Düşük Yağlı Diyetler Sağlığı Tehdit Mi Ediyor?
Düşük Yağlı Diyetler Sağlığı Tehdit Mi Ediyor?
Bizi Takip Et
Sabri Ülker Vakfı, “Bilim Bunu Konuşuyor” platformu aracılığı ile sağlık ve beslenme alanlarındaki en güncel bilgileri kamuoyuyla paylaşarak, bu alanlarda bilgi kirliliğinin önlenmesi için çalışmalarına devam ediyor.
İngiltere Halk Sağlığı İşbirlikleri Organizasyonu’nun (Public Health Collaborations) yayınlamış olduğu beslenme rehberinde yer alan ve yüksek yağ alımının şişmanlık veya kalp damar hastalıkları ile ilişkili olmadığını öne süren öneriler, beslenme gündeminde sıcak başlık olarak yerini korurken, Sabri Ülker Vakfı, işbirliği yaptığı uluslararası referans kurumların görüşlerine dayanarak diyet yağlarının sağlık etkilerini gündeme taşıyor.
Sabri Ülker Vakfı kurulduğu 2009 yılından bu yana topluma dengeli beslenme ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları kazandırmak amacıyla, uluslararası platformdaki güvenilir kurumları takip ediyor ve bu kurumlarla işbirliği içerisinde çalışıyor. Vakıf, “Bilim Bunu Konuşuyor” bültenleriyle de bu kurumlardan elde ettiği bilimsel ve en güncel bilgileri Türkiye gündemine taşıyor.
Vakıf, son olarak İngiltere Halk Sağlığı İşbirlikleri Organizasyonu’nun (Public Health Collaborations), “İngilizler için Sağlıklı Yeme ve Zayıflama Rehberi” üzerine uluslararası medyada gündem olan diyetle yağ alımı ve sağlık ilişkisini, referans kurumların bilimsel verilerinin ışığında Türkiye gündemine taşıyor.
İngiltere’de yayınlanan ve kısa sürede gündeme oturan rehber, “İngiltere’de her 4 kişiden birinin obez olduğuna ve bunun yıllık 47 milyon Euro sağlık harcamasına yol açtığına” dikkat çekerken, yağ alımı konusunda sağlık otoriteleri ve bilimsel veriler ile çelişkili öneriler sunduğu için tartışma yaratıyor.
SAĞLIKLI YEME VE ZAYIFLAMA REHBERİ NEDEN TARTIŞMA YARATTI?
Tartışma konusu olan rehber, besinlerin toplam veya doymuş yağ içeriğini dikkate almak yerine, besinlerin genel sağlık etkilerine odaklanılması gerektiğini savunuyor. Bu hipotezi ileri sürerken de yüksek yağ alımı ile kalp-damar hastalıkları ve şişmanlık arasında herhangi bir ilişki kurulmamış çalışmaları kaynak gösteriyor. Rehber, diyetle alınan toplam enerjinin yarısının karbonhidratlar, diğer yarısının ise yağ ve proteinlerden sağlanmasını öneriyor. Bu öneri için kaynak gösterilen çalışmaların yöntemi hakkında yeterli bilginin olmaması, önerinin ne kadar güvenilir olduğunu sorgulatıyor. Rehberin, İngiltere için mevcut sağlıklı beslenme önerilerinin değiştirilmesinde tek başına yeterli olmadığı vurgulanıyor. Ayrıca otoriteler tarafından rehberin sistematik bir derleme olarak hazırlanmadığı ve kullanılan kaynaklar hakkında yeterli bilgi vermediği için ileri sürdüğü önerilerin bilimsel açıdan çok gerçekçi olamayacağı belirtiliyor.
REFERANS KURUMLAR NE SÖYLÜYOR?
Enerji alımı ve harcamasında dengenin sağlanmasını öneren Dünya Sağlık Örgütü (WHO), yağ alımının, diyetin toplam enerjisinin yüzde 30’unu aşmamasını ve diyette doymuş yağlar yerine doymamış yağların tercih edilmesini öneriyor. Dünya Sağlık Örgütü, basit şeker alımının diyetin toplam enerjisinin yüzde 10’unu aşmadığı takdirde bir sorun teşkil etmediğini de belirtiyor.
Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) ise çocuk ve yetişkinlerde karbonhidrat alımının, diyetin toplam enerjisinin yüzde 45-60’ını, yağ alımının ise yüzde 20-35’ini aşmamasını ve Dünya Sağlık Örgütü önerilerine benzer olarak doymuş yağlar yerine doymamış yağların tercih edilmesini öneriyor.
‘BİLİM BUNU KONUŞUYOR’ NEDİR?
Ulusal ve uluslararası basında yer bulan sağlık ve beslenme ile ilgili makaleleri ve bu makalelerin kaynağını inceleyen Sabri Ülker Vakfı, bu alanlardaki bilgi karmaşasının önüne geçmeyi amaçlıyor. Vakıf tarafından bilimsel bir süzgeçten geçirilen bilgiler, tarafsız bir yorum ve anlaşılır bir dille köşesinde topluma sunuluyor.
İçeriği Paylaşın