DNA’yı Etkileyen 7 Sebze
DNA’yı Etkileyen 7 Sebze
Bizi Takip Et
Sebzelerin gücü adına! İnsan DNA’sını doğrudan etkileyen ve olumlu yönde geliştiren sebzeler olduğunu söyleyen Diyetisyen Emre Uzun, hayat kurtaran bu 7 sebzeyi beslenmenize kattığınızda hayat sürenizin de uzayacağını belirtiyor.
Hangimiz istemez ki daha uzun ve sağlıklı bir hayatımız olsun. Sevdiklerimiz ve kendimiz sağlık açısında daha kaliteli bir yaşam sürmek istiyorsak bunun beslenmeyle doğrudan ilişkisi olduğunu söyleyen Diyetisyen Emre Uzun önemli altın kurallar veriyor.
HÜCRE TAHRİBATINI ENGELLEYEN BESİNLER VAR!
Pazı,kara lahana,lahana ve diğer yapraklı sebzeler yiyebileceğiniz en besleyici besinlerdir. Bu sebzeler A,B,K ve diğer vitaminler, esansiyel minerallerden kalsiyum, demir, potasyum, magnezyum ve hücre tahribatını engelleyen antioksidan açısından zengindirler. Bu besinleri beslenme düzeninizde ağırlıklı olarak tüketmeye başlarsanız, özellikle hücre tahribatının engelleyeceğinizi söyleyen Diyetisyen Emre Uzun, bugün insanoğlunun hayatındaki en önemli sağlık problemlerinin hücre deformasyonuyla ilgili olduğunu vurguluyor.
DAMAR SERTLEŞMESİNE VE KALP HASTALIKLARINA YEŞİL YAPRAKLI SEBZELER!
Yeşil yapraklı sebzelerin öneminin altını çizen Diyetisyen Emre Uzun, bu sebzelerin damar sertleşmesini engellediğini ve kalp hastalıklarıyla bağlantılı inflamasyonu azaltan doğal bileşik olan fitokimyasalları içerdiklerini anlatıyor. Yeşil yapraklılar vitamin, mineral, antioksidan ve fitokimyasalların etkisini arttıracak kombinasyonlar yaparak hücrelerin toksinlerden arınmasına, DNA’nın serbest radikaller tarafından zarar görmesini engellemeye ve böylece kanser hücrelerinin çoğalmasını ve oluşmasını engellemede yardımcıdır. Bu bağlamda hayatımıza daha çok yeşil yapraklı sebzelerden oluşan salatayı kattığımızda doğallıkla gelişen bir korunma yaratacağımızı söyleyen Diyetisyen Emre Uzun, sebzelerin gücünü kullanmayı öğrenmemiz gerektiğini vurguluyor. Türk toplumunda salata tüketme alışkanlığının çok fazla olmadığını söyleyen Uzun, işin sağlık boyutunu halka anlatmanın son derece önemli olduğunu vurguluyor.
ALZHEİMER RİSKİNE KARŞI DA YEŞİLİN GÜCÜ!
Yeşil yapraklı bitkiler ayrıca vücut tarafından nitrit oksite çevrilen doğal nitrat kaynağıdır. Nitrit oksit insan metabolizması için vazgeçilmezdir. Gaz kan basıncını düşüren nitrit oksit, kan akışını destekler. ‘Yaşınıza göre az nitrik oksit üretmektesiniz. 40 yaştan sonrasında bu seviye yarıya düşmektedir’ diyen Diyetisyen Emre Uzun, ‘Vücut mekanizmasının düzenli çalışabilmesi için daha çok nitratlı besin tüketmek gerekir’ diyor.
Yeşil yapraklı bitkiler mental berraklığı arttırmakta, depresyonu önlemekte ve Alzheimer gibi hastalıkların riskini azaltmaktadır. Öte yandan yeşil yapraklı bitkiler sindirimi hızlandırmakta ve kişiyi tok tutmaktadır. Kalorisi ve karbonhidrat içerikleri düşüktür böylece istenilen miktarda tüketilebilir.
İŞTE 7 MUCİZE BİTKİ
KANSERE KARŞI PAZI
Bu bitki en bilindik iki antioksidan için kaynaktır: Syringic asit ve kaempferol. Önce karbonhidratları basit şekere dönüştüren enzimi inhibe ederek kan şekerini düzenlemede yardımcıdır. Kansere sebep olan toksinlerden diğer hücreleri korur, inflamasyonu azaltır, kalp hastalığı, diyabet ve diğer kronik hastalıkların riskini azaltır.
Yapacağınız sandviçlerin veya wrapların içinde pazı seçtiğimizde kalori alımını korurken antioksidan alımımızı arttırmış oluruz. Diyetisyen Emre Uzun, pazı pişirmenin de bir tekniği olması gerektiğini söylüyor. Yaprakları kökünden kesin, soğukken Sandviçinizi kinoa, esmer pirinç, keçi peyniri, ızgara tavuk, tatlı patates, domates ve diğer sebzelerle doldurun veya pazı kökünü sarımsak ve zeytinyağıyla soteleyin. Yaprakları, kuş üzümü, çam fıstığı ekleyin, birkaç dakika pişirip servis edin.
GENÇLEŞTİRİCİ BESİN SARIMSAK
Sarımsak; 33 çeşit kükürt bileşiği, 17 çeşit aminoasit, flavonoidler, çinko, magnezyum, kalsiyum, A vitamini, B ve C vitaminleri içermektedir.
Diyetisyen Emre Uzun ‘’sarımsak içerdiği antioksidanlar ile sigaranın, kirlenmiş havanın ve çeşitli kimyasalların vücuda verdiği zararlı etkilerin giderilmesi ve vücuttan biriken toksinlerin atılmasına yardımcıdır’’, diyor. Ayrıca kan yağlarını azaltan, kan pıhtılaşmasını önleyen, tansiyon düşüren, kan damarlarını koruyan antioksidan, antimikrobiyal, antiviral ve antiparazitiktir. Son yapılan çalışmalarda sarımsağın genlerimizi etkilediği bulunmuştur. Bu özelliği ile epigenetik bir besin olan sarımsak DNA diziliminde hücre yıkımını önleyerek yaşlanmayı geciktirmektedir. Doğal hayatta yaşanan stres, üzüntü, hareketsizlik hücre yıkımını arttırmaktadır. Tüketilen sarımsakla bu yıkım azalmaktadır.
DİYABETE KARŞI BROKOLİ
Emre Uzun brokolinin yüksek düzeyde başta A ve C vitamini olmak üzere yüksek düzeylerde vitamin, lif, potasyum ve kalsiyum içerir, yapısındaki sülforafen fitokimyasalları ile yüksek kan şekerinin damar çeperleri ve doku hasarına yönelik yarattığı hasarları azaltabileceğinin altını çiziyor. Buna ek olarak diyabetin verdiği zararı azaltmada oldukça etkilidir.
Göz sağlığı için gerekli olan lutein ve zeaxantin yönünden zengindir. Brokolinin maküler dejenerasyon, katarakt gibi göz hastalıklarında olumlu etkisinin olabileceğine dair araştırmalar bulunmaktadır. Bu içeriği ile diyabetin ilerleyen safhalarında göze verdiği zararı azaltmada oldukça yararlı olacaktır. Brokoliden en iyi faydayı almak istiyorsanız buharda hafif pişiriniz. bu sebzeden maximum fayda sağlamak için çiğ olarak tercih edilebilir.
KOLESTROLE KARA LAHANA TAKVİYESİ
Diğer yeşil yapraklılar gibi kara lahana midenin asidini en iyi bağlayan sebze olduğunu belirten Diyetisyen Emre Uzun, kara lahananın kolesterolün düşmesine ve kanserden bile korumaya yardımcı olduğunu vurguluyor. Kara lahana ayrıca vücudun toksinlerden korunma sistemini de besleyici fitokimyasalları içerir.Yenmeden önce haşlanması ve sarımsak, limon suyu ile tüketilmesi uygundur.
KAN HÜCRELERİNİ ARTTIRMAK İÇİN ÇİN LAHANASI
Kas yapımında ve kan basıncının düşük kalmasında yardımcı potasyum açısından zengin olan çin lahanasını ülkemizde kolaylıkla bulacağımızı söyleyen Emre Uzun, bu mucize sebzeyi sofralarımıza taşımamız gerektiğini savunuyor. Beyaz kan hücrelerinin aktivitesini arttırarak vücut bağışıklık sistemini güçlendirmeye, toksin atımına yardımcı A vitamini açısından da zengindir. Susam yağı, tavuk eti ve sebze ile karışık tüketilebilir.
SEBZELERİN KRALI LAHANA
Glukozinolat, kampferol gibi kansere karşı savaşan bileşikleri içeren, kalp rahatsızlıkları riskini azaltan, kan şekerini düşüren, kemikleri güçlendiren ve inflamasyonu önleyen baş sebzelerdendir. ‘Adeta sebzelerin kralı lahanadır’ diyen Diyetisyen Emre Uzun, ‘Göz hastalıklarını engelleyen lutein ve zeaxanthin antioksidanları içerdiği için çok önemlidir’ vurgusunu da yapıyor. Uzun, lahanayı doğranmış soğan ile zeytinyağında lahanayı soteleyerek, sebze ekleyerek pişirmenin en sağlıklı pişirme şekli olduğunu belirtiyor.
2 AYDA TERE İLE KANSER RİSKİNİ YÜZDE 10 AZALTIN!
Tere kürüyle mucizenin kapılarını aralayabileceğinizi belirten Diyetisyen Emre Uzun; bu sebzenin günlük K vitamini gereksinimini karşıladığını söylüyor. K vitamini kanın pıhtılaşmasında, arter çevresinde plak oluşumunu engellemede, artirit ile ilgili kronik hastalıkları önlemede görevlidir. Diyetisyen Emre Uzun’a göre her gün tere tüketilirse iki ay boyunca, kişi DNA tahribatını engelleyebilir, kanser riskini ve trigliserid seviyesini yüzde 10’a kadar düşürebileceğini savunuyor.
İçeriği Paylaşın