Paratiroid Bezi Hastalıklarının Tanı ve Tedavisi

Paratiroid Bezi Hastalıklarının Tanı ve Tedavisi

Paratiroid Bezi Hastalıklarının Tanı ve Tedavisi

Bizi Takip Et


Paratiroid hormonu ne işe yarar? Vücudumuzun hangi bölgesindedir? Paratiroid bezi hastalıkları nelerdir? Hiper paratiroidizm hastalığının belirtileri nelerdir? Hiperparatiroidizm en çok hangi hastalıklarla karıştırılır? Hiperparatiroid hastalığı nasıl tedavi edilir? Tedavide cerrahinin yeri nedir? Cerrahideki son gelişmeler nelerdir? Ameliyat süreci nasıl ilerler? Pipoparatiroidizm hastalığının belirtileri nelerdir? Tedavisine yaklaşım nasıldır? Paratiroid bezinin tümörleri olur mu? Endokrin cerrahisi ne demektir?

Endokrin Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Serdar Tezelman paratiroid bezi hastalıklarının tanı ve tedavisini Sağlığım İçin Herşey’de anlattı.

VİTAMİN D3 SEVİYESİNE DİKKAT!

. Paratiroid hormonu ne işe yarar? Vücudumuzun hangi bölgesindedir?
“Paratiroid bezleri, tiroid bezinin arkasına yerleşmiş 4 adet bezden oluşur. Takriben yüzde 85-90 populasyonda 4 bezdir ama bazen 3 tane olabilir. Bazı kişilerde de 5-6 tane olabilir. Yaklaşık 5 milim kadar bezelye tanesi büyüklüğünde sarı renkli küçük organlardır. Ama önemli fonksiyonları vardır. Bunlardan en önemlisi de vücudumuzun kalsiyum dengesini sağlayan parathormonu salgılamasıdır. Aynı zamanda aldığımız vitamin D3 seviyesinden de etkilenen bir hormondur. Yetersiz bir vitamin D3 seviyesi söz konusu olduğunda  parathormonda yükselmeler görülür. Bu yükselmeler de çeşitli bozukluklara ve rahatsızlıklara yol açar.”

İKİ ÖNEMLİ HASTALIĞI VAR!

. Paratiroid bezi hastalıkları nelerdir?
“İki önemli hastalığı vardır. Bu hastalıklar da fonksiyonuyla ilgilidir. Biri hiperparatiroidizm denilen paratiroid bezlerinin aşırı çalışmasına bağlı ortaya çıkan bir hastalık tablosudur ve kanda kalsiyum yükselmesine yol açar. Diğeri ise paratiroid bezinin eksik fonksiyonuna bağlı hastalık olan pipoparatiroidizmdir. Bu hastalığa çok seyrek rastlanır ama bazen de beslenmelerinin bozulması veya cerrahi esnasında tiroid bezle birlikte çıkması sonucu ameliyat sonrası takiplerde kalsiyum düşmelerine yol açabilir.”

“HİPERPARATİROİD BÖBREK TAŞLARINA YOL AÇABİLİR

. Hiperparatiroidizm hastalığının belirtileri nelerdir?

“Kemiklere etkisi: Hiperparatiroidizmde parathormon kanda yükseldiği zaman fonksiyonunu doğrudan kemikler üzerine yapar ve kemiklerden kalsiyumu alır. Kemikleri eritmeye başlar. Bunun sonucunda kemik metabolizmasında kemik yoğunluğu azalması (osteopeni) olur. Daha ileri aşaması olan kemik erimesi (osteoporoz) kadınlarda çok sık rastlanan bir tablodur. Diğer taraftan ilerleyen devrelerde patolojik kemik kırıklarına, kemik kistlerine yol açabilir. Hatta selim karakterde kemik tümörlerine de rastlanmıştır. Günümüzde bu tip hastalıklara varmadan çok daha erken teşhis edilmektedir.

Kaslara etkisi: Paratiroid bezinin fonksiyonlarının etkisi aynı zamanda kas metabolizması üzerinde de vardır. Parathormona bağlı olarak kanda aşırı miktarda kalsiyum yükselmesi kemiklerde, kaslarda, eklemlerde ağrılara neden olur. Hastalar sırt ağrılarından yakınır. Kanda aşırı kalsiyum yükselmesine bağlı olarak mide salgısının artmasını ölçen duodenal ülser görülür. Ülser hastalığı gastrite yol açabilir veya pankreas ataklarına yol açar; pankreatitler görülebilir.

Kardiyovasküler sisteme etkisi: Kanda kalsiyum yükselmesi kardiyovasküler sistemi de etkiler. Çarpıntılar, elektrokardiyografide (EKG) düzensiz ritim bozukluklarına rastlanır. Hatta bazen kalsiyum kanda o kadar çok yükselir ki hiperkalsemik kriz denilen tabloya rastlanır. Bunlarda kalp ritim bozuklukları komaya varan sonuçlara yol açabilir.

Santral sinir sistemine etkisi: Santral sinir sistemi de kalsiyum yükselmesini etkileyebilir. Çoğu hastalar psikiyatri kliniklerine başvurur. Ama kökeni araştırıldığında bazen hiperkalsemiğin birtakım depresif bozukluklara yol açtığı görülür.

Üriner sisteme etkisi: Diğer taraftan aşırı kalsiyum yükselmesi üriner sistemi de etkiler; böbrek taşlarına yol açabilir. Böbrek taşlarının yüzde 7’sinden hiperparatiroidi sorumludur. Hatta bazen tamamen böbrek pelvisini kaplayan taşlara sebep olabilir.

Prof. Dr. Serdar Tezelman

EN ÇOK HANGİ HASTALIKLARLA KARIŞTIRILIYOR?

. Hiperparatiroidizm en çok hangi hastalıklarla karıştırılır?
“En çok sırt ağrıları ve kemik erimeleri ile karıştırılır. Aslında bu hastalık çok eski bir hastalık değildir. 75-100 yıl evvel ilk defa kemik kistleriyle tanınmıştır. 50’li yıllarda böbrek taşlarını araştırırken sık rastlanmıştır. 90’lı yıllardan sonra da  check-up programlarında, taramalarda kalsiyuma bakılması çok erken devrede bu hastalık tanısını koymamızı sağlamıştır.”

. Hiperparatiroidizm kandaki kalsiyum değeriyle mi anlaşılır?
“Hiperparatiroidizm çoğunlukla kalsiyum yükselmesine yol açar. Nadiren de olsa kalsiyumun normal seyrettiği, parathormonun yükseldiği durumlar da vardır. Ama şüphelenildiği durumlarda önce kalsiyuma değil kalsiyumun yanında parathormona da bakmak gerekir. Ayrıca vitamin D3 seviyesine ve fosfora da bakılmalıdır.”

ERKEN TEŞHİS İÇİN PARATHORMON TESTİ YAPILMALI

. Parathormona rutin bakılmaması bu hastalıkların tanısının geç konmasına sebep olur mu?
“Parathormona rutin bakılmaması bu hastalıkların tanısının geç konmasına sebep olur. Ama artık ülkemizde paratiroid bezi hastalıklarına karşı farkındalık arttmıştır. Bu sayede daha erken dönemde aile hekimleri tarafından teşhis edilmektedir. Ancak parathormona rutin bakılmamaktadır. Böyle bir semptom varsa örneğin osteopeni başlangıcı varsa bakılır. Hiperparatiroidi genellikle kadınlarda görülür (1 erkeğe karşılık 4 kadında). Populasyona bakıldığında 2 binde 1 erkekte görülürken 500’de 1 kadında görülür. Batılı ülkelerde çok yaygındır ve ülkemizde de giderek artmıştır.”

. Altta yatan nedenin hiperparatiroid olduğu bir hastalık teşhis edilmezse ne tür yaşamsal problemlere yol açar?
“Hiperkalsemik krizi tedavi edilmezse yüksek değerlere ulaşan kalsiyum kalp durmalarına yol açar. Seyrek görülse de ani ölümlere de yol açar.”

HİPERPARATİROİDİN CERRAHİ TEDAVİSİ

. Hiperparatiroid hastalığı nasıl tedavi edilir? Tedavide cerrahinin yeri nedir?
“Hiperparatiroid tanısı konduğu zaman bunun sebebi 4 tane bezden bir tanesinde adenom denilen selim karakterde bir büyüme olmasıdır. Bunun kanserleri çok nadirdir (yüzde 1). Bu metabolik bir hastalığa yol açar. Ama metabolik bozuklukları kanserden daha kötü olur. Teşhis için eğer biyokimyasal olarak hiperparatiroid tanısı konmuşsa mutlaka ya ultrasonla ya çekilecek olan sintigrafik yöntemlerle hangi bezin hasta olduğunu ortaya koymak gerekir. Hastaların yüzde 80-85’inde tek bez hastalığıdır; çoğunlukla adenom şeklinde bir tane bez hastalanır. Çok nadiren iki adenom olur. Genellikle menopoz çağında 2 adenom olma olasılığı biraz daha fazladır. 4 bezi tutan vakalar daha çok ailevi durumlarda, D vitamini yetersizliğinin yaygın olduğu durumlarda ya da böbrek yetersizliğinde görülebilir. 4 bez hastalığında 4 bezin 3,5’u çıkarılır; vücuda denge sağlaması için yarısı bırakılır. Tek bez hastalığı olduğu için tedavisi kesin olarak cerrahidir. Tek bez olan adenom cerrahi yöntemle çıkarılır.”

CERRAHİDE SON GELİŞMELER

. Cerrahideki son gelişmeler nelerdir? Ameliyat süreci nasıl ilerler?
“Eskiden 2 taraflı açılır 4 bez de görülürdü. Bugün gerek görüntüleme yöntemleri ultrasonda olsun yüksek mega hertzli probların kullanılması gerek sintigrafideki yeni yöntemler bize tek bez hastalığının lokalizasyonunu gösterir. Biz de o zaman odaklanmış cerrahi uygularız. Genellikle 1-1,5 cm’lik cilt kıvrımları kullanılarak daha estetik yapılır. Laparoskopik de yapılabilir. Son yöntemlerde izsiz denilen ağız içinden yapılmaktadır. Hastalarıma pek önermediğim bu yöntemde ağız boşluğu içerisinden de yapılır; dudaktan girilir ama bunlar daha gelişmekte olan bir cerrahidir. Focus denilen odaklanmış cerrahinin deneyimli kişilerle yapılması son derece önemlidir. Çünkü embriyolojik olarak bu bez her zaman normal yerinde bulunmaz. Tiroidin arkasında olduğu gibi yemek borusunun arkasına da kaçabilir. Ses tellerine giden sinirle yakın ilişkisi vardır; çok deneyimli hekimlerce yapılmazsa ses kısıklığına yol açılabilir. Son teknolojilerden bir tanesi de hızlı parathormon tahlilinin yapılmasıdır. Parathormonu çıkardıktan 10 dakika sonra kanda parathormon ölçümü yapılır. Genellikle 25-30 dakika içerisinde alacağınız cevap da eğer paratiroid seviyesi normalin altına düşmüşse ya da ameliyat öncesi örneğin yüzde 50’nin daha altına düşmüşse bu hasta başarılı bir ameliyat olmuştur.”

PİPOPARATİROİDİZM HASTALIĞININ BELİRTİLERİ

. Paratiroid hormonun yavaş çalışması pipoparatiroidizm hastalığının belirtileri nelerdir? Tedavisine yaklaşım nasıldır?
“Premier olarak bezin az çalıştığı bağışıklıkla alakalı (otoimmün) birtakım diğer hastalıklar da vardır. Bu durumda ikisinin de ortak özelliği çıkar. Kanda kalsiyumun düşmesi sonucu ellerde, dudaklarda, parmak uçlarında uyuşukluk olur. Kasılmalar görülebilir. Çok düştüğü zaman elde kasılmalar ortaya çıkabilir. Bu durumda kalsiyum replasmanı D vitamini verilmesi gerekebilir. Cerrahilerde tecrübeli hekimler olsanız bile kalıcı bir şey olma ihtimali yüzde 1’den azdır; ama geçici olabilir. Bu bezler beslenmesi bozulsa bile bir müddet sonra çalışmaya başlar. Yeter ki yerinde kalsın yani dışarı çıkmış olmasın. Dışarı çıksa bile 4 tane bezden bir tanesi belki yapılan kanser ameliyatında göz ardı etmek mümkündür; geri kalan bezler yeterli miktarda hormonu salgılar.”

‘‘PARATİROİD KANSERLERİ SEYREK GÖRÜLÜR’’

. Paratiroid bezinin tümörleri olur mu?
“Paratiroid bezinin kanserleri son derece seyrektir; yüzde 1-3 arasında görülür. Kanserleri olduğu zaman tiroitle birlikte o bölge temizlenir ve çok yüz güldürücü sonuçlar alınır.”

ENDOKRİN CERRAHİSİ NE DEMEK?

. Endokrin cerrahisi ne demektir?
“Endokrin cerrahisi, genel cerrahi içerisinde hormon salgılayan bezlerin cerrahisidir. Bu, tiroid bezi, paratiroid bezi, böbrek üstü bezi (adrenal bezler) ve pankreasın hormonal salgılayan dokusunun cerrahisidir. Bu hastalıkların seyrinde ve cerrahisinde karşılaşılabilecek sorunlarla baş edebilmek belli bir deneyim gerektirir. Türkiye’nin tüm illerindeki devlet ve üniversite hastanelerinde endokrin cerrahisiyle uğraşan hekimlerimiz bulunmaktadır.”


İçeriği Paylaşın