Çiftlere Özel Tüp Bebek Tedavileri
Çiftlere Özel Tüp Bebek Tedavileri
Bizi Takip Et
Tüp bebek merkezlerinde her hastaya aynı tedavi mi uygulanır? Çifte özel tedavi başarı şansını artırır mı? Hangi çifte hangi yöntemin uygulanacağına nasıl karar verilir? Doğal, ilaçsız tüp bebek nedir ve kimler için uygundur? Polikistik Over Sendromu ve Yumurtalık Hiperstimulasyon Sendromu nedir? Preimplantasyon genetik tanı hangi durumlarda yapılır? Ülkemizdeki tedavi başarı oranları dünyaya kıyasla ne durumdadır? İstanbul Kadın Sağlığı ve Tüp Bebek Merkezi Kadın Doğum Uzmanı Op. Dr. Suzan Gençsoy, kişiye özel tüp bebek tedavileri hakkında merak edilenleri anlattı.
ÇİFTLER TÜP BEBEK MERKEZİNE BAŞVURMAKTA GECİKEBİLİYOR
. Tüp bebek merkezlerine gelen çiftlere, hep aynı tüp bebek tedavisi mi önerilir?
‘‘Tüp bebek merkezlerinde sadece tüp bebek uygulanmaz; bunlar kendi başına bir kısırlık-infertilite merkezidir. O yüzden çiftler tüp bebek merkezlerine başvurmakta biraz gecikebiliyorlar. Farklı farklı doktorlara gidip bazen çok zaman kaybedebiliyorlar. Tüp bebek merkezlerinde çiftin durumuna göre eğer daha basit tedaviler, aşılama tedavisi veya normal farklı tedavilerle gebelik oluşabiliyorsa, ilk başta o tedaviler denenir. Gebelik oluşmazsa bir sonraki aşamalarda ihtiyaç halinde tüp bebek tedavisine dönüşebilir. O yüzden çocuğu olmayan ve bu durumdan şikâyet eden çiftler direkt tüp bebek tedavi merkezlerine başvurdukları zaman, tedavi çok daha kısa sürede ve daha efektif olabilir.’’
TEDAVİ HANGİ SÜREÇLERİ İÇERİYOR?
. Hangi çifte hangi yöntemin uygulanacağı nasıl belirlenir?
‘‘Çiften ilk etapta çok geniş çaplı bir anamnez alınarak hikayeleri dinlenir. Bundan sonraki süre içerisinde kadın ve erkek ayrıca incelenir. Birtakım testlerle kısırlığın, çocuğu olmamanın sebebi araştırılır. Sebebine göre kadın tarafında mı ve hangi duruma göre problemin nerde olduğu ilk başta keşfedilmelidir. Bundan sonraki süre içerisinde hangi tedavilerle şansının ne olacağı ve hangi tedavinin seçileceği planlanır. Bu tedavi planlarının, çiftin görüşüyle ve bizim profesyonel görüşümüzle birlikte en kısa yoldan çözümü hedeflenir. Genelde de güzel başarılar elde edilir.’’
ÇOCUK SAHİBİ OLMAYI ERTELEMEK GEREKİRSE…
. Bebek sahibi olmak isteyen bir çift ne zaman bir tüp bebek merkezine başvurmalıdır?
‘‘Çiftler evlendiklerinde çocuk istedikleri zaman normal şartlarda herhangi bir korunma yöntemi kullanmadan 1 yıl içerisinde gebelik oluşmalıdır. Eğer oluşmazsa muhakkak bir jinekoloğa başvurmalılar. Bu durumda herhangi bir problem varsa bu tespit edilir. Kariyer veya maddi sebeplerden dolayı çiftler çocuk arzusunu erteleme durumunda kalabiliyorlar. Ancak özellikle 35 yaş üstü kadınlar bu süreyi biraz daha kısa tutmalılar. Çünkü bu yaştan sonra bazen kadınlarda yumurta rezervi oldukça azalır ve birkaç ay bile çok değerli olur. Sınırlı sayıda yumurta kaldığı zaman çok kısa sürede tedavilere başvurmaları gerekir. Çünkü yumurtalar tükenirse herhangi bir tedavi uygulanamaz. Tüp bebek dahi yapılamaz. O yüzden bir kadın, erken menopoza girmiş teyze, hala gibi bir akrabası ya da annesi varsa zaman içerisinde böyle bir riski yüksek olduğunu bilerek bir an önce doktora başvurmalıdır. Bu, sadece evli çiftler için geçerli değildir. Yumurtalar zaman içinde azalabilir ve erken menopoza girme tehlikesi olabilir. Dolayısıyla evli olmasa dahi böyle bir riski varsa tüp bebek merkezine başvurduğunda yumurta dondurmak için de bir şans doğar. Son zamanlarda gelişen yöntemlerle kadınların yumurtaları evli olmasalar dahi alınıp dondurulabiliyor. İlerleyen zamanlarda kadın erken menopoza girse dahi bu yumurtaları evlendikten sonra çözüp, embriyoya dönüştürüp, tüp bebek tedavisi uygulayabiliyoruz. Kadınlarda herhangi bir kadın ameliyatı hikayesi varsa, mesela apandisit geçirdiyse veya yumurtalıklarla rahim ile ilgili bir ameliyat geçirdiyse tüplerde yapışıklık, karın boşluğunda yapışıklık olma ihtimali yüksek olur. Ve böyle bir durumda da kısırlığa neden olabilir.’’
NEDEN KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ?
. Kişiye ya da çifte özel tüp bebek tedavisi başarı oranlarını ne kadar etkiliyor?
‘‘Her çiftin tedavisi, kişiye özeldir. Çünkü bir defa kadının yumurta rezervi kendisine özeldir. Kadınların doğuştan itibaren belli bir sayıda yumurtaları vardır ve yıllar içerisinde yumurtaları tekrar oluşmaz, çoğalmaz. Bu rezerv hayat boyu tüketilir. Bu yumurtaların sayısı polikistik over sendromlu kadınlarda çok fazlayken bazı kadınlarda daha sınırlı bir rezerv vardır. Ve yıllar içerisinde bu tüketim hızı da çok farklıdır. Erken menepoza yatkınlık varsa, bu yumurta rezervi çok erken yaşlarda tükenebilir. Polikistik overlerde de tam tersine ileriki yaşa kadar çok iyi bir yumurta rezervleri olabilir. Tabii bu durum da tedavilerde çok farklılık yaratır. Polikistik over sendromlu bir kadında oluşturulan ilaç tedavisi ve protokoller çok farklı, sınırlı sayıda yumurtası olan kadınlarda kullanılan ilaçlar çok çok farklıdır. Bunun yanında erkek faktörü de çok önemlidir. Bazen erkeklerde de sperm sayısı oldukça düşük olur veya hiç hücreye rastlanmaz. Bu durumda farklı mikro tese ameliyatı gerekebilir. Veya rahimin kalınlığı çok farklı olur, transfer yapılamaz. Rahim zarı ince olduğu için embriyolar dondurulur. Bir sonraki ay transfer niyetinde bulunulur veya rahim zarının kalınlaşması için farklı tedaviler uygulanır. Her hastada kişiye özel tedavi uygulandığı zaman çok daha güzel başarılar elde edilmektedir.’’
POLİKİSTİK OVER SENDROMUNUN TEDAVİYE ETKİSİ
. Polikistik over sendromu olan bir kadını tüp bebek tedavisine götüren süreç nedir?
‘‘Polikistik over sendromu, doğuştan olan bir yumurtalık tipi olmakla birlikte birtakım hormonal değişimler içeren bir sendromdur. Aslında hastalık değildir. Özellikle Akdeniz ülkelerinde ve Türkiye’de çok sık rastlanan (yüzde 20–30) bir sendromdur. Bu durumdaki kadınlarda çok sağlıklı bir şekilde her ay düzgün bir yumurtlama olmaz. Yumurtlama olmadığı zaman kadınların adetleri gecikir. Bununla birlikte birtakım hormonlar yükselir. Özellikle erkeklik hormonu testosteron daha yüksek seviyede bulunur. Yumurtlama ile ilgili sıkıntının yanında başka birtakım yan etkileri de olan bir sendromdur. Kadının erkek tipi kıllanma şikayetleri olabilir. Ayrıca saçta yağlanma, sivilcelenme, kolay kilo alımı, insülin direnci oluşur. Böyle bir kadın bize genelde, çocuğum olmuyor veya adetlerim düzensiz, şikayetiyle gelir. Bu durumdaki bir kadının çocuk isteyip istemediğine o periyod içerisinde karar vermesi gerekir. Çünkü mesela o anda bir kariyer planı olduğu için çocuk düşünmüyorsa, çocuk istediği zaman yumurtlamaya yönelik tedaviler uygulanır ki gebelik şansı da artmış olur. Çoğu zaman tüp bebek tedavisine dahi gerek kalmadan sadece yumurtlamayı düzenlemek için verilen birtakım tedavilerle, gebe kalmasını engelleyen başka bir sebep yoksa, normal yoldan dahi gebelik oluşabilir. Eğer bununla birlikte gebelik oluşmazsa, tüp bebek tedavisine geçiş yapılır. Yumurta rezervi çok yüksek olduğu için kendi başına yumurtlama olmaz. Yumurtalar büyümeye başlar, belli bir fazda duraklar ve yumurtalığın içerisinde küçük küçük kistler gözükür. Bunlar, folikül kistlerdir. Polikistik adı da oradan gelir. Halbuki bunlar kist değil, yumurtaların gelişimi esnasında duraklamış küçük küçük yumurta taslaklarıdır. Tüp bebek tedavisine gerek duyduğumuz zaman çok düşük dozda ilaçlara cevap verebiliyorlar. Birçok yumurta aynı anda büyüyebiliyor. Hatta kontrolsüz bir şekilde gelişimi bırakılırsa, bu yumurtaların istenilenden fazla yumurta oluştuğu zaman hiperstimülasyon sendromu da gelişebiliyor. Tabii kontrolümüz altında olduğu için buna izin vermiyoruz. Bu tür kadınların herhangi bir sorunu yok ise birçok embriyosu oluşur. O embriyolardan bir ya da iki tanesi transfer edilir. Kalan sağlıklı embriyolar dondurulur ve ilerleyen zamanlarda ikinci veya üçüncü çocuk istedikleri zaman, bu embriyolar çözülüp, direkt transfer yapılır. Böylece ikinci veya üçüncü gebelik oluşma şansları yüksek olur.’’
GENETİK TANI TESTİ KİMLERE ÖNERİLİR?
. Transfer öncesinde yapılan genetik tanı herkese önerilir mi?
‘‘Preimplantasyon genetik tanı (PGD) testi, rutin tedavilerde uygulanan bir yöntem değildir. Ancak ailede bir hikaye varsa, mesela ailede daha önce birtakım genetik sorunları (trisomy 21) olan bir gebelik oluştuysa veya ailede bir genetik hastalık taşıyıcılığı varsa veya tekrarlayan düşükleri olan bir çift ise tüp bebek tedavisinde PGD testi önerilir. Tüp bebek tedavisi aşamasında, embriyolar oluştuğu zaman, sağlıklı embriyoyu seçmek için transfer öncesi, embriyolardan bir hücre alınır ve genetik inceleme yapılır. PGD testi aslında sağlıklı embriyoyu tercih etme yöntemidir. Ülkemizde Akdeniz anemisine çok sık rastlanır. Buna benzer 11 tane genetik hastalık vardır. Bunların herhangi birinden bir şüphe varsa sadece bundan dolayı tüp bebek tedavisi uygulayanlar var. Sağlıklı embriyoyu seçmek için tüp bebek tedavisi ve PGD testi bir seçenektir.’’
. Sağlıklı embriyo seçtikten sonraki süreç nasıldır?
‘‘Sağlıklı embriyo transferinden sonra 12 gün bir bekleme süresi vardır. Normal klasik bekleme süresinden sonra kanla gebelik testi yapılır. Gebelik oluştuysa, ondan sonra artık gebelik takibi normal, doğal yoldan gebe kalmış olan gebelikler gibi devam eder.’’
TÜRKİYE, TÜP BEBEK TEDAVİSİ İÇİN NEDEN TERCİH EDİLİYOR?
. Ülkemizde tüp bebek tedavisi başarı oranı nedir? Yurt dışından çok hasta geliyor mu?
‘‘Son yıllarda yurt dışından gelen hasta sayısı oldukça arttı. Bunun bir sebebi, Türkiye’deki merkezlerin başarı oranlarının oldukça yüksek olmasıdır. Diğer sebebi de bugün dünyada var olan teknolojileri çok kısa sürede uygulamaya geçirmemiz ve tedavi aşamalarında tecrübe oranımızın çok çok yüksek olmasıdır. Bunlara hekimlerimizin daha bir duygusal davrandığını da eklemek isterim. Benzer tedaviler tabii ki yurtdışında da yapılıyor. Ama yurtdışından gelen çiftlerden duygusuz hikayeler çıkıyor. İnsanlar biraz daha empati, biraz daha yakınlık istiyor. Biz tedavi sonunda çiftlerimizle arkadaş gibi oluyoruz. Onların mutluluğu bizi de mutlu ediyor. Türk halkının duygusallığı da başarıya başarı katıyor. Ayrıca ülkemizdeki fiyat politikası, yurtdışındaki hastalar için çok uygun oluyor. Amerika’dan, Kanada’dan dahi gelen hastalarımız oluyor. Onların güzel hikayeleri ile birlikte biz de onların hikayelerine dokunduğumuz için hep birlikte mutlu olabiliyoruz.’’
İçeriği Paylaşın