Retinanın Cerrahi Gerektiren Hastalıkları

Retinanın Cerrahi Gerektiren Hastalıkları

Retinanın Cerrahi Gerektiren Hastalıkları

Bizi Takip Et


Gözdeki retina tabakası ne işe yarar? Görmeyi nasıl sağlar? Retinada görülüp cerrahi tedaviyle düzelme şansı bulunan hastalıklar hangileridir? Retina dekolmanı nasıl bir hastalıktır? Daha çok kimlerde görülür? Retina yırtığı ne tür yakınmalar ortaya çıkar? Retina dekolmanında görme kaybı riski de var mıdır? Gözde sinek uçuşmaları, ışık çakmaları gibi durumlar olduğunda ne kadar sürede doktora başvurulmalıdır? Diyabetik retinopati nedir? Hangi faktörlere bağlı olarak ortaya çıkar? Ne tür şikâyetlere yol açar? Diyabetik retinopatiye nasıl bir cerrahi tedavi uygulanır?

Memorial Bahçelievler Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Muzaffer Öztürk, retinanın cerrahi gerektiren hastalıklarını tüm yönleriyle Sağlığım İçin Herşey’de anlattı.

‘‘RETİNA HASTALIKLARINDA HASARLAR KALICIDIR’’

. Gözdeki retina tabakası ne işe yarar? Görmeyi nasıl sağlar?
“Retina tabakası gözün arka kısmındadır. Gözün ön tarafında kornea tabakası vardır. Sonra renkli gözün iris tabakası, hemen arkasında göz merceği vardır. Göz merceği yaşlanınca katarakta döner. Retina ise en arkada olup gözün iç yüzeyini kaplayan tabakadır. Sinir tabakasıdır ve ışığı algılayan tabakadır. Bu yüzden retina hastalıklarının önemi çok fazladır.  Örneğin katarakt çok ilerlese bile alırsınız, hastanın görmesi tamamen eski haline kavuşabilir. Ama retina hastalıkları öyle değildir. Retina hastalıklarında hasarlar kalıcıdır. O yüzden retina hastalıklarının tedavilerinde gecikmemek çok önemlidir.’’

CERRAHİ TEDAVİYLE DÜZELEBİLEN RETİNA HASTALIKLARI

. Retinada görülüp cerrahi tedaviyle düzelme şansı bulunan hastalıklar hangileridir?
“Retinanın cerrahi tedaviyle düzelebilen hastalıkları temel olarak iki gruptur. Retinanın bir kendi hastalıkları vardır. Örneğin yaşa bağlı veya değişik kazalar sonucu ortaya çıkabilen retina yırtıkları ve retina yırtıklarından sonra retina dekolmanları vardır. Bunlar ameliyatla tedavi edilir. Bir diğer grup, makula dediğimiz retinanın merkezini etkileyen hastalıklardır. Epiretinal membran denilen makulanın üzerini bir zar kaplaması gibi hastalıklar retinanın kendi hastalıklarıdır ve cerrahiyle çok iyi düzeltilebilen hastalıklardır. Bir de vücudun diğer hastalıklarından etkilenen retina hastalıkları vardır. Örneğin şeker hastalarında damarlar bozulur, retina damarları da bozulur. Kanamalar ve anormal doku üremesi sonucu retinanın çekilmesi, retinanın yeniden retraksiyonel dekolman denilen ayrılması söz konusu olur. Yüksek tansiyona bağlı damar tıkanıklıkları, göziçi kanamalar da yine cerrahi gerektiren retina hatalıklarının başında gelir.’’

RETİNA DEKOLMANININ TEDAVİSİ

. Retina dekolmanı nasıl bir hastalıktır? Daha çok kimlerde görülür?
“Retina dekolmanı, retinanın tabaka olarak yerinden ayrılmasıdır. Retina yırtığı tabiriyle biraz karışır. Ama retina dekolmanlarının çoğu önce yırtıkla başlar. Retina dış kısımları bazı insanlarda incedir. Özellikle de 3 numaranın üzeri miyoplarda retina daha ince olur. Bunlar en riskli hasta grubudur. Ayrıca göz kazalarına bağlı retina yırtıkları olabilir. Bir de genetik yatkınlık dolayısıyla retina yırtığı oluşur. Retina yırtıldıktan sonra o yırtığın içine sıvı girerek retina tabaka olarak ayrılır. Buna retina dekolmanı denir. Cerrahiyle tedavi edilmesi gereken bir durumdur. Ama hastalık yırtık aşamasında yakalanabilirse yırtığın etrafına yapılacak bir lazer tedavisiyle hastalığı ameliyatsız çözmek mümkündür. Retina yırtığı aşamasında yakalanamayıp retina dekolmanı gelişmişse değişik yöntemlerle yerine tekrar yapıştırılarak  retina tedavi edilir. Bu konuda değişik ameliyat yöntemleri vardır. Ya göz dışarıdan silikon süngerler kullanılarak silikonlanır ya da daha ileri hastalarda gözün içine girilerek retina göz içerisinden tamir edilir.  Gerekli görülürse göz içine gaz veya silikon verilir. Retina yırtığında hastalık ilerlediyse ve görme merkezini etkilemeye başladıysa ameliyat çok acildir. O yüzden retina yırtığının belirtileri iyi bilinmelidir.’’

Op. Dr. Muzaffer Öztürk

GÖZDE OLMAYAN IŞIK PARLAMALARINA DİKKAT!

. Retina yırtığı ne tür yakınmalar ortaya çıkar?
“Retinada sadece ışık algılayıcılar vardır; ağrı algılayıcılar yoktur. Dolayısıyla retina yırtılırken ağrı hissedilmez; tamamen ağrısız olur. O yüzden hastalar ışık hisseder. Bazıları; ‘şimşek çakıyor gibi’ der. Olmayan ışıkları görür. Özellikle de karanlıkta olmayan ışık parlamaları görülüyorsa bu retina yırtığının bir belirtisidir. Bir diğeri de yırtıldıktan sonra göz içerisine dökülen hücreler, kanlar, siyah sinek uçuyor görüntüsü oluşturur. ‘Gözümde ışıklar çaktı, flaşlar patladı, arkasından da sinek uçuşması başladı’ deniyorsa gözde retina yırtığı olma olasılığı oldukça yüksektir. Acil bir durumdur. Bir an önce doktora müracaat etmek gerekir. Çünkü bu aşamada yakalanabilirse lazer tedavisiyle ameliyatsız tedavi edilebilir. Eğer geç kalınırsa iş retina dekolmanına döner. Cerrahi çok zor ve zahmetlidir. Göz küçüktür ama retina dekolmanının gerçekten çok zahmetli bir süreci vardır.’’

GÖRME KAYBI RİSKİ VAR MI?

. Retina dekolmanında görme kaybı riski de var mıdır?
“Retina dekolmanında erken teşhis ve tedavi çok önemlidir. Hastaların çoğu erken teşhisle özellikle görme merkezi etkilenmeden yapılan cerrahi tedavi ile tekrar yüzde 100 görme keskinliğine kavuşabilir. Ama retina dekolmanı ilerlemiş ve tabaka tamamen ayrılmışsa görme keskinliği yine yüzde 100’e çıkarılsa bile görme kalitesi tamamen yüzde 100’e çıkartılamaz. Hasta bir miktar görme kaybı yaşar. Bu süre ne kadar uzarsa görme kaybı da o kadar fazla olur. Çünkü retina damar tabakadan ayrılınca alt tabakadan retinanın beslenmesi bozlur. Dolayısıyla hücreler ölmeye başlar. Retina dekolmanında süre ne kadar uzun olursa, tedavi süresi ne kadar uzarsa görme kaybı da o kadar ağır oluyor.’’

BELİRTİ OLDUĞU GÜN DOKTORA GİDİLMELİ

. Gözde sinek uçuşmaları, ışık çakmaları gibi durumlar olduğunda ne kadar sürede doktora başvurulmalıdır?
“Retina yırtığı belirtisinin olduğu gün doktora gidilmelidir. Ama gece vakti olduysa sabahına gidilmelidir. Çünkü bir gün içerisinde yırtık dekolmana dönüşebilir. Acil şartlarda tedavi edilen merkez çok azdır. O yüzden en kısa zamanda aynı gün veya en geç ertesi gün doktora müracaat edilmelidir. Özellikle 15 günü geçen bir dekolmanda muhakkak bir görme kaybı olacak demektir. Ama tercihimiz özellikle görme merkezi etkilenmeden tedavi etmektir. Ama görme merkezi etkilense dahi bu hastalar tedavi edilebilir.’’

‘‘RETİNA CERRAHİSİNİ VİTREORETİNAL CERRAHLAR YAPMALI’’

. Bu tedavileri her göz hastalıkları uzmanı yapabilir mi? Yoksa göz hastalıkları uzmanının retina ağırlıklı alanda çalışmış olması mı gerekir?
“Retina cerrahisi öğrenme süreci çok uzundur. O yüzden ülkemizde göz hastalıkları uzmanı olarak mezun olan bir doktor genellikle retina cerrahisinin içine girmez. Çok fazla tecrübe isteyen bir cerrahidir. Özellikle göz içine girilen ameliyatlarda (vitrektomi) öğrenme süreci ve tecrübe çok daha önemlidir. Retinanın yüzeyinde retina kalınlığı aşağı yukarı 250-300 mikron civarındadır. Yani milimetrenin 1/4’ü kalınlığındadır. Bunun üzerindeki zarları soyarken çok ciddi tecrübeli olmanız gerekir. Elinizin yarım milimetre kayması cerrahide körlüğe kadar giden problemlere yol açabilir. O yüzden bu konuda uzun süre eğitim almış ve emek harcamış vitreoretinal cerrahların retina cerrahisi yapması daha iyi sonuç verecektir.’’

. Bir hasta vitreoretinal cerraha nasıl ulaşabilir?
“Ülkemizde henüz göz cerrahisi konusunda vitreoretinal cerrahinin yan dal uzmanlığı bir resmiyet kazanmadı. Vitreoretinal cerrah, eğitim araştırma hastanelerinin pek çoğunda ve büyük hastanelerde var. Büyük hastanelerden vitreoretinal cerrahi yapanlar web sitelerine bunu koyuyorlar. İnternetten bunu arayarak bulmak mümkün. Cerrahi kararı çok önemli bir karardır. O yüzden birden fazla görüş almak da faydalı olabilir. Ancak acil durumlarda daha hızlı hareket etmek gerekir. Ama herhangi bir retina cerrrahisi kararı alırken vitreoretinal cerrahi konusunda tecrübeli bir merkez, iyi bir teknoloji ve tecrübeli bir ekip aramakta fayda vardır.’’

DİYABETİK RETİNOPATİ NEDİR?

. Diyabetik retinopati nedir? Hangi faktörlere bağlı olarak ortaya çıkar? Ne tür şikâyetlere yol açar?
“Diyabet (şeker hastalığı) vücutta bütün damarları bozan bir hastalıktır. Şeker hastalığının üzerinden yıllar geçtikçe yüksek kan şekerinin damar çeperine verdiği hasar artar. Göz damarları da oldukça hassastır ve göz damarlarındaki en ufak bir bozukluk çok ciddi sonuçlara yol açar. Şeker hastalığının gözde oluşturduğu bu hasar da damarlar vasıtasıyla olur. Damarları bozunca gözün retina tabakasında özellikle bir dolaşım bozukluğu ortaya çıkar. Retina da dolaşım bozukluğu hissedince kendine damarlar üretmeye başlar. Proliferatif denilen bu aşama oldukça tehlikelidir. Bu yeni damarlar sağlıklı damarlar değildir. Çok kolay kanarlar ve kanamaya bağlı görme kayıpları olur. Ya da bunun beraberinde anormal dokular oluşur. Bu anormal dokular hem kanamaya hem de retinanın çekilerek yerinden ayrılmasına, dekolman hastalığına yol açar. Bunlar da en önemli ve kaılıcı körlük sebebidir. O yüzden diyabette de erken teşhis önemlidir. Şeker hastaları düzenli olarak göz kontrollerine gitmelidir. Diyabetik retinopati erken aşamada lazerle veya göz içi ilaç enjeksiyonlarıyla tedavi edilebilir. Şeker hastaları ayrıca şekerlerine iyi bakmalıdır. Çünkü ne kadar tedavi edilse de şeker ve tansiyonu, kolesterolü yüksek giderse görme kaybı muhakkak ilerleyici olabilir. O yüzden şeker hastaları hem kanamaların başlamaması hem de başlasa dahi tedavinin devamında şekerlerine iyi bakmaları gerekir.’’

DİYABETİK RETİNOPATİYE HANGİ CERRAHİ YÖNTEM UYGULANIR?

. Diyabetik retinopatiye nasıl bir cerrahi tedavi uygulanır?
“Şeker hastalarında en çok kullanılan yöntem göz içine girilerek yapılan (vitreoretinal cerrahi) tedavidir. Retina gözün iç tabakası olduğu için yapılan damar tedavileri de içeriden yapılır. Retina damarları kanadığı zaman gözün içerisine kanar; dışarıdan hiçbir belirti vermez. İlk olarak bu kanamalar temizlenir. Kanamaya bağlı olan görme kayıpları çok kolay düzelir. Retinada fazla hasar yoksa tekrar şeker hastalarının görmeleri çok iyi seviyelere gelebilir. Göz içine girilerek yapılan bir başka yöntem, retinayı ve damarları çeken anormal dokuları temizlemektir. Onlar temizlendiği zaman damarlar rahatlar ve kanamalar tekrar etmez. Sık sık tekrar eden kanamalardan hasta büyük oranda kurtulur. Hastaya lazer tedavisi gerekliyse göz içine girildiğinde kanama nedeniyle tamamlanamayan tedavi, endolazer yöntemi ile tamamlanır. Gerekli ilaçları verilir. Değişik maddelerle retinayı destekleyerek iyi sonuç alma oranı oldukça yüksektir. Şekere hastalarının en büyük problemi tedaviden korkup geç kalmalarıdır.’’


İçeriği Paylaşın