Osteoporoz, Kırık Riskini Artırıyor

Osteoporozun sonucu daima kırık mıdır? Kuşkusuz hayır. Fakat bu olasılık giderek tırmanıyor. Bizler de bunu önlemeye çalışıyoruz. Bugün için 50 yaşındaki bir kadının hayatı boyunca kalçasını kırma riski yüzde 17’dir. 70 yaşını aşan kadınların ise yüzde 40’ı kalça kırığı ile karşılaşırlar. Kadınların yüzde 40’ı, 80 yaşına gelmeden en az bir omurgasını kırmaktadırlar. 50 yaş ve üzerindeki kadınların Yüzde 15’inin ise el bileği kırılacaktır. 90’ lı yıllarda A.B.D.’ de yılda 1.300.000 kırık meydana gelmekteydi. Bunun 500 bini omurgada, 250.000’ i kalçada, 225.000’ i ön kolda olmuştur. Yani yaşam süresi arttıkça bu olasılık giderek artacak demektir. Zira 2050 yılında dünyada sadece osteoporoza bağlı 4.5 milyon kalça kırığı görüleceği tahmin ediliyor. Önümüzdeki 60 yıl içinde dünyada osteoporoza bağlı kırık görülme sıklığının 3 kat artması bekleniyor. Prof. Dr. Turgut Göksoy,soruları yanıtladı.

DÜŞME VEYA ÇARPMA OLMADAN KIRIK OLUŞABİLİR Mİ?
Nadiren belirgin bir neden olmaksızın veya kırılmayı gerektirmeyecek basit kayma veya çarpmalarla bile osteoporoza yakalanmış kemikler kolayca kırılabilir. Normal koşullarda insanlar bir oturma mesafesinden yere düştüklerinde bir şey olmaz. Ancak bu hastaların çok daha kısa mesafelerden düşmeleri ile veya basit bir hapşırmaları ile bile kemiklerinde kırıklar meydana gelebilmektedir. Hatta durup dururken kemiğin kırıldığı ve buna bağlı olarak kişinin dengesini kaybedip düştüğü durumlar bile olabilir.

KIRIKLARDA YAŞAM TEHLİKESİ VAR MI?
Kaburga ve omurga kırıkları en sık rastlanılan çoğu kez de hasta veya hekim tarafından fark edilemeyen kırıklardır. Üst üste tekrarlama olasılığı vardır. O vakit şiddetli ağrılar ve boy kısalması, kamburluk oluşumu gibi durumlarla kendini belli eder. Fakat genellikle hayati tehlike yoktur. Fakat kalça kırıkları öyle değildir. Zira kalçasını kıran yaşlıların ,dörtte biri bir daha ayağa kalkamayacak ,yani YATALAK olacaktır. Kalça kırığından sonraki 1 yıl içerisinde ölüm yüzde 12 ile 30 oranında görülür. Bunun büyük bir kısmı ilk 3 ay içerisinde olur.

Kaynak: Prof. Dr. Turgut Göksoy web sitesi
(www.kemikerimesi.net)