Ağrı Tedavisinde Radyofrekans Yöntemi

Ağrı Tedavisinde Radyofrekans Yöntemi

Ağrı Tedavisinde Radyofrekans Yöntemi

Bizi Takip Et


Ağrı hem özel yaşamımızı hem de iş yaşamımızı zehir eden en önemli sağlık problemlerinden birisi. Bazen öyle ki toplumun yüzde 85`i yaşamı boyunca en az bir defa bu sevimsiz duyguyla tanışıyor. Çocuk, genç, yaşlı ayırt etmeden hemen her yaştaki kişide görülebilen ağrıyı Uluslararası Ağrı Araştırma Derneği, “Vücudun herhangi bir yerinden kaynaklanan, organik bir nedene bağlı olan veya olmayan, insanın geçmişteki tüm deneyimlerini kapsayan, hoş olmayan özel bir duyu” olarak tanımlanıyor.

Karın içindeki şişkinlik ağrı nedeni

Ağrıyı insan vücudunun en önemli savunma mekanizmalarından biri olarak tanımlayan, vücudumuza yönelik herhangi bir olumsuz uyaranı, ağrı olarak algılar ve kendimizi bu zararlı uyarandan koruruz. Hastalık açısından ağrıya neden olan faktörler, hastalığın bulunduğu vücut bölümüne göre değişiklikler gösterir. Örneğin bel bölgesinde, fıtığın sinire yaptığı baskı ağrıya yol açarken, karın içi organlarda, yalnızca gerginlik ve şişmeler ağrıya neden olabilir” diyor.

20 yıl öncesine kadar hastalıkların bulgusu olarak düşünülen kronik ağrı, günümüzde başlı başına bir hastalık olarak görülüyor ve ekip çalışmasıyla tedavi ediliyor. Zamanında hekime başvurulmadığında kronikleşerek yıllarca sürecek ciddi bir sağlık problemi haline gelebiliyor.

2001 yılının başından itibaren, Amerika`daki hastanelerin yüzde 90`ında, hastaların hastaneye kabulünden, taburcu olmalarına kadar geçen süre içersinde, ağrıların belirlenmesi ve ve mutlaka tedavi edilmesi gerektiğinin kabul edildiğini belirten Ağrı Merkezi`nden Tedavi Uzmanları, şunları söylüyor:

“Hastaların hastaneye başvuruları sırasında, hepimizin bildiği tansiyon, nabız, ateş ölçümünün yanında, ağrı şiddetinin ölçülmesi şartı da getirilmiştir. Ağrı artık temel ve ölçülmesi gerekli bir bulgu olarak değerlendirilmektedir. Hastaların haklarını içeren tüm düzenlemelerde ve hastane tedavi kurallarında, özellikle ağrının tespit edilmesi, şiddetin belirlenmesi ve mutlaka tedavisinin yapılması şartı getirilmiştir.
Ağrının, doktoru ve hastayı, uyarıcı ve koruyucu bir belirti olduğu, bu nedenle tedavi edilmemesi gerektiği görüşü günümüzde kesinlikle terke edilmiştir.”

Acıbadem Sağlık Grubu Ağrı Kliniği`ne en sık başvuru nedenleri kronik bel, sırt ve boyun ağrılar oluşturuyor.Ağrı tedavisine geç başlanmasının ağrının kronikleşmesine zemin luşturduğuna sikkat çeken Ağrı Merkezi`nden Tedavi Uzmanları , “Örneğin beli tutan bir hastanın doktora başvurmak yerine uzun süre ağrı kesici kullanması ve gerekli tedaviye geciktirip önlem alınmaması, beline yanlış biçimde yüklenmeye devam etmesi, kronik bel ağrısına yol açar.”

Ağrının nedeninin belirlenmesi

Acıbadem Sağlık Grubu Ağrı Kliniği`nde ağrının nedenine yönelik incelemeler, modern tıbbın birçok dalının birlikte çalışması ile yapılıyor. Örneğin bacağında yanma ile birlikte şiddetli ağrı hisseden bir hastanın rahatsızlığına tanı konulabilmesi için radyoloji, dahiliye, nöroloji ve diğer bölümlerin kontrolü gerekebiliyor. Ağrı Merkezi`nden Tedavi Uzmanı , “Bu tip bir yaklaşım, hastanın zaman kazanmasını sağlar ve gereksiz veya yanlış uygulamalarla tedavisinin gecikmesini önler.Bu yaklaşım batı ülkelerinde, tıbbın başarılı olmasının temel nedenlerindendir.” diyor.

Ağrıda Radyofrekans Yöntemi

Acıbadem Sağlık Grubu Ağrı Kliniği`de bir veya iki günlük tedavilerden, 4-6 haftalık tedavilere kadar değişen sürelerde ağrı tedavileri yapılabiliyor.
Uzun süreli ağrılar için, günümüzde, eski tıbbi bilgilere göre devrim olarak nitelendirilebilecek gelişmeler elde edildiğine dikkat çeken Ağrı Merkezi uzmanları yani gelişmelerle ilgili şöyle konuşuyor:” Bir türlü iyileşmek bilmeyen, sık tekrarlana sırt, bel ve boyun ağrılarının tedavisinde, ülkemiz için yeni sayılabilecek, ancak dünyada uzun yıllardır uygulanan ağrı tedavisi yöntemleri vardır.En çarpıcı olanlardan biri de, radyo frekans uygulamalarıdır.Sürekli olarak ağrı üreten sinir telinin ağrı iletici görevivin, yüksek titreşimler ile ısı üreterek önlenmesidir.Çok yüksek titreşimli bir akım, özel bir kablo ve iğne aracılığı ile, yanlızca ağrıyı taşıyan sinir teline uygulanıyor.Bu cihazı kullanarak yapılan müdahalelerde belirli bir sinire, kontrollü olarak 40 ile 80 derece arasında sıcaklık verilebiliyor.Sinirin ağrı sinyallerini iletme özelliği kaybolur. Bu uygulama ile yanlızca uygulayan doktorun istediği kadar bir alanda sınırlı olacak bir sinir telinin ağrı taşıyıcı özelliğine müdahale ediliyor.
Radyofrekans yöntemi, bel, boyun ve sırt ağrılarının yanı sıra değişik hastalıkların tedavisinde de kullanılıyor. Şeker hastalığına bağlı ayak yaraları ve ağrıları, kol veya bacak kopması sonrası ağrılar gibi birçok alanda radyofrekans yönteminin kullanıldığını belirten Ağrı Merkezi`nden Tedavi Uzmanları şunları ekliyor:
“Kırıklardan sonra ortya çıkan ve uzun dönemde geçmeyen yanmalı ağrılar, zona ve zona bittiği halde şiddetli ağrı veren bel dik yırtıklarında omurların arasındaki yastıkçıkların yakılmasında etkin olarak kullanılıyor. Uygulamadan sonra ağrılar tamamen kayboluyor. Gerekirse yöntem tekrarlanabiliyor.”

Kaynak: Acıbadem Hastanesi web sitesi
(www.acibadem.com.tr)


İçeriği Paylaşın