Çocuklarda Düztabanlık ve Kalça Çıkığı

Çocuklarda Düztabanlık ve Kalça Çıkığı

Çocuklarda Düztabanlık ve Kalça Çıkığı

Bizi Takip Et


Türkiye Spastik Çocuklar Vakfı Akademik Kurul Başkanı, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Ortopedi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muharrem İnan, ATV Avrupa kanalında yayımlanan “ Esra Kazancıbaşı ile Sağlığım İçin Herşey “ programına konuk oldu.
Prof. Dr. Muharrem İnan, Kazancıbaşı’nın; çocuklarda yürüme sorunları, taban çökmesi, çocuklarda düztabanlık tedavisi, çocuklarda kalça çıkığı hakkındaki sorularını yanıtladı.
İşte Prof. Dr. Muharrem İnan’ın yanıtları…
. Sağlıklı bir çocuk ne zaman emekler ve ne zaman yürür?
“Çocuğun 6. ayda oturmasını, 9 ay civarında emeklemesini ve 12 aydan sonra da yürümesini bekliyoruz. Ama 18 aya kadar yürümemek normal olarak kabul ediliyor. 18 ayda çocuk halen yürüyemiyorsa bir sorun mu var diye araştırıyoruz ama bazı kitaplarımız ve bazı otoriterler, ‘2 yaşına kadar yürümemek de normaldir’ diyor.”
. Basmayla ya da yürümeyle ilgili ne tür belirtiler olduğunda anneler babalar çocuklarını bir ortopedi uzmanına ya da çocuk ortopedi uzmanına götürmeliler?
“Çocuklar 18. ayda yürümeye, 4 yaşında elini sallayarak yürümeye ve 7 yaşından sonra da erişkin yürümesine kavuşuyorlar. Çocuklar yürümeye başlar başlamaz dengeyi tam sağlayamadıkları için bir miktar içe basıyorlar. Ayaktaki yağ yastıkçıları da henüz erimediği için ayaklar pofuduk ve içe basar gözükür. Klasik deyimle düztaban gibi gözüküyor. Aileler en çok bunun için doktora geliyorlar.
İlk muayenemizden sonra yani 18 aydan sonra çocukların ilk yürümesini değerlendirdiğimiz dönem iki yaştır.
Yeni yürümeye başlayan çocuğun doğru basıp basmadığını anlamak için çok erkendir çünkü daha henüz süreç tamamlanmamıştır; beyin gelişimi tamamlanmamıştır. Biz iki yaşında çocukların yürümesini değerlendiriyoruz. Dört yaşında da ayak şekillenmesi başlar ve yedi yaşından sonra da yürüyüşü tamamlar.”
“DÜZTABANLIK YA DA AYAK EĞRİLİKLERİNİN BÜYÜK BİR KISMI DOĞUŞTAN GELİR”
. Çocuklarda yürüme veya basma problemi nasıl anlaşılır?“ Doğuştan gelen hastalıklarda doğumdan hemen sonra başlayan ayak sorunları oluyor. Böyle durumlarda, aile doktorları ya da çocuk doktorları, aileleri ortopediste yönlendiriyorlar. Çocuk, bir adımı normal atıyor diğerini dışa doğru ya da içe doğru atıyorsa ailelerin bu konuda dikkatli olmaları gereklidir. Hastalıkların büyük bir kısmı doğumsal nedenlerden kaynaklanır. Çocuklarda yüzde 5 doğumsal sorunlarla karşılaşıyoruz.
Yüzde 5’in içinde de ayaktaki kemik yapışıklılıkları sert düztabanlık yapar ve çocuğun ağrısı olur. Ağrı 12 yaş civarında olur. Doğar doğmaz ağrıları olmaz. Dolayısıyla düztabanlık ya da ayak eğriliklerinin büyük bir kısmı doğuştan gelir. Sonradan oluşan sadece bir sorunu vardır. Bu sorun da kasların güçsüzlüğünden kaynaklanır; ayak tabanı yavaş yavaş çöker. Çocuk, ayağının ortasının ağrıdığını söyler. Eğer çocuk ‘ağrım var’ diyorsa kesinlikle incelenmesi gereken bir durumdur.”
. Taban çökmesi, çocuklarda kaçıncı yaştan itibaren kendini belli eder? Bunun dışında yürümeyle ilgili başka sıkıntılar da olur mu?
“Çocuklarda yürümeyle ilgili üç tip sorun vardır. Birincisi, düztabanlıkla ilgili sorunlar. İkincisi, parmak uçunda yürüme sorunları. Üçüncüsü de ayakların içe doğru basma sorunları. Bu sorunlar arasında en büyük bölümü düztabanlık kapsıyor.
Düztabanlıkta, özellikle ayağın içe basma sıkıntısı vardır. Çocuğun arka baldır kısmında ve belinde ağrılar olur.
Düztabanlık için tedaviye başlamaya yaşımız 8 yaş ve üzeridir. Özel ayakkabılar ve özel tabanlıklar çok nadir durumlarda gerekiyor. Bu tabanlıklar ve ayakkabıların çok sık kullanılması çocukların psikolojisi bozuluyor.”
. Düztabanlık için ne tür tedaviler uyguluyorsunuz?
“ Burada önemli nokta çocukta ağrı olup olmaması ve yürüyüşünün normal olup olmamasıdır. Bunun için de taban basıncını ölçen bilgisayar destekli sistemlerimiz var. Çocuğun ağırlık dağılımı iyi mi, ayak şekli ilerde çocuğa sorun yaratır mı, ayak bileği ağrısı, diz ağrısı yapabilir mi? Bütün bunlar olasılık dahilindeyse ayağın şeklini düzeltmek için küçük bir operasyon yapıyoruz.”
. Yürüme ve basma problemleri için çocuklara yaptığınız cerrahi müdahalelerde genel olarak uyguladığınız anestezi yöntemleri nelerdir? Bu ameliyatların ne tür riskleri olabilir?
“Genel anestezi uyguluyoruz. Çocuğun uyku derinliğini bile ölçebilecek cihazlarla yapılan bir anestezidir bu ve son derece güvenlidir. Cerrahideki riskler erişkinle karşılaştırıldığında çocuklarda birazcık daha yüksek çünkü çocuklar, daha hareketliler ve bazen söz dinlemiyorlar. Ancak kesinlikle çok güvenli, bu güne kadar kötü bir olaya denk gelmedik.”
. Yürüme ve basma sorununda çocuklara ne tür ameliyatlar yapıyorsunuz?
“ Düztabanlıkla ilgili kemik ameliyatı yapıyoruz. Düztabanlıkla ilgili cerrahi müdahale gerektiren hasta oranı yüz 5’tir. Dışarıdan baktığınızda ayak çukurluğunu oluşturuyoruz. Bu bir kemik ameliyatıdır. Kemik ameliyatları her zaman bir miktar ağrılıdır. Özellikle ameliyattan sonraki 24 saat ağrısı olur ama sonra azalarak geçer. Tedavi süreci birbuçuk aydır. Çocuk daha sonraki dönemde daha düzgün basan bir şekle gelir ve tedavi başarısı yüksektir.”
“TÜRKİYE’DE HER HAFTA 2 VEYA 3 KALÇA ÇIKIĞI AMELİYATI YAPIYORUZ”
. Çocuklarda kalça çıkığına bağlı yürüme problemleri oluşur mu?
“Çocuklarda kalça çıkığına erken tanıyla müdahale etmiş olmamız gerekiyor. Sağlık bakanlığı bu konuda bir program başlattı. Her yeni doğanın taranması ve riskli bulunanların ilgili uzmana yönlendirmesi programı. Önümüzdeki yıllarda bu program sayesinde Türkiye’de kalça çıkığı nedeniyle yürüme problemleri artık daha az görülecektir. Kalça çıkığı Türkiye’nin hala çok ciddi bir sorunu. Yurtdışında bulunduğum süre zarfında 2 yılda iki tane kalça çıkığı ameliyatı yaptık. Türkiye’de her hafta 2 veya 3 kalça çıkığı ameliyatı yapıyoruz.”
. Kalça çıkığının Türkiye’de yaygın olmasının nedeni nedir?
“ Birinci nedeni genetik faktörler; ırksal özelliklerimiz var. Bunun dışında küçük çocuğunuzu kundaklarsanız riski 2 kat artırmış oluyorsunuz.
Deneysel çalışmalarda tavşanların arka iki ayaklarını birbirine bağlıyoruz; o zaman kalça yüzde yüz çıkıyor. Kundak, bu kadar yüksek bir risk faktörüdür. Aileler bacaklar, kollar düzgün olsun diye çocukları sarıp kundaklıyorlar. Bu doğru bir uygulama değil çünkü düzgün olup olmaması genetik bir faktör.
Aileler elbise seçerken çocuğun güzel görüneceği değil de rahat edeceği kıyafetler seçsinler. Özellikle bebeklik döneminde giydirilen dar pantolonlar da bir risk faktörüdür. Anne, çocuğu kucağında taşırken çocuğun bacakları açık gelecek şekilde yan tutup oturtarak taşımalı. Emzirirken ellerini bacakların arasına koyarak, çocuğun bacaklarının açık kalmasını sağlasa riski çok azaltıyor. Bunların hepsi çok basit önemler ama çok etkili önlemleridir.”
“TOPUK KISMI HAFİF SERT ÖN TARAFI YUMUŞAK AYAKKABI SEÇİLMELİ”
. Aileler çocuklar için nasıl ayakkabı seçilmeli ve ne tür ayakkabılardan uzak durmalılar?
“ Bu konuda internette çok ciddi bir bilgi kirliği var. Her sitede biraz da moda ve firmaların yönlendirmesine bağlı bir takım ürünler oluyor. Teknolojik olarak çok iyi üretilen ayakkabılar var.
İlk yürümeye başladıkları dönemde topuk kısmı hafif sert, ön tarafı yumuşak ayakkabı giyilmesi gerekir. Çocuğun ayağına göre olacak yani ‘büyüyünce de giysin’ diye birazcık büyük alınmayacak. İç tarafta hafif bir yükseklik olması yeterli çok da abartılı yükseklik olmasına gerek yok. Çocuklar için üretilen ayakkabıların büyük bir kısmı zaten ortopedik, ekstra ortopedik yani özel ortopedik ayakkabıları çok tavsiye etmiyoruz. Ailelerin bu konuda çok para harcamaları gerektiğini de düşünmüyoruz çünkü çocukların ayak numaraları çok sık değişiyor.
Temelde ön tarafı yumuşak, arka tarafı hafif sert ayakkabılar onların ihtiyacını görecektir. Özel ayakkabı gerekirse doktor, çocuğun ihtiyacına uygun olanı önerecektir ve ihtiyacı belirlendikten sonra ayakkabıları özel olarak yaptırabilirsiniz.”

İçeriği Paylaşın