İnançların Birleştiği Nokta: Organ Bağışı


Bizi Takip Et


Esra Kazancıbaşı İle Sağlık

Hayat çelişkilerle dolu…

Bir yanda doğum gününü unutan eşine duyduğu kızgınlık nedeniyle gölgesinde serinlediği erguvan ağacının güzelliğini fark etmeyen öfkeli ve kırgın kadın… Diğer tarafta diyaliz tedavisinde erguvanları hayal ederek zamanın geçmesini bekleyen hasta…

Bir yanda çocuğunun kazanamadığı sınav nedeniyle kendini yıkılmış hisseden anne… Diğer tarafta kalbi iflas ettiği için makineye bağlı yaşayan ama her şeye rağmen umutla nakil olmayı bekleyen hasta..

Bir yanda terfi edemediği, istediği otomobili alamadığı, gönül verdiği takım şampiyon olamadığı için bunalıma giren erkekler… Diğer tarafta  aylardır beklediği organın bir türlü bulunamamasına, sağlık durumu her geçen gün kötüleşmesine rağmen asla umudunu yitirmeyenler… Şükretmek yerine pireyi deve yapan mutsuz insanlar ordusunun

Türkiye’de organ nakli olmayı bekleyen yaklaşık 29 bin hastanın yaşadıklarından haberi yok. Belki de böylesine bencil ve mutsuzluğa endeksli yaşantımız yüzünden, organ bağışında bulunmayı düşünmüyoruz. Hiç hastalanmayacakmış gibi yaşıyor, kendimizin ya da bir sevdiğimizin günün birinde karaciğere, böbreğe, kalbe ya da korneaya ihtiyacı olma riskini görmezden geliyoruz.

En büyük sıkıntı ise  Türkiye’de organ bağışı oranlarının çok düşük olması. Organ bağışı konusunda  kulaktan kulağa yayılan gerek tıbbi konularla, gerekse dini yorumlarla ilgili pek çok yanlış bilgi var. İşte, bu yüzden “İnançların Birleştiği Nokta: İnsan Hayatı-Organ Bağışı” temasıyla önceki gün İstanbul’da dini liderleri  bir araya getiren toplantıyı çok önemli bulduğumu söylemeliyim.

“İNSANI YAŞATMAK BÜYÜK SEVAPTIR”

İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Rahmi Yaran, “İnsanı öldürmek büyük bir günah olduğu gibi, insanı yaşatmak da büyük bir sevaptır” demiş.

Ermeni Patrik Genel Vekili Başepiskopos Aram Ateşyan, ise insana olan sevgisinden hareketle organ bağışında bulunan kişinin Allah’a olan sevgisini de beyan etmiş olacağını dile getirmiş.

Türkiye Musevileri Hahambaşı Rav Isak Haleva da hayatı organ yetmezliğinden dolayı tehlikede olan birisinin hayatını organ bağışıyla kurtaran kimsenin kutsal olduğunu söylemiş. “Gözyaşını dindirmek bize düşer. Hastalığı ile kalanlara çare olabiliriz. Bir başkasının hayatını uzatmak hem inancımızın, hem de insaniyetimizin gereğidir. Bu yaşamın sınav yeri olduğunu unutmamalıyız”

Bu sözler ise, İstanbul, Ankara, İzmir Süryani Kadim Cemaati Metropoliti ve Ruhani Lideri, Patrik Vekili Mor Filüksinos Yusuf Çetin’e ait.

İYİLİK BEBEKLERİ PROJESİ

Söz organ bağışından açılmışken, anlamlı bir projeden de bahsetmek istiyorum. Organ Nakilleri Bilinçlendirme  ve Geliştirme Derneği’nin Memorial Sağlık Grubu’nun katkılarıyla yaşama geçirdiği “İyilik Bebekleri” projesi kapsamında ünlüler kendi çocukluk hayalleri bebeklerle organ bağışı için topluma sesleniyorlar.

Projenin detaylarını Sağlığım İçin Herşey’de anlatan  Prof. Dr. Yalçın Polat, şöyle seslenmişti.

“Binlerce hasta organ beklerken yaşamını yitiriyor. Bir akşam yemeğinde aile arasında ‘organ bağışı’ konulu bir sohbet başlatın. Bu konuda herkes görüşlerini açıklasın. Organ bağışını konuşmaya başlamak, organ bağışı üzerine düşünmek bile son derece önemlidir.”

Organ bağışıyla ilgili bu akşam yemekte ailenizle bir sohbet başlatmaya var mısınız?

esrako@gmail.com
www.esrakazancibasiilesaglik.com

Not: ( Bu yazı 16 Nisan 2016 tarihinde Yenibirlik Gazetesinde  yayımlandı)


İçeriği Paylaşın