Esra Kazancıbaşı Öztekin Çok bi utangaç beylere anatomi dersleri… MEME DEMEYE UTANIYOR MUSUNUZ YOKSA?
Bizi Takip Et
Önce tiyatro sanatçısı Vahide Gördüm, ardından Nilüfer… Türkiye’de her yıl meme kanserine yakalan 30 bin kadın arasına kısa süre önce onlar da katıldılar…
Bir hastalık ya ailemizden birini esir aldığında ya da bir ünlünün kapısını çaldığında ilgi alanımıza giriyor. Erkek egemen medyamız durur mu? Gazeteler sanat dünyasından gelen bu iki meme kanseri öyküsünü manşetlerine taşıdılar hemen. Televizyonlarda da Nilüfer’in konserlerinden, Vahide Gördüm’ün ratingli dizilerinden görüntüler eşliğinde meme kanseri haberleri yayınlandı.
Haberleri incelediğimde fark ettim ki, bazı gazetecilerin meme kanseri demeye dilleri varmamıştı. Başlıkta, spotta ve haber metninde Vahide Gördüm’ün ve Nilüfer’in hastalığına “göğüs kanseri” deyip duruyorlardı.
Oysa meme de, penis de birer organ. Aynı kalbimiz gibi, akciğerimiz gibi. Neden utanıyorsunuz meme demekten? Meme kanseri de bir hastalıktır… Penis eğriliği de… Penisin sertleşmemesi de. Vajinal kurulukta… Sen kalp krizini rahatlıkla konuşacaksın, yazacaksın, çizeceksin ama iş memenin, penisin, vajinanın hastalıkları konusuna gelince başını kuma gömeceksin. Ya bu hastalıkları görmezden geleceksin ya da meme demenin ayıp olduğunu düşünerek göğüs kanseri deyip rahatlayacaksın.
Hadi itiraf edin, ayıplarla, günahlarla büyütülen bir kuşağın çocukları, torunları olarak cinsellikten korkuyorsunuz… Cinselliği çağrıştıran kelimeleri kullanmaktan utanıyorsunuz. İşte bu nedenle cinsel organların hastalıklarını da yok sayıyorsunuz.
Söyleyin bakalım, memeye göğüs kanseri diyen sizler penis kanserine ne diyeceksiniz peki? Cinsel uzuv kanseri mi? Erkeklik organı kanseri mi? Gazetelerde, televizyonlarda yönetici olarak çalışan kadınların sayısı iki elin parmaklarını geçmiyor. Medyamız bu kadar erkek egemen olmasaydı kadına yönelik cinsel şiddet haberlerinin dili, haberde kullanılan fotoğraflar böyle mi olurdu?
İşin bir başka boyutunda sağlık muhabirlerinin sayısının azlığı da var. Sadece bir gazete künyede sağlık editörü bulunuyor. Kadın yöneticisi bulunmayan, sağlık editörü olmayan medyamız, elbette meme kanserine göğüs kanseri deme yanlışına düşer.
“Beyler! Göğüs dendiğinde akciğerleri, kalbi, memeyi içine alan vücudumuzdaki bir bölümden bahsediyoruz. Bu göğüs kanseri değil, meme kanseridir” diyecek bir kadını içinizde yaşatmadığınız için böyle yanlışlara imza atarsınız. Aslında “göğüs kanseri” başlığı erkek egemen medyanın sesidir…
Aynı Türkiye’nin sesi gibi.
İçeriği Paylaşın
