Çocukluk Çağında Görülen Kanserlere Dikkat!
Çocukluk Çağında Görülen Kanserlere Dikkat!
Bizi Takip Et
Kanser, hücrelerin anormal ve kontrolsüz bir şekilde çoğalması ile ortaya çıkan, bulunduğu yeri tahrip eden, zamanla başka dokulara yayılan ve hayatı tehdit eden bir hastalıktır.
HER 1 MİLYON ÇOCUKTAN 120’SİNDE KANSER GELİŞİYOR
Çocukluk çağında görülme sıklığı erişkinlerden düşük olup en sık ilk 5 yaşta ve 10-15 yaşları arasında kanser görülmektedir. Dünyada yaklaşık olarak yılda her 1 milyon çocuktan 120’sinde kanser gelişmektedir. Ülkemizde ise her yıl 2500-3000 çocuk kanser tanısı almaktadır. Çocuklarda en sık görülen kanser türleri sırasıyla; lösemi, beyin tümörü, lenfoma, böbrek ve böbrek üstü bezi tümörü, yumuşak doku tümörleri, kemik tümörleri, bazı organ tümörleri ve retinoblastom yani göz tümörüdür.
Yakacık Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Berivan Çağnıs, “Erişkinlerdeki kanserlerin bir kısmı tarama testleri ile erken yakalanabilmektedir ve bu sayede erken evrede teşhis edilerek tedavi edilebilmektedir” diyerek, sözlerine şöyle devam etti: “Çocukluk çağı kanserlerinde ise yerleşmiş tarama testleri yoktur bu nedenle erken teşhis daha da zorlaşmaktadır. Özellikle de ülkemizde çocukluk çağındaki kanser hastalarının önemli bir kısmı erken evrede değil daha ileri evrelerde tanı almaktadır. Buna rağmen çocukluk çağı kanserlerinde iyileşme (sağkalım) oranı erişkinlerdeki kanserlerden daha yüksektir. Özellikle de son yıllarda bu alandaki gelişmeler sayesinde ve erken teşhis ile iyileşme oranı yüzde 70’leri bulmaktadır. Bu nedenle bu hastalıklardaki bazı belirti ve bulguların sadece hekimler değil anne babalar tarafından da bilinmesi ve dikkate alınması önemlidir.”
ÇOCUKLUK ÇAĞI KANSERLERİNİN SEBEPLERİ
Uz. Dr. Berivan Çağnıs, kanserin nedeni tam olarak bilinmese de kanser oluşumunda etkili olduğu bilinen birtakım faktörler olduğuna dikkat çekerek, “Çocukluk çağında kanser oluşumunda rolü olduğu bilinen faktörlerden bir tanesi bazı doğumsal ya da kalıtsal hastalıklar, genetik faktörlerdir. Bağışıklık sistemi ile ilgili bazı hastalıklarda, Down sendromu gibi genetik bozukluklarda kanser gelişme olasılığının da arttığı bilinmektedir. Bunların yanı sıra önlenebilir bazı sebepler de çocukluk çağında kanser gelişiminde rol almaktadır. Bunlar arasında en önemlilerinden birisi radyasyondur. Diğer sebepler arasında bazı virüsler, beslenme, kimyasal maddeler, çevre kirliliği, annenin hamilelikte kullandığı bazı ilaçlar yer almaktadır.
Erken teşhis ve tedavi için çocukluk çağı kanserlerindeki bazı belirti ve bulguların bilinmesi gerekmektedir. Vücutta kendiliğinden veya kolay oluşan morlukların bulunması, diş etleri, burun ve ciltte tekrarlayan kanamaların görülmesi, solukluk, solgunluk uyarıcı olmalıdır. Boyun, kasıklar, koltukaltı gibi bölgelerde lenf bezi şişliklerinin olması da önemli bir bulgu olmakla beraber her lenf bezi şişliği kanser düşündürmez. Çocukluk çağında geçirilen enfeksiyonlara bağlı sıklıkla da boyun bölgesinde lenf bezi büyüklükleri görülmektedir. Bu lenf bezi büyüklüklerinin belirli bir sürede geçmemesi, eşlik eden başka bulguların olması, antibiyotik tedavisine yanıt vermemesi önemlidir. Boyun bölgesi dışındaki lenf bezi büyüklükleri ise özellikle de köprücük kemiği üzerindeki lenf bezi büyüklükleri kanser açısından daha anlamlıdır. Lenf bezinin ağrısız, hareketsiz ve çevredeki dokulara yapışık olması da kanser açısından uyarıcı olabilmektedir. Sonuç olarak lenf bezi büyüklükleri bulunduğu yere, boyutuna, eşlik eden bulgulara, lenf bezine ait muayene bulgularına göre değerlendirilerek tetkik ve takip edilmektedir. Kanser düşündüren diğer belirti ve bulgular arasında karında veya vücudun herhangi bir yerinde oluşan şişlik, kemik ve eklem ağrıları yer almaktadır. Çocukluk çağı kanserlerinin sık görülen bulgularından bir tanesi de baş ağrılarıdır. Tekrarlayan özellikle sabahları yatar pozisyonda artan, zamanla şiddetlenen, eşlik eden bulantı, kusmanın olduğu baş ağrıları beyin tümörü belirtisi olabilmektedir. Bunlar dışında ateşsiz havale geçirme, dengesizlik, yürüme bozukluğu, görme bozukluğu, kilo kaybı, göz çevresinde morluk oluşması, yeni gelişen şaşılık, göz bebeğinde parlaklık da çocukluk çağı kanserlerinin belirtileri ve bulguları arasında yer almaktadır” dedi.
HASTALIK NASIL TEŞHİS EDİLİR?
Uz. Dr. Berivan Çağnıs, bu şikayetlerle gelen hastalarda teşhis için başta kan sayımı, periferik yayma olmak üzere kan tetkiki, lenf bezi veya kemik iliği biyopsisi, ultrasonografi ve başka görüntüleme yöntemleri, şüphelenilen kansere özel bazı tetkiklerle teşhis konulduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Teşhis koyulduktan sonra hastalığın evresine göre tedavi planları yapılmakta olup cerrahi, kemoterapi ve radyoterapi gibi tedaviler tek tek ya da bir arada kullanılabilmektedir. Çocukluk çağı kanserleri teşhis edildikten sonra çocuk ve ailesi için uzun bir süreç başlamaktadır. Tedavi ve tedavi sonrası takip oldukça uzun bir süreç almaktadır. Bu süreçte hem aileye hem de çocuğa uygulanan tıbbi tedavilerin yanı sıra psikolojik ve sosyal olarak destek vermek önem taşımaktadır.
Sonuç olarak çocukluk çağında görülen kanserlerin tedavi şansı yüksektir ve erken teşhis edilmeleri önemlidir. Bu nedenle çocukların düzenli hekim kontrolüne götürülmeleri, ailelerin çocuklarında saptadıkları anormal belirtiler açısından dikkatli olmaları gerekmektedir. Erken teşhisin yanı sıra çocuklarımızın sağlıklı bir çevrede büyütülmesi, çevrenin zararlı kimyasal, fiziksel etkilerinden (sigara, radyasyon gibi) uzak tutulmaları, obeziteden korunarak sağlıklı beslenme alışkanlıklarının kazanmaları, düzenli spor yapmaları da kanserden korunmaları ve sağlıklı büyümeleri için oldukça önemlidir.”
İçeriği Paylaşın