Ellerinizde Ağrı ve Uyuşma Varsa…
Ellerinizde Ağrı ve Uyuşma Varsa…
Bizi Takip Et
El bileğindeki sinir sıkışmasından kaynaklanan “karpal tünel sendromu” daha çok kadınların sağlığını tehdit ediyor.
Amerikan Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü El Cerrahisi ve Mikrocerrahi Ünitesi’nden Prof. Dr. Eftal Güdemez, karpal tünel sendromunun en sık görülen el hastalıkları arasında yer aldığını belirterek şu bilgiyi verdi:
“Hastalık, median sinirin karpal tünel denilen kanalda sıkışması sonucu oluşur. Bu kanalın içinde parmakların tendonları (kirişleri) ve median sinir bulunur. Median sinir, başparmak, işaret parmağı, orta parmağın tamamının ve yüzük parmağının yarısının duyusunu alır. Ayrıca, başparmağın tabanındaki adaleleri çalıştırarak başparmağın güçlü olmasını sağlar.”
KARPAL TÜNEL SENDROMUNUN BELİRTİLERİ
Karpal tünel sendromunun karakteristik belirtileri olduğunu vurgulayan Prof. Güdemez, bunları şöyle sıraladı:
“ . Ağrı
. Uyuşma
. Karıncalanma
. İğnelenme
. Donukluk
. Hissizlik
. Başparmakta güçsüzlük
. Eldeki cisimleri düşürme
Hastalarda belirtilerin birkaçı veya hepsi aynı anda değişik derecelerde görülebilir. Bazen ağrı dirseğe ve kola, hatta omuza ve boyuna doğru yayılabilir. Uyuşukluk ve iğnelenme daha çok baş, işaret ve orta parmaklarda görülür. Bu şikâyetler geceleri daha da şiddetlenir. Uykuyu bozan ve huzursuzluk yaratan söz konusu yakınmalar günlük yaşam kalitesini bozabilir. Bazı hastalarda gece şikâyetleri ilk başlayan ve tek işaret de olabilir. Hastalık çok ilerlemişse başparmak tabanındaki kaslarda erimeler dikkat çekebilir.”
Hastaların şikayetlerinin özellikle gazete/kitap okurken, telefonla konuşurken ve araba kullanırken artabileceğini belirten Prof. Güdemez, karpal tünel sedromunun nedenleriyle ilgili olarak şöyle konuştu:
“Genellikle belirli bir sebebi yoktur. Bünyesel, bireysel faktörler etkili olabilir. Çocuklar dışında her yaştaki kişide ortaya çıkabilir. Ancak kadınlarda karpal tünel sendromuna daha fazla rastlanmaktadır. Sinirin üzerindeki basıncı arttırıp karpal tünel sendromuna sebep olan bazı risk faktörleri de bulunmaktadır. Bunlar, yanlış ve çok kullanıma bağlı olarak tendonların etrafındaki kılıflarda meydana gelen inflamasyon ve ödemdir. Karpal tünel içi tümörler, el bileği kırık ve çıkıkları, romatizmal hastalıklar, hipotiroidi ve şeker hastalığı da diğer etkenler arasında yer almaktadır.”
TANIDA EMG’NİN YERİ NEDİR?
Karpal tünel sendromu tanısının, şikâyetlerin belirlenmesi ve klinik muayene ile konulduğunu söyleyen Prof. Eftal Güdemez “Sinir iletim çalışmaları (elektromyografi-EMG) tanıyı destekler ve problemin ciddiliğini ölçer. Eğer travma ve artrit öyküsü, diğer bozukluklar veya el bileği hareketlerinde kısıtlılık varsa hastadan radyolojik tetkik de istenebilir” dedi.
Prof. Dr. Güdemez, karpal tünel sendromunun tedavisinde şikâyetleri artıran el bileği hareketlerinin kısıtlanmasının ve karpal tünel içindeki şişliğin inmesine izin verilmesi amacıyla bir atel kullanılmasının önemini vurguladı. “Gece atel kullanımı şikayetlerin geçmesine yardımcı olabilir” diyen Prof. Eftal Güdemez, şöyle devam etti:
“Hastanın şikayetleri devam ederse bir anti-inflamatuar ilaç kullanımı veya fizik tedavi yöntemleri ile median sinir etrafındaki şişlik azaltılmaya çalışılabilir. Eğer, bu tedavilerden cevap alınamazsa veya karpal tünel sendromu çok ilerlemişse cerrahi tedavi önerilebilir. Ameliyatın amacı tünelin açılarak median sinirin rahatlatılması, tendon kılıflarında bir şişme ve kalınlaşma varsa onların temizlenmesi ile median sinirin üzerindeki sıkışmanın ortadan kaldırılmasıdır. Karpal tünel sendrom cerrahisi genellikle yatışsız yapılan bir ameliyattır. Cerrahi sonrası rahatlama genellikle ilk 24-72 saat sonra olur. Hastalar bu süre sonrasında yavaş yavaş ellerini kullanmaya başlar. Dikişler 12-14 gün sonra alınır. Güç gerektiren işler 4-6 hafta önerilmez. Gücün tamamen iyileşmesi, uyuşukluk ve karıncalanmanın geçmesi 3-4 ay sürebilir. Ameliyat sonrasında hastalara fizik tedavi uygulaması gerekli olabilir.”
İçeriği Paylaşın