Hayalleri Doktor Olmak Ama…

Bizler, bayram sofralarında ailelerimizle olmanın mutluğunu yaşarken, Onlar acil serviste çoğu zaman yemek yemeye bile fırsat bulamadan hastalara hizmet veriyorlar. Zaten Onlar için en büyük bayram, hayata döndürdükleri her hasta sonrasında ruhlarını esir alan rengarenk duygular oluyor.

Bizler karlı gecelerde sıcacık yataklarımızda uyurken, Onlar; Türkiye’nin doğusunda beyaz esaretin teslim aldığı yolları aşıp hastalara yetişmeye çalışıyorlar. Üşümek nedir bilmeden.

Bizler son hızla sürdüğümüz arabalarda cinayet ya da intihar gibi kazalara yol açarken, sağlığımızı hiçe sayarak sigara içmeye, tıkanırcasına yemeye, içmeye devam ederken; Onlar, tüm bu ihmalkarlıklarımızın, hatalarımızın üstünü örtüp, bize sağlık sunmak için geceli gündüzlü çalışıyorlar. Kalplerinde derin bir insan sevgisi olmasa, bu mesleği neden seçsinler ki! Kimi, hekimlik yapan annesini, babasını örnek almış. Kiminin ise çocukluktan bu yana rüyasıymış beyaz önlük giyip doktor olmak.

Hipokrat Yemini edip, diplomalarını alırken, iyileştirecekleri hastaları düşünüyorlar! Hepsi gelecekten umutlu ve hiçbirinin aklına kaypak bir kurşun ile hastası tarafından vurulabilme ihtimali gelmiyor! Onların tek arzusu hastalıklarda, kazalarda, silahla yaralanma ve bıçaklanma gibi durumlarda insanları yaşamla ölüm arasındaki ince sınırdan çekip alabilmek. Oysa günümüzde ne acıdır ki; hayat vermek için saatlerce aç, susuz, uykusuz ve ayakta canla başla çalışan hekimler, bizzat yaşama döndürmeye çalıştıkları kişilerin şiddetinin hedefi ve kurbanı olabiliyor.

SAĞLIKTA ŞİDDETİ ÖNLEMEK İÇİN NELER YAPILMALI?

İstanbul’da Psikiyatri Uzmanı Dr. Fikret Hacıosman’ın hastası olduğu iddia edilen bir kişi tarafından başından silahla vurularak öldürülmesinden birkaç gün sonra, Sakarya’da da bir doktor hasta yakınlarının saldırısına uğradı. Sağlıkta şiddete dur denmesi için acilen bir şeyler yapılması gerekiyor. Bunların başında da bireysel silahlanmaya yönelik alınması gerekli önlemler var. Düşünün psikiyatri uzmanı Fikret Hacıosman’ı başından silahla vurarak öldüren kişi henüz 18 yaşında. Bu yaştaki gencin silah temin edip, kullanabilmesi bireysel silahlanmayla ilgili hiç vakit kaybetmeden birşeyler yapılması gerekliliğinin en açık göstergesi.

Hekimlere yönelik şiddet, aslında bir virüs gibi toplumun her alanına yayılan genel şiddetin bir parçası. Hekimler başta olmak üzere sağlık personeline yönelik şiddet bu nedenle tek başına çözülemez. Ancak, şiddet mağduru meslek grupları içinde hekimlerin başı çekmesi sağlık alanında da ciddi önlemler alınmasını ve projeler üretilmesini gerektiriyor.

. Sağlıkta Şiddet Yasası, acilen çıkartılmalı. Hekime, hemşireye, dişhekimine, eczacıya, yardımcı sağlık personeline yönelik şiddet girişiminde bulunanlara ağır cezalar verilmeli.

. İster kamu, ister özel sağlık kurumu olsun, hastane girişlerinde güvenlik önlemleri alınmalı. Silah, bıçak ve benzeri kesici-delici aletlerle hastanelere girişler önlenmeli. İnsanların şifa bulmak için geldikleri sağlık kurumlarında silahlı adamların işi ne?

TOPLUMDA DEPRESYON İLACI ETKİSİ GÖSTERECEK ÇÖZÜM…
. Sağlık Bakanlığı, hekime sevgi ve saygıyı öne çıkaran sosyal sorumluluk kampanyalarına imza atmalı. Mesela, öncelikli olarak sanat ve spor dünyasının sevilen ve sayılan isimleriyle “Hekimlere Saygı” ana temalı bir kamu spotu çekilmeli.

. Yeni Sağlık Bakanı Fahrettin Koca; dizi senarist ve yapımcılarıyla en kısa sürede bir toplantı yapmalı. Tüm dizilere kendi senaryoları doğrultusunda ideal hasta-hekim ilişkisi üzerine sahneler konsa fena mı olur?

. RTÜK’ün el atması gereken konuların başında dizilerdeki şiddet sahneleri geliyor. Sigaralı sahneler için geçerli olan hassas yaklaşımın aynısı günümüzde silahlı, kavgalı, mafyalı sahnelere getirilmeli. Milyonlarca izleyicisi olan televizyon dizileri şiddetten arındırılmalı.

. Haber bültenleri de cinayet, kavga gibi üçüncü sayfa haberlerinden geçilmiyor. Oysa, şiddetin bilinçaltına işliyor, öğretiliyor. Gazete ve televizyon yöneticilerinin, rating ve tiraj peşinde koşmak yerine, şiddet haberlerini kullanmama konusunda mutabık kalmalarının, zaman içinde evde, sokakta ve işyerinde depresyon ilacı etkisi göstereceğinden kuşkum yok.

Esra Kazancıbaşı Öztekin

sagligimicin@gmail.com

Not: Bu yazı 23 Eylül 2018 tarihinde Yenibirlik Gazetesinde yayımlandı.