Çocuğunuz Ünivesite Sınavında Başarısız Olduysa

Üniversiteye ikinci kez hazırlanan öğrenciler ne yapmalı?

Acıbadem Bakırköy Hastanesi Psikiyatri Uzmanları üniversiteye giriş sınavında başarısız olup, ikinci kez sınava hazırlanacak öğrencilerin psikolojik durumlarıyla ilgili bilgi verdi.

İlk girişlerinde sınavı kazanamayan gençlerin “başarısız oldum” düşüncesinden kendilerini uzak tutarak, yeni bir sınav için yeni bir başlangıç yapmaları gerekiyor. Sınavda başarılı olamayan gençlerin uzun bir çalışma dönemini geride bırakıp öncelikle “stresten arınmaları” gerekiyor Uzmanlar, daha bu stresi atamadan büyük bir hırsla ve yorucu bir tempoyla yeniden sınav hazırlıklarına girişmenin yanlış olduğunu vurguluyor. Yaklaşık bir aylık bir tatilin ardından atılması gereken ikinci adım ise “başarısızlığın” nedenlerini sorgulamaktan geçiyor.

Uzmanlar bu sorgulamayı yaparken gençlerin güvenlerini kaybetmeden kendilerine karşı “suçlayıcı” bir tavır içinde olmamaları gerektiğini belirtiyor. Her şeyden önce bilgi seviyesiyle kazanmak istenilen bölümün puanı arasında büyük farklılık var mı, hedefler gerçekçi mi düşünmek gerekiyor. Gencin daha sonra şu soruları dürüstçe cevaplaması gerekiyor:

Sınav sistemini doğru anlayın

Sınavın sistemini doğru anlayabildiniz mi? Sınava hazırlanırken belli bir program yaptınız mı, bu programa ne kadar uyabildiniz? Disiplinli ve düzenli bir şekilde çalışabiliyor musunuz, oluşturduğunuz bir düzen var mı? Kendinize ders çalışma konusunda verdiğiniz sözlerin ne kadarını tutabiliyorsunuz, programınız verimli olmadığı takdirde yenisini yapabiliyor musunuz? Ve belki de en önemlisi ders çalışırken ve sonrasında kendinize dinlenme zamanı ayırıyor musunuz?

Üniversite sınavından önce ve sonra gençler, bir yandan sınavı kazanamamanın kaygısıyla mücadele ederken bir yandan da doğru meslek seçimi yapabilmek için çabalıyor. Uzmanlar, meslek seçiminde gençlerin “gerçek isteklerini” bilmelerinin önemine işaret ediyor.

Anne Babalar Gençlerin Yanında Olmalı

Tekrar sınava hazırlanan bir gencin başarısında hiç şüphesiz anne-babaların, ailedeki ağabey ve ablaların da önemli bir görevi bulunuyor. Öncelikle ailenin sınavda başarısız olan çocuklarına karşı, “suçlayıcı”, “yargılayıcı” ve “küçümseyici” tavırlar içinde olmaması gerekiyor. Tam tersine çocuklarına sınavı kazanamasa da bunun hayatın sonu olmadığını, tekrar çalışıp kapasitesini daha iyi kullanarak başarılı olabileceğini telkin etmeleri, destek olmaları gerekiyor. Üniversite çağındaki gençlerin tepkisine yol açan ve onların motivasyonlarını olumsuz etkileyen “başkalarıyla kıyaslama” davranışından da uzak durulması gerekiyor. Acıbadem Sağlık Grubu Uzmanları, ailelerin çocuklarına sınavda başarılı olan çocukları örnek göstererek eleştirmelerinin faydadan çok zarar getireceğini belirtiyor ve ekliyor: “Sınavda başarısız olan bir gencin hedefi yeniden sınava hazırlanmaksa, bu hazırlık öncesinde onun motivasyonunu kırmamak gerekiyor.

Burada yapılmasını önerdiğimiz en doğru davranış, yardıma ihtiyaçları olup olmadığının sorulması. Başarısızlık yüzünden moral desteğe ihtiyaç duyan gençlerin pozitif enerjiyle, yeniden hedeflerini gerçekleştirme yolunda yürümesine yardımcı olunmasıdır.”

Sınav sonrasında başarısızlığa uğrayan gençlerin en önemli ihtiyaçlarının arasında yeniden kendilerine güvenebilmeleri ve inanmaları geliyor. Ailenin yanlış tutumu, bu güvenin ve inancın zedelenmesine yol açabiliyor. Uzmanlar gençlerin meslek seçiminde ailenin tavrının çok önemli olduğunu belirtiyor.

Doktora Götürün

Sınav öncesinde “depresyon” ve “panik atak” gibi hastalıkları olan gençler, sınavda bu hastalıkların etkisiyle başarısız olabiliyor. Depresyon keyifsizlik, ilgisizlik, isteksizlik, konsantrasyon azlığı, yetersizlik hisleri, karamsarlık gibi duygulara, düşüncelere yol açtığından gencin başarısındaki engellerin başında geliyor. Bu durumda psikiyatrik destek alınması gerekiyor. Gençler kadar “müdahaleci” ya da “aşırı beklentili” anne ve babalar da gençle birlikte ele alınmalı.

Uzmanlar bazı gençlerin sınavın yarattığı aşırı stres ve baskının etkisiyle bilgi birikimi yeterli olmasına karşın sınav sırasındaki “aşırı gerginlik” nedeniyle “performans kaybı” yaşadığını söylüyor. Bu durumda gencin rahatsızlığına göre psikoterapi, ilaç tedavileri ya da gevşeme tedavileri yapılıyor. Gençlerden bazı kaslarını doğru nefes teknikleriyle gevşetmeleri isteniyor. Yaklaşık 15 dakika süren seansın sonucunda amaç, gencin stresten kurtularak kendini yeni rahatlamaya odakmasından ileri geliyor.

Bu tekniği öğrendikten sonra sınavda da belirgin bir kaygı ve endişe ortaya çıkması halinde tekniği uygulayıp rahatlayabiliyorlar.

Mesleğimi nasıl seçeceğim?
Mesleğinizi seçerken aşağıdaki kriterleri göz önünde bulundurun. Sorulara cevabınız evet ise o meslek sizin için uygundur.

• Seçeceğiniz mesleği gerçekten seviyor musunuz? Bu işi yapabileceğinize inanıyor musunuz?
• Seçmeyi düşündüğünüz meslek dalı ilgi alanınıza giriyor mu?
• Seçeceğiniz meslek, ruhsal, fiziksel ve mantıksal kapasitenize uyuyor mu?
• Meslek seçiminiz, kendi başınıza hayatınızı devam ettirecek geliri size sağlayabilecek mi?

Kaynak: Acıbadem Hastanesi web sitesi
(www.acibadem.com.tr)