Akciğer Hastalıklarının Görülme Sıklığı Artıyor

Akciğer sağlığını tehdit eden konuların ve göğüs hastalıkları alanındaki yeni tedavilerin yurtiçi ve yurtdışından birçok bilim insanı tarafından her yönüyle tartışıldığı “Türk Toraks Derneği 21. Yıllık Kongresi” 11-15 Nisan 2018 tarihleri arasında Antalya’da gerçekleştirildi. “El Ele, Bilimle, Güçlü Nefese” sloganıyla düzenlenen kongrede, solunum sistemi kaynaklı hastalıkların artışına dikkat çekilerek 2050 yılında ölüm oranları hakkında tahmini veriler sunuldu.

HER 10 ÖLÜMDEN BİRİNİN NEDENİ AKCİĞER HASTALIKLARI

Kongre basın toplantısında ilk olarak konuşma yapan Türk Toraks Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Ali Fuat Kalyoncu, “2016 yılında ölümlerin yüzde 11,9’unu solunum sistemi ölümleri oluşturuyor. Kısacası Türkiye’de hayatını kaybeden her 10 kişiden birinin ölüm nedeni akciğer rahatsızlıklarıdır. Sigara, hava kirliliği ve mesleki koşullar bu hastalıkların ortaya çıkmasında ve artmasında en önemli etkenlerdir. Günümüzde bu faktörlerin giderek artması, 2050 yılında Türkiye’de her 4 kişiden birinin akciğer hastalıkları nedeniyle hayatını kaybetmesine yol açacak. Akciğer hastalıklarından aslında korunulabilir. Akciğerlerin sağlığını korunmak için yapılabilecek en önemli şey; duman, gaz gibi zararlı faktörlere maruziyeti en aza indirebilmektir. Ne kadar az duman, gaz solunursa o kadar sağlıklı olunur. Yaşam koşullarının düzeltilmesi ayrıca çevre-hava kirliliği ve sigara konusunda hızlı düzenleyici önlemler alınması akciğer hastalıkları ve kaynaklı ölümlerin önüne kısmen de olsa geçilmesini sağlayabilir.” dedi. Prof. Dr. Kalyoncu, maddi sıkıntı içinde olan Tüberküloz hastalarına aylık 1080 TL yardımın Sağlık Bakanlığı tarafından ödeme yapılacağını da müjdeledi.

KEBAPÇI VE FIRINCILARDA SOLUNUM SIKINTISI ARTIYOR

Kebapçı ve fırıncıların yanı sıra bu mekanlarda çalışan ve dumana maruz kalan işçilerde solunum sıkıntısının daha sık yaşandığına dikkat çeken Türk Toraks Derneği 1. Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Arzu Yorgancıoğlu, “Akciğer hastalıkları uğraşılan meslekle yakından ilişkilidir. Kebap pişiren kişilerde solunum fonksiyonlarının etkilenimini ortaya koymak için yaptığımız araştırmada gördük ki; özellikle ocak başında kömürün üzerinde kebap pişirenlerin, hasta olmasalar dahi solunum sistemleri etkileniyor. Çalışma ortamlarının iyi havalandırması ve bu kişilerin sigara içmemesi gerekir. Kömür ve kebap dumanından etkilenen kişilerin birde sigara içmesi etkilenimleri iki katına çıkacaktır. Kadınların akciğerleri erkeklere göre daha duyarlıdır. Kadınlar, sigaradan daha fazla etkilenir ve daha kolay KOAH olurlar. Yine ev hanımlarının da temizlik maddelerine dikkat etmesi gerekir. Özellikle temizlik maddelerini karıştırarak maruz kaldıkları buhar, akciğerlerini ciddi oranda etkiliyor.” diye konuştu.

AŞIRI SICAKLAR AKCİĞERLERİ ETKİLİYOR

Türk Toraks Derneği 2. Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Bayram, yaşanan küresel iklim değişikliğin coğrafi değişikliklere yol açtığının bu nedenle de göçler yaşandığını belirterek “Küresel iklim değişikliği ısınmadan kaynaklanıyor. Dünyamız git gide ısınıyor. Daha sıcak yazlar, daha ılık kışlar, kurak geçen mevsimler yaşıyoruz. İklim değişiklikleri maalesef sağlığı olumsuz etkiliyor; akciğer, kalp ve inmeye bağlı hastalıklarda ölümlerin artmasına neden oluyor. Türkiye’de sıcaklık artışı akciğer hastalıklarına bağlı ölümlerin de artmasına neden oluyor. Ülkemiz bu konuda ciddi bir tehdit altında. Konya’da yer altı sularının çekildiğini, obrukların oluştuğunu görüyoruz. Çöl tozu fırtınaları artıyor. Sahra, Kuzey Afrika, Orta Doğu çöllerinden gelen fırtınalarının etkisi altında kalıyor. Bu tozların arttığı dönemde Gaziantep’te hastane acillerinde başvuruların arttığını gözlemledik.” şeklinde konuştu.

AŞILANIN, KENDİ SAĞLIĞINIZI VE TOPLUM SAĞLIĞINI KORUYUN

Aşılanmanın hem birey hem de toplum sağlığı açısından önemli olduğunun vurgulandığı toplantıda uzmanlar, Sağlık Bakanlığı’nın her yeni doğan çocuğa ulusal aşı takvimini uyguladığını belirti. Türkiye’de yılda 1.3 milyon bebeğin dünyaya geldiğini kaydeden Türk Toraks Derneği Çocuk Göğüs Hastalıkları Çalışma Grubu Başkanı Doç. Dr. Güzin Cinel, “Bu aşı takvimi çerçevesinde hepatit B, tüberküloz, pnömokok, difteri, boğmaca, tetanoz, kızamık, kabakulak ve çocuk büyüdükçe bu aşı takvimine uygun olarak koruma amaçlı aşılar yapılıyor. Ama son yıllarda aşı reddiyle çok fazla karşılaşmaya başladık. Aşı reddine bağlı olarak sunulan gerekçelerin hiçbir bilimsel dayanağı yok. Özellikle 2016 verilerinde 10 bin kadar ailenin aşı reddinde bulunduğu bildirildi. 2017 yılında ise bu rakamın 20 bini aştığı biliniyor. Sağlıklı bireylere ve sağlıklı bir topluma, geleceğe sahip olmak için aşılanma gerekli.” ifadelerini kullandı.