Erkek Kısırlığında Sperm Testinin Önemi

Erkek kısırlığında sperm testinin önemini, sperm testine hangi durumlarda ihtiyaç duyulduğunu, erkeklerin sperm testi öncesi dikkat etmeleri gerekenleri, sperm sayısını ve hareketliliğini etkileyen faktörleri İstanbul Tüp Bebek ve Kadın Sağlığı Merkezi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Osman Ceylan anlattı.

Erkek Kısırlığında Sperm Testinin Önemi

Bizi Takip Et


SPERM TESTİNE HANGİ DURUMLARDA İHTİYAÇ DUYULUYOR?

. Sperm testine hangi durumlarda ihtiyaç duyulur?

‘‘İnsanların çocuk sahibi olabilmeleri için kadınlarda yumurtaya, erkeklerde sperme ihtiyaç vardır. Bunun için de eğer çift çocuk isteğiyle müracaat ettiyse en kolay test olarak erkekten sperm testi istenir. Erkeğin verdiği örnek içerisinde canlı hücrenin olup olmadığına, miktarına ve hareketli spermin ne kadar olduğuna bakılır. Bu test genelde çiftlere iki defa yapılarak karar verilmeye çalışılır. Bunun nedeni, sonuçların yanlış çıkma ihtimalinin olmasıdır. Miktarı az olabilir, hasta iyi örnek verememiş olabilir ya da o anda bir enfeksiyon, ateşli hastalık geçirmiş olabilir. Bunların hepsi sperm kalitesini ve miktarını bozacağı için test bir-iki ay içerisinde birkaç defa tekrarlanarak hastanın genel durumu hakkında bilgi sahibi olmaya çalışılır.’’

ERKEKLER SPERM TESTİ ÖNCESİ NELERE DİKKAT ETMELİLER?

. Erkekler sperm testi öncesi nelere dikkat etmeliler?

‘‘Sperm testi öncesi 3-5 günlük bir cinsel perhiz süresinin olması gerekir. Böylece arka arkaya yapılan testlerde aynı süreye riayet edilerek birinci testle ikinci test arasındaki fark olup olmadığına bakılır. Eğer hastanın o anda enfeksiyon, geçirilmiş bir orşit, prostatı ya da idrar yolu enfeksiyonu varsa mutlaka testlerinde bir yanlışlık olabilecektir. Onun için hastanın genelde sağlıklı olduğu düşünülüp 3-5 günlük cinsel perhizde sperm vermesi istenir. Test öncesi ise hasta odaya alınarak sperm örneği verirken hangi kurallara uyacağı ayrıntılı olarak anlatılır. Çünkü sperm örneği verirken yabancı maddelerin kullanılması spermin hareketini bozabilir. Ayrıca sperm toplarken gelen sıvı kaybedilmemelidir. Alınan sonuçlar doğru olsun diye bunun nasıl toplanacağı hastaya ayrıntılı bir şekilde anlatılır.’’

. Sperm testinde hangi parametreler incelenir?

‘‘Birinci olarak spermin hacmine yani gelen sıvı miktarı yeterli mi diye bakılır. Genelde bu bir buçuk milimetrenin üzerinde olur ve beş altı mililitreye kadar çıkabilir. Miktarı azsa hastaya sperm toplamada bir güçlük yaşadı mı, spermi kaybetti mi diye sorulur. Sperm toplamada bir problem varsa tekrar ettirilir. Sonra sıvılaşma süresine bakılır. Bunların hepsi laboratuvar şartlarında gerçekleşir. Verilen spermin ne kadar sürede sıvılaştığına, bir litre başına ne kadar sperm düştüğüne, spermin hareketlerine ve şekillerine bakılır. Hareketli ve şekil olarak normale yakın spermler bebek yapımı için çok önemlidir.’’

SPERM TESTİNDE BİR PROBLEM TESPİT EDİLİRSE...

. Sperm testinde bir problem tespit edilirse süreç nasıl ilerler?

‘‘Hasta spermini vermekte güçlük çekmişse bir prostat ameliyatı olmuş mu ya da mesane tümörü nedeniyle ya da prostatın boynuna rezeksiyon yapılmış mı diye sorulur. Arkasından da spermin büyük sıvısını sağlayan organlarda bir eksiklik var mı diye bakılır. Eğer bunlar varsa hastaya sperm miktarının az olacağı ve başka yollar deneneceği söylenir. Hastanın sperm sayısına bakılır. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre 40 milyon civarı sperm olması gerekiyor. Eğer bunun altında bir değer varsa hasta ya inmemiş testis ameliyatı ya da fıtık ameliyatı geçirmiştir ve bunlara bağlı yapışıklıklar ya da tıkanıklıklar olabilir. Dolayısıyla gelen sperm miktarında azalma olacaktır. Bütün bu sebepler ayırt edilmeye çalışılır. Hem hareketine hem sayısına etki edeceği için hastaya varikoseli muayenesi yapılır. Onun dışında enfeksiyonu, prostatiti, orşiti veya veziküla seminalis iltihabı var mı diye düşünülür. Eğer bunlar yoksa hasta yönlendirilir. Aynı zamanda iltihap hücreleri var mı diye bakılır. Lökosit oranı da belli bir sayının üzerindeyse altta yatan sebepleri bulmakta fayda vardır.’’

SPERM SAYISINI VE HAREKETLİLİĞİNİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER

. Sperm sayısını ve hareketliliğini etkileyen faktörler nelerdir?

‘‘Enfeksiyonlar başta olmak üzere spermdeki lökosit oranı, serbest oksijen radikallerinin ortaya çıkması sonucu sperm hareketlerini etkiler. Yanı sıra kötü beslenme tarzı da sperm kalitesini etkiler. Özellikle fazla kilo testesteron östrojen dengesini bozar. Vücuttaki östrojen hormonu daha fazla artmaya başlar; bu da sperm yapımını etkiler. Onun için testesteron hormonunun belli bir seviyede olması gerekir.’’

. Sigara ve alkol tüketiminin sperm kalitesine etkisi var mıdır?

‘‘Hastalarımıza sigara içme ya da alkol alma alışkanlıkları varsa bunu mutlaka değiştirmelerini tavsiye ediyoruz. Alkol karaciğer üzerinden detoksik olacağı için aynı enzimler testesteronun ve östrojenin de dengesini bozabiliyor; yani kandaki değerleri değişebiliyor. Özellikle östrojen arttığı için spermiogenezde bozulma oluyor. Bu nedenle sigara ve alkolu bırakmalarının sperm parametreleri üzerinde olumlu etkisi olacağını ve çocuk sahibi olmalarında mutlaka katkısı olacağını anlatıyoruz.’’

SPERM BULUNAMADIĞI DURUMLARDA...

. Sperm testinde sperm bulunamadığı durumlarda neler yapılır?

‘‘Sperm bulunmamasına azospermi denir. Bazen de kripto azospermi olur; yani bir örnekte birkaç tane sperme rastlanırken alınan ikinci örnekte hiç sperm bulunamaz. Hiç sperm bulunamazsa bunun sebepleri araştırılır. Hormonal sebepler olabilir; FSH ve LH hormonlarının seviyeleri çok düşüktür. Eğer hormonal her şey normalse tıkanıklık olabilir mi diye düşünülür ve hastaya mikro TESE ameliyatı yapılır. Burada obstrüksiyon varsa zaten bol miktarda sperm bulunur. Yoksa, fokal odacıklar şeklinde üretim merkezleri varsa mikroskop altında spermleri bularak yumurtayla birleştirip hastalarımızı çocuk sahibi yapabiliyoruz.’’

. Mikro TESE nasıl bir yöntemdir?

‘‘Küçük odaklar halinde üretim merkezleri varsa bunların ameliyathane şartlarında hastayı ya uyutarak ya lokal anestezi ya da derin sedasyon uygulayarak yumurtanın içerisindeki hücrelerin mikroskop altında araştırılmasına mikro TESE yöntemi denir. Mikroskop oradaki tubulusların yapısını daha rahat görmemizi sağlar. Tubuluslar alındıktan sonra laboratuvara gönderilir. Bu yöntem ile sadece gerekli olan dokular alındığı için hastanın diğer sosyal hayatı açısından da önemli olan dokular kalır.’’

SPERM KALİTESİ VE SAYISINDA ERKEK YAŞININ ÖNEMİ

. Sperm kalitesi ve sayısında erkek yaşının önemi nedir?

‘‘Genelde erkek ve kadın için en uygun üreme yaşının 24-25 olduğu söylenir. Tabii bütün organlar gibi testis de giderek yaşlanır. Oradaki androjen hormonu üretiminde azalma olur ve dokuların beslenmesinde problemler oluşmaya başlar. Bunun sonucu olarak da spermiogenezde düşme olur. Erkeklerde belli bir yaştan sonra azalma mutlaka olur ama ileri yaşlara kadar da spermiogenez de devam eder. Kadınlar gibi değildir. 50-60 yaşında da bir erkeğin baba olma şansı vardır. Ama normal yollardan değil; yardımcı üreme teknikleri kullanarak çocuk sahibi olabilirler.’’

. Sperm testi ne sıklıkla uygulanabilir?

‘‘Sperm testinin 15-20 gün arayla yapılmasında fayda vardır. Çünkü bir spermin oluşması için geçen süre yaklaşık 80-90 gündür. Bu ortalamayı tutturmak için genelde 15-20 gün arayla arka arkaya iki tane sperm testi yapılması bize hastanın o andaki durumu hakkında ortalama bilgi verir. Buna göre yorum yaparak hastaya yönlendirebiliriz.’’

. Peki bu iki test arasındaki farkın nedeni nedir?

‘‘Hastanın o andaki bir enfeksiyon durumu, ateşli bir hastalık geçirmesi spermiyogenezi bozabilir. Ya da o anda hastada prostat iltihabı olabilir; orşit geçirmiş olabilir. Ya da idrar yollarında herhangi bir enfeksiyon durumunda spermlerin kalitesi bozulabilir. Bunların yanı sıra alınan örnekte lökosit ve bakteri gibi yabancı maddeler varsa bunlar da mutlaka sperm sayısını ve hareketini, şekillerini bozacağı için testi arka arkaya yapmakta fayda vardır.’’

GEÇİRİLEN HASTALIKLARIN YA DA KULLANILAN İLAÇLARIN TEDAVİYE ETKİSİ

. Erkeğin o süreçte geçirdiği bir hastalığı ya da enfeksiyonu olduğunu doktoruyla paylaşması tedavi şansını arttırır mı?

‘‘Bir tedavi görüyor ya da bir ilaç alıyorsa onu doktoruyla paylaşmasında fayda vardır. Mesela ince bağırsakla ilgili bir problemi olan hasta mutlaka bununla ilgili ilaç alıyordur. Hem bu ilaçların yan etkisi hem de hastalığın kendi etkisi sonucu spermiyogenezde bozukluklar olur. Çünkü bazı ilaçların spermiyogenez üzerinde çok toksik etkileri vardır. Örneğin kanser ilaçları kullanan, kemoterapi gören hastalara daha önce sperm dondurmaları önerilir. Ama mutlaka belli bir süre geçtikten sonra spermiogram yapıp tüp bebek tedavisi ya da yardımcı üreme teknikleri kullanılması uygun olur. Prostat ilaçları da kullanıldığında retrograd ejakülasyon (spermin geri kaçması) olur. Geri kaçtığı anda hastanın sperm sayısında, sperm hacminde mutlaka azalma olur. Ama hastanın ilacını kestiğiniz anda gelen sperm miktarı yani hacmi artacağı için sonuçlar daha doğru çıkar.’’

. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre ideal sperm sayısının oranı ne kadar olmalıdır?

‘‘İdeal sperm sayısı mililitrede 20 milyonun üzerinde olmalıdır. Ama şu andaki Dünya Sağlık Örgütüne göre hastanın 39-40 milyon civarında spermi olması spontan gebelik için normal değer olarak kabul ediliyor. Hareketi de yaklaşık yüzde 50, şekilleri de yüzde 14’ün üzerinde bir morfoloji değeri ise bu spermiogram normal olarak kabul ediliyor. Erkek yönünden başka etkenler yoksa çiftlerin çocuk sahibi olmalarında hemen hemen bir engel hali kalmıyor.’’


İçeriği Paylaşın