Merdiven Altı Saç Ekim Merkezleri Turizme Zarar Veriyor!


Bizi Takip Et


Esra Kazancıbaşı İle Sağlık

Saç ekimi, Türkiye’nin sağlık turizminde en iddialı olduğu alanlar arasında başı çekiyor. Yılda ortalama 100 bin kişi saç ektirmek için Türkiye’yi seçiyor. Bunların çoğunu Birleşik Arap Emirlikleri’nden gelen kişiler oluşturuyor. Saç ekimi yaptırmak amacıyla Rusya, Kuveyt, Yunanistan ve İtalya’dan da çok sayıda erkek ülkemizi ziyaret ediyor.

Türkiye’nin saç ekimi konusunda cazibe merkezi olmasının başlıca sebebi tedavi maliyetinin batılı ülkelere göre çok daha düşük olması. Ülkemize gelen yabancılar saç ekimi için yaklaşık bin 500- 2 bin dolar para ödüyorlar. Amerika’da aynı işlemin maliyeti ise 20 bin doları bulabiliyor.

Tüp bebekten kanser tedavisine, ortopediden kalp cerrahisine kadar pek çok alanda dünyanının dört bir yanından ülkemize hasta geliyor. Sağlık turizminde gelir bakımından Amerika Birleşik Devletleri ve Almanya’dan sonrada üçüncü sıradayız. Gelen yabancı hasta sayısında ise dünyadaki beşinci ülkeyiz. Hükümetin başlıca amacı ise, Türkiye’yi sağlık turizminde lider ülke yapabilmek.

“MERDİVENALTI SAÇ EKİMİ YAPAN YERLER HIZLA ARTIYOR”

Halen ülkemize en çok hasta getiren tedavi olan saç ekiminin, yakın gelecekte Türkiye’nin sağlık turizmindeki imajının zedelenmesine ve dolayısıyla yabancı hasta kaybına yol açabileceği ifade ediliyor. Bu eleştiriler bizzat sektörün kendi içinden yapılıyor. Konuyla ilgili en çarpıcı açıklamalardan biri de önceki gün estetik, plastik ve rekonstrüktif cerrahi uzmanı Prof. Dr. Bülent Cihantimur’dan geldi.

Saç ekimi konusunda yasadışı, merdiven altı yerlerin sayılarının hızla arttığına dikkati çeken Prof. Dr. Bülent Cihantimur “Özellikle artık işsiz kalma sınırına gelen seyahat acenteleri bu konuya ön ayak oluyorlar. Lisanssız saç ekimi yapan işletmelere yabancı hasta bularak, turistlerin sağlıklarını tehlikeye atıyorlar. Sonuçlar o kadar kötü ve turistler o kadar çok mağdur ediliyor ki, işte bu da sağlık turizminin sonunu getirecek” şeklinde isyan ediyor.

Saç ekimi uygulamalarının ayakta teşhis ve tedavi yapan özel sağlık kuruluşlarında ve cerrahi müdahale birimi bulunan merkezlerde yapılabileceğini belirten Prof. Dr. Cihantimur  “İşlemin kaydı da yapılmalı ve açıkça belirtmelidir. Merkez bir acil üniteye ve en az bir ameliyat odasına sahip olmalıdır. Ancak yasadışı klinikler konut, ofis veya küçük hastanelerde bile faaliyet gösteriyorlar. Birçok ruhsatsız klinikte, tecrübesiz tıp öğrencilerine ve hatta tıp eğitimi olmayan kişilere saç ekimi yaptırılıyor. Bu denli önemli bir konu acilen masaya yatırılmalı, mantar gibi çoğalan yeni merdiven altı merkezlerin açılması önlenmelidir” şeklinde konuşuyor.

SAĞLIK TURİZMİNDE KOCAELİ DE İDDİALI!

Söz sağlık turizmden açılmışken Kocaeli’ndeki bir hastaneden bahsetmek istiyorum. Geçtiğimiz hafta VM Medicalpark Kocaeli Hastanesi’nin Genel Müdürü Doç. Dr. Soner Şahin’in “Hastemizi mutlaka görmelisiniz. Kocaeli’nde sağlık turizmini de hedefleyen örnek bir merkez oluşturduk” şeklindeki sözleri üzerine gazeteci merakıyla yola düştüm. Hastaneye girdiğimde ilk dikkatimi çeken hastalığın grisinin çöktüğü ruhları boğmayan, geniş ve ferah mimarisi oldu. Hasta yakınlarını canından bezdiren asansör kuyruğu da yoktu. Çünkü iki taraflı on asansör vardı. Ayrıca kadın doğum, kbb, göz, ortopedi gibi tüm klinikler kendilerine ayrılan özel bölümlerde toplanmıştı. Her bölümün hasta bekleme koltukları da kendi içindeydi.

Doç. Dr. Soner Şahin

2 milyon nüfusa sahip Kocaeli’nin yanısıra Sakarya, Bolu Düzce, Karabük ve İstanbul Pendik’e kadar geniş bir alandaki toplam 5 milyon kişiye hizmet verdiklerini belirten Doç. Dr. Soner Şahin “Sağlık turizmindeki öncelikli branşlarımız arasında ortopedi, estetik cerrahi ile beyin ve kalp damar cerrahisi başı çekiyor. Sabiha Gökçen Havalimanı’na yaklaşık 25-30 dakikalık bir mesafedeyiz. Hastanemizin hemen yanındaki otel ve alışveriş merkezi de yurt dışından gelecek hastalar için önemli imkanlar. Özellikle Körfez ülkelerinden, Orta Avrupa’dan hasta bekliyoruz. Makedonya, Kosova gibi ülkelerle de yakın temaslarımız var. Türkiye’nin 2020’li yıllar için hedeflediği sağlık turizmindeki liderlik pozisyonuna ciddi katkı sağlayabilmek başlıca amacımız” diye konuştu.

SAĞLIKTA TURİZMİNDE ARACI FİRMALARA AKREDİTASYON!

Gerek kamu hastaneleri, gerekse özel hastaneler tıp teknolojindeki yeniliklerle alt yapılarını geliştirip, deneyimli uzman hekimlerle kadrolarını güçlendirirken Türkiye’nin yakın gelecekte dünyada sağlık turizminin yıldızı olmaması için hiçbir neden yok. Yeter ki, Türkiye’nin imajına gölge düşüren  merdiven altı saç ekim merkezlerine “dur” densin. Yeter ki, yurt dışından hasta getiren aracı şirketler için Sağlık Bakanlığı’nın üzerinde çalıştığı akreditasyon kriterleri bir an önce belirlensin.

 

Esra Kazancıbaşı Öztekin

sagligimicin@gmail.com

Not: Bu yazı 5 Mart 2017  tarihinde Yenibirlik Gazetesinde yayımlandı.


İçeriği Paylaşın