Obezite Cerrahisinde Amaç Yaşam Kalitesini Arttırmaktır!

Obezite Cerrahisinde Amaç Yaşam Kalitesini Arttırmaktır!

Obezite Cerrahisinde Amaç Yaşam Kalitesini Arttırmaktır!

Bizi Takip Et


Obezite cerrahisi kimlere önerilir? Yürümenizi zorlaştıran, ayakkabılarınızı bağlamanıza engel olan, horlamanızın sorumlusu olarak gösterilen fazla kilolarınızdan ameliyatla nasıl kurtulabilirsiniz? Yurt dışından obezite cerrahisi olmak için Türkiye’ye gelmeyi planlıyorsanız tedavi için ne kadar zaman ayırmalısınız? Şişmanlık ameliyatı geçiren bir kişiyi neler bekler? Türkçapar Bariatrics’ten Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Türkçapar, obezite cerrahisi konusunda merak edilen işte bu tür soruların yanıtlarını veriyor:

Prof. Dr. Ahmet Türkçapar

DÜNYADA 500 MİLYON OBEZ VAR

“Obezite, sadece estetik bir problem değil; yol açtığı sağlık problemleriyle yaşamı kısaltan ciddi bir hastalıktır. Dünya Sağlık Teşkilatı (WHO) verilerine göre dünyada 500 milyon obez yetişkin bulunuyor ve Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de her üç kişiden biri obez. Obezite, diyabet başta olmak üzere hipertansiyon, uyku apnesi, kalp, kanser, siroz gibi birçok hastalığa davet çıkartmaktadır. Genetik bir zemin üzerinde, hormonal, metabolik, psikolojik, kültürel ve davranışsal faktörler obeziteye neden olabilmektedir. Örneğin; duygusal yeme bozukluğu da obeziteye yol açan önemli sebeplerden biridir.

4 SORUDA OBEZİTE CERRAHİSİ

  1. OBEZİTE CERRAHİSİ KİMLERE ÖNERİLİR?

Aşırı kilo problemi olan kişiler diyetle kilo verseler de 100 hastanın 97’si tekrar başlangıç kilosuna döner. Ortak hikayeleri yıllarca sayısız diyet yapmalarına karşın, verdikleri kiloları her seferinde fazlasıyla geri almalarıdır. Bu duruma ‘yo yo sendromu’ denir. Yani kişi kısa vadede kilo verse bile, bunu uzun süre koruyamaz ve geri alır. Bu gruba giren hastalarda obezite cerrahisi kapsamlı bir tedavi planı ile birleştiğinde en etkili ve kalıcı kilo verme yöntemidir. Cerrahideki amaç; kişinin kilosunu sağlıklı bir aralığa getirmek, yaşam süresini (ortalama 10 yıl) ve kalitesini arttırmaktır.

Hayatında iki defa diyet denemiş ve başarısız olmuş, vücut kitle indeksi (VKİ) 35-40 aralığında olan ve diyabet, insülin direnci, yüksek tansiyon, karaciğer yağlanması gibi yandaş hastalıkları olan kişiler cerrahiye adaydır. Eğer bireyin beden kitle endeksi 40 ve üzerindeyse yandaş hastalığa bakılmaksızın obezite cerrahisi yapılabilmektedir.

  1. OBEZİTE CERRAHİSİ ÖNCESİNDE HASTALARI NELER BEKLER?

Cerrahi için başvuran bir hasta ilk olarak birkaç gün süren dahiliye, endokrinoloji gibi uzmanların yer aldığı bir değerlendirme protokolünden geçer, bazı test ve tetkikler uygulanır. Obezite cerrahisi için İngiltere, Almanya, Hollanda gibi Avrupa’nın birçok ülkesinden Türkiye’ye hasta gelmektedir. Yurt dışındaki hastalar isterlerse bu testleri ülkelerinde yaptırıp, gönderebilir. Eğer obezite cerrahisine engel bir durumları tespit edilmezse ameliyattan bir gün önce Türkiye’ye gelmeleri mümkündür. Ameliyat öncesinde kişilere şişmanlık durumlarına göre haftalık özel diyet verilmektedir.

  1. TÜP MİDE AMELİYATI (SLEEVE GASTREKTOMİ) NASIL YAPILIR?

Tüm obezite cerrahileri laparoskopik yöntemle; yani kapalı olarak gerçekleştirilir. Bu nedenle ağrı çok azdır. Hastanın iyileşme süresi ve normal yaşama dönüşü ise çok hızlıdır.

1990 yılından bu yana bin 500’ün üzerinde hastaya laparoskopik olarak cerrahi tekniklerle tedavi uyguladık. Obezite cerrahisinde birçok yöntem vardır; ancak en sık uygulanan yöntem tüp mide ameliyatıdır. Ağır şeker hastalığı varlığında hastalara ‘gastrik bypass’ adı verilen bağırsakların kısaltıldığı bir ameliyat yapılmaktadır.

Tüp mide ameliyatı, midenin yüzde 80’lik bölümünün çıkartılması ve muza benzeyen bir tüp şeklinde yeni bir mide oluşturulması yöntemidir. Operasyon ile küçültülecek midenin yeni şekli ve miktarının hormonal değişikliğe olumlu etki etmesi açısından ameliyatın doğru bir hesaplama ve teknikle yapılması gerekir. Daha sonra kalan mideye özel bir dikiş tekniği uygulanır ve böylelikle operasyon sonrası kaçak riski en aza indirilir. Bu operasyon deneyimli bir hekim tarafından yapıldığı takdirde sadece safra kesesi ameliyatı kadar risklidir.

Ameliyat genel olarak iki saat kadar sürer. Etkili kilo verme süresi 1-1.5 yıl kadar devam eder. Bu süre içinde hastalar ameliyatın hormonal etkileri sayesinde çok az açlık çekerler, yeme istekleri çok aza iner ve kilolarının neredeyse yüzde 80’ini verirler. Kilo vermenin yanı sıra diyabet, uyku apnesi, yüksek tansiyon, kolesterol yüksekliği gibi yandaş hastalıklarda da kısa bir süre içinde düzelme görülmektedir.

  1. OPERASYON SONRASI HASTALARI NELER BEKLER?

Obezite cerrahisi sonrası hastalar, 1-2 saat içinde ayağa kalkar ve 3 gün hastane istirahatinin ardından taburcu edilir. Kişi ortalama 7 gün sonra işine dönebilir ve en az 3 hafta geçtikten sonra denize, havuza girilebilir. Yurt dışından gelen kişiler 7. gün kontrollerinin ardından isterlerse ülkelerine dönebilir. Ancak cerrahi sonrası hasta ile iletişim devam etmelidir. Rutin kontrolleri dışında hastaya bundan sonraki yaşamında neler yapması, nasıl beslenmesi gerektiğine dair eğitimler verilmelidir. Çünkü cerrahi kadar cerrahi sonrası yaşam da önemlidir. Hasta bir sorun yaşadığında hekimine ulaşabilmelidir. IFSO (International Federation for the Surgery of Obesity) takibi sonrası verilen ‘Center of Excellence’ yani ‘Mükemmeliyet Merkezi’ sertifikası ile kliniğimizde bariatrik hemşiresi, psikolog ve diyetisyenlerle hastalara yaşam boyu ücretsiz olarak yardımcı olunmaktadır. Hasta ile etkili iletişim sürecini devam ettirebilmek amacıyla her ay eğitim toplantıları düzenlenmektedir. Obezite cerrahisi bir ekip işidir ve verilen bu eğitimlerle hastaların ilerleyen dönemlerde verdiği kiloları geri almaları engellenmiş olur.”

BARİATRİK MUTFAK İLE SAĞLIKLI VE LEZZETLİ TARİFLER

Obezite cerrahisi geçiren hastalara ameliyat sonrası yiyebilecekleri sağlıklı, lezzetli ve farklı seçenekler sunmak için kurduğumuz Bariatrik Mutfak, her gün yeni gurme yemeklerin paylaşıldığı bir platform. Sağlıklı ve lezzetli tarifler, platformun web sitesi ve sosyal medya adresleri üzerinden sadece klinik hastalarıyla değil; tüm dünyadaki bariatrik hastalarıyla ücretsiz bir şekilde paylaşılıyor. Bariatrik mutfakta amaç, obezite cerrahisi sonrasında hastalara yemek seçeneklerinin aslında ne kadar fazla olduğunu gösterebilmek. Diyetisyen kontrolünde hazırlanan tariflerin ortak özelliği protein değerlerinin arttırılması, karbonhidrat değerlerinin ise azaltılmasıdır. Bariatrik Mutfak’ta iskender, pizza, lahmacun, makarna olmak üzere her yemek var ama bu tariflerin içindeki karbonhidrat değerleri oldukça az. Cheesecake, dondurma, sufle var; ama bu tatlıların içinde rafine şeker yok.

Web sitesi: www.bariatrikmutfak.com

Instagram: /bariatrikmutfak


İçeriği Paylaşın