Böbrek Nakli ve Organ Bağışı
Böbrek Nakli ve Organ Bağışı
Bizi Takip Et
Böbrek yetersizliği nedir? Kişilerde nasıl ilerler ne tür belirtilerle ortaya çıkar? Çocuklukta kaçırılan idrar önemsenmeli midir? Kronik böbrek yetersizliğinin tedavisinde naklin yeri nedir? Hastanede organ nakli bölümün de ne tür nakiller yapılır? Yılda kaç nakil yapıyorsunuz? Organ bekleyen hastalar ne tür sıkıntılar yaşıyor? Organ bağışının artmasını engelleyen birtakım yanlış bilinenler nelerdir? Böbrek naklinden sonra kullanılan ilaçlar kanser yapar mı? Yaşarken yapılan organ bağışı öldükten sonra ne kadar geçerlidir, organ bağışı kartının kişinin vasiyeti anlamında geçerliliği var mıdır? Sağlık Bakanlığı Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Organ Nakli Kliniği’nden Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Melih Kara Sağlığım İçin Herşey’de organ bağışı ve böbrek naklini anlattı.
‘‘HASTANEYE BAŞVURANLARIN YÜZDE 20’Sİ KRONİK BÖBREK HASTASI’’
. Böbrek yetersizliği nedir? Kişilerde nasıl ilerler ne tür belirtilerle ortaya çıkar?
“Böbrek yetmezliği semptom vermeye başladığında hasta başka sebeplerle acile, hastaneye yada dahili branşlara başvurur. Tetkikler sırasında özellikle böbrek fonksiyonlarının ölçüldüğü kreatin değerlerinde yükseklik saptanır. Türkiye’de diyabet, hipertansiyon, yaş, uygunsuz beslenme, aile hikâyesi, özellikle çocuk yaşlarda geçirilmiş enfeksiyonlar, idrar kaçırma ve taş hikayeleri olan hastalar riskli gruba girer. Hastalar hastaneye başvurduklarında böbrek yetmezliği, akut ve kronik diye iki ayrılır. Bunun değerlendirilmesi için başka testlerin yapılması gerekir. Tedavi aşamasına tanı konulduktan sonra geçilir. Acile yada dahili branşlara başvuran hastaların yüzde 80’i akut böbrek yetmezliği tanısıyla başvurur ve bunların çoğu tedavi edilir. Yüzde 20’lik bir kısım ise kronik böbrek hastasıdır ve hasta olduğunun farkında değildir. Özellikle gebelikte yaşanan sıkıntılar sonrasında bu riskler oldukça yüksek seviyededir. Bu aşamada hastalar iyi değerlendirilmelidir.”
ÇOCUKLARDA BÖBREK YETMEZLİĞİ
. Çocuklukta kaçırılan idrar önemsenmeli midir?
“Böbrek kendini yenileyen bir organ değildir. İki yaştan sonraki böbrek nefron sayısı denilen, özellikle süzme görevi gören küçük parçacıkların sayısı ömür boyu aynıdır ve yavaş yavaş azalmaya başlar. Özellikle çocuklarda idrar kaçırma, idrar torbasının fonksiyon bozukluğuna bağlı olabilir. Nörojenik birtakım rahatsızlıklar oluşabilir. Rahatsızlıklar sonucu ciddi bir idrar birikimi, idrarda boşalamama ve idrar yapamama görülür. İdrar kaçıran çocuklar, genç ve çocukluk dönemde ciddi rahatsızlıklar geçirirler. Böbrek rahatsızlığı denilen global nefrit, genç çocukluk dönemde ortaya çıkan rahatsızlıklar, ileride böbrek yetmezliğine neden olabilir. Böbrek hastalarında ailesel yetmezlikler önlenemezken birçok hastalık kontrol edilebilir. İdrar kaçıran, idrar renginde değişiklik olan, idrarı kanlı olan hastalar özellikle çocuk doktoruna gitmeliler. Takip edilen hastalarda sonuçlar iyi olurken; takip edilmeyen hastalar çok erken yaşlarda kronik böbrek yetmezliği ile karşılaşabilirler.”
. Kronik böbrek yetersizliğinin tedavisinde naklin yeri nedir?
“Organ nakli, böbrek yetmezliğinin tek tedavisidir. Diyaliz yöntemleri geçici yöntemlerdir; sadece günü kurtarır. Böbrek yetmezliği olan kişilerde toksinler birikir ve günlük olarak toksinlerin temizlenmesi gerekir. Böbrek yetmezliği asıl olarak kalbe ve damarlara zarar verir. Hasta ne kader erken nakile giderse başarı o kadar iyi olur. Diyalizde geçirilen her sene bundan sonra yapılacak naklin başarısını azaltırken; hastanın hayatta kalma şansını da azaltır. Organ naklinde yıllık başarı yüzde 95 seviyelerine yükselmiştir.”
‘‘KADAVRADAN BAĞIŞ İSTENİLEN SEVİYEDE DEĞİL’’
. Hastanede organ nakli bölümünde ne tür nakiller yapılır? Yılda kaç nakil yapıyorsunuz? Organ bekleyen hastalar ne tür sıkıntılar yaşıyor?
“Ülkemizde canlı bağışlar var; ancak kadavradan bağış istenilen seviyeye ulaşamadı. Geçen seneki verilere göre Türkiye’de yıllık 410 bağış yapıldı. Organ bağışında Diyanet’e önemli görevler düşüyor. İnsanların ilkokuldan itibaren bilinçlendirilmesi gerekiyor. Bir öğretmen, bir bilgisayar mühendisi yada herhangi bir böbrek hastası haftada 3 gün diyaliz makinesine girmek zorunda; bu da hastaların eğitimden ve sosyal hayattan uzak kaldığını göstermektedir. Dünyada ve gelişmiş ülkelerde bağışlar kadavrayla çözülmeye çalışılıyor, yetişilemiyor. Senede 70 bin böbrek hastası var ve sayısı her sene yüzde 10-15 oranında artıyor. Ülkemizde yıllık yapılan böbrek nakil sayısı ise 3000-3500 arasındadır. Bu rakamlar organ naklinde geri kaldığımızı göstermektedir. Haydarpaşa’da sadece böbrek nakli yapılmaktadır. 20-25 yıllık süreçte binin üzerinde nakil gerçekleştirildi. Nakillerin yüzde 80’i canlıdan yapılan nakildir. Yıllık kadavra sayısı ise 10-15 arasındadır.”
‘‘ORGAN NAKLİ ŞU ANDA TEK ALTIN TEDAVİ’’
. Organ bağışının artmasını engelleyen birtakım yanlış bilinenler nelerdir? Böbrek naklinden sonra kullanılan ilaçlar kanser yapar mı?
“Hastalar pekçok olumsuz haber duymaktadır. Türk toplumunda çok fazla ağrı kesici ve antibiyotik kullanılmaktadır ve bunların etkisi böbrek naklinde kullanılan ilaçların kanserojen etkisinden çok daha fazladır. İlaçların kanserojen etkisi vardır ancak bu süreç doktorların kontrolü altındadır. İlaçların dozu düşürülerek verilir. 25 yılda eskiden kullanılan ilaçlara bağlı kanser riski görülen hastalar olmuştur ama son 15 yılda risk faktörü bulunmamaktadır. Diyabet böbrek hastalığıdır; böbrek riskini içerir. Bu yüzden kontrol altında tutulursa, hasta böbreğine, şekerine iyi bakarsa riski azaltılır. Risk hiçbir zaman sıfır değildir. Organ nakli çok kompleks bir tedavi şeklidir ve şu anda tek altın tedavidir.”
‘‘BESLENMEYE, STRESE VE SİGARAYA DİKKAT’’
. Organ bağışlamaları için insanlara ne söylemek istersiniz?
“Kronik böbrek hastalığının sebebi hipertansiyondur. Hipertansiyonu olan hastalar kontrol altında dahi olsalar günün birinde böbrek hastası olabilirler. Kronik böbrek hastalarının yüzde 22’si obezitedir ve sanayi besinlerinden uzak durmaları gerekir. Şeker kontrol altına alınabildiği ve iyi takip edilebildiği için, böbrek hastalığı sebebi olarak üçüncü sıraya düştü. İnsanlar beslenme, stres ve sigara konularına dikkat etmezlerse böbrek hastası olabilirler. Bilinç düzeyi arttırılmalıdır.”
. Yaşarken yapılan organ bağışı öldükten sonra ne kadar geçerlidir; organ bağışı kartının kişinin vasiyeti anlamında geçerliliği var mıdır?
“2015 verilerine göre yedi bin kişi organ bağışında bulunmuştur. Kişi vefat ettiği zaman yakınlarından onay alınır. Yaşarken bağışlanan organın hukuki hiçbir geçerliliği bulunmamaktadır. Kişi organ bağışına gelirken tek başına değil de ailesiyle, birinci derece akrabalarıyla yada ikinci derece akrabalarıyla gelirse belki bilinç sağlanabilir. Organ bağışı sekiz insanın hayatını kurtarabilir. Kalp, akciğer, gözler, böbrekler, bağırsak ve pankreas ile bir hayat kurtarılabilir. Bir bağış ile sekiz hayatı kurtarabilmek mümkünken organlarınızı bağışlayın ve organlarını bağışlamak isteyenlerin isteklerini yerine getirin.”
İçeriği Paylaşın