Parkinson Pil Tedavisi Nedir? Parkinson Beyin Pili Kimlere Takılır?
Parkinson hastalığının beyin pili ile tedavisini Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Sait Öztürk, Sağlığım İçin Herşey'e anlattı.
Bizi Takip Et
Parkinson hastalığının beyin pili ile tedavisini Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Sait Öztürk anlattı.
PARKİNSON HASTALIĞININ NEDENİ VE BELİRTİLERİ
. Parkinson nasıl bir hastalıktır? Genellikle hangi yaşlarda görülür?
‘‘Parkinson hastalığı genelde ellerde titreme, vücutta katılık, harekete başlayamama ya da başladığı hareketi devam ettirememe şeklinde ortaya çıkan bir nevi hareket bozukluğudur. Parkinson hastalığı ileri yaş hastalığıdır. Genellikle 50’li yaşlardan sonra sık görülür. Ama çok düşük oranda genetik Parkinson rahatsızlığı da vardır ve daha erken yaşlarda karşımıza çıkar. Beyin hücreleri belirli bir miktarda bazı kimyasallar üretir. Bunlardan biri de dopamindir. Parkinson hastalığının temel sebebi beyinde yeteri kadar dopaminin üretilememesidir. Dopamin seviyesine bağlı olarak vücutta genelde titremeler, katılıklar, harekete başlayamama gibi sorunlar orta çıkar. Öncelikle nörologların takibinde olan bu hastaların tedavisinde beyinde üretilemeyen dopamin dışardan hap olarak alınır. Hastalığın ilk birkaç yılında hasta bir balayı dönemi geçirir. Genellikle ilk üç yıl dışardan alınmış olan dopamin içerikli haplar sayesinde hastanın şikayetleri belirgin oranda geriler. Ancak bu balayı dönemi üçüncü yılın sonunda çoğu hastada biter ve ilaç dozları yetersiz gelir. Daha yüksek dozda ilaç almak zorunda kalırlar ve buna rağmen etkin titreme ya da vücutta katılık üzerinde bir kontrol sağlanamaz. Öte yandan, yüksek doz ilaca bağlı vücutta istemsiz kıvrılmalar, bükülmeler olarak tanımladığımız diskinezik sorunlar ortaya çıkar. İşte bu süreç içerisinde yine nörolog, beyin cerrahı ve psikiyatristen oluşan bir hekim ekibi hastayı değerlendirir. Değerlendirmenin sonunda hastaya beyin pili ameliyatına uygunluk verilirse beyin pili ameliyatı açısından tedavi şansı hastaya sunulur.
BEYİN PİLİ AMELİYATI NASIL YAPILIYOR?
Beyin pili ameliyatının riski oldukça düşüktür. İki aşamalı yapılır. Beyin pili ameliyatında beynin içine herhangi bir pil yerleştirilmez. Beyinde bir fasulye büyüklüğündeki çekirdeğin içerisine çift taraflı özel bir çerçeve yerleştirilerek hatasız bir şekilde kablolar yerleştirilir. Bu kablolar ameliyat esnasında kontrol edilir. Hasta uyanık olur ve bizimle ameliyata eşlik eder. Baştan sona bu kablolar yerleştirilir ve pil geçici olarak çalıştırılır. Tam olarak etkin bir sonuç alıyor muyuz, doğru yerde miyiz ve etkin sonuç aldığımız yerde olası bir yan etki var mı yok mu bunlar ameliyat esnasında görülür. İşte bu sebeple hastaya genel anestezi uygulanmadan lokal anestezi eşliğinde işlem yapılır. Bu işlemin hemen ardından da hasta uyutulur ve göğüs bölgesine pil yerleştirilir. Ortalama iki hafta sonra pil çalıştırılır ve hastanın uzun dönemde etkin hale gelmesi beklenir.’’
BEYİN PİLİ HANGİ HASTALARA TAKILIYOR?
. Erken tanı almış ve beyin pili takılmış bir hasta ne oranda düzelir?
‘‘En az üç yıl boyunca ilaçlarını kullanıp erken dönemde yanıt alan ve balayı dönemi bittikten sonra ilaçların dozu yükseltilmesine rağmen etkin bir yanıt alamayan ya da etkin bir yanıt almasına rağmen yüksek doz ilaç kullanımına bağlı yan etkiler ortaya çıkan bir Parkinson hastası geciktirilmeden beyin pili için değerlendirilmelidir. Pil cerrahisi uygulandıktan sonra hasta sıkı takip edilir. Eğer yurt dışından gelen bir hasta ise erken dönemde en az bir ay Türkiye’de kalmalıdır. Çünkü ameliyattan iki hafta sonra pil çalıştırılır; sonraki iki hafta pil yavaş olarak yükseltilir. Ardından üçüncü ve altıncı ayda toplam altı ay içinde üç defa kontrol olması istenir. Beyin pili ameliyatlarının başarısını belirleyen en önemli faktörlerden bir tanesi uygun hastayı seçmek, ikincisi titiz bir cerrahi uygulamaktır. Bu cerrahi tedavide beyinin içerisinde kabloyu yerleştirdiğimiz küçük çekirdek, ortalama 12 milimetrelik bir fasulye büyüklüğündedir. İşte bu çekirdeğe hatasız bir şekilde özel bir çerçeve eşliğinde cerrahi tedavi uygulanır.
PİLİN ETKİSİ NE ZAMAN GÖRÜLMEYE BAŞLANIYOR?
Uzun dönem sonuçlarına bakıldığında ise hastaların operasyondan sonraki üçüncü ayında tam olarak etkisi görülmeye başlanır. Şikayetlerde ortalama yüzde 80-90 oranda gerileme beklenir. Parkinson hastalığı hep titreme olarak düşünülür ama bu hastalarda duygu durum bozuklukları da olur. Bu hastalarda uyku bozuklukları da karşımıza çok çıkar. Pilin, ameliyattan sonra bu şikayetler üzerinde de olumlu katkıları olur. Ancak üç yıl ilaç kullanmış ve fayda görmemiş her Parkinson hastasına pil takılmaz. Çünkü kontrol altına alınamayan ciddi psikiyatrik hastalık bulunan hastalara beyin pili yapılması uygun değildir. O sebeple zaten bir konseyin içerisinde psikiyatr ve nörologla beraber hasta tüm detaylarıyla incelenir ve ona göre karar verilir.’’
TEDAVİ İÇİN YURT DIŞINDAN GELEN HASTALAR NASIL TAKİP EDİLİYOR?
. Yurt dışından tedavi için başvuran hastalarda süreç nasıl işliyor? Beyin pili takip nasıl yapılıyor?
‘‘Türkiye olarak sağlık alanında hem çok deneyimli hem de dünyadaki teknolojiyi yakından takip eden ve bu teknolojiyi en etkin kullanan ülkelerden biriyiz. Pil teknolojilerinde de en günceli takip edip hastalarımızda uyguluyoruz. Normalde beyin pillerinin ömrü 4-5 yıldır ancak şarj edilebilen pil teknolojilerinde bu ömür 15-18 yıla kadar uzamaktadır. Yurt dışından gelen hastalar başta olmak üzere tüm hastalara elimizden geldiği kadar şarj edilebilen teknoloji uyguluyoruz. Ortalama 3-4 haftada bir 15-20 dakikalık süre içerisinde ve hasta ister alışveriş merkezinde, ister evinde, ister araçla seyahat halinde olsun kablosuz bir cihaz sayesinde enerji transferi yaparak pilin şarjını sağlıyoruz. Yurt dışından başvuran hastalara bize ulaşabilecekleri bir telefon numarası veriyoruz ve bunun üzerinden detaylı bilgilerini istiyoruz. Kaç yıldır Parkinson hastası olduğu, hangi ilaçları kullandığı, ilaçlara erken dönemde iyi yanıt alıp almadığı gibi teknik sorular soruyoruz. Ayrıca gündelik yaşam aktivitelerini gösteren birkaç video kesitleri istiyoruz. Ön değerlendirmeleri bu şekilde yaptıktan sonra hastayı çağırıyoruz. Hastayı konseyde değerlendirip uygunluk verirsek cerrahisini yapıyoruz. Cerrahi sonrasında da hastalarla iletişimimizi asla koparmıyoruz; 24 saat boyunca iletişim kurabilecek şekilde bir telefon bağlantısı oluşturuyoruz. Bazı hastalarımız pilin ayarlamalarını yaşadığı ülkede yaptırmak istiyor. O gibi durumlarda da oradaki meslektaşlarımızla iletişime geçip uzaktan video konferans yaparak oradaki nörolog meslektaşlarımızla hastanın pil ayarlama süreciyle ilgili teknik destekte bulunuyoruz.’’
İçeriği Paylaşın