Hekim Hasta İlişkisi Evliliğe Benzer!

Esra Kazancıbaşı İle Sağlık

Ameliyat olmanız gerektiğinde operasyonunuzu hangi cerrahın yapacağına karar vermek zordur. Sonunda O, sağlığınızı hatta canınızı emanet edeceğiniz kişidir.

Doktor seçmek, eş seçmeye benzer. Kolay karar veremez, ama bir kez tercihinizi yaptınız mı O’ndan kolay vazgeçmezsiniz. Mesela kadınlar için jinekologları özeldir. Utanma, çekinme, canının acıyacağı korkusu nedeniyle en zor gidilen muayenelerin başında gelir jinekolojik kontroller. Hele, hamilelik söz konusuysa, dost-akraba önerileri, internette yapılan uzun araştırmalar sonrasında bebeklerini dünyaya getirecek uzmanın kim olacağına karar verirler.

Diş hekimi koltuğuna oturma düşüncesi de çoğu hastanın uykusunu kaçırır. Üstelik, günümüzde diş teknolojisinde kullanılan aletlerin, anestezi tekniklerinin ve ilaçlarının gelişmesine rağmen… Bu yüzden hastalar için diş hekimleri de özeldir.

Şeker hastalarının gözünde ise, diyabetin tedavisini yürütecek hekim son derece önemlidir. Doktorunuz sizi zaman içinde tanır. Hastalığınızın seyrini, vücudunuzun tedaviye, ilaçlara verdiği yanıtı görür. Takip ettiği rahatsızlığınız dışında başka sağlık problemlerinizi, bunlar için hangi ilaçları aldığınızı bilir. Gittiğinizde derdinizi uzun uzun anlatmanıza gerek kalmaz. Sağlık durumunuzla ilgili olumsuz bir tabloda vücudunuzun alarm sinyallerine aşina olduğundan hemen gereken tetkikleri ister ve doğru tedaviye başlar.

HASTA DOKTORUNDAN İLGİ BEKLER!

Bazen de tıkanır hekim-hasta arasındaki iletişim. Doktor hastasının tüm yakınmalarının altında önemli bir şey çıkmadığını görünce, zaman içinde istemeden ilgisini, dikkatini kaybedebilir. Hele hasta biraz kendini fazla dinleyen, vesveseli biriyse.

Doktor-hasta ilişkisi özen ister. Güven ister. İlgi ister. Aynı karı-koca ilişkisi gibi. Yürümeyen bir ilişkiye zorlamak bazen nasıl anlamsızsa, güvenin, özenin, ilginin ve memnuniyetin olmadığı hasta-hekim ilişkisi için de aynı şey geçerlidir.

Hekim değiştirmek en temel hasta haklarından biridir. Eğer, doktorunuzun sizi eskisi gibi dikkatle dinlemediğini düşünüyorsanız… Hekiminizle sürekli iletişim içinde olmanıza rağmen şikayetleriniz geçmiyor, hatta artarak devam ediyorsa… Eskiden cebinden aradığınızda hemen ulaştığınız hekiminize, acil ve önemli anlarda bile ulaşamaz olduysanız… Doktorunuz tıptaki gelişmeleri, tıbbı kongreleri yakından takip etmek yerine, sadece muayene ve ameliyatlara zaman ayırmaya başladıysa…

Belki de hastalığınızın takibi ve tedavisi için bir değişim yapma zamanınız gelmiştir.

Yeni bir hekimle bazen her şeye sıfırdan başlamak iyi olabilir.

HEKİMİNİZDEN VAZGEÇMEK Mİ EŞİNİZDEN BOŞANMAK MI DAHA ZOR?

Hekim seçmek, eş seçmeye benzer. Hekiminizden vazgeçmek de boşanmaya… Kolay karar veremezsiniz. Alışkanlığınız ağır basar bazen. Yenilikten korkarsınız. Öksürüğünüz, ağrılarınız, midenizdeki yanma geçmese, hekiminizden eskisi gibi memnun olmasanız bile kolay kolay bırakamazsınız doktorunuzu. Hatta “Nasılsa aldığım ilaçlardan fayda görmüyorum”, “Doktora gidiyorum da sanki neye yarıyor? Gene yakınmalarım eskisi gibi devam ediyor” diye düşünerek kontrol muayenelerinizi de aksatmaya başlarsınız. Evliliğin son dönemindeki çiftler gibi bir soğukluk girer hekiminizle aranıza. Ne hekiminizle olursunuz, ne de hekimsiz.

Oysa, böyle bir ruh hali içindeki hastanın yapacağı en doğru hareketlerden biri, belki de bir başta doktordan randevu almaktır. Yeni bir hekim ilk olarak şikayetlerinizin nedenini bulabilmek için sizi dikkatlice dinleyecek, konulan teşhisi sorgulayacak, başka bir sağlık probleminiz olup olmadığını araştıracaktır. Hastalığınızın ayrıntılı öyküsünü alacak, muayene sonrasında gereken tetkikleri isteyip, tedavi planını da buna göre yapacaktır.

Değişim bazen iyidir. Sağlığınıza da iyi gelebilir!

Esra Kazancıbaşı Öztekin

sagligimicin@gmail.com

Not: Bu yazı 14 Ağustos 2016 tarihinde Yenibirlik Gazetesinde yayımlandı.