Saçların Beyazlaşması Hastalık Habercisi Olabilir
Saçların Beyazlaşması Hastalık Habercisi Olabilir
Bizi Takip Et
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dâhili Tıp Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Server Serdaroğlu, dünyada en yaygın hastalığın erkeklerde gözlenen saç dökülmesi olduğunu belirtti ve bilinçsiz yapılan diyetlerin de saç dökülmelerine yol açtığını vurguladı.
Saç hastalıkları konusunda önemli açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Server Serdaroğlu, saç derisi dökülmesinin bazı önemli hastalıkların belirtisi olduğuna işaret ederek, “Saçlı deri gözükmeye başladığı zaman saçlarda bir kayıp var demektir. Bu birçok nedenle olabilir. Erkeklerde saç dökülmesi sinsi bir şekilde ilerler. Tam dökülmez ama incelmeye başlar. Bu incelme sonucunda yavaş yavaş saçlar seyrelir. Erkeklerde bu daha erken yaşlarda olur. Kadınlarda ise genellikle doğumlar ve sonrasında belirginleşir ve saçlar inceldiği için saçta deri gözükmeye başlar. Hastalık için ne kadar erken tanı konulursa ve bu hastalıkların özelliğine göre tedavi yapılırsa şans o kadar artıyor” şeklinde konuştu.
“STRES SAÇ DÖKÜLMESİNE NEDEN OLABİLİR”
Saç derisinde görülen kabuklu yaralarla ilgili olarak da bilgiler veren Prof. Dr. Serdaroğlu, “Saçlı deride en sık gördüğümüz hastalıklardan biri sedef hastalığıdır. Bu hastalık, çok fazla saç dökülmesine yol açmaz ama deri üzerinde, kabuklanma, kızarıklık ve sedefe benzeyen gümüş renkli kabuklar oluşur. İkinci grup egzama gruplarıdır. Seboreik egzama diye adlandırdığımız bu hastalıklar genetik özellikli ve stresle tetiklenen hastalıklardır. Bu grupta da sedef hastalığında olduğu gibi deride hafif kızarıklıklar ve üzerinde beyaz kabuklar görülür. Bunların dışında saçta deriye yerleşip kabuklanma yaparak saç dökülmesine sebebiyet veren hastalıklar da bulunuyor. Ayrıca uygulamalar sonucu oluşan rahatsızlıklar vardır. Yanlış şampuan, yanlış losyon, yanlış saç bakım ürünleri ve yanlış boya kullanımları alerji geliştirir ve kabuklanmalar oluşturur. Bunlar diğerlerine kıyasla daha kısa süreli ve daha kolay tedavi ettiğimiz hastalıklardır. Burada önemli olan nokta dermatoloğun oluşan kabuklanmaya doğru ayrımı yaparak sonuçlandırmasıdır. Sonrasında kimi zaman mikroskobik incelemeler yapıp biyopsi alıyoruz, kimi zaman da dijital mikroskop dediğimiz işlemlere bakıyoruz. Bunları da bir tanıya ulaştırdıktan sonra tedaviye başlıyoruz” dedi.
“ERKEKLERDE SAÇ DÖKÜLMESİ DÜNYANIN EN YAYGIN HASTALIĞI”
Saç dökülmesinin birçok nedeni olduğuna da işaret eden Prof. Dr. Serdaroğlu, “Aslında söylediklerim var olan sebeplerin sadece küçük bir kısmıydı. Burada saç dökülmesinden çok diğer hastalıkları düşünmek lazım” dedi ve şunları söyledi: “İlki; toplumda en sık görülen “androgenetik alopesi” yani erkekteki saç dökülmesidir. Bu bizim de içinde bulunduğumuz ırksal alanda, erkeklerin %70’ini ilgilendiriyor. Az dökülebilir ya da tam kellik olabilir. Böyle bir spectrum dersek %70. Kadınların ise %50’sini oluşturuyor. Yani dünyadaki en yaygın hastalık aslında erkekteki saç dökülmesi.”
Saç dökülmesinin farklı sebepleri olabileceğini de söyleyen Prof. Dr. Serdaroğlu, “Bir ameliyat sonrası, ateşli bir hastalık geçirdikten veya kişi doğum yaptıktan sonra oluşabilen dökülmeler besinsel eksikliklerdir. Hatalı beslenme ve hatalı ilaç kullanımıdır. Örneğin tansiyon ilacı, kolesterol ilacı veya antideprasan kullanımına bağlı kronik dönemde saç dökülmeleri olabilir. Bunların dışında kan eksikliğinde, b12 vitamin eksikliğinde, folik asit veya çinko eksikliğinde bu tip durumlar ve troid hastalığı gibi hastalıklar oluşabilir” diye belirtti.
“SAÇLARIN BEYAZLAŞMASI HASTALIK HABERCİSİ OLABİLİR”
Saçlarda görülen beyazların önemine dikkat çeken Prof. Dr. Serdaroğlu, “Saçların beyazlamasını biz yaşlanma belirtisi olarak görüyor ve yaşlanmayı hastalıktan saymıyoruz. Kimi zaman saç beyazlaması bir hastalık belirtisi sayılabilir ama temelde en çok görülen yaşlanmaya bağlı olan saç beyazlamalarıdır. Bu genetik nedenlerle bazen erken olur bazen geç olur. Bu saç köklerindeki renk veren pigment hücrelerinin apopitoz yapması yani kendi kendini tahrip etmesidir. Bunların dışında vitiligo dediğimiz deride beyazlama yapan hastalık bağışıklık sistemi hastalığıdır. Savunma hücrelerinin pigment hücrelerini mikrop gibi algılamasıyla ve yok etmesiyle oluşan bu hastalık vücudun herhangi bir yerinde oluşabilir. Sonuç olarak lokalize bir beyazlık görmüşsek ve belirli bir alanda grup olarak saçlar beyaz çıkıyorsa o zaman bir hastalık habercisi sayabiliriz” dedi.
“BESLENME DÜZENİ SAÇ HASTALIKLARINI ETKİLİYOR”
Beslenmenin saç hastalıkları üzerinde önemli bir etkisi olduğuna değinen Prof. Dr. Serdaroğlu, “Beslenme düzeni saç hastalıklarını etkiliyor. Günümüzde hastalık seviyesinde zayıflama merakı var. Özellikle genç kadın ve genç kızlarda daha çok görülüyor. Bir ucu yememe hastalığına dayanan bu az yeme alışkanlığı, günlük kalori miktarının 1000 kalori altına düştüğünde saçları fazlasıyla olumsuz etkilemekte ve saç dökülmesini doğurmaktadır. Bir başka konu ise hızlı ve dengesiz kilo verme. Kişi hızlı kilo verdiği zaman da saçlarında dökülme oluşur. Diyetlerin mutlaka bir diyetisyen kontrolünde oluşturulması ve kilo vermenin çok yavaş bir sürece yayılması gerekiyor. Ayrıca gıda takviyesi olarak kullanılan ilaçların mutlaka danışılarak kullanılması gerekiyor” şeklinde konuştu.
Şampuan, saç kremi gibi kozmetik ürünlerin saç sağlığına etkisini değerlendiren Prof. Dr. Serdaroğlu şunları dile getirdi: “Şampuan, saç kremi gibi kozmetik ürünler, saç sağlığından çok saçın kozmetik özelliğini etkiler. Uygun olmayan şampuan kullanılması, kişinin saçındaki yağ oranını, renk özelliğini ve parlaklığını etkileyecektir. Doğru kullanılmayan bir ürün, saç yüzeyinde hasarlar oluşturacaktır. Yani saçta aşırı kurumalar, çatallanmalar olacak, renk bozulacak, parlaklık gidecektir. Bu bir kozmetik özellik olsa bile neticede insanları çok etkileyecektir.”
Piyasalarda çok fazla saç ürünü olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Serdaroğlu, bu ürünlerin eczanelerde muayenesiz satıldığına işaret ederek daha hassas davranılması gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Serdaroğlu, “Saç hastalıkları suiistimallere açık bir konu olduğu için daha hassas davranılması gerekiyor. Gerçekçi olmayan söylemlerle ürünleri satabilmek adına ‘saçınızda egzama var, mantar var’ cümleleriyle oluşmamış hastalıkları söyleyerek insanları kandırılabiliyorlar. Bu konuda eğitim biraz zor oluyor. Eczacılar genellikle bu tip eğitimleri kuaförlere yönelik yaptıklarını belirtir. Hastalığı en erken onlar görecekleri için bizim de kuaförler federasyonuna yönelik çalışmalarımız oldu. Onlara, kişilerin saç rahatsızlıklarını önceden haberdar edip saçları dökülme seviyesine gelmeden, piyasadaki pahalı ürünlere değil de doktora yönlendirmeleri için teşvik ediyoruz” dedi.
İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde saç hastalıkları ve saç dökülmesi konusunda çok ciddi çalışmaların yapıldığını belirten Prof. Dr. Serdaroğlu, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: “Burada bir arkadaşım ile beraber 15 yıl önce kurduğumuz saç hastalıkları merkezimiz var. Hem Türkiye’nin birçok merkezinden hem de yurtdışından gelen hastalarımız var. Hastalarımız, hastalığın tanısı veya tedavisi için geliyorlar. Burada öncelikle hastalığın düzeyine göre kan analizleri ya da saç incelemelerini yapıyoruz. Dijital mikroskop ile veya histolojik incelemesini yaparak biyopsiye daha sonra karar veriyoruz.”
İçeriği Paylaşın