Gebelik Ve Diyabet
Gebelik Ve Diyabet
Bizi Takip Et
Günümüzde gebelik sırasında diyabet görülme sıklığı yüzde 5-9 dolaylarında. Diyabet ve gebelik ilişkisi daima sorunları olan bir konudur. Tanı ve tedavide ki gelişmeler sayesinde artık, binlerce diyabetik kadın problemsiz bir gebelik geçirerek sağlıklı bebek sahibi olabilmektedir. İnsülin keşfinden önce 1921 hem anne hem de çocuk yönünden var olan büyük problemler, bugün uygulanan bilinçli ve erken tedavi yöntemleri ile anne ve çocuk yan etki ve ölüm riskini asgari düzeylere indirmiştir. Buna karşın iyi organize olmamış ve takip çalışması yapmayan yörelerde çocuk ölümü oranları yüksek ve annede yan etkileri fazladır.
Diyabet, başlangıcından doğuma kadar anne ve çocuk organizmasını olumsuz yönden etkilediği gibi, gebelik de diyabetik anne metabolizmasına ve çocuk gelişmesine olumsuz yönden etki yapar. Karşımıza diyabetle tanışmış bir gebe geldiği zaman, bunu gebelik esnasında meydana çıkmış bir diyabetik durum mu? (Tıp dilinde Gestasyonal Diyabet yani Gebelik diyabeti), yoksa diyabetik bir kadın gebe mi kalmıştır?(Gebelik öncesi diyabetli kadın) bunun ayrımını yapmak gereklidir. Her iki gebe grubunda da tedavin amacı sağlıklı ve sorunsuz canlı çocuk elde etmek ve anneye zarar vermemektedir.
Gebeliğin fizyolojisi gereği bazı hormonlar gebelikte bebeğin gelişimi için normalden daha fazla salgılanmaktadır. Gebelikte artan gebelik hormonları (Beta HCG ve HPL) diyabetin oluşmasında rol oynamakta, o nedenle yatkın olan bireylerde bozulmuş şeker toleransı veya aşikâr gebelik diyabeti tetikler.
Bu nedenle diyabetiniz varsa ve çocuk sahibi olmak istiyorsanız mutlaka diyabet doktorunuzla ve jinekologunuz ile görüşmelisiniz.
Kan şekerinin yüksek seyretmesi gebeliğin tüm dönemlerinde bebeğin anne karnında aniden ölme riskini artırır.
Kontrolsüz Diyabetli gebelerde bebekte anormallik veya sakatlıklar aranmalıdır.
Diyabetli annenin çocuğuna diyabet geçirmez, yani diyabet bulaşıcı değil
Tosuncuk bebeklerin geleceğin aşırı şişman diyabetli hastalarıdır;
Gebeliğin ilk 3 ayında gebelik hormonların yükselmesine bağlı artmış insülin salgısı oluşarak gebeliğin son 3 ayında da insülin direnci artar ve annenin kan şekeri yükselir. Yükselen kan şekeri doğrudan çocuğa plasenta yolu ile geçer ve bu durumda çocuğun pankreasını sürekli uyararak çocuğun kilosunda hızlı artış olur. İri bebek doğumuna sebep olan bu durum aslında Tip II Diyabet tohumlarının atıldığı göstergesidir. Yani bu çocukların beslenmesine ve egzersizine özen gösterilmezse aşırı şişman ve şeker hastası olurlar. Diğer tarafta kalp ve damar hastalıkların riski bu bireylerde arttığını gözlemlenmiştir.
GEBELİK DİYABETİ TETİKLEYEN BİR FENOMEN; NEDEN?
Gebe kadınlarda Pnakreas salgısı değişmiştir, insülin salgılayan adacık hücrelerinin fonksiyonları baskılanmaktadır, plasentada salınan hormonlar insülinin etkisi Basklar, annede aşırı insülin salgısı ardından insülin direnci arttıryor. Bütün bunlar normal bir gebede karbonhidrat metabolizmasını etkileyerek Gestsyonel Diyabet tablosubunu oluşturur.
GESTASYONEL DİYABET AÇISINDAN KİMLER RİSK ALTINDADIR?
• 1. derece akrabalarında diyabet öyküsü olanlar.
• Kilolu veya şişman olanlar, daha önce 4 kg. ve üzerinde bebek doğuranlar,
• Daha önce ölü doğum ve düşük yapmış olanlar,
• Daha önceki gebeliklerinde “Gestasyonel Diyabet” geçirmiş olanlar,
• Hipertansiyonu (yüksek tansiyon) olanlar ve kan yağları yüksek olanlar,
• Yaşı 30 ve üzerinde olanlar,Sakat bebek doğurmuş olanlar,
• Daha önce “gizli şeker” olduğu söylenmiş olanlar,
• Yumurtalık kisti (Polikistik over) sorunu olanlar.
DİYABETİN GEBELİĞE ETKİSİ
Düşük riski artar, ölü doğum sıktır, son dönem gebelik tansiyonu(gebelik zehirlenmesi), plasenta yırtığı ve ani kanamalar, Hidroamnios (bebeğin içerisinde bulunduğu sıvının fazla olması) olasılığı artar. Zor doğum ya da sezeryan ile doğum riski yükselir. Ketoasidoz, hiperglisemi (yüksek kan şekeri), hipoglisemi (düşük kan şekeri)gelişebilir. gebelikte sık idrar yolu iltihabi.
DİYABETİN DOĞUMA ETKİSİ
Doğum sonrasında oluşabilecek omuz çıkıntıları, sinir yaralanmaları, solunum sıkıntısı, şeker düşüklüğü ve sarılık, annede ve çocukta iltihabi duruma yatkınlık. İyileşme süresinin uzaması.
GEBELİKTE DİYABET TANISINDA ÇOK DİKKATLİ OLMAK GEREKİR
24. ve 28. haftada arasında 50 gr glikoz ile tarama testine tabi tutulmalıdır. Test, günün herhangi bir saatinde, suda eritilen 50 gram şeker alındıktan 1 sonraki kan şekeri değerine bakılmasından ibarettir. Eğer glikozdan 1 saat sonraki kan şekeri 140mg/dl altında ise gebede Gestasyonal Diyabet yoktur.
Eğer kan şekeri 140mg/dl üzerinde ise gebeye 100 gr glikoz ile 3 saatlik ikinci bir şeker yüklemesi yapmak gerekir. Test aşamasında Açlık Kan şekeri: 95mg/dl, 1. saat(60 dakikada) kan şekeri 180mg/dl, 2. saat(120 dakikada) 155mg/dl, 3. saat(180 dakikada) 140mg/dl değerlerinin altında olmalıdır. Bu değerlerinin ikisi veya fazlası yüksekse gebelik diyabetin varlığı gösterir.
Gebeliklerinde gestasyonel diyabet tanısı konmuş annelere lohusalık bitiminde 75 gram glikozla OGTT (şeker yükleme testi) uygulanır. Bu test normal çıksa da annenin sonraki gebeliklerinde ya da hayatının ileriki dönemlerinde şeker hastalığına yakalanma riskinin diğer insanlara göre %30-50 daha fazla olduğunu bilmesi gerekir.
TEDAVİ
Amacımız sağlıklı bir gebelik süreci ve sağlıklı bir doğum gerçekleşmesidir. O nedenle açlık kan şekerinin 90 mg/dl, yemekten 2 saat sonraki tokluk kan şekerinin ise 120 mg/dl2nin altında seyretmesini sağlamaktadır.
Diyabeti olan kadınların gebe kalmadan önce birkaç ay önce sıkı takip ve tedavi programına alınmalı, programın içeriğinde eğitim ve beslenmenin önemini göstermektir, kan şekeri normal sınırlarda seyreden bir diyabetlinin gebeliği için hiçbir engel bulunmaz. İyi kontrol edilmiş diyabetli gebe normal bireyler kadar sağlıklı bir gebelik yaşayabilir.
Gebeliği sırasında ortaya çıkan diyabeti olan kadınlarında durum biraz farklı, başlangıçta gebeyi takibe alıyoruz, kişiye özel egzersiz ve özel beslenme beslenme planı uygulanır. Bir- iki hafta izlemine rağmen kontrolü sağlanmayan normal kan şekeri düzeyleri saptanırsa düşük doz olsa da insülin tedavisine başlanmalıdır. Bu dönemde anne mutlka kan şekeri ölçüm cihazı almalı ve kan şekerini her öğünden önce, öğünlerde 2 saat sonra ve yatarken olmak üzere 7 defa ölçmelidir.
Bu durumda gebeliğin planlanarak bunun için kan şekerinizin kontrol altında tutulması ve diyabete ilişkin komplikasyonlar açısından gerekli incelemelerin yapılmasına olanak verecek bir hazırlık dönemine ihtiyaç vardır. Genellikle gebe kalınmadan birkaç ay önce bu hazırlıklara başlanırlı ve gerekli tedavi değişiklikleri yapılarak HbA1c düzeyinin yüzde 6,5’nin altına inmesi sağlanır. HbA1c 3 aylık dönemde kan şekeri kontrolünü gösterir. Yapılan çalışmalar HbA1c yüzda 6,5’nin altında iken gebe kalan diyabetli kadınlarda bebek sakatlıkları, gebelik ve doğum sorunlarına ilişkin risklerin en aza indirgendiği göstermiştir. Yoğun insülin tedavisi uygulanan, özellikle pompa tedavisinde olan bazı Tip 1 diyabetlilerde, gebelik sırasında kan şekerini kontrol altında tutmak zor olabilir. Cilt altına yerleştirilen ve 72 saat süre ile şeker düzeyini ölçüp kaydeden “Glukoz Takip Sistemi (CGMS)” bu hastalarda kan şekerindeki hızlı değişikliklerin uygun insülin miktarı ile kontrol altında tutulmasında büyük yarar sağlar. Tip 1 diyabetliyseniz doktor kontrolü altında günde 3-4 kez insülin kullanmanız gerekebilir.
Eğer Tip 2 diyabetliyseniz ve oral (ağız yolu ile) kan şekeri düşürücü ilaçları kullanıyorsanız, diyabetinizi kontrol altında tutmak için ağızdan alınan ilaçlar değil, insülin kullanmanız gerekecektir.
Ağızdan alınan kan şekeri düşüren ilaçların çoğu bebeğe zarar verebileceğinden gebelik döneminde kullanılmazlar.
Gebelik ileride diyabet komplikasyonlarının ortaya çıkması riskini etkilememektedir. Ancak diyabete özgü bir komplikasyon varsa, gebelik bu komplikasyonu ağırlaştırabilir ya da bazı komplikasyonlar bebeğin sağlığını risk altına sokabilir. Bu nedenle gebelikten önce böbrek, göz, kalp, sinir sistemi ve dolaşım sistemi kontrolleri yapılmalıdır. Herhangi bir diyabet komplikasyonunuz varsa, önceden tedavi edilerek, gebeliğiniz planlanacaktır. Diyabetle birlikte sigara ve alkol bebek için çok zararlıdır ve gebe kalınmadan önce kesilmesi gerekecektir.
Doğumdan sonra insülin direnci düzeldiği için diyabet düzelir, o nedenle insülin tedavisi doğum sonrasında kesilir, yine de bazı durumlarda kan şekeri yüksek devam eden anneler de süt verdiği süre içerisinde insülin tedavisine kısa sürede sürdürülmelidir.
Gestasyonel Diyabet geçirenlerin yaklaşık %30-50’sinde 20 yıl içerisinde Tip2 diyabet gelişmektedir. Bu nedenle gestasyonel diyabeti olanlar doğumdan sonraki yıllarda da beslenmelerine dikkat ederek, düzenli egzersiz yapmalı ve kilo almamalıdırlar. Çünkü diyetteki ve yaşam şeklindeki değişiklikler kalıcı diyabetin gelişmesini engelleyebilir veya geciktirebilir.
Doğumdan 6-12 hafta sonra OGTT testini tekrar yaptırılır. Eğer normal ise, bu testi 3 yılda bir tekrar yaptırmak yeterlidir. Başka bir çocuk sahibi olmaya niyetiniz varsa, daha detaylı bir inceleme gerekir. Bir kez gebelik diyabeti ile karşılaştıktan sonra, bunu tekrar yaşama riskiniz yüzde 50 civarındadır. Bu durumda gebelikten öncede OGTT‘yi tekrarlamak gerekir.
İnsülin tedavisine gelince birçok gebe ve yakını tepki göstermektedir, insülin bağımlılığı veya çocuğa verecek zararlardan gibi değişik yanlış bilgilerle karşımıza çıkmaktadırlar, biz diyoruz ki insülin tedavisi doğal ve fizyolojik bir yaklaşımdır. Anneye ve çocuğuna son derece güvenlidir. Asıl yanlış olan gebe olup, gebelik sırasında kan şekerini takipsiz ve kontrol altına almayarak hem anne hem de çocuğuna hayatı tehdit edecek sorunlarla kaşlaşmaktadır.
Dr. Yaser Süleymanoğlu
İç Hastalıkları Uzmanı
Acıbadem Bağdat Caddesi Tıp Merkezi
www.acibadem.com.tr
İçeriği Paylaşın