Kolon Kanserinde Genetik Faktör
Kolon Kanserinde Genetik Faktör
Bizi Takip Et
Görülme sıklığı yaşla birlikte artan kolon kanseri oluşumunda sağlıksız beslenme önemli rol oynuyor. 40 yaş grubunda risk 100 binde 14 iken, 60 yaşın üzerinde bu rakam 10 kat artış gösteriyor. Memorial Şişli Hastanesi Genel Cerrahi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Abdullah İğci, kolon kanseri ve tedavisi hakkında bilgi verdi.
AİLESİNDE KANSER OLMAYANLAR DA RİSK ALTINDA
Kolon kanserinin yüzde 15’i ailesel veya genetiktir. Bunlar da daha genç yaşta görülmektedir. Yüzde 85 oranında ise ailesinde olmayanlarda ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle ailesinde kolorektal kanser olmayanlar da 50 yaşından sonra 5-10 yılda bir kolonoskopi ile takip altında olmalıdır.
Ailesinde kolorektal kanser öyküsü bulunan kişilerin ise 40 yaşından sonra 5-10 yılda bir düzenli olarak kolonoskopi yaptırması çok önemlidir.
KOLON KANSERİNDE EN ÖNEMLİ NEDEN POLİPLER
Kolorektal kanserlerin yüzde 85’i kolonda oluşan poliplerden gelişmektedir. Ancak poliplerin bazı tipleri dışında hepsinin kansere neden olduğu söylenemez. Bu nedenle tarama kolonoskopileri ile kolonda polip görüldüğünde, polipektomi yapılarak kanserleşmeden polip aşamasında tanı konulması mümkün olmaktadır.
Kolorektal kanserlerin oluşumunda; aşırı yağlı diyetle beslenme, şişmanlık, sigara ve alkol tüketimi hafif risk faktörleri olarak sıralanırken, fazla miktarda kırmızı et tüketimi, daha önce kalın bağırsakta polip tespit edilerek bu bölgeye müdahale edilmesi ve pelvis bölgesine radyoterapi yapılması da orta risk grubunda değerlendirilmektedir. İleri yaş, doğum yeri ve coğrafi bölge, bununla ilişkili beslenme alışkanlıkları, kalın bağırsaklarında genetik yaygın poliplerin (familyal polipozis) olması ve uzun yıllar ülseratif koliti olanlarda kolorektal kanser riski yüksektir.
BESLENME ALIŞKANLIKLARINA DİKKAT EDİLMELİ
Kolon kanserinin oluşumunda diyetin de çok büyük etkisi vardır. Lifsiz, posa bırakmayan gıdalar özellikle fast food türü beslenme şekilleri, kalsiyumdan fakir gıdalar ve hayvansal proteinlerden özellikle kırmızı etle beslenme, kolon kanserinin oluşmasında önemli nedenlerdir.
Kolonda safra asitlerinin miktarındaki artış da kolon kanseri için risklidir. Bunu nötralize eden gıda ise kalsiyum ihtiva eden sütlü besinlerdir. Bazı vitaminler kolon kanserinde koruyucu rol oynamaktadır. Bunlar; A, C, D ve E vitaminleridir. Kolon kanserinden korunmak ya da hastalığın vücuda verdiği zararı en aza indirmek için öncelikle bol posalı, kalsiyumlu gıdalarla sağlıklı beslenmek, düzenli tuvalet alışkanlığı kazanmak, yürüyüş gibi egzersizler yapmakla bağırsak hareketleri artırılmalıdır. Riskin arttığı yaşlardan itibaren 5-10 yılda bir kolonoskopi yaptırmak ve yılda bir kez gaitada gizli kan bakılması gerekmektedir.
ERKEN TANI İÇİN DIŞKILAMA ALIŞKANLIKLARI TAKİP EDİLMELİ
Kolorektal kanserin erken tanısı için bazı belirtileri takip etmek çok önemlidir. Dışkılama alışkanlığındaki değişiklikler, kabızlık ve ishal, gaitada incelme kolon kanserinin önemli göstergeleridir. Zaman zaman gaita ile birlikte kan gelmesi ve kansızlık da mutlaka incelenmesi ve ileri tetkik yapılması gereken durumlardır.
Kolon kanseri ileri evrede bağırsakta tıkanmalara yol açar. İlerlemiş kolon kanserlerinde; karında ağrı, şişlik, ele kitle gelmesi, karında sıvı toplanması veya diğer organlara yapışarak aralarında fistül oluşması görülebilir. Kolon kanserlerinin en çok yayıldığı organ ise karaciğerdir. Bu nedenle karaciğerin de düzenli takip altında olması önemlidir.
ÖNCELİKLE TEDAVİ CERRAHİ
Kolon kanserinin tek ve en etkili tedavisi cerrahidir. Cerrahi başarılı bir şekilde yapılır ve kanserli bölge tam olarak etrafındaki lenflerle ile birlikte çıkarıldığında, hastanın yaşam süresi ve kalitesi de yükselir.
Ameliyatta kalın bağırsağın kanserli bölgesi çıkarılır ve kalan bağırsak uçları tekrar birbirlerine dikilerek bağırsağın devamlılığı sağlanır. Son yıllarda bu ameliyatlar laparoskopik yani karın duvarından açılan deliklerden girilerek, kalın bağırsağın kanserli kısmı çıkarılmakta ve bağırsak uçları tekrar birbirine dikilmektedir. Ameliyat sonrası bazı hastalar kemoterapi tedavisi de görmektedir.
İçeriği Paylaşın