Böbrek Sağlığı ve Böbrek Naklindeki Gelişmeler

Böbrek Sağlığı ve Böbrek Naklindeki Gelişmeler

Böbrek Sağlığı ve Böbrek Naklindeki Gelişmeler

Bizi Takip Et


Şeker hastalığı neden böbrek sağlığını etkiler? Hipertansiyon hastalığındaki riskler nelerdir? Kontrol altına alınmış bir diyabette ve hipertansiyonda böbreklerin hasar görme riski nedir?  Böbrekler ne sıklıkla kontrol ettirilmelidir? Böbrek işleyişi bozulmaya başladığında belirtiler nelerdir? Böbrek yetmezliği tanısı konulmuş bir kişiye böbrek nakli yapılmasının yeri nedir? Çapraz böbrek nakli nedir? Böbrek naklinde hibrit yöntem nedir? Kadavradan yapılan nakillerle canlıdan yapılan nakillerin başarı oranları arasında bir fark var mıdır?

Memorial Şişli Hastanesi Böbrek Nakli Merkezi Başkanı Doç. Dr. Burak Koçak böbrek nakline götüren süreçleri, böbrek naklindeki gelişmeleri, çapraz böbrek naklini ve hibrit ameliyatları Sağlığım İçin Herşey’de anlattı.

. Şeker hastalığı neden böbrek sağlığını etkiler?
“Şeker hastalığı bütün vücudu etkileyen sistemik bir hastalıktır. Vücuttaki bütün küçük damarları bozabilir. Böbreğin süzme işlevini yapan kısmı da damarlardan oluşan bir organdır. Şeker hastalığında nasıl gözde kanamalar ve bozulmalar; kalpte koroner damarlarda tıkanıklık oluyorsa aynı şey bu durumda böbreklerde söz konusu olur. Şeker hastalığının hedef organlarından biri de bu nedenle böbreklerdir. Uzun yıllar şeker kontrolü olmadan yaşayan hastalarda belli bir dönem sonra böbrek yetmezliği ortaya çıkar.”

DİYABETİN VE HİPERTANSİYONUN ETKİLERİ

. Hipertansiyon hastalığındaki riskler nelerdir?
“Yüksek tansiyon kalp damarlarında, vücuttaki ana damarlarda zamanla damar sertliği ve tıkanıklıklar yapıyorsa aynı şekilde böbreğe de etkiler. Bu nedenle kontrolsüz olarak uzun yıllar içerisinde hastalar yüksek tansiyonla yaşarlarsa yüksek tansiyona bağlı böbrek yetmezliği ortaya çıkabilir.”

. Kontrol altına alınmış bir diyabette ve hipertansiyonda böbreklerin hasar görme riski nedir?
“Eğer hastanın şeker ya da tansiyon hastalığı varsa ve bunları düzenli kontrol altında tutuyorsa böbrek yetmezliğine gidiş süreci tamamen sona ermese bile çok azalır. Gidiş süresi de çok uzar. Eğer çok ciddi bir yüksek tansiyon ve çok yüksek bir şeker hastalığı yoksa hasta bunları kontrol altında tuttuğunda böbrek yetmezliğine gidiş durdurulabilir. Son organ olarak böbreğin tahribat görmesi engellenmiş olur.”

BÖBREK SAĞLIĞINI BOZAN FAKTÖRLER

. Böbrek sağlığımızı olumsuz etkileyen başka hangi faktörler var?
“Birinci sırada şeker, ikinci sırada yüksek tansiyon daha sonra da böbreğin iltihabi hastalıkları gelir. Dünyada da sıra bu şekildedir. Daha sonra doğumsal olan polikistik böbrek rahatsızlığı gibi böbreğin kistik hastalıkları olabilir. Sık devam eden böbrek iltihaplarına, idrar yolu enfeksiyonlarına bağlı uzun dönemli tahribatlar, böbrek taşı gibi ürolojik hastalıklar da uzun dönemde böbrek yetmezliğine götürebilir. Romatizmal hastalıklar da bazen uzun vadede böbrek yetmezliğine yol açabilir. Bunların tümünün oranı yüzde 5’ten azdır ama hepsinde kronik böbrek yetmezliği etken olabilir.”

. Böbrek sağlığı üzerinde negatif etkileri olan ilaçlar var mıdır?
“Özellikle romatizmal hastalıklar için kullanılan ağrı kesiciler uzun vadede kullanıldığı zaman böbrek yetmezliğine yol açabilir. Özellikle yaşlı hastalar kalça eklem, diz eklem ağrılarından dolayı çok fazla ağrı kesici tüketirler. Bunlar gün içerisinde yüksek miktarda ve uzun yıllar kullanıldığında aneljeziye bağlı böbrek yetmezliğine neden olur.”

HANGİ TETKİKLERİ YAPTIRMALI?

. Böbrekler ne sıklıkla kontrol ettirilmelidir?
“Böbrek hastalığı sinsi başlayan bir hastalıktır; ilk başladığında pek belirti vermez. Bu nedenle en basit tetkik olarak yılda bir kere kanda kreatin ölçümünün ve idrar tahlilinin yapılması önerilir. Her iki test de çok basittir ve birçok tanı koymaya imkan verir. Çok erken evrede böbrek hastalığı böylece yakalanabilir. Gözle görülmeyen kan hücrelerinin idrar tahlilinde görülmesi veya idrar tahlilinde bir protein kaçağının tespit edilmesi erken evrede böbrek hastalığının yakalanmasını sağlar. Böylece tedavi ile hastalığı engellemek ya da tam ileri evredeki böbrek yetmezliğine gidiş sürecini yavaşlatmak mümkün olur.”

BÖBREKLERİN BOZULDUĞU NASIL ANLAŞILIR?

. Böbrek işleyişi bozulmaya başladığında belirtiler nelerdir?
“İdrarda köpükle beraber renk değişikliğinin görülmesi bazı hastalıkların habercisidir. Hasta idrarından şeker atıyordur ya da idrarında protein kaçağı oluşmuştur. İdrar yolu enfeksiyonu da ortaya çıkıyor olabilir. Bu nedenle koku ya da renkte anormallik görülüyorsa basit bir idrar tahlili ile başlamak en akılcı yoldur. Böbrekler yavaş yavaş bozulmaya başlayınca bir miktar belirtiler ortaya çıkar. Geceleri idrara kalkma, daha sık ve daha çok idrar yapma, halsizlik ve yorgunluk belirtileri olabilir. Böbrek hastalığının getirdiği kronik rahatsızlıkla halsizlik, yorgunluk belirtileri görülebilir. Sabahleyin hasta kalktığında göz kapaklarında ve göz altında hafif şişme, ayak bileklerinde ödem veya şişkinlik böbrek yetmezliğinin en erken belirtileridir. Kişiler bunu hissettiklerinde mutlaka bir doktora başvurmalıdır.”

‘‘BÖBREK NAKLİ EN İYİ TEDAVİDİR’’

. Böbrek yetmezliği tanısı konulmuş bir kişiye böbrek nakli yapılmasının yeri nedir? Önce diyaliz tedavisi mi gerekir?
“Dünyada böbrek yetmezliğinin en başarılı tedavisi böbrek naklidir. Diyalize girmeden böbrek nakli olmaları hastalar açısından en iyi tedavidir. Böbrek nakli olamıyorlarsa diyaliz seçeneği her zaman iyi bir alternatiftir. Ama karşılaştırıldığında böbrek nakli diyalize göre çok daha üstün bir tedavi seçeneğidir.”

. Çapraz böbrek nakli nedir?
“Başvuran verici-alıcı çiftlerinden genellikle yüzde 30’una çeşitli sebeplerle nakil yapılamaz. Bunun başında kan uyumsuzluğu, bağışıklık sisteminden kaynaklanan uyumsuzluk veya anatomik uyumsuzluk gelir. Son yıllarda bu tip verici ve alıcılar bir havuzda toplanıp eş değiştirilerek nakil yapılmaktadır. 1. çiftin vericisinin 2. çiftin alıcısına, 2. çiftin vericisinin 1. çiftin alıcısına olacak şekilde çaprazlayarak; birbirlerine böbrek vererek yapılan nakillere çapraz nakil denir. Böylelikle böbrek nakli olamayan iki tane çift varken bir anda bu çiftleri çaprazlayarak her iki hastanın da böbrek nakli olması sağlanır.”

BÖBREK NAKLİNDE HİBRİT YÖNTEM

. Böbrek naklinde hibrit yöntem nedir?
“Eskiden çapraz nakiller, kan uyumsuz nakiller için düşünülürdü. A vericisi olan B grubu bir alıcı, B grubu vericisi olan A grubu bir alıcı vardı. Bunlar çaprazlanarak A’nın A’ya, B’nin B’ye vermesi ile bir çapraz nakil gerçekleştirilirdi. Son dönemde özellikle bağışıklık biliminin ilerlemesiyle yapılan tetkiklerin duyarlılığı çok arttı. Artık vericilere karşı alıcının kanındaki her antikoru tek tek ve düzeyi ölçülerek ilerde hastanın böbrek yaşamının nasıl etkileneceği, böbreğin reddedilme riski öngörülmektedir. Bu nedenle bazı nakillere izin verilmez. Bir karı-koca başvurduğunda kocası karısına böbrek vermek istiyor ama immünolojik olarak riskli olduğu görülüyorsa, o çift başka bir çiftle çaprazlanır. Böylece alıcı, daha az duyarlı olduğu bir verici ile çaprazlanmış olur. Bu duyarlılık da tedavi edilebilir bir hale gelir. Duyarsızlaştırma tedavisi ile hastanın kanındaki antikorlar iyice azaltılıp nakil için güvenli bir düzeye getirildikten sonra çapraz nakiller yapılır. Buna hibrit yöntem denir. Duyarsızlaştırma tedavisi de nakil operasyonundan önce uygulanır. Bu tedavi bir hafta-10 günlük bir tedavidir. Yeni tetkiklerle hastanın antikorları bir daha ölçülür. Eğer antikorlar güvenli bir nakil için belli bir düzeyin altına inmişse o zaman nakil gerçekleştirilir.”

. Çapraz nakillerde bağışçılar birbirlerini tanıyor mu?
“Birbirleri ile tanışırlar. Çaprazlama ile uygun bir nakil olacağı anlatılır. Hepsinin onayı alındıktan sonra nakil gerçekleştirilir.”

‘‘ÜLKEMİZDE DAHA ÇOK CANLIDAN NAKİL YAPILMAKTADIR’’

. Kadavradan yapılan nakillerle canlıdan yapılan nakillerin başarı oranları arasında bir fark var mıdır?
“Eskiden canlı nakiller kadavraya göre çok daha başarılıydı. Bir canlı nakilin yarı ömrü ortalama 15 yıldır. Kadavradan yapılan nakillerde ise bu 8-9 yıl civarındadır. Fakat şimdi toplumlar yaşlanıyor. Beyin ölümü gerçekleşip organ bağışı yapılan donörler de yaşlanmaya başladı. Eskiden daha genç vericilerin organları bağışlanıyordu. Günümüzde bu yaşlar 60-70’e çıktı. Avrupa’da da büyüyen bir sorundur. Belli bir zaman sonra ülkemizde de bunu görmeye başlayacağız. Kadavradan yapılan nakillerin yarı ömürlerinin 5-6 yıllara düştüğü söylenmektedir. Ülkemizde kadavra bağış oranı çok azdır; daha çok canlıdan nakil yapılmaktadır. Ama ABD’de bugün hastalar ilk başvurduklarında canlı nakil olmaya teşvik edilmektedirler. Çünkü canlıdan yapılan nakillerin ömürleri kadavraya göre üç kat uzamıştır. Hastalar çok daha uzun ve daha sağlıklı yaşamaktadırlar. Hastanın yüzde 100 uyan bir kardeşi varsa 25-30 yıl böbrekler yaşayabilir. Canlı nakilde bunun ortalaması 15 senedir.”


İçeriği Paylaşın