Spor Yaralanmaları Sonrası Ne Yapılmalı?
Spor Yaralanmaları Sonrası Ne Yapılmalı?
Bizi Takip Et
Spor yaralanmalarını önlemek ve kayak yaparken sakatlanmamak için yapılması gerekenleri Hisar Intercontinental Hospital Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Bülent Çapar anlattı.
. Kış sporlarında özellikle kayak yaparken dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?
Her spor dalında olduğu gibi spora başlamadan önce gerekli kas egzersizlerini yaparak ısınmak gerekir. Isınmamış kas ve bağlar yaralanmaya açıktır. Soğuk havalarda görülen sakatlıklar daha çok kas ve tendon sakatlıkları olduğundan; vücut ısısını koruyan, rüzgâr ve su geçirmez kıyafetler tercih etmelisiniz. Ayrıca hafif kıyafetler, ayakları terletmeyen ve ayak bileğini destekler nitelikte olan ayakkabılar ve kar gözlüğü, eldiven ve eklem pedleri gibi ekipmanların kullanımı spor yaralanmalarını önemli ölçüde azaltır.
. Kış sporlarında en çok hangi tip yaralanmalarla karşılaşıyorsunuz?
Genelde düşmeye bağlı el bileği burkulmaları ve eklem çevresi kırıkları gibi basit sakatlıklarla karşılaşıyoruz. Ancak ayak bileği ve diz yaralanmaları çapraz bağ, yan bağ yaralanmalarını beraberinde getiriyor. Diz yaralanmaları basit bir menisküs yırtığından, daha ciddi bağ yaralanmalarına kadar değişen boyutlarda çok daha ciddi sakatlanmalara yol açabiliyor. Özellikle spor sırasında akut olarak kas gerilmeleri, yırtılmaları, eklem içi ve çevresindeki bağlarda kopma, eklem çıkıkları, kırıklar görülebileceği gibi kronik yaralanmalarda kıkırdak yaralanmaları ve osteoartrit (kireçlenme) de görülebilir.
. Bu tip yaralanmalar için risk faktörleri nelerdir?
Öncelikle bu tip yaralanmalar kişinin yapmakta olduğu spora olan yetkinliğine, eğitimine ve tekniğine bağlıdır. Kayak gibi teknik bilgi isteyen sporlara başlamadan önce mutlaka ders alınmalıdır.
Yaralanmalar için risk faktörlerini ise çevresel nedenler ve bedensel nedenler olarak basit iki başlık altında toplayabiliriz.
Çevresel Nedenler:
· Vücuda aşırı yük binmesi: Vücut kas ve bağları kişinin yapısına bağlı olarak belirli ölçüde baskıya dayanabilecek ölçüdedir. Bu dayanıklılık daha önce yapılan egzersize bağlı olarak değişir.
· Doğru olmayan teknikle spor yapılması: Özellikle spor yaparken bağ ve kas yapısının bilinçsizce baskıya maruz bırakılması dokunun yaralanmaya açık hale gelmesine neden olur.
· Uygun olmayan ekipman: Spora uygun olmayan kıyafet ve donanım ile spor yapılması özellikle ayak-ayak bileği yaralanmalarına ve burkulmaların artmasına neden olur.
· Vücutta ani ısı değişiklikleri: Çeşitli nedenlerle vücut ısısının belirli sınırlar içinde kalamaması durumunda, çabuk yorulma, yorulmalara bağlı olarak da düşmeler görülebilir.
Bedensel nedenler:
· Bacak uzunluklarındaki eşitsizlikler,
· Kas güçsüzlüğü,
· Vücut esnekliğindeki azalma,
· Eklem gevşekliği,
· Obezite ve aşırı kilo.
. Spor yaralanmaları sonrası uygulanması gereken ilk müdahaleler nelerdir?
Spor yaralanmaları bağ yırtılması, kırık gibi hastanede müdahale ve tedavi gerektirebildiği gibi; çoğu yaralanma da kişinin kendi yapabileceği ilk müdahale ile de rahatlatılabilir. Tipik olarak birçok yaralanma sonrası şişlik, kızarıklık, yaralanan bölgede aşırı duyarlılık ve ısı artışı görülebilir. Yaralanma sonrası ilk yapılması gereken dokunun aşırı şişmesini (ödemi) önlemektir.
Bu doğrultuda yapılması gerekenler:
Buz veya soğuk kompres uygulanması: Hem ağrının hem ödemin artışını önlemede yardımcıdır. Burada önemli olan buzun cilde direkt olarak temas ettirilmemesidir. Birkaç saatte bir 10-20 dakika soğuk kompres uygulanması doğru olacaktır.
Kompresyon: Yaralı bölge bandaj ile hafif sıkıca sarılarak uygulanabilir. Ödemin artmasını önlemekte yardımcıdır. Uç noktadan yukarıya doğru sarılarak uygulanmalıdır.
Elevasyon: Yaralanan uzvun kalp seviyesine yakın hale getirilmesi ödemin gelişimini yavaşlatacaktır.
İstirahat: Aktivitenin bırakılarak istirahata geçilmesi iyileşme sürecini hızlandıran önemli bir etkendir.
. İlk müdahalenin ardından ne yapılmalı?
Her ne kadar yukarıda belirttiğimiz ilk müdahalelerden sonra kişi kendini iyi hissedip sakatlığının düzeleceğini düşünse de bu büyük bir yanılgı olabilir ve sakatlığının daha ciddi boyutlara ulaşmasına yol açabilir. Burada önemli olan ve sıklıkla karsılaştığımız konulardan birisi de bireye özgü farklılıklardır.
Bazı hastaların ağrı eşiği yüksek olduğu için ciddi yaralanma geçirdikleri halde ayak-ayak bileği hareketlerindeki kısıtlılığı önemsiz olarak değerlendirip sağlık merkezine geç başvururlar. Öncelikli olarak tavsiye edebileceğimiz şey yaralanma bölgesinde şişme (ödem) olan hastaların mümkün olan en kısa zamanda uygun bir sağlık merkezine giderek muayene olmasıdır. Sakatlığın ve tedavinin değerlendirilmesi mutlaka uzman hekimler tarafından yapılmalıdır.
İçeriği Paylaşın