Göz Hastalıkları Hakkında Merak Edilenler

Göz Hastalıkları Hakkında Merak Edilenler

Göz Hastalıkları Hakkında Merak Edilenler

Bizi Takip Et


Göz sağlığının vücut sağlığına etkisi nedir? Hangi hastalıklar göz sağlığını bozar? Göz hekimine kontrole ne sıklıkla gidilmelidir? Risk grubundaki kişilere göre kontrol sıklığı değişir mi? Mavi ışık nedir? Göz ve uyku sağlığı için zararlı mıdır? Kuru göz hastalığı nedir ve belirtileri nelerdir? Kuru göz hastalığı nasıl tedavi edilir? Göz alerjisi nedir? Hangi faktörler belirler ve belirtileri nelerdir? Güneş gözlüğü seçiminde nelere dikkat edilmelidir? Çocuklar için güneş gözlüğü gerekli midir? Yaşa bağlı sarı nokta hastalığının tedavisindeki son gelişmeler nelerdir?

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Banu Açıkalın göz sağlığıyla ilgili merak edilenleri Sağlığım İçin Herşey’de anlattı.

GÖZ SAĞLIĞINI BOZAN HASTALIKLAR

. Göz sağlığının vücut sağlığına etkisi nedir? Hangi hastalıklar göz sağlığını bozar?
“Birçok hastalığın tanısı göz muayenesiyle konulabilmektedir. Hastalar, muayene sonrasında sistemik hastalıkları için gerekli doktorlara yönlendirilmektedir. Mesela bir muayene ile hastaya tiroidin var denilip endokrin bölümüne veya diyabetin var denilip diyabet endokrin bölümüne gönderilebilir. Hipertansiyon da muayeneler sonucu görülebilir. Yine üveit (göz içi iltihapları) ya da kuru göz tespit edilirse bu hastalarda romatizmal hastalıklar olabilir. Dolayısıyla göz muayenesi ile belki 10 yıl sonra gelişecek hastalığı tespit etmek mümkündür. O yüzden göz muayeneleri aksatılmamalıdır.”

. Göz hekimine kontrole ne sıklıkla gidilmelidir? Risk grubundaki kişilere göre kontrol sıklığı değişir mi?
“Hiçbir şikayeti olmayanların 40 yaşına kadar 2 yılda bir, 40 yaş biraz aşıldıktan sonra senede bir muayeneye gitmelerinde fayda vardır. Ama kişinin diyabeti varsa diyabetinin bulgularının ağırlığına göre 3 ayda bir veya 6 ayda bir gelmesi istenir. O hastalığa, kişinin bulgularına göre muayene süreleri ayarlanır.”

MAVİ IŞIĞA DİKKAT!

. Mavi ışık nedir? Göz ve uyku sağlığı için zararlı mıdır?
“Sabah kalkıldığında gün ışığı vücuda alınır ve vücuttaki uyku düzenine geçmemizi sağlayan melatonin hormonu baskılanır. Uyku düzeninden uyanmış olunur. Gün içinde aktif hayatımıza bu şekilde başlarız. Akşam ise bunun tam tersi olur; ışık kesilir ve melatonin düzeyi artmaya başlar. Fakat uyku vaktine yaklaşıldığı akşam ortamında mavi ışık alınmaya devam edilirse melatonin hormonunun salgısı azalmaz. Dolayısıyla uykuya geçilemez; geçilse bile bu sağlıklı bir uyku olmaz. Led televizyonlar, cep telefonları, tabletler birer mavi ışık kaynağıdır. O yüzden mümkün olduğu kadar uykuya geçmeden önce bu aletlerden uzaklaşılmalıdır. Gece lambası da mavi ışık yayıyorsa mümkün olduğu kadar tercih edilmemelidir. Bunun yerine sarı ışık ya da normal ampuller olabilir.”

TEKNOLOJİK ALETLER KURU GÖZ HASTALIĞINI ARTTIRIYOR

. Kuru göz hastalığı nedir ve belirtileri nelerdir?
“Şu anda hastaların yüzde 25’i göz kliniklerine kuru göz şikayetiyle başvurmaktadır. Çünkü insan ömrü uzuyor; insanlar daha konforlu yaşamak istiyorlar ve cep telefonları, tabletler, led tvler gibi teknolojik aletlere bağımlılığımız var.  Bu aletlere bakarken, bunlarla okurken, takip ederken maalesef göz kırpma unutuluyor. Göz kırpma unutulduğu için de göz yaşı gözün içine yayılamıyor. Oysa göz yaşı kornea için çok değerli bir maddedir; göz yüzeyinin yaşaması için gereklidir. Gözyaşı gözün içine yayılmadığı için göz kurumaya başlıyor. Kişide batma, yanma, yabancı cisim hissi şikayeti oluyor. Göz, migren atağını bile sağlayabiliyor. Kişilerde depresyon yaratabiliyor, stres kaynağı olabiliyor. O yüzden mutlaka tedavi edilmesi gerekiyor.”

 

Doç. Dr. Banu Açıkalın

KURU GÖZ HASTALIĞININ TEDAVİSİ

. Kuru göz hastalığı nasıl tedavi edilir?
“Özellikle teknolojik aletlerin gelişmesi, global ısınma, insan ömrünün uzaması, beslenme bozuklukları gibi faktörlerin tetiklediği bir kuru göz artışı vardır. Tedaviye başlamadan önce hastaya mesela balık yağını daha fazla alması tavsiye edilir. Sardalya, uskumru, tuna balığı, hamsi, ceviz, avokado gibi pek çok besin omega 3 ve antioksidan etkilidir. Tedavi öncelikle bunlarla biraz desteklenir. Yaşam tarzını değiştirmesi istenir. Mesela bilgisayar başında göz kırpmayı unutmamalı, tableti 35-40 cm mesafede tutmalı, belirli bir zamandan sonra mutlaka gözünü kırpıp rahatlamalıdır. Bilgisayara dalıp su içmeyi ihmal etmemelidir. Ayrıca klimalı ortamlar da son derece kuru olduğu için nemlendirmeleri önerilir. Böylece ilaç tedavisine başlanmadan önce neler yapılabileceğine bakılır. Eğer kişinin şikayetleri geçmezse önce göz yaşı damlaları ile başlanır. Göz yaşı damlalarının içinde kesinlikle koruyucu madde olmamalıdır. Çünkü koruyucu madde olanlar bir süre sonra kuru göze yol açar. Kuru göz hastalığı olan kişilerin bile bu tür göz yaşı damlaları kullandığı görülmektedir. Koruyucu madde içeren damlalar glokom ameliyatının başarı düzeyini düşürmektedir. O yüzden ilaçlar mutlaka doktor tavsiyesi ile kullanılmalıdır. Koruyucu madde olmayanlar bir gün içinde kullanılır ve sonra atılır. Bunlar çözüm olmazsa kortizonlu damlalara geçilir. Yine bunlarla da geçmezse punktum tıkaçları verilerek bir refleks uyarı ile gözyaşı yapımı arttırılmaya çalışılır. Kişinin kirpik diplerinde bir iltihap varsa bu da bazen kuru göz sebebi olur. Bu hastalara belirli aletlerle yapılan sıcak masajlar verilir. Masaj, kirpik kenarlarındaki yağları eritip gözyaşının yapısını düzeltir. Bütün bu tedaviler mutlaka yapılması gereken ve oldukça da başarılı tedavilerdir.”

GÖZ ALERJİSİ OLANLAR NELERE DİKKAT ETMELİ?

. Göz alerjisi nedir? Hangi faktörler belirler ve belirtileri nelerdir?
“Genelde göz alerjisi polen, toz, hayvan tüyleri, küf gibi dışarıdan göze giren maddelere bağlı gelişir. Kişilerde kaşınma, batma, yanma, kapaklarda hafif şişlikler olabilir. Göz kaşındıkça gözün mikrop kapma riski artar. Yine kaşıdıkça korneada sivrileşmeye neden olan keratokonus hastalığı artar. Böylece bir kısır döngüye girilmiş olur. En önemli faktörlerden biri de güneştir. Alerjisi olan kişilere güneşli ortamlarda mutlaka güneş gözlüğü takmaları ve mümkünse çok güneşli ortamlarda çok dışarıya çıkmamaları önerilir. Ayrıca küflü ortamlardan uzak durmaları, alerjileri varsa küflere yönelik tedavi görmeleri, hayvan besleyenlerin sevdikten sonra hemen ellerini yıkamaları ve mümkün olduğu kadar gözlerini kaşımamaları önemlidir. Eğer bunlarla başa çıkılamazsa yine belirli tedavilerle hastalar rahatlatılmaya çalışılır.”

GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ SEÇİMİ NASIL OLMALI?

. Güneş gözlüğü seçiminde nelere dikkat edilmelidir?
“Güneş gözlüğünün bir aksesuar ama asla bir lüks olmadığı kabul edilmelidir. Herkes mutlaka güneş gözlüğü takmalıdır. Güneşin içindeki ultraviyole ışınları (mor ötesi ışınlar) çok zararlı ışınlardır. Göz kapağı ve göz içindeki tümörlerin, sarı noktanın, kataraktın ilerlemesinin ve oluşmasının, gözde yine et üremesi gibi birçok hastalığın sebebi ultraviyole ışınlarıdır. Çünkü hücrenin DNA yapısına son derece zararlı etkileri vardır. Dünya Sağlık Örgütü’nün ve meteoroloji örgütünün yaptığı ultraviyole indekslemesinde ülkemiz oldukça yüksek bir yerdedir. Biz oldukça fazla ultraviyole ışınına maruz kalıyoruz. Bu nedenle mutlaka güneş gözlüğü takılması gerekir. Güneş gözlükleri ultraviyole ışınlarını yüzde 100 bloke etmelidir. Gözlük alırken barkodunda mutlaka UV400 yazısının olmasına ve güvenilir bir gözlükçüden alınmasına dikkat edilmelidir. Aksi takdirde göz daha fazla zarara uğrar. Çünkü o gözlükler takıldığı zaman göz bebeği daha çok büyüyecek, gözün içine daha fazla ultraviyole ışını girecektir.”

ÇOCUKLAR DA GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ VE ŞAPKA TAKMALI!

. Çocuklar için güneş gözlüğü gerekli midir? Çocuklarda güneş gözlüğü seçimi nasıl olmalıdır?
“Araştırmalar 18 yaşa kadar zararlı ultraviyole ışınlarının neredeyse yüzde 80’inin alınmış olduğunu gösteriyor. Bu nedenle çocuklara mutlaka güneş gözlüğü taktırmak gerekiyor. Zaten 18 yaşından sonra takılan güneş gözlüğünün çok az faydası oluyor. Bu nedenle mutlaka çocuklar güneş gözlüğü ve kasket takmalıdır. Çocuklar ultraviyole ışığının çok dik geldiği 10:00-16:00 saatleri arasında dışarıda fazla tutulmamalıdır. Göz muayeneleri de ihmal edilmemelidir. Güneş gözlüğü alırken camlarına çocuklarda biraz daha titiz olmak gerekir.”

SARI NOKTA HASTALIĞININ TEDAVİSİ

. Yaşa bağlı sarı nokta hastalığının tedavisindeki son gelişmeler nelerdir?
“Sarı nokta hastalığının tedavisinde antioksidan tedaviler, anti VEGF tedavileri, fotodinamik (PDT) lazerler, vitamin takviyeleri denenmektedir. Ancak burada önemli olan hastaya erken tanı koyabilmektir. Güneş gözlüğünü ömür boyu takmalı, yine ömrü boyu antioksidan ilaçlar kullanmalıdır. Ailesinde sarı nokta hastalığı olan bir kişi varsa muayenelerine erken gitmelidir. Çünkü ne kadar erken tedaviye başlanırsa hastaya o kadar faydalı olunur.’’


İçeriği Paylaşın