Şizofreni Belirtileri Ve Tedavisi

Şizofreni Belirtileri Ve Tedavisi

Şizofreni Belirtileri Ve Tedavisi

Bizi Takip Et


Sağlık Bakanlığı’nın” Ruh Sağlığı Eylem Planı” çerçevesinde Erenköy ve Bakırköy Eğitim ve Araştırma Hastanelerine bağlı olarak açtığı Toplum Ruh Sağlığı Merkezleri, hastalara; ilaç ve yatarak tedavilerinin ardından topluma daha kolay adapte olmaları ve kaybettikleri sosyal becerilerini tekrar kazanmaları konusunda yardımcı oluyor.

Şizofreni gibi birçok ruh hastalığında kalıtımın etkisi olduğunu belirten İstanbul Halk Sağlığı Müdür Yardımcısı Psikiyatrist Dr. Abdulkadir Tabo; uykusuzluk, içine kapanma, kendi kendine konuşma, halüsülasyon ve uygunsuz gülmelerin şizofrenin belirtilerinden olduğunu ve bu belirtileri fark eden hastaların ve hasta yakınlarının psikiyatriste başvurması gerektiğini söyledi.

Türkiye’de 55, İstanbul’da ise 5 tane toplum ruh sağlığı merkezinin hizmette olduğunu söyleyen Dr. Abdulkadir Tabo hastaların sosyal yaşantılarına geri dönebilmelerinde toplum ruh sağlığı merkezlerinin önemli bir rol oynadığını belirtti.
Dr. Abdulkadir Tabo, toplum ruh sağlığı merkezleri ve ruh ve sinir hastalıklarıyla ilgili sorularımızı yanıtladı.

. Toplum ruh sağlığı merkezi nedir?

Şizofreni başta olmak üzere ağır ruh sağlığı hastası olan insanların tedavisinde ayakta tedaviler yeterli olmayınca hastanın hastaneye yatarak bir süreliğine yatarak tedavisini ön görüyor bu sistem. Ancak sistemin bazı handikapları var:

Birincisi, tekrarlayan hastane yatışları bu hastaların hastalıklarının daha kötüye gitmesine yol açıyor. İkincisi, tekrarlayan hastane yatışlarıyla birlikte bu hastalar toplum tarafından dışlanmakta ve damgalanmaktalar. Hastalığın ilerlemesiyle birlikte bu insanlar mesleki ve sosyal anlamda çok ciddi kayıplar yaşamaktadırlar. 

Modern psikiyatrik yaklaşım; büyük yataklı, geniş ruh sağlığı hastanelerini terk ederek daha küçük yataklı ve hastaların toplum içinde tedavisini esas alan, “toplum temelli psikiyatri” olarak isimlendirilen bir modele oturtulmuş durumda. 
Avrupa bu süreci 30-40 yıldır oturttu. Ülkemizde de 2011 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından başlatılan, “Ruh Sağlığı Eylem Planı” çerçevesindeki bu yaklaşımın Türkiye’ye yayılması amaçlanıyor.

Toplum içerisinde ruhsal hastalığı, akıl hastalığı ve şizofreni diye bilinen ağır akıl hastalarının yaşadıkları sorunlar, ailelerinin yaşadığı sorunlar, tekrar tekrar hastaneye yatışları bunun topluma maliyetleri, insani ve ekonomik açıdan oluşan birçok problemi en aza indirmek için oluşturulmuş bir sistem. 

Yaklaşık 200-300 bin nüfuslu bir bölge hedefleniyor. Bu bölgede ağır ruhsal hastalığı olan insanların envanteri çıkartılıyor. Daha sonra hastalar telefonla merkeze davet ediliyor, gelmeyenler evlerinde ziyaret ediliyor. Bu hastaları toplum içerisinde tedavi noktasında bir merkez içerisinde tedavi etmeye çalışıyoruz.

. Şizofreni ve diğer ağır hastalıklar dışında, depresyon ya da panik atak hastaları da toplum ruh sağlığı merkezlerine başvurabilecekler mi?
Hayır. Bu modelin esası, yardım alma ihtiyacı olan ama bu noktada en çok ihtiyacı olan ağır ruhsal hastalığı olan hastaları kabul merkeze kabul etmek.

“ŞİZOFRENİ HASTALARINDA MUHAKEME BOZUKLUĞU OLUR”
. Şizofreni dışındaki diğer akıl hastalıkları hangileridir?

Psikotik bozukluklar diye genel bir şemsiye içinde söylüyoruz bunu. Kişinin gerçekle ilişkisinin bozulduğu, hezeyan dediğimiz birtakım gerçek dışı düşünce ve inanışlara bağlı olarak yaşamını düzenlemesi, toplumsal ve mesleki işlevlerini sürdürmesini engelleyen hastalık grubu. 

Bunun içerisine, bipolar bozuklukların ve manik depresif hastalıklarının bir grubu girebiliyor. Paranoid bozukluklar girebiliyor. Sonuçta muhakeme bozukluğunun esas olduğu, işlevselliğinin düşük olduğu hasta grubu.

“İSTANBUL’DA 5 TANE TOPLUM RUH SAĞLIĞI MERKEZİ HİZMET VERİYOR”
. Türkiye’de kaç tane toplum ruh sağlığı merkezi açılması hedefleniyor? İstanbul’da hedeflenen rakam ne ve bugüne kadar kaç merkez açıldı?

Bakanlığımızın kayıtlarında 48 ilde 55 tane merkez faliyete geçmiş durumda. 2015 yılına kadar da 236 civarında bir hedef var.

İstanbul’a baktığımız zaman bu ilk değil bu konuda öncülüğümüz de var. Zeytinburnu Toplum Ruh Sağlığı Merkezi’ni bu eylem planının öncesinde kurduk ve faliyete geçirdik. 

İstanbul’da ilk örneği Zeytinburnu’nda ve Bakırköy Ruh Ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne bağlı faaliyet gösteriyor. Daha sonra o hastanenin içerisine yeni bir toplum ruh sağlığı merkezi faaliyete geçti. 8-12  Ekim Ruh Sağlığı Haftası çerçevesinde Küçükçekmece ve Üsküdar Beylerbeyi’de iki merkezi faaliyete geçirmiş olduk. Güngören Merkezi’nin de resmi açılışını yapmadık henüz ama faaliyete geçirdik. 

Şu anda İstanbul’da toplam 5 tane merkezimiz hasta kabulüne ve bu sürecin içerisinde aktif olarak rol almaya hazır durumda. Açılışa hazır merkezlerimiz de var. Bunlar da Beykoz, Sultanbeyli ve Beylikdüzü’nde… Yılsonu itibariyle hedefimiz sekiz merkeze ulaşmak.

. Esas ihtiyaç olan rakam nedir?

Nüfus bazlı düşündüğümüzde en az 30-40 civarında merkeze ihtiyaç var.

. Türkiye’de şizofreni hastalığının görülme oranı nedir?

Şizofreni’nin görülme olasılığı yüzde1. Bu rakamın oluşturduğu maliyet çok daha yüksek. Çünkü şizofreni hastalarının ailesi, iş arkadaşları ve çevresi de etkileniyor. Bir anlamda suya atılan bir taş misali dalga dalga topluma, insanlara farklı sonuçlar getiriyor.

“UYKUSUZLUK, İÇİNE KAPANMA GİBİ BELİRTİLER ŞİZOFRENİYE AİT OLABİLİR”
. Şizofreni nasıl belirti verir? Kişinin yakınları, çevresi o kişide böyle bir sorun olduğunu nasıl anlar?

Bu tür ruhsal hastalıklar ancak çok açık hale geldiği zaman ve klinik olarak ilerledikten sonra tedaviye getiriliyor hastalar. O süre içerisinde erken müdahale edilse ve tedavi edilse hastalığın seyri ve hastanın yaşam kalitesi çok daha iyi bir noktaya gelebilir. 

Görülme sıklığı açısından baktığımızda 18-25 yaş en sık görüldüğü dönem. Ama çocukluk çağında da başlayabiliyor. Aktif psikiyatrik belirtiler başlamadan önce şizofren hastaların toplum içerisinde sosyal aktivitelere çok katılmadığını, insanlarda uzaklaşıp izole olduğunu, kendi dünyasında bir düşünce sistemiyle hareket ettiğini görüyoruz. 

Uzman olmayan kişinin açıkça bunu fark edip psikiyatrik yardıma gitmesi çok zor. Daha açık belirtiler de görülebilir. Şizofrenide temel olarak gerçek dışı inanışlar vardır. Birilerinin onu takip ettiği, insanların ona büyü yaptığı, zehirlemek istediği gibi hezeyanlar yaşar. Uzaylılar beni yönlendiriyor, beynime bir çip takıldı ve bütün davranışlarım belli merkezler tarafından kontrol ediliyor gibi düşünceler olur. 

Uykusuzluk, içine kapanma, kendi kendine konuşmalar, halüsülasyonlar, uygunsuz gülmeler daha açık olan belirtilerdir. Aileler duygusal olarak bu gibi durumlarda olayı başka nedenlere bağlıyorlar. Böyle durumlarda ailenin hızlı bir şekilde pskiyatriste başvurması gerekir.

. Bu tür yakınmaları olan bir kişi Toplum Ruh Sağlığı Merkezi’ne başvurabilir mi?
Evet başvurabilir. Başvurduğu hastanelerden tanı ve tedavi süreci başlatıp sonra da yönlendirilebilir. Bu merkezler psikiyatri hastaneleriyle birlikte çalışıyor. Entegre bir sistem. Psikiyatri hastanesinde yatarak tedavi gören bir hastanın bir süre sonra ayaktan tedavisini merkezimizde yapabiliriz.

. Şizofrenide cinsiyet farkı var mı?

Sıklık açısından eşit. Menopoz sonrası kadınlarda biraz daha fazla görülebiliyor. Menopozdan önce kadınlarda biraz daha düşük, menopozdan sonra ise artabiliyor. Bunda hormonel faktörler de etkili olabiliyor.

“ŞİZOFRENİDE KALITIMIN ETKİSİ BÜYÜK”
. Şizofrenide kalıtım etkili midir?

Kalıtım oldukça etkili bir faktör. Birinci derece aile yakınlarının bir tanesinde şizofreni hastalığı varsa yüzde 1 olan risk, yüzde7’ye çıkıyor. Yakınlarından iki kişi hastaysa bu yüzde15’lere çıkıyor.

. Şizofrenik belirtiler kişiye her zaman hâkim midir yoksa zaman zaman normal olup sonra mı ataklar gelişir kişide?
Psikiyatrik hastalıklar maalesef kronik. Yaşam boyu sürüyor ve çok az bir grup iyileşiyor. Düşünce bozuklukları, kaygı, sesler azalabiliyor. Negatif belirtiler dediğimiz bir süreç tabloya hâkim oluyor. 

İnsanlar, toplum içinde faal olmayan, yakın ilişkiler kuramayan, verimliliği ve üretkenliği azalmış ve kendi iç dünyasına dönük bir şekilde yaşayan kişiler oluyorlar. 

İlaç tedavileri bu ilk belirtilerde başarılı olurken, ikinci kısım belirtilerde başarılı olmuyor. Toplum temelli psikiyatri yaklaşımının da hedeflediği nokta, hastaların toplumdan kopmasına yol açan belirtileri terapi süreciyle daha iyi bir noktaya getirmek. 

Çünkü bu hastaların sosyal becerileri azalıyor. Hastalar bir süre sonra evden çıkıp otobüsle bir semtten bir semte gidemez hale geliyorlar. Bu merkezlerde bu hastalığı tespit ettikten sonra ilaç tedavisi düzenleniyor, hastayı takip eden bir hemşire oluyor. Hastalara hastalıklarıyla ilgili eğitim veriliyor. Belirtiler başladığında nasıl doktora başvuracak bunları anlatıyoruz. 
Bu hastalara sosyal beceri kazandırmak, karşı cinsle tanıştırmak çok zor bir şeydir. Sosyal bir ortama gittiğinde kendisini tanıtmak gibi beceriler kazandırılıyor hastalara. 

Bu becerileri kazandıktan sonra toplum içerisine daha faal giriyorlar. Bu merkezler etkin bir şekilde kullanıldığında bu hastaların tekrar tekrar hastaneye yatması azalıyor.

. Şizofreni hastası yakınları, Toplum Ruh Sağlığı Merkezi’ne nasıl başvurabilirler? Sağlık Bakanlığı’na bağlı genel çağrı numarası var mı?

Halk Sağlığı sitesindeki telefonlardan bize ulaşabilirler. Bu merkezlerimiz şu anda Avrupa Yakası’ndaki Bakırköy Ruh Ve Sinir Hastalıkları’na bağlı. Anadolu Yakası’nda da Erenköy Ruh Ve Sinir Hastalıklar Hastanesi’ne bağlı. Buralardan da bize ulaşabilirler.

. Maddi problemlerden dolayı doktora ulaşmak isteyen ama ulaşamayan kişiler var. Bu durumdakikilere ne yapmalılarını önerirsiniz?
Ruh sağlığı sadece şizofreniyle sınırlı değil, çok geniş bir alan. Bütün dünyada 350 milyon insan aktif olarak bu hastalığı yaşıyor. 5 kişiden ikisinin depresyonu var. Bu hastaların da hem ilaç tedavisi hem de psikoterapi alması gerekiyor. Eğitim ve Araştırma Hastanelerimiz var bu konuda; Erenköy ve Bakırköy. Hem ilaç tedavisi hem de gerekli olduğu durumda yatarak tedavi almak mümkün. Haydarpaşa ve Şişli’de de yataklı polikliniklerimiz var. Hastalarımız bu merkezlere başvurabilirler.


İçeriği Paylaşın