Kalp Damar Hastalıkları ve Tedavisi
Kalp Damar Hastalıkları ve Tedavisi
Bizi Takip Et
Kalp damar hastalıkları ve tedavisini İstinye Üniversite Hastanesi Liv Hospital Bahçeşehir’den Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Hasan Turhan ile konuştuk.
Kalp damar hastalığı nedir?
Kalp damar hastalığı kalbi besleyen atardamarların ciddi olarak daralması ya da tıkanmasıdır. Kalp ile ilgili hastalıklara baktığımızda en sık görülen kalp damar hastalıklarıdır. Kalp damar hastalıkları da kendi içinde farklılaşır. Örneğin aterosklerotik; yani halk arasında da bilinen damarda yağlanma, kireçleme ve daralmadan oluşan damar hastalığı vardır. Bunun dışında kalp damarları ile ilgili doğuştan gelen damarların çıkış anomalileri ya da seyir anomalileri denilen bazı durumlar da gelişebilmektedir. Yine damarlarda spazm, ani pıhtılaşması gibi problemler de görülmektedir.
KİMLER RİSK ALTINDA?
Kalp damar hastalıkları açısından en çok kimler risk altında?
Kalp damar hastalığı için bazı risk faktörleri var. Bir ya da birden fazla risk faktörü taşıyan kişiler özellikle risk altındadır. Bunlar diyabet, tansiyon yüksekliği, kolesterol yüksekliği, sigara kullanımı ya da ailede kalp damar hastalığı varlığıdır. Özellikle erkeklerde 50 yaş altında, kadınlarda 60 yaş altında ailede damarla ilgili bir problem varsa bu kişiler risk altındadır. Bunun dışında stres, hareketsiz yaşam, sağlıksız beslenme de ileride bir risk yaratabilir.
Kalp damar hastalıklarında doktora başvurmak için hangi belirtileri önemsemek gerekir?
En klasik şikayet göğüs ağrısıdır. Özellikle mide ile çene arasında kollara yayılabilir, çeneye vurabilir, sırta vurabilir. Ağrı şeklinde hastalarda şikâyet ortaya çıkabiliyor. Bu özellikle istirahat halinde değil de efor sarf edince yani hızlı yürüyünce, merdiven ya da yokuş çıkınca göğüste, göğüs ortasında baskı, sıkışma, yanma şeklinde ortaya çıkan bir ağrıyı kalbe yormak gerekiyor. Ayrıca nefes darlığı, bulantı, baş dönmesi, çarpıntı bu tarz şikayetler de göğüs ağrısına eşlik edebiliyor.
KALP VE DAMAR HASTALIKLARI NEDEN ARTIYOR?
Günümüzde artık kalp ve damar hastalıkları giderek artıyor. Üstelik genç yaşlara da düşmüş durumda. Bunların nedeni nedir? Kalp damar hastalıkları neden artıyor?
Teknolojinin gelişmesi ile birlikte daha agresif daha sedanter bir yaşam yaygınlaştı. Bunun dışında yeme, içme alışkanlıkları doğaldan suni bir beslenmeye döndü. Yaşam tarzları ve çevresel faktörler değişti, stres faktörü fazlalaştı ve kalp damar hastalığının da sıklığı giderek arttı.
Kalp damar hastalıklarında tanı için ne tür işlemler yapılıyor?
Öncelikle hasta öyküsünü dinlemek ve iyi bir fiziksel muayene gereklidir. Hastanın kalp grafisi çekilir. Bunun dışında muayene şartlarında hastanın kalbinin ultrasonografisini yapılır. Bu ilk değerlendirme sonucunda damarla ilgili bir şüphe varsa efor testi yapılabilir. Damarsal bir sorun varsa hastanın EKG’sine bakarak damar hastalığı ile ilgili bir değerlendirme yapılır. Yine ayaktan poliklinik şartlarında kalp sintigrafisi ile damarlar değerlendirilir. Yapılan değerlendirmeler sonucunda eğer hastada damarla ilgili bir sıkıntı, daralma, tıkanma şüphesi varsa koreneranjiyografi ile kalp damarlarının direkt görüntülenmesi sağlanır. Bu yöntemle damarların filmi çekilir ve anatomisini ortaya konulur. Tanıyı yüzde yüz tanı koyan teknik koreneranjiyografidir.
SANAL VE KLASİK ANJİYO
Sanal anjiyo ile klasik anjiyoyu karşılaştırdığımızda farkları nelerdir? Ya da birbirlerine göre avantajları nelerdir?
Klasik anjiyografide kasık bölgesinden, el bileğinden ya da dirsek bölgesinden yüzeye seyreden bir atardamardan girerek kateterle kalbe kadar ulaşılıp, kalp damarlarına ilaç verilir ve kalp damarlarının filmi alınır. Sanal anjiyoda ise damara, damar yolundan ilaç vererek arkasından hastaya bir tomografik görüntü çekilir. Sanal anjiyografi, damar içinde ilerleyip kalbe ulaşılmadığı için komplikasyonları daha düşük bir işlemdir. Ancak büyük damarları iyi gösterirken damarların uç kısımlarını, ince yapıları, yan dalları çok iyi gösteremeyebiliyor. Lezyon denilen damardaki o darlığın ciddiyeti konusunda bazen yanılmalar olabiliyor. Yani olanı daha eksik ya da daha fazla gösterebiliyor.
Klasik anjiyografi de ise girişimsel bir yöntem var. Damar içine girilir ve damardan kalbe kadar ulaşılır. Damar direkt görüntülenir. Komplikasyonlara biraz açık olmakla birlikte sonuç itibarı ile damarla ilgili daha net sonuç verir. Damardaki darlığın ciddiyeti konusunda daha net daha doğru sonuç verir. Sanal anjiyografi yapılan bir hastanın damarında herhangi bir daralma, tıkanma varsa mutlaka arkasından klasik anjiyografi yaparak bu doğrulanır. Klasik anjiyografide bir avantaj da bir problem tespit edilmişse aynı anda tedavinin sağlanabilmesidir. Balon stent işlemi ile damar açılabilir. Sanal anjiyo sadece tanısal bir işlemdir.
Balon ya da stentler var. Hangi hastaya ne tür bir tedavi uygulanacak hastaya buna nasıl karar veriyorsunuz?
Koreneranjiyografi ile hastalığın yaygınlığı, ciddiyeti, kaç damarda olduğu net bir şekilde görülür. Hastanın tedavi kararı anjiyografi yapılan masada aynı anda verilebilir. Hasta ilaçla mı, balon stent işlemiyle mi yoksa ameliyatla mı tedavi edilecek anjiyo sırasında belirlenir. Hastanın durumuna göre bir müdahale gerekiyorsa çoğunlukla hastalara balon stent uygulanır. Ama bazı hastalarda damar hastalığı daha yaygın olabiliyor. Balon stent işlemine uygun değilse cerrahi by pass açık kalp ameliyatı kararı verilir. Balon stent tek başına bir tedavi yöntemi değildir. Balon anjiyografisi çok kritik darlık olan bölgeyi biraz genişletip stentin geçebileceği bir hale getirir. Stentin çok daha iyi açılması ve yeniden daralıp tıkanma yaratmaması için de stent takıldıktan sonra balon yapılabilir. Stentlerin farkı tipleri var. Özellikle ilaç kaplı stentlerin yeni jenerasyonları var. Stentler damara takıldıktan sonra damar içinde yeniden daralıp tıkanabiliyor. Bu stentler oluşabilecek daralma ya da tıkanmayı önlemeye yönelik geliştirildi. İlaç kapı stentler dışında eriyen stentlerde son dönemde gündeme geldi. Bunlar da belli şartlar dâhilinde kullanılıyor.
KALP SAĞLIĞI İÇİN…
Kalp hastası olmamak için nelere dikkat etmek gerekir? Beslenme spor bunların kalp sağlığımızdaki yeri nedir?
Özellikle 20’li yaşlardan sonra kan tahlili tetkiki ve kalp kontrolü ile muayene olmak gerekir. Bu kontrollerde tansiyon, şeker, kolesterol profilleri belirlenir. Sağlıklı beslenme ve sigara içmemek de kalp sağlığı için önemlidir. Doğal beslenmek önemlidir. Aile öyküsü varsa kişilerin özellikle diğer risk faktörleri açısından daha da dikkatli olmaları gerekir. Yani bir risk faktörünün üzerine yeni risk faktörleri eklememek gerekir. Stres çok basite indirgeniyor; ama günümüzde kalp damar hastalıklarının yaygınlaşmasının en önemli nedenlerinden biridir. Bunu dışında haftada en az 3-4 gün 1 saat spor yapmak gerekiyor. Tempolu yürüyüş, yüzme, bisiklet en sağlıklı sporlar.
İçeriği Paylaşın