İyi Huylu Prostat Büyümesi ve Prostat Kanseri

İyi Huylu Prostat Büyümesi ve Prostat Kanseri

İyi Huylu Prostat Büyümesi ve Prostat Kanseri

Bizi Takip Et


İyi huylu prostat büyümesi nasıl bir hastalıktır? Ne sıklıkla rastlanır? Kaç yaştan itibaren erkeklerde görülme riski artar? İyi huylu prostat büyümesinde ne tür yakınmalar olur? İyi huylu prostat büyümesi kansere dönüşebilir mi? İyi huylu prostat büyümesi bir erkeğin sağlığını ileride nasıl etkiler? İyi huylu prostat büyümesini çağrıştıran şikâyetleri olan bir hastadan ne tür tetkikler istenir? PSA yüksekliği prostat kanserine mi işaret eder? PSA yüksekliğine yol açan başka hastalıklar da olabilir mi? İyi huylu prostat büyümesinde tedavi seçenekleri nelerdir? Prostat kanserinin tedavisinde günümüzde ne gibi gelişmeler vardır? Erkekler hangi yaştan itibaren ve ne sıklıkla prostat kontrollerini yaptırmalıdırlar?

Memorial Şişli Hastanesi’nden Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Binbay iyi huylu prostat büyümesi ve prostat kanserini Sağlığım İçin Herşey’de anlattı.

‘‘PROSTAT, 50’Lİ YAŞLARDAN İTİBAREN BÜYÜMEYE BAŞLAR’’

. İyi huylu prostat büyümesi nasıl bir hastalıktır? Ne sıklıkla rastlanır? Kaç yaştan itibaren erkeklerde görülme riski artar?
“Prostat, idrar torbasının hemen altında yer alan ve ortasından işeme kanalının geçtiği bir organdır. Bu her erkekte vardır. Her erkekte yaşla beraber belli oranda büyür. Ama herkeste farklı oranda büyür. Bunun nedeni kişinin erkeklik hormonuna uzun süre maruz kalmasıdır. Yani bir erkek, kendi doğal hormonuna ne kadar uzun süre maruz kalırsa o kadar büyümesi artar. Örneğin 50 yaşındaki bir insanın testosterona maruziyeti daha az olur. O yüzden genellikle prostat, 50’li yaşlardan itibaren büyümeye başlar. 80 yaşına ulaşmış birçok insanda prostat büyümesi olur. Prostat farklı noktalara doğru büyüyebilir. Etrafa doğru büyüyüp ortasından geçen işeme kanalına hiç bası yapmadığı zaman erkeğin prostatı ölçülür. 80 gramdır fakat hastanın hiçbir şikâyeti yoktur. Bununla beraber bu prostat içe doğru veya idrar torbasının çıkışına doğru büyürse ve ölçüldüğünde normal boyutların biraz üstünde bile olsa erkeklerin işeme şikâyeti çok ciddi olabilir. O yüzden prostatın nereye doğru büyüdüğü de önemlidir. 50 yaşındaki bir insanda prostat büyüme oranı yaklaşık yüzde 15’lerdedir. 60’lı yaşlarda yüzde 25’lerde, 70’li yaşlarda yüzde 40’lara ulaşır. Ancak herkeste aynı şekilde şikayete yol açmaz. Şikâyetler ortaya çıktığında da o kişiye ‘prostat büyümüş’ tanısı koyulur.’’

İYİ HUYLU PROSTAT BÜYÜMESİNİN ŞİKAYETLERİ

. İyi huylu prostat büyümesinde ne tür yakınmalar olur?
“Prostat büyüyüp idrar kanalını belli oranlarda sıkıştırmaya başladığında, zamanla idrar torbasında yorulmalar, prostat boyunda da giderek artmalar başlar. Belli bir yaştan sonra kişi idrara sık sık gitmeye başlar. Hasta eskisine göre daha ince işer. Mesela erkekler, idrara başlarken bazen bekleme yaparlar, idrar yaparken kesilmeler olur, bazen çatallanmalar olur ve tekrar başlamak için bir ıkınmaya ihtiyaç duyarlar. Geceleri tuvalete çıkmayan erkekler bir anda geceleri tuvalete çıkmaya başlar. Bunlar hep bir prostat hastalığının habercisidir. Ama ilk başta şikâyetler her işemede olmaz. Mesela 5 işemenin 1 tanesinde ortaya çıkar. İlerleyen dönemlerde şikâyetler önce yavaş yavaş sonra da sıklıkla artmaya başlar.’’

‘‘İYİ HUYLU PROSTAT BÜYÜMESİ KANSERE DÖNÜŞMEZ’’

. İyi huylu prostat büyümesi kansere dönüşebilir mi?
“Prostat bir portakal gibi düşünülürse; prostat büyümesi bu portakalın tam iç kısmından; prostat kanseri ise genellikle portakalın kabuk kısmından ortaya çıkar. İyi huylu prostat büyümesi prostat kanserine dönüşmez. Ama yaşla beraber hem prostat büyümesi hem de kanser olma ihtimali artar. Ama ikisinin birbirine dönüşümü olmaz. Prostat boyutuyla kanserin ilişkisi yoktur. Kanser olup olmadığını anlamak için tanısının konulması gerekir. Tanısını koymak gerçekten çok zordur. Biyopsi ile tanı konulur. Bir üroloğa başvurulup prostat kanseri açısından şüpheli herhangi bir durum var mı diye özel olarak araştırilması gerekir.’’

. İyi huylu prostat büyümesi bir erkeğin sağlığını ileride nasıl etkiler?
“Prostat büyüyüp idrar yapmayı zorlaştırabilir. Ama bu zorluğa uzun süre dayanmak önce idrar torbasını sonrasında da böbrekleri bozar. Bu organlar bozulduğu zaman, prostat ameliyatı da olunsa, bir daha geri dönüşü olmaz; artık iş işten geçmiş demektir. O yüzden böyle şikâyetleri olan insanlar mutlaka bir doktora başvurup tedavi almalıdır.”

Prof. Dr. Murat Binbay

NE TÜR TETKİKLER İSTENİYOR?

. İyi huylu prostat büyümesini çağrıştıran şikâyetleri olan bir hastadan ne tür tetkikler istenir?
“İşeme şikâyeti ile gelen ve belli bir yaşın üzerinde olan her kişiye hemen, prostattır, denilmemelidir. İdrar kanalında darlıklar, tümörler, taşlar, enfeksiyonlar başka hastalıklarda da benzer şikâyetlere neden olabilir. Şikayetlerin gerçekten prostattan kaynaklandığını görmek için ultrason, işeme tahlilleri, bazı kan ve idrar tahlilleri kullanılır. Prostat kanseri veya farklı hastalıkların şüphesi varsa MR veya genetik araştırmalar da işin içine girer. Tam teşekküllü bir hastaneye başvurulduğunda bunların hepsi yapılır. Sadece ultrasonda prostat boyuna bakılarak prostat teşhisi koyup buna yönelik bir tedavi yapılması; mesela ameliyat yapılması sonrasında hasta hiç memnun olmayabilir. Mesela hastanın prostatı büyüse de idrar torbasında bozukluk vardır; prostatı alınır fakat şikâyetler geçmez. O yüzden tam teşekküllü bir araştırma yapılması gerekir.’’

‘‘PSA DEĞERİ YAŞA GÖRE DEĞİŞİR’’

. PSA yüksekliği prostat kanserine mi işaret eder? PSA yüksekliğine yol açan başka hastalıklar da olabilir mi?
“PSA, şuanda elimizde olan, mükemmel bir test olmasa bile herkes tarafından en kolay uygulanabilir bir kan testidir. PSA için sınır değerler hala bilinmemektedir. Kan şekeri testi gibi açık ve net sonuç alınamaz. 40’lı yaşlardaki bir hasta için PSA 1’in altında olmalıdır. Bu 50’li yaşlara geldiği zaman PSA’nın sınır değeri 2 kabul edilir. 60’lı yaşlarda bu rakam 3.5’lara, 70’li yaşlarda 4,5 veya 5’lere çıkar. Sonuçta PSA, yaşa göre değişebilen bir değerdir. İkinci olarak da birçok farklı hastalıklardan etkilenir. Enfeksiyonlardan, iyi huylu prostat büyümesinden, prostat kanserinden ve bazı aktivitelerden etkilenir. Mesela bisiklete binildikten sonra PSA’ya bakılırsa farklı değerler elde edilir. Ya da bir cinsel birliktelik sonrası da PSA’yı etkiler. O yüzden sadece PSA ile beraber kanser değerlendirmesi yapmak çok zordur. PSA 10’un üzerini geçtiği zaman kanser olma ihtimali yüzde 60’dır. Yani bize sadece bir ihtimal gösteren bir testtir. Ancak, her 4 prostat kanseri hastasından bir tanesi, PSA değeri 4’ün altındayken yakalanmaktadır.’’

TEDAVİ SEÇENEKLERİ NELER?

. İyi huylu prostat büyümesinde tedavi seçenekleri nelerdir?
“İlk önce, idrar torbası prostata bağlı olarak aşırı hassasiyet gösterdiği için idrar akım hızı, eşlik eden cinsel bir problemlerin varlığı ve prostat boyutunun 40 gramın üzerinde olup olmadığı değerlendirmeye alınan parametrelerdir. Hastanın hafif orta şikayetleri varsa hastaya  geceleri yatarken çok fazla sıvı almaması, çay, kahve, alkollü içeceklerden uzak durması, idrarını fazla tutmaması ve tuvalete gittiğinde çiftli işemeler yapması önerilir. Yani gece tuvaletini yaptıktan sonra biraz bekleyip bir daha tuvalete gitmelidir. Bu, idrar torbasını boşaltıp geride idrar kalmaması ve idrar torbasını rahatlatmak amacıyla yapılan manevralardır. Eğer hasta idrar söktürücü bir ilaç kullanıyorsa, geceleri uykudan uyanmayı arttırmamak için bunu daha gündüz vaktine çekmelidir. Çünkü geceleri uykudan kalkmak insanların hayat kalitesini bozar, gündüz dikkatini dağıtır, iş performansını düşürür ve depresyona sokabilir. Aynı zamanda gece uyku sersemliği ile düşüp yaralanmalara da neden olabilir. Cinsellik için olan bazı ilaçların son zamanlarda işeme şikayetlerine de çok iyi geldiği gösterildi. O yüzden bu ilaçlar da işeme şikayetlerinin bir parçası olarak artık tedaviyi eklenmektedir. Bütün bu önerilerin yapılmasına ve ilaç tedavisine rağmen prostat büyümeye ve idrar torbası da yorulmaya devam eder. Bir süre sonra ilaçlar da yeterli olmazsa kesin bir çözüm olarak ameliyatlar devreye girer.

AMELİYATLA TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Ameliyatlar iki gruba ayrılır. Eğer prostat boyutu 70-80 gramdan daha aşağıdaysa plazma kinetik TUR yöntemi veya farklı enerjiler kullanılarak işeme kanalından girilir. Prostat özel cihazlarla kesilir. Amaç, prostattan kanama olmaması, prostat etrafından geçen sinirlere herhangi bir zarar verilmemesidir. Böylece hasta rahatlıkla kısa bir süre içerisinde hayatına geri dönebilir. Eğer prostat 80 gramın üstündeyse holep denilen bazı yöntemler uygulanır. Holep yönteminde, prostatın içindeki idrar yollarını kapatan dokular bir portakalın kabuğundan portakalı sıyırır gibi alınarak idrar torbasının içine atılır ve orada parçalanır. Bu yöntemle geride prostat dokusu kalmaz ve işeme kuvveti açısından diğer yöntemlere göre çok daha üstündür. Her ikisi de kapalı yöntemdir. Günümüzde artık prostat ameliyatı açık yapılmamaktadır. Amerika’da suyla prostat ameliyatı çalışmaları yapılmaktadır. Yakında ülkemize de gelecek olan bu yöntemde 10 dakikada prostat su jetiyle kesilmektedir. Çünkü hızlandırılmış suyun sinir ve damar yapılarına en az hasar verdiği çalışmalarda gösterilmiştir.’’

PROSTAT KANSERİNİN TEDAVİSİNDEKİ GELİŞMELER

. Prostat kanserinin tedavisinde günümüzde ne gibi gelişmeler vardır?
“Prostat kanserinin tedavisine şuan multimodel bir tedaviyle yaklaşılmaktadır. Tedavide cerrahi çok önemli bir aşamadır ve bunu robotik cerrahide ilk olarak biz başlatıyoruz. Robotik cerrahi, ameliyatla hastayı prostat kanserinden kurtarmaktır. Ayrıca ameliyat sonrası hastanın idrar kaçırması ve cinsel fonksiyonlarının korunmasında son derece etkilidir. Yine bazı özel enjeksiyonlar kullanılarak kanser dokularının hangi lenf bezlerine ulaştığı görülebilmekte ve o noktalar alınarak çok daha etkin bir tedavi yapılmaktadır. Bir başka yenilik, çok yaşlı hastalara uygulanan ve ameliyatsız bir tedavi olan fokal terapilerdir.’’

. Erkekler hangi yaştan itibaren ve ne sıklıkla prostat kontrollerini yaptırmalıdırlar?
“Eğer erkeğin babasında, dedesinde, kardeşlerinde prostat kanseri varsa 45 yaşından itibaren yılda 1-2 defa. Eğer ailede bir prostat kanseri öyküsü yoksa 50 yaşından sonra yılda 1 defa bir ürolog muayenesinden geçmeleri çok önemlidir. Erken yakalanan prostat kanseri kesinlikle hayat kurtarıcıdır.’’


İçeriği Paylaşın