Bel ve Boyun Fıtıklarında Robotik Lazerin Önemi
Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Fatih Kırar, bel ve boyun fıtıklarının tedavisinde uygulanan robotik lazer yöntemi hakkında önemli bilgiler verdi.
Bizi Takip Et
Bel ve boyun fıtıklarının tedavisinde robotik lazer yönteminin önemini Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Fatih Kırar anlattı.
ROBOTİK LAZERİN ÖZELLİĞİ NEDİR?
*Bel ve boyun fıtıklarının ameliyatsız tedavisinde robotik lazerin yeri nedir?
‘‘Lazer tedavisi son elli yılda dünyaya büyük katkı sağladı. Ancak gamma knife dediğimiz lazerin
farklı tekniklerini kullanarak ya da farklı yöntemlerle dışarıdan verdiğimiz özel dalga boylarıyla
yapılan beyin ameliyatları artık tarihe karıştı. Bel ve boyun fıtıklarına gelince; öncelikle bel fıtığı
dediğimiz zaman vücudun 10 santim derinliğinden bahsediyoruz. Vücudun beş katman derininde meydana geliyor. Cilt, cilt altı, bağ dokusu, kas dokusu, kemik bunların hepsi ayrı bir katman ve ayrı bir derinliktir. Beş tane katmanın altıncısı fıtık oluyor. Lazerin etki edebilmesi için öncelikle hedef noktaya ulaşabilecek dalga boyuna ve hedef gücüne ulaşabilmesi lazım. Şimdiye kadarki lazerler tek dalga boyuyla hareket ediyorlardı. Sadece oraya doğru bir dalga oluyordu.
Dolayısıyla bu katmanlardan büyük bir direnç yaşıyorlardı. Ancak yeni gelen teknoloji hem tek nokta atışı yapıyor hem de dalgalanarak oraya bir güç odağı gönderiyor. Dünyada bu teknolojiyi 3-4 merkez kullanıyor. Önceki lazerler robotik özelliğe sahip değildi. Yani bilgi ve tecrübelerimizi ona aktarabileceğimiz bir opsiyonu yoktu. Dolayısıyla ona bir hedef tayin edemiyor, istediğim
operasyonu yaptıramıyordum. Robotik lazer cihazı ise bu güce sahip. O ayarı ben veriyorum ve onu navige ederek, benim yapmam gerekeni dışarıdaki gücüyle, enerjisiyle yapmasını sağlıyorum. Dolayısıyla robotik lazer son derece etkili ve yüksek bir teknolojiye sahip bir yöntemdir.’’
HASTAYA HANGİ AVANTAJLARI SAĞLIYOR?
*Bel ve boyun ağrılarının tedavisinde robotik lazer ne gibi avantajlar getirir?
‘‘Lazerin özelliği, hedeflenen bölgeye ulaşarak öncelikle o bölgenin gücünü eritmesidir. 80
derecelere varan bir ısı gücüne sahiptir. Tabii bunu vücudun doğal yapısına zarar vermeden yapması gerekir. Dolayısıyla o güç kontrollü bir şekilde yapılmalıdır. Burada tecrübemizin çok büyük katkısı vardır. O bölgede ısı değerini yükseltmeye başlayınca ilk olarak antioksidan dediğimiz o fıtığın doğurduğu zararlı maddeleri yok eder.
İkinci olarak direkt fıtığı hedefleyerek fıtığın hacmini küçültür. Üçüncü olarak anti-ödem etkisi uyandırır. Çünkü fıtık sadece bir katı cisimden ibaret değildir; yüzde 40-50’si sudur. Yani fıtığın en büyük hacmini ödem kısmı oluşturur. Beraberinde lazerin oluşturduğu enkazı vücuttan alacak savunma mekanizmalarını oraya doğru hücum ettirir. Biz buna antiinflamatuar yanıt diyoruz. Yani fıtığın oluşturduğu yangını söndürecek bir özelliğe sahiptir.
Beraberinde oradaki eklemi yeniden tamir edecek ısı değerini, mitokondriyal etki dediğimiz mitokondri üzerindeki kalsiyumları dışarı salarak vücudun hücrelerinin yeniden yapılanmasını sağlar. Beraberinde vücudun Tip-2 kolajen dokusunun üretimini artırarak fıtığın oluşturduğu bariyerdeki zedelenmeyi tamir eder. Yetmedi, fıtık üzerinde yaptığı etkilerle fıtığı bir anlamda yok eder.
Aynı zamanda fıtığın altında kalan sinire de ayrı bir lazer uygulaması yapıldığı için sinirin içerisindeki hasarın da tamir edilmesini sağlar. Çünkü sıkışan sinir şişer, ödem yapar. Üstelik bütün bu etkiler 15-20 dakika süren seanslarla yapılır. Sadece lazer gücüyle, vücuda herhangi bir kesi yapılmadan ve herhangi bir iğne girmeden ağrısız acısız hasta televizyon seyrederken bel fıtığından, boyun fıtığından kurtulmanın konforunu yaşar.’’
HER HASTA İÇİN UYGUN BİR YÖNTEM Mİ?
*Robotik lazer yöntemi bel ve boyun fıtığı olan her hasta için uygun mudur?
‘‘Robotik lazer yöntemi özellikle bir iltihaplı romatizma çeşidi olan ankilozan spondilit ve başka romatizmal hastalıkları bulunan gruplarda romatizmayı alevlendirir mi şüphesi ile çok denenmemiştir. O nedenle bizler de yaşlılık romatizması ve iltihaplı romatizması olan hastalara
robotik lazer uygulamalarını çok taraftar değiliz. Onun haricinde yediden yetmişe herkese ve her fıtık derecelerine uygulanabilir.’’
‘‘TEDAVİDE HEDEF, FITIĞI MUTLAKA ORTADAN KALDIRMAKTIR’’
*Bel ve boyun fıtıkları tedavisinde robotik lazer nasıl etki gösteriyor? Fıtığı tamamen ortadan mı kaldırıyor yoksa sinirlerdeki basıyı mı yok ediyor?
‘‘Fıtık mutlaka ortadan kalkmalıdır. Çünkü fıtık, sinirin olduğu yeri istila etmiş bir yapı demektir.
Normalde ekleme ait olan sınırda durması gerekirken, kanalın-sinirin olduğu yere doğru kendini
taşırmış ve siniri altına almış bir dokudur. Aslında ekleme ait bir kıkırdak dokusudur ve bu kıkırdak dokusu nazik bir siniri ezmektedir. Sinir kurtarılmadığı sürece gerçek tedaviye ulaşılamaz. Fıtığı mümkün olduğunca ameliyatsız ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Ama bazen buradaki kıkırdak dokusu kemik tarafından kemiğe yakın bölgeden atılmış oluyor ve bir kemik dokusu siniri burada altına almış oluyor. Bunu hiçbir teknoloji ortadan kaldıramaz. O nedenle kapalı cerrahilerle onu alıyoruz. Ama bunun oranı en fazla yüzde 1-2’dir.
Fıtıkların yüzde 98’i bizim açımızdan ameliyatsız regresyon ve robotik lazer cerrahisiyle tedavi edilebilecek düzeydedir. O açıdan öncelikle hastalar geç kalmamalıdır. Erken teşhis kolay tedavi demektir. Fıtıkların derecelerini erken tespit etmek robotik lazerin etkisinden son derece yüksek oranda faydalanmak demektir. Tedavilerin amacı da hem fıtığı eritmek hem fıtığı yok etmek hem de sinirin iç hasarını tamir etmesini sağlamaktır. Dolayısıyla ameliyatsız regresyon ve robotik lazer tedavilerine bu amaçları sağlayacak kombine bakış açısıyla yaklaşmak gerekir. Tek bir işlemle yüzde 100 bel fıtığı yok edilemez. Dolayısıyla robotik lazerle birlikte başka yöntemleri de ilave ederek biz bu oranları yüzde 95’lere çıkartıyoruz.’’
İçeriği Paylaşın