Kavuk Töreni’nde Rasim Öztekin’den Covid’le Mücadele Eden Sağlıkçılara Teşekkür!
Kavuk Töreni’nde Rasim Öztekin’den Covid’le Mücadele Eden Sağlıkçılara Teşekkür!

Bizi Takip Et
Türk Tiyatrosu’nun güldürü geleneğinin nişanesi sayılan “Kavuk”un 5. sahibi olan Rasim Öztekin, özel bir törenle kavuğu Şevket Çoruh’a devretti. Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu’nu dolduran seyircinin alkışları karşısında duygulanan Rasim Öztekin ‘‘Ben ve kavuk uzun zamandır bu alkışlara hasret kalmıştık’’ dedi.
Kavuğu aldıktan üç ay sonra kalp problemi yaşadığını söyleyen Rasim Öztekin ‘‘Aritmi problemi çıktı. Doktorum Prof. İzzet Erdinler, kesinlikle canlı performans yapamazsın, dedi. Şu an aramızda ve kendisine hepinizin huzurunda hayatımı kurtaranlardan biri olduğu için teşekkür ediyorum. Ayrıca kendisinin nezdinde covid-19’a karşı ön cephede savaşan, doktorlardan ambulans şoförlerine kadar tüm sağlık elemanlarına teşekkürlerimizi sunuyorum. Sağ olsunlar, var olsunlar. İyi ki varlar’’ dedi. Öztekin şöyle devam etti:
‘‘HAYALLERİMİN ÖTESİNDE BİR GECE OLDU’’
‘‘Oynamayacaksam kavuğun bende olmasının bir anlamı yoktu. Çünkü kavuklunun oynaması lazım. Onun için hemen devredeyim dedim. Kafamda Şevket Çoruh vardı. Ustam Ferhan Şensoy’a sordum. Çok iyi bir karar kardeş, dedi. Ustamdan oluru alınca hemen Şevket’i aradım. Gelenek olarak Ses Tiyatrosu’nda devrediliyor kavuk. Ama eşim, madem pandemi şartlarındayız açık hava gibi bir yerde yapalım, dedi. Tabii açık hava deyince açıkçası hiç böyle bir şey düşünmüyordum. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, kavuk İstanbul’dan çıkmıştır bu İstanbul’un işidir. Biz bu işi üstleniyoruz, dedi. Ve hayallerimin çok ötesinde olan bu geceyi oluşturdular. Böyle bir yerde de ücretli oldu ve bu güzelliğin yanına bir güzellik daha yapalım, dedik. Sanatın, tiyatronun ve hatta ülkenin geleceği için çağdaş beyinlere ihtiyaç var. İşte bu gecenin gelirini Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne bağışlamaya karar verdik.’’
KAVUK NEDEN ÖNEMLİ?
Yaptığı konuşmada kavuğun önemine de dikkat çeken Rasim Öztekin, ‘‘Aşağı yukarı 140 küsur yıldır 6. Kavuklu olacak. Her sene yapılan bir tören değil. Bu yılın en komiğine ya da en iyi oyuncusuna verilen bir ödül de değil. Dolayısıyla bunun önemi başka. Bu bir usta çırak ilişkisi; bir liyakat ilişkisi. Bizler ustalarımızdan göre göre çırak olduk. Daha sonra ustalaştık. Şu anda aramızda olan ustalar benim konservatuvarlarımdır. Burada birçok konservatuvar oturuyor. Müjdat Gezen bir konservatuvar, Mustafa Alabora başka bir konservatuvar. Hepsi benim konservatuvarlarım. Belki karşılıklı oynamadık, onlardan eğitim almadım ama eğitimi onları seyrederek aldım’’ dedi.
‘‘ESAS EĞİTİM KULİSTE ALINAN EĞİTİMDİR’’
Sözlerine ‘Bana bire bir sahnede emeği geçen konservatuvarlar da var. Onların çoğu şimdi yukarıdan seyrediyorlar’’ diyerek devam eden Rasim Öztekin; Erol Günaydın, Tuncel Kurtiz, Savaş Dinçel ve Münir Özkul’u da andı. Rasim Öztekin şöyle devam etti: ‘‘Ben ustalardan kulisi de öğrendim. Esas eğitim kuliste alınan eğitimdir. Orada sanatçı, ustalarına baka baka duruşunu belirler, saygıyı öğrenir. Ustam Ferhan Şensoy’dan kuliste nasıl davranılması gerektiğini öğrendim. Çünkü o Erol Günaydın, Münir Özkul kulise girdiğinde her seferinde ayağa kalkarak bekledi. Onlar oturana kadar da oturmadı. Bence kulis terbiyesi sahne üstündeki davranışından çok daha önemli. Çünkü hayata bakışını ve hayata ondan sonra nasıl davrandığını belirliyor.’’
İçeriği Paylaşın