Grip Deyip Geçmeyin, Aşı Olup Önlem Alın!
Grip Deyip Geçmeyin, Aşı Olup Önlem Alın!
Bizi Takip Et
Son zamanlarda artan şekilde medyada çeşitli kişilerin gerek grip hastalığının önemini azaltma, gerekse de aşılarla ilgili yanlış ve yanıltıcı bilgiler vererek halkımızı yanlış yönlendirdiğini gözlemlemekteyiz. Grip ciddi bir solunum yolu enfeksiyonudur, özellikle yaşlılarda ve alta yatan kronik hastalığı olanlarda ölümcül sonuçlar doğurabilir. Bu kişiler gribe karşı mutlaka aşı olmalıdır.
Sağlık Bakanlığı tarafından da özellikle risk altındaki bireylerde ciddi sağlık problemlerine ve ölüme neden olabilen grip hastalığının önemi ve grip aşısı olunmalı uyarısı yapılmaktadır. Dünyada her yıl yaklaşık 1,5 milyar kişi grip hastalığına yakalanmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre bu kişilerin 2-3 milyonu hastaneye yatacak kadar ağır grip geçirmekte ve 250.000-500.000 kişi grip nedeniyle yaşamını yitirmektedir. Ölümlerin çoğu genellikle 65 yaş üzeri bireylerde ve alta yatan kronik hastalığı olanlarda gözlenir.1
“GRİP, SOĞUK ALGINLIĞI DEĞİLDİR; ŞAKAYA GELMEZ”
Grip, nezle ve soğuk algınlığı ile karıştırılabilir, bazı benzer belirtiler gösterir ancak grip sadece üst değil alt solunum yollarına da iner. Grip nezleye kıyasla çok ağır seyreden, ayakta atlatılması zor, zatürre, bakteriyel hastalıklar gibi çok ciddi hastalıklara neden olabilen ve hatta altta yatan kronik hastalığı olanlarda ve yaşlılarda hastaneye yatış ve ölüme sebebiyet verebilen bir hastalıktır. Grip kaynaklı ölümlerin çoğu altta yatan KOAH, diyabet, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği gibi kronik hastalıkların tetiklenmesi sonucu gerçekleşir.
Bu sebeple, ölüme grip hastalığının neden olduğu tam olarak anlaşılamayabilir. Hapşırık, burun akıntısı, üst solunum yollarında enfeksiyon bulguları, halsizlik, bitkinlik, şiddetli kas ağrısı, yüksek ateş, baş ağrısı gibi belirtileri olan grip, soğuk algınlığı değildir; şakaya gelmez, dikkatle takip edilmesi gereken bir solunum yolu enfeksiyonudur.
“İNSANI PAÇAVRA EDEN GRİBE KARŞI EN ETKİLİ KORUMA YÖNTEMİ AŞIDIR”
Halk arasında paçavra hastalığı olarak da bilinen gribe karşı en etkili koruma yöntemi aşıdır. Bakteriyel zatürree, sinüzit, otit gibi komplikasyonları olur. Yolunda giden diyabet, KOAH, kalp yetmezliği gibi kronik hastalıkların kontrolden çıkmasına sebep olur. Mutlaka dikkatli takip edilmesi gerekir. En etkili korunma yöntemi aşıdır ve her yıl tekrar edilmelidir, çünkü grip yıl içinde genetik değişikliğe uğrar.
Şu anda Türkiye’de kullanımda olan tek kullanımlık grip aşılarında son zamanlarda medyada çeşitli kişlerin verdiği yanıltıcı bilgilerin aksine civa veya ağır metal bulunmamaktadır.
AŞI, ÖLÜMLERİ YÜZDE 80’E KADAR AZALTIYOR
65 yaş üstü bireylerde yapılan araştırmada grip aşısının gribin tetiklemesiyle ortaya çıkan ölümlerin yüzde 70 ile yüzde 80 oranında azaldığı kanıtlanmıştır.2 Kalp, solunum yolu hastalıkları, diyabet, böbrek gibi kronik hastalığı olanlar ile kanser ve organ nakli gibi nedenlerle bağışıklık sistemi baskılananlara, 65 yaş üstündekilere ve geçtiğimiz hafta çıkan yeni düzenlemeyle 3-6 ay ve 6-9 ay arası hamilelere de grip aşısı ücretsizdir. Bu kişiler mutlaka grip aşısı yaptırmalıdır.
MEVSİMSEL GRİP AŞISI NE ZAMAN YAPILMALIDIR?
Grip aşısı kış ve bahar aylarında yaptırılabilir. Son 10 yılın verilerine baktığımızda ülkemizdeki grip sezonu en erken Kasım ayı sonlarında başlamaktadır. Aşının etkinliğini gösterebilmesi için ise en az 2 haftaya gereksinim vardır. Bu nedenle aşılanmaya ekim ortalarından itibaren başlamak gayet doğru bir yaklaşımdır. Grip ülkemizde Mayıs ayına kadar devam eder. Bu nedenle Ekim-Kasım aylarında aşılanmamış iseniz Nisan ayına kadar aşılanabilirsiniz. Virüsün sizi ne zaman bulacağını bilemezsiniz. Ancak, salgınlar başladıktan sonra aşılanmaya karar verdiğiniz takdirde ise aşının 2 hafta sonra etkinliğini göstereceğini unutmamalı, hasta kişilerden 2 hafta boyunca mümkün olduğunca uzak durmalısınız.
Kimler grip aşısı yaptırmalı?3
- 65 yaş üstü.
- Kalp damar hastalalıkları, diyabet, solunum yolu hastalıkları, kronik böbrek, kronik karaciğer gibi sistemik hastalığı olanlar.
- İmmün sistemi zedeli olanlar (kanser tedavisi görenler, kolajen doku hastalığı olanlar)
- Gebeler.
- Sağlık personeli ve yukarıdaki gruba hizmet edenler.
Gripten korunmak için neler yapmalı?
- Grip aşısı olun.
- Sağlıklı yaşam kurallarına uyun.
– Düzenli beslenin.
– Spor yapın.
– Düzenli uyuyun.
– Stresten uzak durun.
- Hijyen kurallarına uyun, sık sık ellerinizi yıkayın.
- Solunum yolu enfeksiyonunuz varsa toplu yaşam alanlarında maske takmadan dolaşmayın. Hapşıranlardan 1,5 metre uzak durun. Tokalaşma ve öpüşmelerden kaçının.
Özetle;
Herkes grip için risk altındadır. Ancak biliyoruz ki, küçük bebekler ve yaşlılar bağışıklık sistemleri zayıf olduğu için, kronik bir hastalığı olanlar zaten sağlık sistemleri bozulduğu için daha büyük risk altındadırlar. Bir akciğer hastası için, kanser hastası için, diyabet hastası için grip ölümcül olabilmektedir. Bu nedenle DSÖ özellikle bu risk grubundaki kişilerin gripten “korunması” gerektiğini vurgulamaktadır. Sağlık Bakanlığımız da ülkemizde risk grubundaki kişiler için aşıyı ücretsiz temin etmektedir. Özellikle sağlık çalışanlarının (hemşire, doktor, hastabakıcı vs.) hasta ile yakın temasta oldukları için hem hastalarını hem de kendilerini korumaları için aşı olmaları büyük önem taşır. Aynı şekilde, evinizde yeni doğmuş bebek, yaşlı, kanserli hasta gibi risk grubunda olan kişiler var ise, doktorlarının önerileri doğrultusunda hem onların aşılanmasını sağlamalı hem de onlara virüsü bulaştırmamak için kendiniz aşılanmalısınız. Unutmayınız ki, aşının etkinliği yaşlılara ve kronik hastalığı olanlara kıyasla sağlıklı kişilerde çok daha yüksektir. Sağlıklı insanlar aşılanarak etraflarındaki yeterli bağışıklık geliştiremeyen bebekleri, yaşlıları ve hasta kişileri koruyabilirler. Aşılamada hedeflerden biri de mümkün olduğu kadar insanı bağışık hale getirerek virüsün toplumda yayılmasını engellemek ve risk altında olanları da en iyi şekilde korumaktır.
İçeriği Paylaşın