Şişkinlik, Gaz ve Geğirme Önemli Hastalıkların İşareti Olabilir

Şişkinlik, Gaz ve Geğirme Önemli Hastalıkların İşareti Olabilir

Şişkinlik, Gaz ve Geğirme Önemli Hastalıkların İşareti Olabilir

Bizi Takip Et


Şişkinlik, gaz ve geğirme toplumda sık rastlanan şikayetlerdir. Gözle görülür anormallikler yok iken bu şikayetler irritable (hassas) bağırsak sendromu, fonksiyonel hazımsızlık gibi fonksiyonel hastalıklara (saptanabilir bir anormallik olmaması) eşlik edebilir. Ayrıca, laktoz intoleransı, fruktoz intoleransı, fruktan tüketimi, sorbitol tüketimi, gluten duyarlılığı, peptik ülser, reflü, kronik kabızlık, safra taşı hastalıkları ile birlikte veya tek başına da görülebilir. Türk Gastroenteroloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenterohepatoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Filiz Akyüz, şişkinlik, gaz ve geğirme hakkında merak edilenleri anlattı.

Bu hastalarda, gastrointestinal sistemde çok miktarda gaz veya hava içeriğinin nereden kaynaklandığı sorusu akla gelebilir. Olası nedenler;

1-Barsakta gaz üretiminin artması (sindirilmiş karbonhidrat veya bakteriyel aşırı gelişimden dolayı)

2- Gastrointestinal sistemde hareket bozukluğuna bağlı birikmiş havanın boşalamaması

3-Fazla hava yutma (aerofaji)

Yemek yeme ve su içme esnasında hava yutma normal fizyolojik bir olaydır. Sağlıklı insanlarda yapılan bir çalışmalarda 10 ml sıvı ile yaklaşık 8-32 ml hava yutulduğu gösterilmiştir. Dik pozisyonda yutulmuş hava midenin üst kısmında birikir. Midenin üst bölgesindeki gerilme ile birlikte yemek borusu ile mide bileşkesinde geçici gevşeme olur. Böylece yutulmuş hava dışarı çıkar. Hava yemek borusuna girdiğinde gerilmeye neden olur. Böylece yemek borusunun üst kısmı gevşer ve gaz yutağa doğru kaçarak ağız yolu ile atılır (geğirme). Yemek sonrası 3-4 geğirme normaldir. Bu yutkunma esnasında havanın yutulmasından kaynaklanmaktadır. Geğirme reflü ve fonksiyonel hazımsızlıkta sık görülmekle birlikte tek başına bir şikayet olarak da görülebilen bir fonksiyonel gastrointestinal sistem hastalığıdır.

Can sıkıcı tekrarlayan geğirmeler davranışsal bir bozukluk olup fazla hava yutulmasından kaynaklanır. Bu hava yutma (aerofaji) olarak tanımlanmıştır. Bazen, depresyonun ilk semptomu aerofaji olabilir veya tik olabilir. Bu hastalarda değerlendirmenin bir parçası da psikiyatri olmalıdır.

Klinik olarak hava yutan bu hastalarda, sık ve fazla miktarda hava yutması sonucu şişkinlik ve karında gerginlik gibi şikayetler ortaya çıkar. Yutulan havanın bir kısmı “mideden geğirme” sonucu dışarı atılır. Bir kısmı ise bağırsaklara ulaşarak karında gerilmeye ve şişkinliğe neden olur. Tek başına tekrarlayan geğirmelerde ise dışarı atılan hava mide kaynaklı değildir. Yutulan hava mideye ulaşmadan yemek borusunda hapsedilerek mideye geçmeden hemen tekrar ağızdan çıkarılır. Bu ‘midenin üzerindeki geğirme’ olarak adlandırılır. Psikolojik faktörlerin bu hastalıkta önemli olduğu saptanmış ve tedavi yönetiminde esas olan davranış terapisi önerilmektedir. Mideden olan geğirmede hava mideden yemek borusuna doğru geçer ve ağızdan atılır.  Bazı gelişmiş teknikler ile (burundan kateter yerleştirilerek-impedans) iki farklı tipteki geğirme ayırt edilebilir.  Hastalık diyebilmemiz için; hava yutmanın haftada en az birkaç defa olması ve yaşam kalitesini bozması gereklidir.

TEDAVİ

Tedavide eğer altta yatan bir hastalık tespit edilmiş ise (reflü, safra taşı veya ülser gibi) onun tedavisi önerilir.  Aksi takdirde; davranış terapisi, konuşma terapisi, ilaçlar ve diyet önerilir.

Hekimlerin gaz tedavisinde en fazla kullandıkları ilaçlar; mide asit baskılayıcılar  yüzde 22; barsak hareketlerini artırıcı ilaçlar  yüzde 10, Anksiyolitik yüzde 8, Antidepresan yüzde 6, Laksatif (ishal yapan ilaçlar) yüzde 6, Simetikon yüzde 4, Laktaz  enzim replasmanı yüzde 2.5, Antibiyotik yüzde 2.5. Bu ilaçların yararı hastaya göre değişmekle birlikte yüzde 30-40 hastada etkili olabilir.

Bağırsak gazı ve karın şişkinliği ön planda ise diyet ile ilişkisi mutlaka sorgulanmalıdır. Laktoz ve fruktoz intoleransı değerlendirilmelidir. Bağırsak gazının tedavisinde emilmeyen antibiyotikler ve probiyotikler yararlı olabilir. Son dönemlerde yaygın önerilen FODMAP diyeti (Monosakkarid: Glikoz, fruktoz, galaktoz, ksiloz, arabinoz , Disakkarid: Sukroz, laktoz, maltoz, izomaltoz, trehalozü, Poliyol: sorbitol, mannitol, isomalt, laktitol, mannitol, Oligosakkarid: Maltodekstrin, rafine şekerler, frukto-oligosakkarid, soya ‘lerin diyetten çıkarılması) pratikte uygulanması kolay değildir.  Aşağıda bu maddeleri içeren gıdalar sıralanmıştır.

Oligosakkaridleri içeren gıdalar: Buğday, arpa, çavdar, soğan,  pırasa, sarımsak, enginar, pancar, rezene, bezelye, hindiba, fıstık, kaju, mercimek, nohut

Disakkaridleri içeren gıdalar:  Süt, dondurma, yoğurt, krema

Monosakkaridleri içeren gıdalar: Elma, mango, bal, yüksek fruktoz içeren mısır şurubu, armut, karpuz, kuşkonmaz

Poliyolleri içeren gıdalar:  Elma, armut, nektarin, karpuz, mantar, tatlandırıcılı sakızlar, kayısı, şeftali, karnabahar, erik

Bunun yerine diyet önerisi yaparken hastaya en fazla dokunan ve yedikten sonra şikayet oluşturan gıdaların diyetten çıkarılması önerilmektedir. Genel olarak egzersiz, diyet düzenlenmesi ve stresten uzak kalmak veya stresi yönetebilmeyi öğrenmek, eğer altta yatan bir hastalık yoksa gaz ve şişkinlik tedavisinde etkili olabilmektedir. Yukarıda bahsedilen ilaçlardan da zaman zaman tedavide yararlanılmaktadır.

Sonuç olarak, geğirti daha çok üst gastrointestinal sistemden kaynaklanmaktadır. Gaz, şişkinlik ise alt gastrointestinal sistemden kaynaklanmaktadır.


İçeriği Paylaşın