Sezaryen Skarı Gebeliğe Engel Olur Mu?

Sezaryen Skarı Gebeliğe Engel Olur Mu?

Sezaryen Skarı Gebeliğe Engel Olur Mu?

Bizi Takip Et


Kadınlarda sezaryen skarı başta olmak üzere gebeliğe engel teşkil eden durumlar konusunda İstanbul Kadın Sağlığı ve Tüp Bebeği Merkezi’nden Kadın Hastalıkları, Doğum Ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Aret Kamer bilgi verdi.

SEZARYEN SKARI NEDİR?

Tıbbi adıyla istmosel (isthmocele) yani sezaryen skarı nedir?

Genelde kadınlar birinci çocuklarına sahip olurlar ve doğumlarını sezaryen yöntemi ile yaparlar. Ama daha sonra doğuramama problemi ile karşı karşıya kalırlar. Sezaryende rahmin alt bölgeleri açılır, bebek çıkarılır ve sonra dikiş sağlanır. Normalde bu dikiş tek kat, çift kat ya da ipleri birbirine kilitleyerek dikilebilir. Bunun bir standardı yok. Ancak sezaryen yeri iyi kaynamadığı zaman kadınlarda herhangi bir sebepten o bölge açıkta kalabiliyor. Bazen bir miktarı ucundan birleşip bir miktarda açık kalabiliyor ve o açık kalan kısım orada bir doku oluşturuyor ve o doku orada bir sıvı üretmeye başlıyor. O sıvı rahmin içerisine aktığı için oraya gelebilecek olan bebeği de aynı dalganın kıyıya vurup kıyıdaki taşları götürmesi gibi alıp götürüyor ve bir hamile kalmayı engelliyor.

Ultrasonla “sezaryen bölgesi iyi kaynamış mı, orada bir sıvı üretimi var mı, o sıvı rahimin içerisine doluyor mu?” bunların hepsi kontrol edilmelidir. Temel bir tespit yöntemi yoktur; ama rahim filmi de önemli bir kaynaktır. Çok iyi çekilmiş bir rahim filminde istmosel teşhisi konulabilir. Bu durum kadının genel sağlığını etkilemez ama hamile kalmasını etkileyebilir. Özellikle daha önce gebelik geçirmiş, sezaryen ile doğum yapmış ama bundan sonraki denemelerinde hamile kalamayan kadınlarda istmosel durumu araştırılır. Ultrasonla belirgin bir sıvı birikimi varsa hastaya da bilgi verilir ve histeroskopi yapılır. Bu durumun herhangi net bir belirtisi yoktur. Bazen iki adet arasında veya adet öncesinde kahverengimsi küçük kanamalar olur; bu belirti olmayabilir de.

Histeroskopide ne yapılıyor?

İstmosel, sezaryen ile dikilen doku hattında bir yerlerin açık kalması demektir. Kimi zaman tam kat açık kalabiliyor; yani o kat hiç birleşmemiş olabiliyor ve birbirinden uzak durabiliyor. O zaman bunu histeroskopi ile tamir etmek mümkün değildir. Bunu açıp tekrar baştan dikmek gerekir. Bu dikiş laparoskopi ile olabilir. Vajinal yoldan girilir, idrar kesesi biraz karnın içine yükseltilip bozuk olan alan görülüp baştan dikilebilir. Genellikle yüzde 80-90 ince bir kat tutar, alt taraf açılmış olur; yani rahmin içine bakılan kısmı açılmış olur. İçi aşağı bakacak şekilde V şeklinde durur. Bir yeri tutar, kalan kısımlar açılmış olur. Böyle durumda histereskopla rahmin içine girilir. Anestezi verilir; ama basit bir anestezi. Sadece hafifçe uyutma şeklinde olur. Rahmin içine girilir, doku aslında baştan dikilmez.

Histereskopiyle dikiş atmak şu an için mümkün değildir. O bölge sadece tıraşlanır, kazıma yapılır. Burada iyileşmemiş bir yara var ve açık duruyor. O bölgeyi kazıp, bozuk olan kısım çıkarıldığı zaman vücut onu aşağıdan yukarıya doğru tekrar tamir eder. Bu işlemde de aynısı yapılır. Bozuk olan kısım tamamen çıkartılır. Kaynamamış kısım tıraşlanır. Daha sonra vücut kaynamış olan kısmından aşağı doğru yavaş yavaş tamir eder. 1-2 ay sonra ultrason kontrolünde genellikle temizlenen yerin iyileştiğini, artık sıvı üretmediğini ve bebeğin tutunmasına engel bir problem olmadığı görülür. Eğer çift doğurgansa; kadının yaşı müsaitse, yumurtluyorsa, erkeğin spermi normalse, tüpler açıksa, bir sıkıntı yoksa ameliyattan bir süre sonra kendi kendine gebe kalma durumu olur. Ama çift doğurgan değilse yani belki ilk tedavisi de tüp bebekle olmuşsa, ameliyat yapıldıktan 2 ay kadar sonra normal tedaviye başlayabilir ve tüp bebek yapılabilir.

Op. Dr. Aret Kamar

SEZARYEN YARA YERİ VE DIŞ GEBELİK

Sezaryen yara yerinde dış gebelik diye bazı durumlar olabilir mi? Bunun önemi nedir? Böyle bir durumda tedaviye yaklaşım nasıl olur?

Dış gebelik genelde hep tüpte olur. Dış gebelik aslında rahim içerisine yerleşmemiş bir gebelik demektir. Rahim ağzında da olabilir. Rahim ağzından rahim içine giden yolu üstünde de olabilir. Bazen korn dediğimiz rahmin köşelerinde; yani rahimle tüpün birleşme yerinde de olabilir. Dediğiniz gibi sezaryen varsa karnın üstünde de olabilir. Çünkü bu durumda daha önce de belirttiğimiz gibi bir cepçik oluşuyor. Bazen bebek yerleşmek için o cepçiği bulabiliyor. Oradaki doku çok ince bir dokudur. Rahmin normal kas dokusu gibi kuvvetli bir doku değildir. Çünkü orası neticede daha önce kesilmiş ve dikilmiş. Bazen bebek orayı zayıf görür ve gelişim sürecinde komşuluğundaki idrar kesesine de yapışabilir. Dolayısıyla ameliyat sırasında doğum yaparken o bölgeyi tamamen çıkarmak, idrar kesesini temizlemek için çok ciddi bir sezaryen ameliyatı da gerekebilir. Rahim ağzına yakın sezaryen bölgesine yerleştiği zaman da tıpkı erken doğumlardaki gibi rahim ağzı dikiş atılması gerekebiliyor. Bebeğin biraz içeriye doğru gitmesi sağlanıyor.

Kadınlarda hamileliğe engel teşkil eden başka neler olabilir?

Tüp bebek tedavisi öncesinde bu tedavinin başarısını etkileyebilecek her konuya bakılmalıdır. Rahim şekil bozuklukları, rahmin içine doğru büyümüş olan miyomlar, polipler, rahmin şeklini ve konumunu bozan çikolata kistleri ve tüp problemleri de olabilir. Bunların hepsi bebeğin tutunmasını etkiler. Tüm bu sorunlar başta ultrason incelemesi ile takip edilmelidir. Yine rahim filmi de bu problemlerin varlığını ortaya koymak için önemli bir tanı aracıdır.


İçeriği Paylaşın