AİFD, İlaç Fiyat Kararnamesine Tepkili

AİFD, İlaç Fiyat Kararnamesine Tepkili

AİFD, İlaç Fiyat Kararnamesine Tepkili

Bizi Takip Et


Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD), hükümet tarafından ilaç fiyatlarıyla ilgili olarak alınan yeni kararların, orijinal ve yenilikçi ilaç üreticilerini olumsuz yönde etkileyeceğini bildirdi. AİFD, şimdilik askıya alınan Sağlık Uygulama Tebliğ (SUT) değişikliklerinin de hasta tedavisini riske atacağını belirtti.

Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD), yeni fiyat kararnamesi ve hükümet tarafından gündeme getirilen SUT değişikliklerinin ilaç endüstrisi ve hastalar üzerindeki olası etkileri hakkında, yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada şu bilgilere yer verildi:

Dünyada ve Türkiye’de 2009 yılı içinde yaşanan ekonomik kriz ve daralma diğer pek çok sektörde olduğu gibi, sağlık sektörünü de olumsuz etkiledi. Sektör krize, çok önemli reformların yaşandığı bir dönemde yakalandı. Diğer yandan, Hükümetimizin son yıllarda özellikle sağlık sektöründe gerçekleştirdiği reform çalışmaları, vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerine erişimini güçlendirdi. Öncelikle kamuya ait hastanelerin Sağlık Bakanlığı bünyesinde toplanması, SSK mensuplarının ilaçlarını tüm eczanelerden alabilir hale getirdi. Yeşil Kartlıların yatarak tedavisine ilaveten ayakta tedavi kapsamında yazılan ilaçların geri ödemeye alınması, vatandaşların tümünün özel hastane ve hizmet sunuculardan yararlanabiliyor olması ve sonuç olarak sağlık güvencesi kapsamında olmayan yaklaşık 15 milyon vatandaşımızın da sağlık güvencesi kapsamına alınması ile sağlık hizmetlerine erişimde Cumhuriyet tarihinde yaşanan en büyük erişim sağlandı.

Bu gelişmelerin yanı sıra Türkiye’de  nüfusun yaşlanıyor olması ve ülkemizde ortalama yaşam süresinin uzaması sağlık hizmetlerine erişimin artmasının güçlenmesine paralel olarak sağlık harcamalarındaki artışı destekledi. Ayrıca hizmet sunumunda talep yönetiminin sağlanması amacıyla kullanılan sevk zincirinin ve muayene katkı paylarının bir dönem kaldırılması  hizmete erişimi güçlendirmekle birlikte sağlık harcamalarının artışında önemli bir rol oynadı.

KARARLAR CİDDİ RİSK VE SIKINTILARI BERABERİNDE GETİRDİ

Sağlık sektöründe ilaç harcamalarından kaynaklandığı iddia edilen bütçe açığını karşılamak üzere Hükümet tarafından alınan kararlar esas olarak orijinal ve yenilikçi ilaç üreticilerini olumsuz etkilemektedir. Aşağıdaki örnekler bu dengesizliği açıkça ortaya koymaktadır:

1- Orijinal ve jenerik ilaç fiyatları eşit olacak şekilde referans fiyatın yüzde 60’ına indiren,   bir başka deyişle orijinalleri %40, jenerikleri ise %20 fiyat düşürmek zorunda bırakan bir düzenleme yapılmıştır.
2- Verilen tüm ıskontolara ek olarak sadece orijinal ilaçlardan yüzde 13 ıskonto talep edilmektedir.
3- Buna karşılık sadece 1984-87 arasında ruhsat almış ’20 yıllık’ tabir edilen ilaçlar üzerindeki korumanın ancak kısmen ve Nisan 2010 sonrası itibariyle kaldırılması öngörülmüştür.
4- Yapılması öngörülen  tasarrufların yükü yaklaşık yüzde 75 oranında orijinal ürünlerin ve dolayısı ile yenilikçi ilaçların ve inovasyonun üzerinde etkili olacaktır.

Yeni uygulamalar hastaların orijinal ve daha etkin tedaviler sunarak yaşam kalitesini ve süresini artıran, tedavi sürecini kısaltan ve mali tasarruflar sağlayan yeni ilaçlara erişimini olumsuz etkileme riskini doğuracak,  halen tedavide kullanılmakta olan bazı ilaçlara erişimde ciddi sıkıntılar ortaya çıkabilecek ve hastalar eski tedavilerle yetinmek zorunda kalabilecektir.

Yeni Fiyat kararnamesi paydaşlar arasında tam bir mutabakat sağlanmadan yayınlanmıştır. Bundan tüm hem üretici firmalar, hem eczacılar, hem de hastalar önemli ölçüde zarar görecektir.

Türkiye’deki ilaç endüstrisinin gelişimine, bu alandaki istihdama ve yatırımlara zarar verebilecektir.

Dağıtım kanallarında iflas ve çöküşlere, dolayısı ile sektördeki tüm paydaşların mağduriyetine yol açabilecek, bu açıdan da  yine hastaların ilaçlara erişiminde güçlük yaratabilecek ciddi tehlike ve sıkıntılar ortaya çıkabilecektir.

ŞİMDİLİK ASKIYA ALINAN SUT DEĞİŞİKLİKLERİ HASTA TEDAVİSİNİ RİSKE ATIYOR

Hastaları ve sektörü olumsuz etkileme riski doğuran ikinci bir gelişme ise Sağlık Uygulama Tebliği’ne (SUT) ilişkin olarak 12.10 2009 tarihinde yayınlanan genelge olmuştur. Bu genelgede, Tebliğin “14.2 Eşdeğer ilaç uygulaması” başlıklı maddesi yeniden düzenlenmiş ve endikasyon farklılığı olan, yani farklı uygulama alanları olan ürünlerin birbirinin eşdeğeri olarak aynı grupta yer almaları sağlanmıştır. Tebliğ değişikliği, elektronik altyapının hazır olmaması nedeni ile şimdilik uygulanmıyor. Ancak ileride uygulanmaya konulması çok ciddi sıkıntılar yaratacaktır.

Böyle bir durumda:

• Hastanın tanı doğrultusunda doğru tedaviyi alması zorlaşabilecektir,
• Günlük kullanım dozu farklı ürünlerin veya aynı ürünün farklı dozlarının aynı grupta olması hastanın doğru dozu almasını güçleştirebilecektir,• Eczanede reçetedeki ilacın eşdeğeri ile değiştirilmesi sırasında aynı etkin maddeyi aynı dozda ve aynı farmasötik formda içermeyen maddeler birbirinin yerini alabilecek, tıbbi açıdan büyük sakıncalar, telafisi mümkün olmayan hatalar doğabilecektir,
• Hekim tarafından öngörülen tedaviye ulaşmak için hasta, reçetelenen etkin maddeyi içeren orijinal ya da jenerik için yüksek fark ödemek durumunda kalabilecek; düşük ekonomik düzeye sahip hastaların diğer hastalarla eşit tedavi alması engellenmiş olacaktır,
• Hasta yüksek farkı ödeyemeyince reçete için tekrar hekime başvurması ve yeni rapor çıkarması gerekebilecek; tedavisi aksayabilecektir.
• Endikasyon kısıtlaması ile Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı endikasyonun dışında bir reçeteleme koşulunun getirilmesi hastanın doğru tedaviye erişmesini engelleyebilecektir.
• Yüksek tansiyona karşı kullanılan bazı yeni nesil Anti Hipertansif ilaçları reçeteleyebilecek uzmanlıkların sadece endokrinolog, nefrolog ve kardiyolog ile kısıtlanması, bu uzmanların sayısının sınırlı olması ve bazı bölgelerde hiç bulunmamaları nedeni ile hipertansiyonu bu ilaçlarla kontrol altında olan hastaların tedaviye erişimi çok zorlaşabilecektir.

AİFD olarak her zaman işbirliğinden ve yapıcı çözümlerden yanayız. Tek arzumuz, çözümlerin  dengeli, hakkaniyet ve eşitlik çerçevesinde, hastalarımızın ilaca erişimini güçleştirmeyecek şekilde gerçekleştirilmesidir. Böyle bir yaklaşım, Türkiye’nin en dinamik ve stratejik sektörlerinden olan ilaç endüstrisinin zor dönemlerden güçlenerek çıkmasına ve toplumumuzun ilaca erişiminin güçlenmesine katkıda bulunacaktır.

YENİ FİYAT KARARNAMESİ İLE İLGİLİ ÖNERİLER

1. Yapılan düzenlemeler yeniden gözden geçirilmeli, hastaların ilaçlara erişimini güçleştirmeyecek alternatif çözümler geliştirilmelidir.
2. Alınan kararların ekonomik etkileri ve bunların orijinal ve jenerik ilaç sektörünü ne ölçüde etkilediği titiz bir şekilde  hesaplanmalıdır.
3. Bu hesap tarafsız kaynaklar tarafından doğrulanmalıdır.
4. Alınan ve alınacak kararlar orijinal ve jenerik ilaç üreticileri arasında ayrımcılık yaratmayacak şekilde tasarlanmalı ve uygulanmalıdır. Bu sektörlerin birbirlerinin rakibi değil tamamlayıcısı olduğu unutulmamalıdır.
ŞU ANDA ASKIDA BULUNAN, ANCAK HER AN UYGULANMASI İHTİMALİ BULUNAN SUT DEĞİŞİKLİK ÖNERİLERİYLE İLGİLİ YAKLAŞIMIMIZ İSE ŞÖYLEDİR:

1. Jenerik ilaç ile ilgili uygulama 12.10.2009 öncesindeki şekliyle sürdürülmeli, hastaların tedaviye ve yenilikçi ilaçlara erişimini daha fazla engelleyen değişikliklerden kaçınılmalıdır.
2. Reçeteleme kurallarında yapılan değişiklikler kapsamında getirilen endikasyon kısıtlaması yeniden gözden geçirilmelidir.
3. Yüksek tansiyon tedavisinde kullanılan yeni nesil anti hipertansif ilaçlar için reçeteleme ve rapor yazma hakkı ilgili bütün uzmanlık dallarını, yani iç hastalıkları, KVC, nöroloji ve aile hekimliğini de kapsayacak şekilde yeniden düzenlenmelidir. Rapor bulunması halinde tüm hekimler tarafından reçeteleme yapılabilmelidir.

Yayımlanan düzenlemelerdeki bütün olumsuzluklara rağmen AİFD olarak ülkemiz için gerçekleştirilecek özverilerde “Hakkaniyet ve Eşitlik İlkesi” çerçevesinde alınacak tasarruf önlemlerine daha önceki yıllarda olduğu gibi yine katkıda bulunmaya hazırız.  Hükümetle ve paydaşlarla yapılacak görüşmelerde AİFD’nin önceliği her zamanki gibi hastaların ilaca erişimini sağlamak ve güçlendirmek olacaktır.

AİFD SEKTÖR ANKETİ: HASTALARIN İLACA ERİŞİMİ GÜÇLEŞECEK, YATIRIMLAR OLUMSUZ ETKİLENECEK

Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD) üyesi şirketlerin üst düzey yöneticilerinin katıldığı bir anket çalışması, sektör yöneticilerinin fiyatlarda yapılan yeni kısıtlamaların hastaların ilaca erişimini güçleştirebileceğini, firmaların faaliyetlerini olumsuz etkileyeceğini, işten çıkarmalara yol açacağını ve yatırımları zorlaştıracağını düşündüklerini ortaya koydu.

Katılımcıların yüzde 84’ü hastaların yeni ve orijinal ilaçlara erişiminin zorlaşacağını vurguladı. Halen piyasada olan bazı ilaçlara erişimin zorlaşıp zorlaşmayacağı yolundaki bir soruya da yine katılımcıların yüzde  84’ü zorlaşabilir yanıtı verdi.

Soruları yanıtlayan yöneticilerin üzerinde anlaştığı bir başka nokta ise yatırımların azalacağı oldu. Katılımcıların % 68’i yapılan düzenlemeler sonucunda yatırımların yüzde 20’den fazla azalacağı tahmininde bulundu. Yüzde 24 ise yatırımların yüzde  10’dan daha fazla azalacağını öngördü.

Yapılan son kısıntılar faaliyetlerinizi nasıl etkileyecek sorusunu ankete katılan yöneticilerin % 84’ü çok olumsuz, % 16’sı ise olumsuz diye yanıtladı. Böylece bu soruyu yanıtlayanların tümü sektörün kararlardan olumsuz etkileneceğini vurgulamış oldu.

Katılımcıların yüzde 32’si, yeni kararname sonucunda firmalarında yüzde 10’dan fazla, yüzde 52’si ise yüzde 20’den fazla oranda işten çıkartmalar olabileceğini kaydetti.

Anket sektör yöneticilerinin, kendileriyle yapıcı bir diyalog geliştirilmemesinden duydukları rahatsızlığı da ortaya çıkardı. Soruları yanıtlayanların yüzde 68’i görüşlerine değer verilmediğini hissettiklerini vurgulayarak, sektör olarak karar oluşturma süreçlerine katılamamaktan duydukları rahatsızlığı ifade ettiler.

Alınan kararların Türkiye’nin sağlık ve ilaç sektörünün küresel rekabet gücünü nasıl etkileyeceği yolundaki bir soruyu katılımcıların yüzde 64’ü çok olumsuz, yüzde 37si ise olumsuz diye yanıtladı.

Ankette ayrıca katılımcılara Türkiye’de Ar – Ge ve üretim yatırımı yapmayı zorlaştıran faktörler de soruldu. Bunlar arasında “Sağlık ve ilaç politikalarında öngörülebilirliğin bulunmaması” yüzde 72 ile birinci, “Şeffaflık ve açıklık olmaması” % 67 ile ikinci, bürokrasi ve mevzuat ise % 40 ile üçüncü sırada yer aldı.


İçeriği Paylaşın