Bel ve Boyun Fıtığında Ameliyatsız Çözüm
Bel ve Boyun Fıtığında Ameliyatsız Çözüm
Bizi Takip Et
Teknolojinin ilerlemesi, sabit pozisyonda çalışmalar ve yoğun yapılan spor programları boyun ve bel fıtığı ile ilgili sorun yaşayanların sayısının günümüzde gittikçe artmasına sebep olmaktadır. Türkiye’de toplumun yaklaşık yüzde 80’i yaşamlarının herhangi bir döneminde bel ağrısı ile karşılaşıyor. Bel ağrısına yol açan en önemli nedenlerden biri bel fıtığı iken, beli ağrıyan 3 kişiden birinde bel fıtığı olduğu gözleniyor. Boyun ağrıları daha az görülmekle birlikte her 5 kişiden birini etkiliyor.
Konuyla ilgili olarak konuşan Beşiktaş Romatem Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezinden Prof. Dr. Gülçin Gülşen şunları söyledi: “Boyunda 7 adet, bel bölgesinde ise 5 adet omur bulunmaktadır. Omurların arasında bulunan ve disk adı verilen kıkırdakların ihtiva ettiği su oranı, yaşın da ilerlemesiyle birlikte azalmaya başlar. Buna disklerdeki beslenme bozukluğu ve kimyasal değişiklikler de eşlik eder. Disk zamanla elastikiyetini kaybederek kuvveti aktarma veya kuvveti çevre dokulara dengeli bir şekilde yayma görevini yerine getiremez. Aşırı yük binmesi sonucunda diskin içindeki yumuşak kısım etrafındaki kapsülü kolayca yırtarak dışarıya doğru çıkar ve bel fıtığı oluşur. Bu yük binmesi, ani öne eğilme veya ters bir hareket, uzun süreli oturmak ya da öksürerek omurilik basıncını arttırmak gibi önemsenmeyecek bir şekilde de olabilir. Mutlaka ağır kaldırma ya da travma olmasına da gerek yoktur. Genetik olarak ya da ağır sporlar yapan kişilerde disk yapısındaki dejenerasyon daha erken yaşlarda başlayabilmekte, dolayısıyla daha kolay bel ve boyun fıtığına yakalanmaktadırlar”.
BU BELİRTİLERE DİKKAT!
Boyun ve belde ağrı ve hareket kısıtlılıkları, tek veya her iki kol veya bacağa yayılabilen ağrılar, kollarda, bacak ve ayaklarda uyuşma, karıncalanmalar, güçsüzlükler, idrar ve gaita (büyük abdest) kaçırma, cinsel problemler görülebilir. Bu belirtilerden bir kaçına sahip iseniz uzmanlar eşliğinde tetkik ve doğru tedavi yöntemlerine başvurmalısınız.
BEL VE BOYUN FITIKLARI NASIL OLUŞUR?
Boyunda 7 adet, bel bölgesinde ise 5 adet omur bulunmaktadır. Omurların arasında bulunan ve disk adı verilen kıkırdakların ihtiva ettiği su oranı, yaşın da ilerlemesiyle birlikte azalmaya başlar. Buna disklerdeki beslenme bozukluğu ve kimyasal değişiklikler de eşlik eder. Disk zamanla elastikiyetini kaybederek kuvveti aktarma veya kuvveti çevre dokulara dengeli bir şekilde yayma görevini yerine getiremez. Aşırı yük binmesi sonucunda diskin içindeki yumuşak kısım etrafındaki kapsülü kolayca yırtarak dışarıya doğru çıkar ve bel fıtığı oluşur. Bu yük binmesi, ani öne eğilme veya ters bir hareket, uzun süreli oturmak ya da öksürerek omurilik basıncını arttırmak gibi önemsenmeyecek bir şekilde de olabilir. Mutlaka ağır kaldırma ya da travma olmasına da gerek yoktur. Genetik olarak ya da ağır sporlar yapan kişilerde disk yapısındaki dejenerasyon daha erken yaşlarda başlayabilmekte, dolayısıyla daha kolay bel ve boyun fıtığına yakalanmaktadırlar.
BOYUN VE BEL FITIĞI KİMLERDE DAHA SIK GÖRÜLÜR?
Boyun ve bel fıtıkları, uzun süre aynı pozisyonda oturan ya da ayakta duran, yanlış pozisyonda masa başı çalışan, ağır kaldıran ve boyun ve bele yük bindiren ters hareketleri yapan kişilerde daha sık görülmektedir. Sürekli titreşim alan ve uzun süreli oturan şoför, pilot, uzun süreli ayakta duran, baş öne eğik pozisyonda çalışan öğretmen, garson, eczacı gibi meslek sahipleri, ağır işlerde çalışanlar, yoğun stresli işler, halter ve ani boyun-bel hareketleri ile yapılan basketbol, voleybol gibi sporlar risk faktörü oluşturmaktadır. Ayrıca sigara diskin beslenmesini bozarak fıtık görülme riskini arttırmaktadır.
BEL VE BOYUN FITIĞININ TEDAVİSİ NASIL YAPILMALIDIR?
Bel ve boyun fıtığının tedavisi kişinin yaşı, yaşama şekli, vücut yapısı, omurga şekli, kas gücü, fıtığın yeri, aşaması ve klinik bulgulara göre değişmektedir. Tedavide başlangıç döneminde ilaçlar ve istirahat (2-7 gün) ile fıtığın ilerlemesi engellenebilirse, günlük hayatta beli koruma önerileri ve boyun-bel kaslarını güçlendirme egzersizlerine geçilir. Boyun ve bel fıtıklarında bası başlamışsa fizik tedavi ve rehabilitasyon yöntemleri uygulanır. Tedavide esas; daralan omurga aralığını açarak, diski rahatlatmak ve taşmayı engellemek, basıyı ortadan kaldırmaktır. Oluşan kas spazmını ve kısalan kasları uzatmaktır. Fizik tedavide kullanılan elektroterapi uygulamaları etkin traksiyon olmaksızın fıtığı tedavi edemezler. Fıtık sonucu oluşan kas kasılmasını ve hasarlı dokuda doku iyileşmesini sağlayabilirler. Omurga aralığını genişletmeden etkin tedavi olmaz.
AMELİYATSIZ FITIK TEDAVİSİNİ
NASA uzay araştırmalarında, astronotların uzay yolculuklarında yerçekimsiz ortamda bel ağrılarının geçtiğinin ve disk aralıklarının genişlediğinin gözlenmesi üzerine, bu düşünceden yola çıkılarak geliştirilen cihaz ,ameliyatsız fıtık tedavisini başaran önemli teknolojik gelişmedir . Cihaz, FDA ve CE belgelerine sahiptir. Cihaz Amerika başta olmak üzere dünyada 12 ülkede kullanılmaktadır. Cihazı ile uygulanan tedavide, omurgalar bilgisayar kontrollü olarak açılır ve disklerin içinde, omurların arasında etkili bir negatif basınç oluşur. Sistem, etkilenen, daralan disk aralığını, üst ve alttaki omurun arasını genişleterek açmak suretiyle etkisini gösterir. Omurların arasındaki mesafe genişleyince oluşan negatif basınç vakum etkisi oluşturarak, dışarı taşan diskin içeri girebilmesini sağlar. Disk içindeki sıvı, oksijen ve besleyici maddeler, doku hasarının iyileşmesini gerçekleştirir. Klasik yöntemlerde tüm omurga aynı yükle çekilirken, bu sistemde hangi aralıkta hastalık var ise, o aralığa ne kadar çekim gücü uygulanması gerekiyorsa o uygulanır. Diğer aralıklara zarar verme riski olmaz.
Cihaz tedavisi her bel ve boyun fıtığına uygulanmaz. Omurilik kanalına parça düşmesi, bel omurgasındaki kırıklar, şiddetli kemik erimesi, omurga tümörleri, omurgada iltihabi hastalık, hamileler tedaviye alınmazlar.
15-20 SEANS TEDAVİ, YÜZDE 86- 95 BAŞARI ORANI
Tedavi hastaya ve hastalığın aşamasına göre 15 ilâ 20 seans arasında değişebilmektedir. Hastaya ve hastalığa özgü program, tedavide başarının en önemli noktasıdır. Öncelikle iyi bir muayene ile gerekli tedavi programı düzenlenmelidir. Kas spazmı gibi eşlik eden durumlar var ise, elektroterapi yöntemleri(Hilterapi, ultrason, galvanik akım, indiba gibi) ,manuel terapi,osteopati yöntemleri, kinezyoterapi, refleksoloji gibi yöntemlerde ilave edilmektedir.
Bel ve boyun fıtığı olan hastaların bu cihaz ile tedavileri sonucunda, hastalığın aşamasına göre yüzde 86 – 95 arasında başarı oranı elde edilmektedir. Hekim ve hasta işbirliği, hastanın tedavi sonrası düzenli olarak önerilen egzersizlerini yapması, yaşam şeklini düzenlemesi ile başarı hayat boyu sürmektedir. Omurgaya yapışan kasların kuvvetli olması ve omurgayı doğal bir korse gibi sararak mukavemeti arttırması şarttır.
İçeriği Paylaşın