Deprem Sonrası Akut Stres Bozukluğuna Dikkat!
İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Psikoloji bölümünden Kln. Psk. Müge Leblebicioğlu Arslan, yaşanan deprem felaketinin ardından akut stres bozukluğuna dikkat çekerek önemli uyarılarda bulundu.
Bizi Takip Et
Hayatımızı ve yaşam şeklimizi değiştiren kriz olarak adlandırdığımız her türlü olay ya da durumu travma olarak adlandırabiliriz. Ancak her kriz travma sonrası stres bozukluğu oluşturacak diye bir durum söz konusu değildir. Şu anda hepimiz doğrudan ya da dolaylı olarak travmaya maruz kalıyoruz. Travma yaşadıklarımızın fazla gelme, taşıyamama hali olarak tanımlayabiliriz.
Akut kriz anında gösterdiğimiz tutumlar ya da duygusal değişimler doğrudan TSSB yaşadığımız ya da yaşayacağımız anlamına gelmez. Aniden gelişen deprem gibi beklenmedik kriz durumları karşısında bazı tepkiler gösterebiliriz. Sinir sistemimiz bu aniden gelişen durum karşısında zorlanabilir. Bu zorlanma normalden farklı olarak kalp çarpıntısı, nefes darlığı, göğüste sıkışma gibi fizyolojik tepkiler ya da ağlama nöbeti, öfke krizi, donup kalma, üzüntü, korku, keyifsizlik, suçluluk gibi duygusal tepkiler göstermemize neden olabilir. Tüm bunlar bu süreçte son derece normaldir.
HEPİMİZ DOĞRUDAN YA DA DOLAYLI YOLDAN BU KRİZE ŞAHİT OLUYORUZ
Çalışmalar deprem gibi afet olaylarında üç ve dördüncü haftadan sonra gösterdiğimiz belirtilerin TSSB oluşumuna dair ilk işaretler olduğunu göstermektedir. TSSB’nun sinyalleri çoğunlukla kriz anının sonlandığı noktada başlamaktadır. Ancak halen bir kriz anı içerisindeyiz ve bu kriz henüz sonlanmadı. Artçı depremler, enkaz altında kalan insanlar, hasar gören binaların başında bekliyoruz. Hepimiz doğrudan ya da dolaylı yoldan bu krize şahit oluyoruz.
İKİNCİL TRAVMANIN OLUŞUMUNDA KORUYUCU ÖNLEMLER NELERDİR?
Gördüğümüz, duyduğumuz ve izlediklerimiz ‘’İkincil Travma’’ oluşumuna neden olabilmektedir. Travmanın işlenmesi TSSB önlemede oldukça önemlidir. Her yaş grubu için travmayı işlemede yardımcı olacak önlemleri İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Psikoloji bölümünden Kln. Psk. Müge Leblebicioğlu Arslan, şu şekilde özetledi:
GÜVENDESİN MESAJI VERİN
"Günlük rutinlerimizle kendimize özellikle şu dönemde en çok ihtiyaç duyduğumuz ‘’güvendesin mesajını’’ verebiliriz. Rutinlerinize devam etmek için çabalayın: Rutinler içinde bulunduğumuz yoğun belirsizlik halini bir nebze belirli hale getirerek kişinin kendisini güvende hissetmesini sağlar. Belirli bir yerde ve saatte yemek yemek, temizlik yapmak, sohbet etmek, çocuğunuzla ilgilenmek, belirli bir yerde yürüyüş yapmak vb. günlük rutinlerinizi bu süreçte yeniden oluşturmaya çalışın.
SOSYAL MEDYA VE HABER KANALLARINA AŞIRI MARUZ KALMAKTAN KAÇININ
Bu süreçte belirsizliğin oluşturduğu kaygıyla baş edebilmek için sosyal medya ve haber kanallarına sürekli olarak kendinizi maruz bırakıyor olabilirsiniz. Bu noktada bilgi edinecek ve yardımcı olacak kadar sosyal medyayı kullanmak ikincil travmanın oluşumunu önlemek açısından oldukça önemli.
DUYGULARI İFADE EDİN VE TEMAS HALİNDE OLUN
Gün içerisinde yakınlarınızla ‘’Ne hissediyorum?, Hangi görüntüden nasıl etkilendim?, Neyden korktum? Aklımdan çıkmayan görüntü ne?‘’ vb. duygu ve düşüncelerinizi paylaşmak travmanın izlerini silmeye yardımcı olacaktır. Tam tersi ‘’Erkek adam ağlamaz. Kocaman adam oldun. Güçlü ol. Güçlü olmalısın.’’ gibi ifadelerden kaçının. Bu ifadeler kişinin duygularını bastırmasına ve travmayı işlemede zorlanmasına neden olacaktır. Benzer şekilde çocuğun duygularını ifade etmesine izin vermek, yaşına ve gelişim düzeyine uygun somutlaştırmalar yapmak travmayı işlemesine yardımcı olacaktır. Afet bölgelerine bireysel ve toplumsal destek vermek psikolojik iyi olma halimize yardımcı olacaktır.
Ruh ve beden bir bütündür.
FİZİKSEL SAĞLIĞINIZI İHMAL ETMEYİN
Dengeli beslenme, düzenli uyku ve varsa kullanılan ilaçların takibi bu süreçte oldukça önemli.
YAS TUTMA SÜRECİNİZE İZİN VERİN
Unutulmamalıdır ki herkesin yas tutma süreci biriciktir. Bu zorlu süreçte yargılayıcı dilden ziyade kapsayıcı dili kullanmaya ihtiyacımız var. Kullanalım ki bireysel ve toplumsal ruh sağlığımızı koruyabilelim.
PSİKOLOJİK DESTEK ALMAKTAN ÇEKİNMEYİN
Hissettiğiniz duygu durum giderek artıyor ve baş etmekte güçlük oluşturuyorsa bir ruh sağlığı uzmanından destek alın. "
İçeriği Paylaşın