliyoruz.”

. Estetik ameliyatlar sağlık turizminde Türkiye’nin en güçlü olduğu alanlarda biri. Pek çok hasta geliyor. Onlara ne tavsiye edersiniz, Türkiye’ye burun estetiği olmak için gelen hastalar kaç günlerini ayırmalılar, ön tetkikler nelerdir?
“Yurt dışından bize gelecek olan hastalar çok önceden temasa geçiyorlar. Biz onlara muayene randevusu veriyor ve görüşmeler sağlıyoruz. Bu bir ya da iki gün sürebiliyor. Tek seans görüşmeyle değil de bir sonraki görüşmeden sonra karar verirsek ortalama anestezi hazırlıklarıyla beraber bir 10-12 gün ameliyat yaptığımız bölgede kalmalarını istiyoruz. Çünkü dikişlerini, gerekli bandajların hepsini aldıktan sonra memleketlerine dönmelerini istiyoruz.”

“AMELİYATTAN İKİ GÜN ÖNCEDEN İTİBAREN SİGARA İÇİLMEMELİ”

. Burun estetiğinin başarısını etkileyen ne gibi faktörler var? Örneğin; kişinin cildinin yapısı; yağlı ya da kuru olması, cildinin rengi, o kişinin sigara içip içmemesi gibi faktörler ne oranda etkilidir?
“Evet, hasta faktörü çok önemli. Hastanın burnundaki mevcut patolojilerin çeşitliliği ve içeriği önemli. Nedir bunlar? Hastanın burnunun içerisiyle ilgili problemler var mı yok mu? Dışıyla ilgili ciddi kırılmalar olmuş mu? Hastanın daha önce geçirdiği ameliyatlar yapacağımız ameliyatın süresini etkilediği gibi sonucunu da etkiliyor.

Cilt sorunu olmayan, sadece burun sırtında humpı (kemeri) olanlar; sadece burun ucunda düşüklüğü olan ya da çok azıcık deliklerinde simetri bozukluğu olan hastalarla tabi ki işimiz çok kolay. Hem ameliyat süresi kısa hem de sonucu çok iyi olabilmekte.

Sigara içmek çok önemli. Hastalarımıza mümkünse sigarayı bir iki gün öncesinden bıraktırıyoruz. Ameliyattan sonraki bir sürede de içmiyorlar ve çoğu zaman bazı hastalar bırakmayı deniyorlar. Tamamen bırakan hastalar olabiliyor ve o da bizi mutlu ediyor.”

. Burun ucunun düşmesi nedir, kötü yapılmış estetik ameliyatlarla, çok fazla ameliyatla ilgisi var mı? Bunun çaresi nedir?
“Burun ucundaki düşmelerin en büyük nedeni, yerinde kullanılmayan tekniklerdir. Ameliyattan önce doğru analiz yaptığınızda, ameliyat sırasında doğru işler yaptığınızda burun ucunda çökme, düşme gibi bir şey olmaz. Tecrübelerimiz bunu göstermekte.

Burun ucunda çökme ya da düşme varsa revizyon için gelen hastalarımız oluyor. Bunları düzeltmek genellikle kolay oluyor.”

. Burun kemiğinde eğrilik (deviasyon) sadece estetik bir sorun değil. İnsan sağlığını nasıl etkiler, nasıl bir ameliyatla kişi sağlığına kavuşturulabilir?
“Hastanın nefes almasının devamlılığını sağlamak, birinci hedefimiz. İkinci hedefimiz de dış yapısının yüz ile uyumlu hale gelmesini sağlamak. Nefes alamayan bir burun revizyon ameliyatlarında en sık karşılaştığımız patolojilerden biri. Bunlar olmasın diye ameliyatta önlemlerimizi alıyoruz fakat olduğu zaman da düzeltilmesi zor olmuyor.”