Botoks ve Dolgu Uygulamaları Nerede, Kimlere Yaptırılmalı?
Botoks ve Dolgu Uygulamaları Nerede, Kimlere Yaptırılmalı?
Bizi Takip Et
Günümüzde özellikle botoks, dolgu gibi uygulamalar nedeniyle mağdur olan kişilerin sayısı çok fazla. Türk Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği Başkan Yardımcısı, Estetik Plastik Cerrahi Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Selahattin Özmen estetik yöntemleri nerede ve kimlere yaptırılmalı Sağlığım İçin Herşey’e anlattı.
KİMLER BOTOKS VE DOLGU YAPABİLİR?
Botoks ve dolgu uygulamaları kimler tarafından yapılmalı?
Plastik cerrahlar, dermatologlar ve sayısı 200-300 kadar olan medikal estetisyenler; yani estetik uzmanları yapabilir. Kısacası sadece sertifikasyon programı alan kişiler botoks ve dolgu yapabilir. Doktorların da bu sertifikaya sahip olması gerekir. Çünkü bu işler çok ciddi yan etkilere yol açabilir. Bunu yapan kişilerin anatomiye hâkim olması gerekir. Bu yetkili isimler dışında bu alanı tanımayan kişilere sadece bir enjeksiyon diye güvenmemek gerekir. Aksi takdir de bir enjeksiyon hayatınızı kabusa çevirebilir
Yanlış bir botoks uygulaması ne tür problemlere yol açabilir?
Botulinum toksin, değişik 1-2 tane ilacı içeren ve etki süresi 6 ay kadar olan bir uygulamadır. Eğer dikkatli ve doğru bir şekilde uygulanırsa bir sorun yaşanmaz. Ancak hatalı bir uygulama sonucu hastanın ağzı kayabilir; gözü, göz kapağı ya da kaşı düşebilir. Kısacası kişi 6 ay boyunca çok zor durumda kalabilir.
DOLGU UYGULAMALARI
Peki dolgu uygulamalarında ne oluyor? Dolgu maddesi nedir?
Toplum içinde her şeye botoks deniliyor. Botoks, botulinum toksinin uygun bir dozda verilmesi ve belirli süre kasların felç edilmesi şeklinde bir uygulamadır. Belirli bir süre felç ediyor; ancak kalıcı olanları da var. Dolguları ikiye ayırabiliriz. İlki, vücudun kendisinden elde edilen dolgulardır. Bunlar büyük oranda kök hücre içeren veya içermeyen yağ dolgularıdır. İkinci ise dışarıdan elde edilen dolgulardır. Dışarıdan elde edilen dolgular da kendi içerisinde ayrılır. En çok kullanılan hyalüronik asittir. Çünkü hyalüronik asit vücudumuzun bir yapı taşıdır. Normalde vücudumuzda bulunur; ancak bazı nedenlerle vücudumuzda azalır ve azalması ile çizgiler oluşur ve derinleşir. Hatta zamanla yüzde çukurlaşma, çökmeler de olabilir. Hyalüronik asitin diğer maddelere göre bazı avantajları var. Çünkü bir enzim ile eritebiliyorsunuz. Mesela dolguyu verdiniz, fazla kaçtı enzimi verip eritebilirsiniz. Diğer dolgular eriyen dolguların bir kısmı, maalesef bu enzimde erimiyor.
KÖK HÜCRE İLE DOLGU
İnsanın kendi kök hücresi ile yapılanlarda da mı aynı sorun oluyor?
Bu durumda kişinin kendi hücresi olduğu için sorun yaşama potansiyeli daha azdır. Yani bir yabancı cisim reaksiyonu olmaz. Liposuction kliniklerinde eritilebilir. gider eritirsiniz. Ama diğer dolgu malzemeleri daha ince iğnelerle verildiği için bir damara enjekte etme riski daha fazladır. Mesela dudağa veriyorsunuz, dudağa verirken buradaki damara verdiniz, dudağın kangreni söz konusu olabilir. Buruna enjekte edildiğini düşünelim. Hatalı bir damara verilmesi durumunda göze gidebilir ve kişiyi kör edebilir. Yanağa uygulandığını düşünelim. Yanlış bir yere verilirse o bölge kangren olabilir.
KALICI DOLGULAR BÜYÜK SORUNLARA YOL AÇABİLİR
Yurtdışından hastalar daha çok böyle problemler için mi geliyor?
Yurtdışından gelen hastaların en büyük sorunu kalıcı dolgular yaptırmış olmalarıdır. Kalıcı dolgular aslında başlı başına bir dert. Uzun vadede eriyen dolgular var. Bir de hiç erimeyen dolgular var. Hiç erimeyen dolgunun kendince birkaç tane sorunu var. Örneğin; yanlış yapmış olabilirsiniz. Bir yere gitmez, kangren yapmaz; ama dudak çok kötü duruyor olabilir ve yıllarca durur, gerilemez. 10 yıl, 15 yıl, 20 yıl, 30 yıl öyle durur. Bu bir sorun. Bir diğer surun ise şu; dolguyu verdiniz, başta sorun görülmüyor. 3-5-10 yıl sonra orada aniden bir enfeksiyon başlayabilir. Ve dolgu jel gibi bir malzeme olduğu için bizim onu oradan çıkarmamız asla mümkün değil. Tamamını çıkaramazsınız. Bunların çok değişik versiyonları var. “Bir kere iğne yaptırayım, ömür boyu kullanayım” şeklinde düşünülüyor. Jel olduğu için dokunun içerisine giriyor ve erimiyor. Herhangi bir dönemde enfeksiyon yaratabilir.
Sağlık ve güzellikte ucuzluğu aramak ne kadar doğru sizce?
Bizim bir atasözümüz var ‘Ucuz etin yahnisi yavan olur.’ Bir hekim olarak çok ciddi sorunlar yaşayan hastaları gördüğüm. Bazılarının sorunlarını çözebildik bazılarına bir şey yapamadık. Çünkü basit bir işlem değil. Hemen yüzden çıkarma gibi bir durum yok. Bunun için her uzman kendi alanında işleri yapmalıdır. Alanı olmayan bir hekim, kişi yüz anatomisini bilmesi ne kadar mümkündür. Yüzün bir tarafında birbirine milim milim, yan yana 17 tane kas var. Bunların iki milim derine batırırsanız farklı bir etki görürsünüz. Veya damar ağı var inanılmaz bir damar ağı onun anatomisine yıllarca 15 yıl 20 yıl okumamıza rağmen biz zor hâkim oluyoruz. Örneğin ilacı damarın içerisine verirseniz onun beslediği alan kangren olur. Bunun için alana hakim olmak gerekir.
CEZA YAPTIRIMLARI VAR
Yasaların bu konuda yaptırımı var mı?
Bu konuda önemi cezalar var. Alanı olmayan hekimler, kişiler hatta hastaneler cezalandırılıyor. Ancak bu konuda en önemli şey uygulama yaptıracak kişilerin bilinçli olmasıdır. Hem kendi sağlıklarını hem de güzelliklerini korumak istiyorlarsa, bu işlemleri alanında uzman kişilere yaptırmalılar.
Türkiye’de saç ekimi yaptıracak kişiler doktor, merkez seçerken nelere dikkat etmeliler?
Ülkemizde inanılmaz bir sağlık turizmi var. Arap ülkelerinden gelen cidden çok fazla hastalar var. Ama Avrupa ülkelerinden de gelenler var. Saç ekime bir cerrahi işlem. Ciddi anlamda komplikasyonlara açık bir operasyon. Bütün saç bölgesinde kangrenler, enfeksiyonlar, ölümler bile olabilir. Yanlış uygulamalar gerçekten çok ciddi sorunlara yol açabiliyor; çünkü o alan ilaç veriliyor. Maalesef saç ekimi de merdiven altı uygulamalar olarak yapılabiliyor. Ve bu yerlerden kaynaklanan en ufak bir komplikasyon, yurt dışında ülkemizin adını lekeliyor. Cerrahi bir işlem olduğu için ve yasalarla da belirtildiği gibi hastanelerde yapılabiliyor.
İçeriği Paylaşın