Ailece O’nun Hastasıyız!
Bizi Takip Et
Aritmi, mitral yetersizliği, hipertansiyon gibi kalp-damar rahatsızlıklarınızın tedavisi ve takibi için nasıl bir doktor ararsınız? Kendinizin ya da sevdiklerinizin kalp sağlığını emanet edeceğiniz hekim hangi özelliklere sahip olmalıdır?
Sizi bilmem ama çok şükür ki, tam aradığım niteliklere sahip bir kardiyoloji uzmanın ailece takibindeyiz. Eşim, ben, annem ve babam. Ailece hepimiz O’nun hastasıyız. En önemli özelliklerinden biri, mesleğini çok sevmesi. Sabah çalıştığı hastaneye en erken gelen de, en geç çıkan da O’dur. Hastanede yatağınızda uyuklarken sabah bir bakarsınız 07.30’da karşınızda. Size gecenizin nasıl geçtiğini sorar, muayenesini yapar. Akşam eve gitmeden mutlaka bir kez daha uğrar. O sıra saatler belki de 21.00’i göstermektedir.
Sadece kendi alanı olan kardiyolojiyi değil, tıptaki gelişmeleri yakından takip eder. Buna karşın kardiyolojinin her alanına da burnunu sokmaz, hiç egosu yoktur. Eğer, mitral kapağınızdaki sorun yüzünden mandallama yöntemi gerekiyorsa, bu alandaki
en yetkin kardiyologların isimlerini kompleks yapmadan verir. Sadece kalbine odaklanmaz, tepeden tırnağa bakar hastasına. Tedaviyi satranç oynar gibi kurgulayan, bir iki adım sonrasında oluşabilecek tabloları düşünüp önlem almak isteyen bir yaklaşımı vardır. En son aşamada ortaya çıkabilme ihtimali olan bir durumdan bahsedince, bir an moraliniz bozulabilir. Ancak, hastanın bilgilendirilme hakkına sonsuz bir saygısı vardır. Düşünür, hastasıyla paylaşır ve önlem alır. Kan tahlillerini dikkatle inceler, gördüğüm en detaylı, en uzun EKO çeken hekimlerden biridir.
TÜRKİYE’NİN İDEAL DOKTORLARI…
En sevdiğim yanlarından birine gelince… Hastasını asla merakta bırakmaz. Kalbinizi incelerken, sessizlikte doktorunuzun yüz hareketlerine bakıp anlam çıkartmak zorunda kalmazsınız. EKO çekimi sırasında akciğer basıncınız kaç, kalbinizin kasılma gücü geçmişe kıyasla nasıldır, kalp kapaklarınızın durumu nedir gibi konularda sizi hep bilgilendirir. Hastalığınızla ilgili ayrıntıları unutmaz. Ulaşılmaz bir doktor asla değildir. Telefonlarınızı o sırada yanıtlayamasa bile mutlaka gün içinde döner. Hastanızın tedavisiyle ilgili maille, whats-up ya da sms ile sorduklarınızı yanıtlar. İşte, bu sağlam iletişimi sayesinde bir hasta olarak kendinizi hep güvende hissedersiniz.
Peki, böylesine sevgiyle bahsettiğim; ailece sağlığımızı emanet ettiğimiz hekim kim? Kardiyoloji uzmanımızın ismini gazetecilik etiği gereği veremem. Ayrıca Türkiye’nin dört bir yanındaki O’nun gibi başarılı kardiyologlara da haksızlık etmek istemem. Ülkemizin her hastanesinde başarılı ve hastaları tarafından sevilen pek çok doktor var. Bizim kardiyoloğumuzun da böyle bir şeye hiç mi hiç ihtiyacı yok. Hastalarının çokluğundan başını kaldıramıyor zaten. Ona bir kez gelen, başka bir doktor arama gereği duymuyor çünkü.
İster özel hastane, ister üniversite ya da devlet hastanesi olsun ülkemizde hastasına değer, hasta yakınlarının endişelerine önem veren, tıbbi bilgisi ve deneyimi çok fazla O’nun gibi onbinlerce hekim var. İnsanın doktorunun yanında kendini güvende hissetmesi ne kadar güzel bir duygu!
BAŞ AĞRISI POLİKİLİNİĞİ KURULDU!
Başınızdaki zonklayacı ağrılar yüzünden aile hayatınız, evdeki ve işteki sorumluluklarınız olumsuz etkiliniyorsa… Ayda bir kaç gelen migren krizine bağlı kusma atakları size halsiz bırakıyorsa… Karanlık bir odada ağrı içinde uyumaya çalışıyorsanız… Gerilim tipi baş ağrısı sık sık kapınızı çalıyorsa… Ülkemizdeki Baş Ağrısı Poliklinikleri’ne bir yenisinin daha eklendiği müjdesini paylaşayım. Üsküdar Üniversitesi NP İstanbul Beyin Hastanesi bünyesinde kurulan Baş Ağrısı Polikliniği’nde, migren başta olmak üzere baş ağrılarının tedavisi multidisipliner bir yaklaşımla gerçekleştirilecek. Baş ağrısı çekenler öncelikle nöroloji ve psikiyatri/psikoloji uzmanları tarafından değerlendirelecek. Gerekli durumlarda, beyin cerrahisi, diyetisyen, fizyoterapi gibi bölümlerle de fikir alışverişinde bulunulacak. Diyetisyenlerle baş ağrısı için ne görüşülür dile merak ediyorsanız, bunun nedeni, bazı yiyecek ve içeçeklerin baş ağrısına yol açmasıymış.
ASTIM VE ALERJİ GÜNLÜĞÜ
Sanal sağlık uygulamaları giderek yaygınlaşıyor. Bunlardan biri de, astım ve alerjik nezlesi olan hastalarda tedaviye yardım sağlayan uygulama. Uygulamayı artık Türkiye’de de cep telefonlarınıza ve bilgisayarlarınıza indirmeniz mümkün.
Avrupa Parlamentosu Aktif ve Sağlıklı Yaşlanma projesi içinde oluşturulan Alerji Günlüğü, 23 ülkede, 12 bin kişi tarafından kullanılıyor. Türk Toraks Derneği Üyesi, Kronik Havayolu Hastalıkları Önleme ve Kontrol Programı Türkiye (GARD) Koordinatör Yardımcısı Prof. Dr. Bilun Gemicioğlu’dan öğrendiğime göre, bilgilerinizi bir kaç dakikada girdikten sonra kullanımı son derece basit bir uygulamaymış.
Teknolojik gelişmeler özellikle sağlığın korunmasında çok etkili uygulamalar sunuyor. Artık nabzınızın ne kadar attığından kaç saat uyuduğunuza, uykuda ne kadar süre horladığınıza ve yaktığınız kalori miktarına kadar pek çok konuyu gösteriyor. Elimizden düşürmediğimiz telefonlar, bilgisayar başında atıştırmalıklarla geçirdiğimiz hareketsiz ve sağlıksız saatler, gene akıllı telefonlardaki uygulamalarla önlenmeye çalışılıyor! Ne tuhaf bir çelişki!
Esra Kazancıbaşı Öztekin
sagligimicin@gmail.com
Not: Bu yazı 7 Ekim 2017 tarihinde Yenibirlik Gazetesinde yayımlandı.
İçeriği Paylaşın