Atriyal Fibrilasyon ve Tedavisi

Atriyal Fibrilasyon ve Tedavisi

Atriyal Fibrilasyon ve Tedavisi

Bizi Takip Et


Kalpte önemli bir ritim bozukluğu olan atriyal fibrilasyonun nedenlerini ve tedavisini Sağlık Bilimleri Üniversitesi Siyami Ersek Kalp Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Taha Alper anlattı.

ATRİYAL FİBRİLASYON NE SIKLIKTA GÖRÜLÜR?

Atriyal fibrilasyon nasıl bir ritim bozukluğudur? Tüm ritim bozuklukları içinde görülme oranı nedir?

Atriyal fibrilasyon en sık görülen ritim bozukluğudur. Kalbin kulakçıkları ve karıncıkları vardır. Bu kulakçıklardan kaynaklanan ritim bozukluğuna denir. Buradaki kulakçıklar, düzensiz bir şekilde çok hızlı bir şekilde kasılırlar. Hatta bu bir kasılma değil seyirmedir. Etkin kasılma olmadığı zaman önemli birkaç tane problem ortaya çıkar. Öncelikle o bölgede kulakçıklarda kanda bir göllenme olur. Yani kan kulakçığın içerisinde yeterince deveran edemez. Bu da kanın özelliği olarak pıhtılaşmaya eğilim ortaya çıkarır. Özellikle kulakçığın bazı bölgeleri vardır. Buralarda pıhtı gelişimi söz konusu olabilir. Ve bu örneğin inme gibi sonuçlara yol açabilir. Atriyal fibrilasyon, 60 yaşından sonra her 100 kişiden 3 ya da 4’ünde ortaya çıkabilir. 80 yaş grubunda ise her 10 kişiden 1’inde atriyal fibrilasyon ortaya çıkabiliyor.

Ne tür yakınmalar olur? Özellikle kalple ilgili veya başka bir takım belirtiler de ortaya çıkar mı?

Kişilerde özellikle çarpıntı şikayeti olur. İnsanların kimisi bunu çok iyi hisseder, kimisi ise hiç hissetmez. Hissetmeyenlerde ise şöyle bir sıkıntı ortaya çıkabilir. Eğer bu ritim bozukluğu çok uzun süre devam ederse, birtakım kalp yetersizliği semptomları ortaya çıkarabilir. Hastada çarpıntı olmaz. Ama bu sefer nefes darlığı, halsizlik yorgunluk gibi şikayetlerle hastalar başvurabilir. Çok hızlanırsa nadiren bayılma ortaya çıkabilir. Tabi bu dramatik tabloda hasta hemen doktora başvurabilir. Ama genellikle çarpıntı, nefes darlığı, halsizlik gibi şikayetlerle hastalar hekime başvururlar.

Atriyal fibrilasyonun diğer kalp hastalıklarıyla ilişki nedir? Örneğin, hipertansiyonla ilgisi nedir? Kalp hastalıkları atriyal fibrilasyonu tetikleyen bir faktör müdür?

Kalp hastalıkları atriyal fibrilasyonu tetikler. Yapısal bir kalp hastalığı varsa ya da yapısal kalp hastalığına neden olan hipertansiyon, diyabet, kalp-damar hastalığı gibi bir durum varsa atriyal fibrilasyonun gelişmesine neden olabilir. Bu daha sorunlu bir durumdur. Yapısal kalp hastalığında, bir kapak hastalığında atriyal fibrilasyon geliştiği zaman hem atriyal fibrilasyonu tedavi etmek zorlaşır hem de inme riski biraz daha yüksek olur. Yapısal kalp hastalığı yoksa bütünüyle elektriksel nedenlerle bazen atriyal fibrilasyon ortaya çıkabilir. Bunu tedavi etmek daha kolaydır. Eğer bu durumda hipertansiyon ve diyabet gibi birtakım risk faktörleri yoksa inme riski daha az olarak ortaya çıkar. Böyle hastalar ablasyondan daha çok fayda görürler.

BAZI İLAÇLAR ATRİYAL FİBRİLASYONA YOL AÇAR MI?

Alınan bazı ilaçlar ritim bozukluğuna neden olabilir mi? Atriyal fibrilasyona yol açabilir mi?

Özellikle grip semptomlarını gideren ilaçlar sıklıkla atriyal fibrlasyonu tetikleyebilir. Hatta bu duruma başka bir ritim bozukluğu örneğin wolf parkinson white sendromu (wpw) da eşlik ediyorsa atriyal fibrilasyon çok hızlı bir şekilde, bir elektrik kablosu aracılığıyla kalbin karıncıklarına iletilir ve hayati ritim bozukluklarına neden olabilir. Bu durumda hastalığın ortaya çıkışı çok farklı olur. Bu durum tabii biraz atriyal fibrilasyondan farklı bir durumdur. Ama özellikle grip semptomlarını gideren ilaçları kesinlikle alınmamalıdır. Alerji ilaçları, antihistaminikler de atriyal fibrilasyonu tetikleyebilir. Bazı akciğer hastalıklarında, kronik obstrüktif akciğer hastalığı dediğimiz durumlarda kullanılan inheler, ajanlar da tetikleyici olabilir. Eğer kişinin atriyal fibrilasyon gibi bir sorunu varsa bir ilacı kullanmadan önce mutlaka hekimiyle konuşması gerekir.

Kişilerin eğer çarpıntısı yoksa atriyal fibrilasyon gelişip gelişmediğini nasıl anlayacaklar?

Risk faktörü olanların belli bir yaştan sonra basit bir elektro çektirmekte fayda vardır. Daha gürültülü tablolarda, hasta hiçbir şey hissetmiyorken bir nefes darlığı ortaya çıkmışsa hasta bir şekilde hekime gidiyor. Çarpıntı ortaya çıkmadan bir semptom ortaya çıkıyor. Ama basit bir EKG çektirmek ve bunu belgelemek çok önemlidir. Çünkü bir hastaya “atriyal fibrilasyonun var” diyebilmemiz için 30 saniyelik ritim bozukluğunun kayıtlı olması gerekir. 30 saniyenin altı atriyal fibrilasyon olarak değerlendirilmez.

Atriyal fibrilasyon sorunu olan bir kişide sürekli kalp bu şekilde mi atar ya da bazen hastalık atak mı yapar? Ritim bozukluğu mu gelişir? İkisinin de görüldüğü vakalar var mıdır?

Atriyal fibrilasyonlu hastalar klinik özelliklerine göre ayrılır. Aralıklı çarpıntısı olan hastalar ya da kalıcı ve sürekli atriyal fibrilasyon dediğimiz durumlar vardır. İkisini tedavisi farklıdır. Girişimsel tedaviler açısında da farklılıklar arz eder. Bu ikisinin mutlaka hastaya anlatılması gerekir.

Prof. Dr. Ahmet Taha Alper

ATRİYAL FİBRİLASYONUN TEDAVİSİ

Atriyal fibrilasyonun tedavisinde öncelikle hangi yöntemler var? Neler uygulanır?

Atriyal fibrilasyon tedavisi çok ciddi gelişme gösterdi. Ablasyon açısından kontrol etmesi çok kolay olmayan, daha önce ablasyon tedavisi olmayan bir ritim bozukluğuydu. Fakat artık ablasyon dediğimiz yöntemle atriyal fibrilasyon hastalarında çok ciddi bir başarı elde etmek mümkün. Ama yine de diğer ritim bozukluklarıyla karşılaştırdığınızda nüksetme olasılığı yüksektir.. Hemen ablasyona geçmeden önce ritim kontrolü, hız kontrolü ve kan sulandırıcı tedavi gibi 3 başlıkta atriyal fibrilasyon tedavisini ayırt etmek lazım. Biri atım kontrolü, biri kalbin hızı kontrolüdür.

Ablasyon nedir? Nasıl yapılır?

Atriyal fibrilasyon ablasyonu tüm ablasyon tedavileri içerisinde en kompleks olanlardan bir tanesidir. Kalbin öncelikle sağ kulakçığından sol kulakçığına bir delik açıp sol kulakçığa ulaşılır. Çünkü genellikle sol kulakçıktan daha fazla kaynaklanır. Sol kulakçığın toplar kanı, temiz kanı akciğerlerden sol kulakçığa getiren damarların ağzını tahrip etme operasyonudur. Çünkü ritim bozukluğu çoğunlukla oradaki kas liflerinden kaynaklanır. Kulakçığı etkiler. Yüzde 70-80 buradan kaynaklanır. Özellikle başlayıp sonlanan tip dediğimiz atriyal fibrilasyonlar. Bu bölümün elektriksel olarak bütünüyle izole edilmesi gerekir. Bu birkaç metotla yapılır. Dondurarak veya yakarak. Dondurarak yaptığımızda genellikle tek bir kateterle, tek bir balonla damarlar tıkanır. Tam tıkandığını ve elektriksel olarak bütünüyle izole olduğunu gördüğümüz zaman dondurma işlemi sonlanır.

Kasıktan girilerek yapılan kapalı bir operasyondur. Bütünüyle göğüs açılmaz ve kalbin içerisine kasıktan girilir. AF ablasyon işleminde anesteziyle hasta uyutulur. Genel anestezi kullanılan hastalar da olabilir. İkinci yöntem yakarak olandır. Radyasyon dalgalarını kullanarak AF ablasyon yapmak mümkündür. Nokta nokta bütün toplardamarların etrafı yakılarak elektriksel olarak izole etme işlemidir.

Bu yöntemler sonunda atriyal fibrilasyon ritmi kaybolur mu?

Bu yöntemlerdeki hedefimiz; hastanın şikayetlerini olabildiğince azaltmaktır. Artık “hiç ritim bozukluğu olmaması, olması ama çok daha nadir olması ya da çok kısa sürmesi” bunların hepsi başarılı olarak kabul edilir. Çünkü bütünüyle izole edilmesi gereken alan çok geniştir. Ve bunu etraf dokulara zarar vermeden yapmak gerekir.

KAN SULANDIRICI KULLANIMI

Atriyal fibrilasyon hastalarının sürekli kan sulandırıcı kullanmalarını öneriyor musunuz?

Bu durumda hipertansiyon, diyabet, kalp yetersizliği, inme öyküsünün varlığına ya da yaşın 65-75’in üzerinde olup olmadığı gibi bazı bulgulara bakmak gerekir. Yine cinsiyet de önemli bir bilgidir. Örneğin kadınsa inme açısından daha riskli olabilir. Bu durumda kan sulandırıcı tedavisi olabilir.

KALP PİLİ TAKILMASI GEREKEN DURUMLAR

Atriyal fibrilasyon tedavisinde başka hangi seçenekler var? Kalp pili takılması gerektiren durumlar olabiliyor mu?

Kalp pili takılması, atriyal fibrilasyonda en son tercih ettiğimiz şeydir. Eğer kalıcı bir atriyal fibrilasyon varsa ve sol kulakçığı yakarak ortadan kaldıramıyorsanız, bu çok hızlıysa o zaman kalbin ana elektrik kablosunu yani kulaklıkla karıncığı birbirine birleştiren o kabloyu tahrip ederek bir pil takılır. Çünkü ritim çok hızlandığında ilaçla kontrol altına alınamıyorsa kalp yetersizliği ortaya çıkabilir. Ama bu son seçenek olarak hastalara sunulur.

İLACINIZI SEYAHATLERİNİZDE YANINIZDA BULUNDURUN

Atriyal fibrilasyon ile yaşamak hastalarda stres yaratıyor. Böyle bir durumda seyahat eden hastalara neler önerirsiniz?

Atriyal fibrilasyon olduğu zaman hastanın bazı özel ilaçları almasıyla beraber ritim bozukluğunu kontrol etmesi mümkün olabilir. Kişi seyahat ediyorsa hekiminin önerdiği nabız yavaşlatıcı ajanları yanında bulundurmalıdır.


İçeriği Paylaşın