Beslenme ve Yaşam Tarzınız Şeker Hastalığına Yol Açabilir
Beslenme ve Yaşam Tarzınız Şeker Hastalığına Yol Açabilir
Bizi Takip Et
Gıda, beslenme ve sağlık konularında geliştirdiği projelerle toplum sağlığının geleceğine yatırım yapan Sabri Ülker Vakfı, beslenme ve yaşam tarzımızın şeker hastalığıyla olan ilişkisine dikkat çekiyor.
Kurulduğu 2009 yılından bu yana temel misyonlarından biri olan “sağlıklı yaşam bilincinin gelişmesine katkı sağlamak” hedefiyle birçok projeyi hayata geçiren Sabri Ülker Vakfı, şeker hastalığı ile beslenme ve yaşam tarzı ilişkisine dikkat çekiyor. Birçok sağlık probleminde olduğu gibi yeterli ve dengeli beslenme ile fiziksel aktivitenin şeker hastalığını önlemede de öneminin altını çizen Sabri Ülker Vakfı, bu alanda yapılan araştırmaların sonuçlarını tarafsız bir yorum ve anlaşılır bir dille kamuoyuyla paylaşıyor.
DÜNYADA HER 11 KİŞİDEN 1’İ ŞEKER HASTASI
Şeker hastalığı, günümüzde önemli bir toplum sağlığı sorunlarından birini oluşturuyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her 11 kişiden 1’i şeker hastası ve şeker hastalığı nedeniyle her yıl 1.5 milyon kişi hayatını kaybediyor. Türkiye Diyabet, Hipertansiyon, Obezite ve Endokrinolojik Hastalıklar Prevalans Çalışması II (TURDEP-II) çalışmasının sonuçları da ülkemizdeki şeker hastalığına sahip bireylerin sıklığının dünyada şeker hastalığı görülme sıklığının da üzerinde olduğunu ortaya koyuyor. İleri yaşta ortaya çıkan ve Tip 2 Diyabet olarak da adlandırılan şeker hastalığı birçok nedene bağlı olarak gelişebiliyor. Genetik yatkınlık, tütün kullanımı, dengeli beslenmemek, yetersiz beslenme ve fiziksel aktivite, artmış vücut ağırlığı, şişmanlık ve stres en önemli etmenler arasında yer alıyor. Genetik yatkınlık dışında şeker hastalığı riskini arttıran etmenlerin temel olarak beslenme ve yaşam tarzıyla ilişkili olduğu görülüyor.
BİTKİSEL KAYNAKLI BESİN TÜKETENLERDE TİP 2 DİYABET GELİŞME RİSKİ YÜZDE 20 DAHA DÜŞÜK
Harvard T.H. Chan Toplum Sağlığı Fakültesi’nin, ABD’de yaşayan 200 bin kişi üzerinde yürüttüğü araştırma, beslenme ve şeker hastalığı riski arasındaki olası ilişki konusunda önemli sonuçlar sunuyor. Araştırmanın sonuçlarına göre, besin tüketiminde bitkisel kaynaklı besinleri sıklıkla tercih eden bireylerde, etmeyenlere kıyasla, Tip 2 diyabet gelişme riski yüzde 20 daha düşük bulundu. Yeterli ve dengeli beslenirken hayvansal kaynaklı besinler sınırlandığında, bitkisel kaynaklı besin tüketiminin, özellikle sebze ve meyvelerin, şeker hastalığı riskini azaltabileceği bildirildi. Sebze-meyve, kurubaklagil, yağlı tohumlar (ceviz, fındık, badem, yer fıstığı vb.) ve tam tahılları yeterli ve dengeli tüketen bireylerde ise riskin yüzde 34 daha düşük olduğu ifade edildi. Yeterli ve dengeli beslenmeyen bireylerde diyabet görülme sıklığının ise dengeli beslenenlere oranla yüzde 16 yüksek olduğu belirtildi.
Şeker hastalığı riskini azaltmak için beslenme ve yaşam tarzımızda nelere dikkat etmeliyiz?
- Kahvaltı dahil tüm öğünlerde dengeli bir tabak ile farklı besin gruplarından tüketmeye özen göstermelisiniz.
- Dengeli beslenme tabağını dörde bölecek olursak; 1. bölümü et, balık, tavuk, yumurta, 2. bölümü süt ve süt ürünleri, 3. bölümü tam tahıllar, ekmek, pirinç, bulgur veya makarna, 4. bölümü sebze ve meyveler oluşturmalıdır.
- Ailenizde kalp damar hastalıkları, yüksek kan kolesterolü veya yüksek tansiyon öyküsü var ise yağı azaltılmış süt ve süt ürünlerini de tercih edebilirsiniz.
- Yaşınız, cinsiyetiniz, boyunuz, vücut ağırlığınız ve fiziksel aktivite düzeyinize göre günlük enerji ihtiyacınızı öğrenebilir, böylelikle toplam besin tüketiminizi, enerji ihtiyacınız ve harcamanıza uygun hale getirebilirsiniz.
- Tuz tüketiminize dikkat etmeli ve şekerli yiyeceklerin tüketim miktar ve sıklığını dengelemelisiniz.
- Su ve sıvı tüketiminize özen göstermelisiniz. Günde en az 6-8 bardak su içmelisiniz.
- Fiziksel aktivitenizi arttırmalı ve düzenli egzersiz yapmayı yaşam tarzı haline getirmelisiniz.
İçeriği Paylaşın