Sağlıklı Seyahat İçin İpuçları

Sağlıklı Seyahat İçin İpuçları

Sağlıklı Seyahat İçin İpuçları

Bizi Takip Et


Tatil rotanız riskli bir bölgeyse ya da bir kronik hastalığınız varsa yola çıkmadan önce seyahat hastalıkları kliniklerinden tatile çıkmadan önce destek alabilirsiniz. Tatilinizi planladığınız merkeze göre değişiklik gösterse de tatilcilerin yüzde 5-10’u seyahat hastalıkları nedeniyle evine dinlenmiş değil, daha da bitkin ve ara sıra da ciddi hasta olarak dönüyor.

Sağlık sorunu yaşamak istemeyen, kendisinin ve ailesinin sağlığına önem veren ve özellikle de farklı ekzotik bir tatil rotası seçenler gittikleri yörelerde neyle karşılaşacaklarını bilmek istiyor. Bu gezginlere seyahat hastalıkları klinikleri destek vererek, gerek seyahat eden kişinin ve gerekse dönüşte getirebileceği enfeksiyonlar açısından toplumun sağlığını koruyabiliyor. Seyahat hekimliği, tatil öncesi tavsiyelerin ve uygulamaların yanı sıra dönüşlerde de sağlığı tehdit edebilecek enfeksiyonların erken tanınması ve tedavisi için çalışıyor. Türkiye İş Bankası iştiraki Bayındır Kavaklıdere Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Levent Doğancı; seyahat öncesi yapılması gereken sağlık kontrolleriyle ilgili bilgiler verdi ve önerilerde bulundu:

EN SIK RASTLANAN ENFEKSİYONLAR

Turistik veya iş amaçlı lokal ve uluslararası uzak bölgelere gidildiğinde değişen çevre ve yaşam koşullarına bağlı olarak ortaya çıkması muhtemel hastalıklara seyahat ilişkili hastalıklar deniliyor. Bunların başında çeşitli tropikal enfeksiyonlar, travma, güneş ve ısı çarpmaları ile zehirli hayvan ısırık ve sokmaları geliyor. Mikrobik hastalıklardan ise en sık olarak mide-bağırsak sistemini tutan gastroenteritler (mide ve bağırsak enfeksiyonları), idrar ve solunum yolları enfeksiyonları, deriyi tutan enfeksiyonlar ile cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar  gözleniyor.

Sağlam olarak tatile ya da iş seyahatine çıkmak, sağlıklı olarak tatili-iş seyahatini geçirmek ve dönüşte ise potansiyel olarak risk yaratabilecek enfeksiyonlardan olabildiğince korunmak seyahat hekimliğinin felsefesini teşkil eder. Sağlıklı bir tatil yapılmasını, hastalanmadan ruh ve beden sağlığına olumlu katkılarla işe ve günlük yaşama dönülmesini sağlamak bu bölümün en önemli işlevi. Bu görev hekim ile tatilini sağlıklı olarak bitirmek isteyen kişi arasında iyi bir eşgüdümün sağlanmasını gerektiriyor.

Bazı ülkelere seyahat etmeden uygun bir süre önce çeşitli hastalıklara karşı aşı olunması gerekiyor. Bu ülkeler resmi bir aşı sertifikası olmayan ziyaretçilere de giriş izni vermiyor ve bu kişileri sınır dışı ediyor. Örneğin Suudi Arabistan, hac ve ümre ziyaretleri için giriş yapmak isteyenlerden epidemik menenjit aşısını belgelemelerini istiyor. Bazı Orta Afrika ülkeleri ve Güney Amerika tropik ülkeleri de sarıhumma aşısının resmi uluslararası aşı belgesini sınır girişlerinde soruyor. Bu aşıların tam bir koruyuculuk sağlamaları için de haftalar öncesinde uygulanmış olması önem taşıyor. Uçağın kapısında yapılacak bir aşılama aktivitesinin sadece idari problemi çözeceği ancak tıbbi olarak bir koruma sağlayamayacağı unutulmamalı.

Sadece enfeksiyonlar değil, uzun uçak yolculularında karşımıza çıkabilecek ve basit önlemlerle giderebileceğimiz bir diğer problem, fazla oturmaya bağlı bacak damarlarında pıhtılaşma ve buna bağlı emboli denilen damar tıkanıklıkları olabilir. Bunları önlemek içinse uçuş öncesi iyi dinlenmek, uçuş sırasında fazla alkol kullanmamak, sık olarak uçak içinde dolaşmak ve  bol su tüketmek gerekiyor.

Seyahatler sırasında sık karşılaşılan ancak özel hayatı ilgilendirmesi nedeniyle kolaylıkla konuşulamayan bir önemli hastalık grubu da cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlardır. Seyahat ortamının getirdiği rahatlık, bazen alkol kullanımının da etkisi ile yüksek risk taşıyan cinsel aktiviteler gerçekten önemli sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Bu nedenle para karşılığı seks sunucusu olarak çalışanlardan uzak durmak, yüksek risk taşıyan aktivitelerde mutlaka tüm ilişki boyunca prezervatif ile korunma sağlamak gerekiyor. Yabancı cinsel eşlerin ve çoğul eşli kişilerin daha çok hastalık bulaştırabileceği de hatırlanmalı. Batı ülkelerinde ve Güneydoğu Asya-Pasifik ülkelerinde çok bulaşıcı olan HPV (genital siğil) enfeksiyonu neredeyse bir salgın halini almıştır. Bu hastalık kadınlarda serviks kanserine de yol açabiliyor ve aşı ile korunabiliyor.

Turizm ve seyahat gittikçe artan bir oranda sağlık sorunlarının kaynağı olabilir. Buna paralel olarak seyahat hekimliği alanı da genişleyerek, gezginlerin güvenli bir şekilde seyahat etmesine olanak tanıyor. Çocuklarla seyahat edecek kişilerin de pediatri uzmanları ile görüşerek seyahate çıkmaları, güneş ve sıcak çarpması açısından çok dikkatli olmaları; travma ve kazalara karşı çocukların yakından izlenmesi öneriliyor. Ayrıca seyahate çıkacak kişilerin seyahat sigortalarını yaptırmaları ve bu sigortaların sağlık bölümünün olup olmadığını hastalıklar oluşmadan kontrol etmeleri önem taşıyor.

TURİST İSHALİ

Tatillerde en sık rastlanan sıkıntılardan biri olan ishal (diare) insanların normal bağırsak florasının bozulmasına bağlı olarak meydana gelebiliyor ve buna turist ishali deniliyor. Ayrıca hijyen düzeyi iyi olmayan ülke ve bölgelerde sindirim sistemine yerleşen patojen mikroplar nedeniyle de ishal yaşanabiliyor. Bu nedenle seyahat eden kişilerin yanlarında seyahat kliniklerinden alacakları uygun antibiyotikleri bulundurmalarını ve gerektiğinde bu ilaçları mümkünse telefon ya da internet aracılığı ile seyahat hekimlerine danışarak kullanmaları önerilmektedir.  “Alışık olmadığımız tarz ve sıklıkla beslenmek ve sıcak havalarda ikram masasında uzun süre açıkta bekleyen, havadan gelebilecek mikroplara karşı hassas olan yiyecekleri tüketmek tatilcilerin besin zehirlenmesiyle karşı karşıya kalmasına neden olabiliyor. Açık büfe programlarda sınırsız alkollü içkinin de beslenmeye eklenmesi bu durumu kötüleştiriyor. Mayonez içeren besinlerle süt ve sütlü tatlılar, saklanma koşullarına uyulmamış kıyma, taze olmayan deniz ürünleri ve balık bu hastalıklara en sık neden olan besinler arasında yer alıyor. Özellikle alt yapı yetersizliğinin olduğu gelişmemiş ülkelere seyahat edenlerin “soy veya kaynat ya da unut” formülünü unutmamaları gerekir. Akut besin zehirlenmeleri tatilcileri mağdur eden en sık hastalıklar listesinin birinci sırasında yer alıyor.

SITMA İÇİN MUTLAKA ÖNLEMİNİZİ ALIN

Sivrisineklerin yoğun olduğu tropikal ve subtropikal gelişmemiş ülkeler sıtma için risk taşıyor. Bu hastalık açısından en önemli husus, tropikal sıtma denilen öldürücü formdaki sıtmanın koruyucu yöntemlerle önlenmesidir. Sıtma şiddetli titremeyle yükselen ateşle başlar. Ülkemizde gözlenen ve öldürücü olmayan formunun aksine, tropikal sıtma çok hızla tedavi edilmesi gereken acil bir hastalıktır. Çoğu zaman 6-8 saat süren ateş bol terleme ile düşer. Yeni titreme ve ateş periyodu sıtma türüne göre 48-72 saat sonra tekrarlar.

Bu rotalara yapılacak seyahatlerde sıtma riskini önlemek için yüksek riskli ülkelerin güncel haritaları seyahat hekimlerince izlenir ve buna uygun koruyucu anti-malaryal ilaçlar günler öncesi başlanır. Dönüş yapan kişilerin hastalığın kuluçka dönemi göz önünde bulundurularak bu ilaçları bir müddet daha kullanmaları gerekir. Tropikal sıtma, sıtma bölgesi olmayan ülke insanları için çok daha ölümcül ve riskli olduğu için acil olarak tedavi edilmesi gerekir.

 ZEHİRLENMELER ARTIYOR

Yazın gerek zehirli hayvan ve böcek ısırması-sokmasıyla gerekse sahte içki tüketimi nedeniyle zehirlenmeler daha sık görülmektedir. Turizmin yoğun olduğu, geri kalmış ve insan yaşamına değer verilmeyen ülkelerde özellikle metil alkol katılarak yapılmış sahte içki tüketimi ölümcül zehirlenmelere yol açabilir. Tropikal ülkelerin birçoğunda ise çok ani ölüme yol açabilen yılan, akrep, örümcek gibi hayvanların ısırma ve sokmalarına özellikle çocuk ve yaşlılar açısından dikkat edilmesi gerekir.​


İçeriği Paylaşın