Kemik Erimesini Önlemek İçin Nasıl Beslenmeli?

Osteoporoz, toplam kemik kütlesinin azalmasıyla ortaya çıkan bir hastalık. Kemik kitlesinin azalmasıyla kemikler zayıflar ve kırılabilir duruma gelir. Osteoporoz, genellikle 50 yaşından sonra menopozdaki kadınlarda görülür. Erkeklerde ise 55 yaşından sonra kemik kayıpları yaşansa da, kadınlarda bu oran erkeklere oranla daha yüksek.

Bursa Esteticare Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Dal Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Özlem Uyanık Ökesli, osteoporoz’un menopoz döneminde östrojen azalması, düşük kalsiyum ve D vitamini alımı, kalsiyum emiliminin azalması, idrarla kalsiyum atımının artması, sigara, aşırı alkol ve kafein kullanımı, fiziksel aktivitede azalma, fazla protein alımı gibi nedenlerden kaynaklandığını belirtti.

Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Beslenme ve Diyet Uzmanı Ökesli, osteoporozla karşı karşıya kalmamak için günlük kalsiyum alımına dikkat edilmesi gerektiğini açıkladı. Sağlıklı bir bireyde 1000 mg düzeyinde olmakla birlikte, kadınlarda menapoz sonrası dönemde bu düzey 1500mg/gün ve adelösanlarda (çocukluktan erişkinliğe geçiş süreci) 1200 mg /gün olması gerektiğini vurguladı ve şu bilgileri verdi:

“Günümüzde yetişkinlerin en çok karşılaştığı hastalıklar arasında yer alan Osteoporoz, kemiklerin daha gözenekli ve giderek daha güçsüz ve kırılgan olmasına yol açan bir hastalıktır.  Gençlik dönemlerinde kalsiyum tüketen insanlarda daha az görülür. Kalsiyumun en iyi kaynakları süt ve süt ürünleri ile doğal mineralli sudur. Günlük alınan 2 su bardağı süt ve yoğurt kalsiyum gereksiniminin yarısından fazlasını karşılar. Sütün şekeri olan laktozu sindiremeyen yani laktoz intoleransı olanlar süt içemezler. Bu sebeple süt ürünlerini tüketemeyen bireylere yüksek kalsiyumlu doğal mineralli sular çok iyi bir alternatiftir. Pekmez, kuru baklagiller ve yeşil yapraklı sebzeler ve kuruyemişler de iyi kalsiyum kaynaklarındandır.”

TUZ ALIMINIZI SINIRLANDIRIN

Aşırı tuz alımının idrarla kalsiyum atımını artırdığını vurgulayan Ökesli, “Bu nedenle yüksek sodyum içeren yiyeceklerden uzak durmalı ve su tüketirken düşük sodyumlu,  pH değeri yüksek doğal mineralli suları tercih etmelisiniz” dedi.

ALKOLLÜ İÇECEKLER VE KAFEİNDEN UZAK DURUN

Alkolun de kalsiyum emilimini engellediği, kafeinin ise idrarla kalsiyum atımına yol açtığını, ayrıca kafein ve alkolün vücut suyunun kaybedilmesine neden olduğunu belirten Ökesli şu bilgiyi verdi:
“Eğer alkol ve kafeinli içecekler tüketiyorsanız; hem vücut suyunuzu korumak hem de kalsiyum kaybınızı gidermek için yüksek kalsiyumlu pH değeri yüksek suyu tercih etmek doğru bir davranış olacaktır. Kemik kitlesinin korunması veya artırılması için de spor yapılması gerekiyor.”