Gıdalardaki Katkı Maddeleri Zararlı
Gıdalardaki Katkı Maddeleri Zararlı
Bizi Takip Et
Anadolu Sağlık Merkezi’nden Beslenme ve Diyet Uzmanı Cemal Aytaç Ak; cips, bisküvi, çikolata ve hazır çorbaların içinde bulunan katkı maddeleri ve zararları ile ilgili bilgi verdi.
CİPS: Patates ve mısırın yüksek oranda yağ çekerek kızartma işleminden geçmesiyle hazırlanan cipsler; hacmi küçük, kalorisi yüksek, oldukça sağlıksız ürünlerin başında gelir. İçeriğinde bazı ülkelerde yasaklanan trans yağlar bulunur. Bu yağlar obezite, diyabet, koroner kalp hastalığına neden olmaktadır. Trans yağların ayrıca kanser, kısırlık, karaciğer fonksiyon bozukluğu, Alzheimer ve Parkinson gibi hastalıklara sebep olduğuyla ilgili birçok araştırma mevcuttur. Bu yağları çok tüketen emziren kadınların sütüne geçtiği de kanıtlanmıştır. Trans yağlar, İyi kolestrol seviyesini düşürorken kötü kolestrol seviyesini de yükseltmektedir. Ayrıca kandaki yağ oranını da yükseltmektir. Öte yandan bu besin içeriğinde, protein ve şekerin yüksek ısıda birleşmesiyle oluşan akrilamid bulunmuştur ki bu, kimyasal plastik sanayide kullanılan, sigaranın da içinde bulunan ve kansere neden olduğu düşünülen bir maddedir.
Yağ ve tuz oranı göz önüne alındığında cipsler tehlikeli yiyecekler kategorisine girmektedir. Nitekim birçok tüketici derneği cips paketlerinin üzerine sigarada olduğu gibi “Cips öldürür” ibaresinin yazılmasını savunmaktadır.
BİSKÜVİ: Temelde un, şeker, katı yağ kullanılarak yapılan bisküvilerde trans yağ olduğu için yukarıda bahsettiğimiz zararların bisküvi için de geçerli olduğunu söyleyebiliriz. Bisküvilerin içeriğinde saydığımız tehdit eden diğer madde de şekerdir. Şeker maddesinin bulunmasından önce şişmanlık yeryüzünde sıkça görülen bir hastalık değildi.18. yüzyıldan önce şişmanlık ancak üst sınıf olarak tabir edilen toprak sahiplerinin övündüğü bir durum iken bugün insanlığı tehdit eden en önemli hastalıkların başında gelmektedir. Biz artık biliyoruz ki rafine şeker yani sükroz kullanımı arttıkça obezite, kalp-damar hastalıkları ve hatta kanser oranı artmaktadır.
Ayrıca şekerin, içeriğinde bulunabilen ve sentetik bir katkı maddesi olan E450’nin (potasyum ve sodyum difosfatin) zararları nedeniyle dikkat edilmesi gereken yiyecekler sınıfına girdiğini de unutmamak gerekir.
ÇİKOLATA: Çoğunlukla Batı Afrika, Güney Amerika, Batı Hint Adaları’nda yetişen kakao ağacının çekirdeklerinin şeker ile karıştırılmasıyla ve içeriğine süt, fındık, fıstık konulan çikolata en çok sevilen ve tüketilen yiyecekler arasındadır. Hacmi ile içeriğindeki enerji karşılaştırıldığında çikolatanın az doyurucu yüksek kalorili kompozisyonu ile alışkanlığı şişmanlığa neden olur. Şeker yine diyabet, kalp damar hastalıkları ve kanser oluşumunun en önemli nedenlerinden birisidir. Bu noktada “Şeker ihtiyacımı nereden karşılayacağım” sorusu ortaya çıkmaktadır.
Bu sorunun cevabı fruktozdur. Meyvelerin içeriğinde bulunan bir şeker olan fruktoz, bağırsak emilimi ve pankreas insülin cevabı o kadar farklı ve sağlıklıdır ki şeker ihtiyacını fruktozdan gideren bir insanın asla sükroz yani günlük hayatta kullandığımız şekere gereksinimi yoktur. Çikolata ve şekerlemelere konulan
E432, E494, E495, E492 ve E493 adlı katkı maddeleri de insan vücuduna çok zararlı maddelerdir.
HAZIR ÇORBALAR: Kurutulmuş, konserve edilmiş ya da dondurulmuş sebzeler ile et, tavuk, deniz ürünleri kullanılan hazır çorbaların içeriğinde ayrıca un, nişasta, aroma maddeleri, yağlar, şeker, süt ve yumurta bulunur. Çorba, daha önce bahsettiğimiz besin maddelerinin tersine hacmi büyük kalorisi çok düşük sağlıklı yiyeceklerdendir. Geleneksel yiyeceklerimizden birisi olan ancak şehir kültüründe emek isteyen bir yemek türü olarak görülen çorba, günümüzde daha çok hazır çorba şeklinde tüketilmektedir. Hazır çorbalar ile içerikteki vitamin ve minerallerin azaldığı kanısındayız. Ayrca içeriğindeki E150, E412 ve E621 katkı maddelerine dikkat çekmek gerekir.
Katkı maddelerinin önündeki “E” harfi ne anlama gelmektedir?
8000`in üzerinde gıda maddesinin içeriğinde katkı maddesi bulunmaktadır. Ancak bunlardan sadece 350-400 tanesinin başında “E” harfi bulunur.
Bu durum şöyle açıklanabilir. Bir gıda katkı maddesinin Avrupa Birliği ülkelerinde kullanılmasına izin verildiğinde bu maddenin adına bir de “E” harfi eklenir. Numaranın başındaki “E”, EU (Avrupa Birliği)`ni simgelemektedir. Gıda katkı maddeleri, gıda etiketlerinde farklı şekillerde ifade edilebilirler. Bizim altını çizmek istediğimiz nokta, hiçbir katkı maddesinin mutlak iyi olmadığıdır. Dikkat çektiğimiz gıda maddeleri, bazı insanlarda alerjik reaksiyona neden olabilen ve zaranları konusunda çelişkili araştırmalar olanlardır. Nitekim daha önce onay verildiği halde kanser yaptığı ispatlanan birçok katkı maddesi vardır. Katkı maddelerinin aşadaki hastalıkları tetiklediği bilinmektedir.
Katkı maddelerinin tetiklediği hastalıklar:
- Alerji
- Otizm (Yaygın gelişimsel bozukluk)
- Davranış bozuklukları
- Depresyon ve duygu durum değişiklikleri
- Kulak ağrıları, kronik orta kulak iltihabı
- Göz problemleri
- Mide-barsak problemleri
- Mide ağrısı
- Baş ağrısı ve migren
- Cilt problemleri, egzema, ürtiker
- Uyku problemleri
- Tikler, Tourette sendromu
- Hiperaktivite sendromu
- Astım
- İdrar kaçırma
Son olarak…
Özellikle çocukların çok sevdiği bu yiyecekler, bu yaş grubundakiler için büyük tehlike oluşturmaktadır. Biz diyetisyenlerin anne babalara önerisi öncelikle bu yiyeceklerin çocuklara kesinlikle ödül olarak sunulmaması. Anne-baba asla yasaklamadan ama kendileri de bu tür besinleri tüketmeden çocuklarına doğru beslenme alışkanlıkları kazandırmaya çalışmalıdır. Bizim önerimiz çocuğun dünyasında bağımlılığa dönüşebilecek yanlış bir beslenme tutumunun engellenmesidir.
Kaynak: Anadolu Sağlık Merkezi web sitesi
(www.anadolusaglik.org)
İçeriği Paylaşın