Beliniz mi Ağrıyor?

Beliniz mi Ağrıyor?

Beliniz mi Ağrıyor?

Bizi Takip Et


Bel ağrıları en sık rastlanan hastalıkların başını çekiyor. Bel ağrısı deyip geçmemek gerekiyor. Sadece omurgayla ilgili nedenler değil, jinekolojik problemler bile bel ağrısına neden olabiliyor. Bel ağrılarının nedenleri, teşhis yöntemleri, bel ağrılarının tedavinde fizik tedavi, korse gibi yöntemlerin önemini, yerini Göksoy Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon`dan Prof. Dr. Turgut Göksoy`la görüştük.

. Bel ağrılarının sıklığı artıyor mu?

“Tüm dünyada nüfusun yaklaşık yüzde 75` i yaşamlarının herhangi bir döneminde bel ağrısından yakınmıştır. 20 yaş üzerindeki nüfusun yüzde 14` ü yaşamalarında en az bir kez, 2 hafta kadar yatmayı gerektirecek şiddette bel ağrısı geçirmektedir. 50 yaşına gelenlerin yüzde 85` i yaşamlarının herhangi bir bölümünde bel ağrısı çekmiştir. İnsan ömrü giderek uzadığına göre bel ağrısı sıklığının önümüzdeki yıllarda daha da artacağı muhakkaktır. İlk defa akut bel ağrısı geçirenlerin yüzde 38` inde  aynı yıl içinde yeni bel ağrısı atağı ortaya çıkar.”

. Bel ağrılarının omurga kaynaklı nedenleri nelerdir?

“Bel omurlarını tutan romatizmal hastalılar, brusella, tüberküloz gibi enfeksiyonlar çeşitli tümörler bel ağrısı nedenleridir. Bel fııtığı, bel kayması, omurga kanalı darlığı gibi nedenlerle omurlar arasındaki disklerin sinir köklerine baskı yapması ağrıya yol açar. Bel omurgası çevresindeki adalelerde yine çeşitli nedenlerle ağrı meydana gelmektedir. Omurgada doğumsal anormallikler, duruş bozuklukları, bacak kısalıkları ve bel bölgesini içine alan düşme ve çarpmalar bel ağrısı doğurur. Omurlarda osteoporoz ve omurgamızın faset eklemlerindeki yıpranmalar sonucu belde ağrılar ortaya çıkabilir.”

. Omurga dışındaki bazı hastalıklarda bel ağrısı yapar mı?

“Kadın hastalıkları, mide ülseri, aort anevrizması, böbrek taşı, prostatit, safra kesesi taşı ve pankreatit gibi hastalıklarda bele yansıyan ağrılar olabilir.”

SİGARA BEL AĞRISI NEDENİ

. Bel ağrısı riski kimlerde fazladır?

“ Bel ağrısı, 35-50 yaş arasında ve erkeklerde iki  kat daha fazla ortaya çıkar. Erkeklerde 190, kadınlarda 1.70 cm üstü boy, bel ağrısı için risk oluşturmaktadır. Ayrıca şişmanlık ve omurilik kanalının dar yapıda olması diğer risk nedenleridir.  Bunun dışında diğer risk faktörleri şöyle sıralanmaktadır:

. Sigara içenlerde bel ağrısı sıklığı artmaktadır. Sigara kronik öksürüğe yol açarak omurlar arasındaki disk içindeki basıncı yükseltir. Ayrıca, omurgadan kan akımını azaltarak diskin yetersiz beslenmesine neden olur.

.  Ailesinde bel fıtığı olanların bel ağrısına yakalanması olasılığı daha yüksektir.

.  Bazı meslek grupları bel sorunlarına daha yatkındır. Masa başı işlerde çalışanlar, omurgası üzerine vibrasyonlu yükler bindiren mesleklerde bel ağrısı daha sıktır. Devamlı uzun yol giden otobüs ve kamyon şoförleri ve yanlış biçimde ağır kaldıran ağır sanayi ve inşaat işçileri diğer mesleklerden daha fazla bel hastalıklarına yakalanırlar. Araştırmalar bir ağırlığı 25 kereden fazla kaldırınca bel ağrısı meydana gelme olasılığının attığını göstermektedir. Ayrıca hastaları doğru olmayan bir şekilde kaldırıp ve çektiklerinden dolayı hemşireler ve ev içinde dikkatsiz hareketler ile sıcaktan soğuğa ani geçişler yapan ev kadınları da bel sorunlarına adaydırlar.

. Bazı sporlardaki zorlamalar bel ağrısı oluşturabilir. Basketbol, beyzbol, golf, futbol, kürek çekme bu duruma örnek verilebilir.

. Tekrarlayan hamilelikler bel ağrısı olasılığını arttırırlar. Bu nedenle hamilelikte fazla kilo alınması ve egzersizlerin ihmal edilmemesi gerekir. “

. Bel ağrısına yol açan pek çok hastalık olduğuna göre ayrıcı tanıya nasıl gidiliyor? MR’ın yeri nedir teşhiste?
“ Bel ağrılarının tanısında ilk basamak hastaya vakit ayırmak ve ağrısının geçmişini ve bugününü sorgulamaktır. İyi bir sorgulama tanının neredeyse yarısıdır. Daha sonra ayrıntılı olarak muayenesi yapılan hastanın durumuna göre çeşitli incelemelere başvurulabilir.
Basit grafilerle, bel omurlarındaki yıpranmalar, şekil değişiklikleri omurlar arasındaki faset eklemlerindeki bozukluklar bel kemiğindeki eğrilikler doğumsal omurga değişiklikleri rahatça izlenebilir. Ancak tüm bel ağrılarında tanı koymak mümkün değildir.

Özellikle diske ait sorun görüntülemede normal grafiler yeterli olmaz. Buna ait bir şüphe varsa tanı için tomografi veya emar (MR) gibi gelişmiş görüntüleme yöntemlerine başvurmak gerekir. Fakat hiçbir şikayeti olmayan genç kadınların MR’ın da yüzde10 oranında bel fıtığı yüzde 45 ‘inde ise yanlışlıkla fıtık başlangıcı olarak isimlendirilen disklerin dışarı doğru taşması (bulging) görülür. Hiçbir yakınması olmayan 60 yaşın üstündeki kişilerde yapılan bir çalışmada ise yüzde 57 oranında MR`da muhtelif bozukluklar görülmüştür.

O halde sadece MR bulguları ile konulan tanılar yanlış veya abartılmış olabilir. Bazen bel ağrılarında laboratuar analizleri veya EMG gibi tanı yöntemlerine de baş vurulabilir. Muayene bulguları ve sorgulamasından elde edilen bilgilerin MR veya diğer bulgularla paralel olması doğru tanı için şarttır. Burada, doğrusu sadece hastaların elindeki film raporlarının tedavisi değil, hastalardaki yakınmaların ve yapılan muayenelerden alınan sonuçların raporlarla birlikte değerlendirildikten sonra tedavisi olmalıdır.”

.  Bel ağrısının tedavisinde istirahatın yeri nedir?

“Akut veya müzmin bel ağrısının tekrar şiddetlendiği dönemlerde yatak istirahatı ve kişinin doğru pozisyonunu korumak ilk prensiptir. Bazen yan veya sırt üstü dizler bükük yatmanız en iyi pozisyon olabilir. Zira sırt üstü pozisyonda omurgalar arasındaki diskin oturma ve yatma pozisyonlarından daha düşüktür.

Yatak istirahat süresi 2-10 gün olup, ortalama 7. gün yavaş yavaş hareketlenmek gerekmektedir. 4 gün geçtikten sonra her 3 saatte bir 20 dakika yürüme yapılmalıdır. Akut ağrı krizlerinin tekrarında, daha uzun yatak istirahatı gerekebilir. Uzun süreli yatılması halinde diskin beslenmesi bozulur. Kas kuvveti ve kemik minerallerinde azalma olabilir.”

. Peki, ilaç tedavisi kimlere önerilir?

“Ağrı kesici ve adale gevşetici ilaçlar bel ağrıları tedavisinde önemli yararlar sağlar. Bazen tablet, bazen enjeksiyon tarzında alınan bu ilaçların yanı sıra akut ağrı nedeniyle gergin olan hastalara sakinleştirici ilaçlarda verilebilir.”

. Bel ağrısında fizik tedavinin önemi nedir?
“Bel ağrısı çeken hastalara, ilaç ve istirahat uygulaması ile düzelmemesi durumlarında fizik tedavi yapılması gerekir. Bu amaçla; ağrı kesici, elektrik akımları, yüzeyel ve derin ısıtıcılar ile traksiyon tedavi yapılır. Akut bel ağrılarında belin çeşitli cihazlar yardımıyla çekilmesi (traksiyon) önemli yararlar sağlar.

Traksiyon disk içi basıncı düşürür ve omurgalar arası mesafeyi, sinir aralıklarını, faset eklemlerini ve omurilik kanalını genişletir. omurganın hareketsiz kalmasını ve böylece iyileşmesini sağlar. Ayrıca traksiyon belde gerdirilen adaleyi yorarak kas spazmını çözer. Çekip bırakma uygulamalarında diskin beslenmesi artar.”

. Korse tedavisi hakkında bilgi verir misiniz?

“Akut bel ağrılarında korse kullanılması istenmeyen hareketleri sınırlayarak iyileşmeyi hızlandırmaktadır. Korse beli sıcak tutar, emniyet hissi verir ve hastaya hastalığını hatırlatarak bir nevi uyarıcı görevi görür. Beldeki deformiteyi düzeltir ve önler. Beli stabilize eder ve bele binen dikey yükleri alır. Karın içi basıncını artırarak belin yükünü % 25-30 oranda azaltır. Böylece disk içi basıncı azalır, gövde ve sırt kaslarının etkinliği artar ve buna bağlı beldeki ağrı azalır. Belin kavisini azatlığı için omurilik kanalı ve sinir kanalları beldeki faset eklemlerinin arasını açar böylece diski rahatlatır.

Elbette uzun süre korse kullanımında bazı olumsuzluklar olabilir. Bunlar; deride bası yaraları oluşması; sırt adalelerinde ve bağlarında yetersizlik yapmasıdır. Ayrıca uzun süre kullanılınca fiziki ve psikolojik bağımlılık yapar ve oluşturduğu baskı nedeniyle bacaklarda varislerin ve hemoroidlerin artmasına neden olur.”

. Bel ağrılarında enjeksiyonlara ne tür durumlarda başvurulur?

“Akut bel ağrılarında bel omurları civarında çeşitli enjeksiyonlar yapılabilir. Böylece ağrının geçici bazen de kalıcı olarak çözümü sağlanabilmektedir. Ayrıca omurgalar arası diskin ve çevresindeki dokuların beslenmesi amacıyla ağrı kesici olmayan daha uzun süreli tedavi enjeksiyonlar da yapılabilir.”

. Manüplasyon tedavisinden bahsediliyor? Nedir manipüplasyon?

“Bel omurgasında fıtıklaşan diskin yerine konması veya sıkışan faset eklemlerinin kurtarılması amacıyla yapılan bir girişimdir. Fakat bu işlemin ancak seçilmiş vakalarda yapılması gerekmektedir. Manüplasyon amacıyla bele çekme veya bazı eklemleri yerine oturtma hareketleri yapılabilir.”

. Gelelim ameliyata… Ameliyat ne zaman önerilir bir hastaya?

“Bel fıtığında yapılan tedavilere rağmen yeterli düzelme yoksa ameliyat düşünmek gerekir. Fakat bazı nadir durumlarda beklemeden ameliyata başvurulmalıdır. Kauda Equina sendromu buna örnek olup ani gelişen adalelerde güç kaybı, apış arası bölgesinde his kusuru, idrar yapma fonksiyonlarında borumla şeklinde kendini gösterir. Bu vakalar 12 saat içinde ameliyat edilmelidir. Adale erimesi, adale gücünde ve reflekslerdeki kayıp 3 hafta içinde giderek ilerliyorsa ve tüm tedavilere rağmen düzenleyen, günlük yaşam aktiviteleri bozulmuş ve mesleğine geri dönüşü engellenebilecek genç hastalarda operasyona karar verilmelidir.

Birkaç ay ara ile gelişen ve her seferinde bir ayı aşkın süreli şiddetli hastalık belirtileri ile seyreden olgularda yine ameliyat tercih edilmelidir. Bel fıtığı operasyonları oranı ülkeden ülkeye değişmektedir. İngiltere` de her yıl yüz bin kişide 10, İsveç` te her yıl yüz bin kişide 20, Finlandiya` da her yıl yüz bin kişide 30, Almanya` da her yıl yüz bin kişide 45 kişi “Bel Fıtığı Ameliyatı” olmaktadır.”

. Bel okulu programları nedir, ne işe yarar?

“Bel okulu, mekanik kaynaklı bel ağrısı olan hastalara grup halinde verilen bel bakımı eğitimidir. Temel amacı kişinin kendi belinin sorumluluğunu üstlenerek bel ağrılarından primer düzeyde korunmasının sağlanmasıdır. Bel okulu 8-10 kişilik gruplar halinde uygulanır. Böylece hastalar grup psikoterapide olduğu gibi diğer katılımcıların problemleriyle kendi durmunu kıyaslayabilir. Bel okulu çalışmaları kişilerdeki bel ağrılarını azaltmak, kişinin günlük yaşama uyum gösterebilmesi için belini en iyi kullanma şekillerini göstermeyi hedeflemektedir. Ayrıca hastalarda genel fizik kondisyonu artırmakla beraber bel ağrısından kurtulmak için kişinin kendi moral ve kişisel katkısının gerektiği de vurgulanmaktadır.

Bel okulu; tedavi maliyetini azaltmanın yolu, mevcut bel ağrısıyla iyi geçinmenin bir başka yolu, yeniden şiddetli bel ağrıları veya tutukluklarla karşılaşmasını önlemenin en kolay şeklidir.

. Bel okuluna kimler katılmalı?

“Beli önceden ağrımış fakat şimdi bel ağrısı olmayanlar, tanısı koyulmuş bel hastalığı olanlar, devamlı oturma veya ayakta kalma nedeniyle bel ağrısına yol açabilecek bazı meslek gruplarında olanlar diş hekimleri, cerrahlar, hemşireler, hastabakıcılar, öğretmenler, tezgahtarlar, şoförler, bankacılar, sekreterler ve ağır kaldırmak ve oturmak zorunda olan meslekler, ev kadınları ve bazı spor dallarında uğraş gösterenlerin kısaca bel ağrısı riskini taşıyan herkesin bel okuluna katılmaları önerilmektedir. “

. Egzersize başlamadan önce ne önerirsiniz?

“Egzersizlere başlamadan önce 5 dakika süreyle sırt üstü uzanın bu sırada beliniz düz dizleriniz kıvrık olarak ayaklarınızı yerle temas ettirin . Gevşemeyi daha arttırmak için dizlerin altına yastık konması yararlı olur. Bir yandan kol ve bacaklarınızı hafifçe sallarken öte yandan burundan nefes alıp daha uzun sürede ağzınızdan vererek boyun sırt ve bel kaslarınızı yumuşatmaya çalışın. Unutmayın ki egzersiz programına gevşeme ile başlamak ve gevşeme ile bitirmek programın başarısını arttıracaktır.

Aşağıda sözü edilen egzersizlerin günde en az 2 defa yapılması gerekir. İdeal olanı günde 3 defa yapmaktır. Bel ağrısı için yapılan egzersizleri hastanın durumuna göre 6 grupta değerlendirebiliriz. Her egzersizin ilk 2 hareketi daha basit iken sonraki hareketler giderek zorlaşmaktadır. 5. ve 6. hareketleri birkaç hafta çalıştıktan sonra denemek uygun olacaktır. Egzersizler sırtüstü yapılan egzersizler,yüzüstü yapılan egzersizler, oturma pozisyonunda yapılan egzersizler, dört ayak pozisyonunda yapılan egzersizler ve ayakta dururken yapılan egzersizler olmak üzere sınıflandırılır.

. Sırt üstü yapılan egzersizler nelerdir?

“ Tek dizi göğse çekme  ya da timsah hareketi diye de bilinir.Sırt üstü uzanın ve her iki bacağınızı düz bir şekile uzatın. Bir dizinizi elleriniz yardımıyla yavaşça göğsünüze doğru getirin ve 5`e kadar sayın . Bacağınızı yavsşça indirin, bu işlemi 5 kez tekrar ettikten sonra aynı hareketi diğer bacağınızla da yapın bu egzersizi belli aralıklarla 20 tekrara kadar arttırabilirsiniz.

. Dizleri birlikte göğse çekme ( KÖSTEBEK HAREKETİ )
Tek diz kaldırma egzersizindeki gibi bükme hareketini bu kez her iki dizinizle yapınız. Dizleriniz çekili durumda 5 saniye kadar bekleyiniz. Bu sırada ağrı meydana geliyorsa egzersize ara veriniz. hareketi 5 kere tekrarlayınız.
. Karın kaslarını kuvvetlendirme (KERTENKELE HAREKETİ)

Sırt üstü uzanın. Her iki dizinizi kıvırıp ayak tabanlarınızı yere koyun. Karın kaslarınızı kasıp belinizi yere doğru bastırın 5`e kadar sayıp gevşeyin. Belinizi tam olarak bastırdığınızdan emin olamıyorsanız rulo halindeki bir havludan veya elinizden yardım alabilirsiniz. Bu işlemi 5 defa tekrarlayın.

4. Düz bacak kaldırma (PİTON HAREKETİ)

Sırt üstü uzanın ve her iki bacağınızı düz bir şekilde uzatın. Bir bacağınızı dizinizi bükmeden yukarıya doğru kaldırın. Bu esnada diğer bacağınızın düz olmasına dikkat edin. 5`e kadar sayın ve bacağınızı yavaşça yere indirin. Bu hareketi 5 defa yapın. Daha sonra diğer bacağınızla tekrar edin. “

. Bel ağrısında günlük yaşam önerileriniz nelerdir?

“Fazla kilolarınız var ve bunu bir türlü veremiyorsanız, bir uzman doktor veya diyetisyene başvurunuz. gerekirse egzersiz fizyoterapistinizle birlikte çalışarak, kilolarınızı vermelisiniz. Üzüntü ve streslerin bel sağlığınızıda olumsuz yönde etkilediğini bilerek ruh sağlığınıza özen gösteriniz. ailevi, sosyal veya iş hayatınızdaki problemlerinizi çözmek için gerekirse ilgili doktor veya şahıslardan yardım isteyerek köklü bir çözüme gidiniz.

Ayakkabıların bel ağrısında önemli rolleri vardır. Omurga ve eklemler üzerinde yastık etkisinden dolayı yumuşak topuklu ayakkabılare tercih edilmelidir. Yüksek topuklu ayakkabılar giyilmemelidir. Topuk büyüdükçe, bel eğilimi arttığından dolayı bel omurları üzerinde yük tutar.”

. Bel ağrısı olan kişiye önereceğiniz yatak nasıl olmalı?

“Yatak; bel ağrılarında başrol oyuncularından biridir. Bel omurgasına binen basınç, sırtüstü yatmakta %86 oranında azalır. Eskimiş şiltelerde yatmaktan kaçının. Vücudun her yerini eşit oranda temas etmesini sağlaması açısından, sert bir yatak zemini ve bunun üzerine serilecek yumuşak bir şilte kullanılması önerilir. Bele gelen bölüm sert olmalıdır. Yatak vücudun gömülmesini önlemeli ve sırt eğrisini korumalıdır. Bu sert zemini kalınlığı 2 cm. olması yeterlidir. Bunun üzerine 10-20 cm`lik yumuşak bir yatak konulması bel için gerekli sabit yatış pozisyonu için yeterlidir.

İnsanların uykularında 15/20 dakikada bir pozisyon değiştirdikleri saptanmalıdır. Eğer yatak çok sert bir yataksa bu pozisyon arayışları kemik çıkıntılar üzerinde baskı yapar ve bölgede aşırı yük binmesine bağlı gerginlik olur. Bel ağrılı hastanın yattığı yatağın eni en az 95 cm, boyu ise yatan hastanın boyundan en az 20 cm büyük olmalıdır. Vücudun üst kısmını yarı oturur pozisyona getirin çok büyük ve çok kalın yastıklar yerine baş ve enseyi desteklemek için küçük, düz yastıklar önerilir. “


İçeriği Paylaşın