Tüberküloz Tanı ve Tedavisi
Tüberküloz Tanı ve Tedavisi
Bizi Takip Et
İstanbul Anadolu Güney Kamu Hastaneleri Birliğine bağlı Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görev yapan Doç. Dr. Aylin Babalık, tüberküloz tanı ve tedavisi hakkında bilgi verdi.
Tüberküloz (Verem), Mycobacterium tuberculosis olarak adlandırılan basille oluşan, bulaşıcı, tedavisi mümkün olan ancak tedavinin yarım bırakılmasıyla da ilaçların düzgün kullanılmaması durumunda ilaca dirençli hale gelen, bulaşıcı olan ve öldürücü olabilen bir hastalıktır. Dünya nüfusunun üçte biri verem basilini vücuduna almıştır. Tüberküloz basilini vücuduna alan kişilerin, yüzde 10’unun yaşamlarının bir döneminde verem hastası olma ihtimali vardır. Dünya’da 2015’te tahmin edilen yeni TB olguları 10,4 milyondur. 1,8 milyon TB hastası ölmektedir. Yeni olguların yüzde 60’ı Hindistan, Endonezya, Çin, Nijerya, Pakistan ve Güney Afrika’da bulunmaktadır. Sağlık Bakanlığı’nın 2016 raporlarına göre; 2015 yılında Ülkemizde toplam olgu sayısı 12.772, toplam olgu hızı yüz binde 16,2’dir. Son on yıldır ülke genelinde hastalığın görülme insidansı azalma eğilimindedir.
DİRENÇLİ TÜBERKÜLOZ
Hastanemiz 68 tüberküloz yatağı ile Türkiye’de, tüberküloz ve dirençli tüberküloz hastalarının refere edildiği dört büyük referans hastanesinden biridir. İlaca dirençli TB, tüberküloz tedavisinde önemli bir sorundur. İlaca dirençli tüberküloz hastaların tedavisi; daha uzun sürmesi, daha çok yan etki yaratması, daha pahalı olması ve bazen ameliyat da gerektirmesi nedeniyle daha zordur. Dirençli tüberküloz hastalarının tedavileri sadece bu konuda uzmanlaşmış göğüs hastalıkları eğitim ve araştırma hastanelerinde bu konuda uzmanlaşmış uzmanlar tarafından yapılmaktadır. Hastanemize Türkiye’nin tüm illerinden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ve yabancı uyruklu çok ilaca dirençli tüberküloz (ÇİD-TB) ve yaygın ilaç dirençli (YİD-TB) tüberküloz hastaları tedavi edilmek üzere refere edilmektedir.
“SOLUNUM YOLUYLA BULAŞIR”
Tüberküloz hastalığı nasıl bulaşır? Tüberküloz hastalığının belirtileri nelerdir?
Tüberküloz mikrobu güneş görmeyen ve iyi havalanmayan ortamlarda saatlerce havada kalabilir. Hastaların aksırma, öksürme ve hapşırmaları sırasında etrafa yayılan tüberküloz mikroplarının sağlam kişiler tarafından solunması ile bulaşır. Tüberküloz hastalığına yakalanma olasılığı, tedavi görmeyen tüberküloz hastası ile birlikte aynı evde yaşayan kişilerde ve kalabalık, havalanması iyi olmayan ortamlarda artar. Bulaşma açısından en riskli kişiler hastayla uzun sure aynı ortamda bulunan aile bireyleri ve yakın çalışma arkadaşlarıdır. Uygun ve düzenli tedaviye başlandıktan 2-3 gün sonra basil sayısı hızla azalır ve 2-3 haftada bulaştırıcılık büyük oranda ortadan kalkar. Bu nedenle hastalara hızlı tanı koyup tedavi başlamak toplumu hastalıktan korumanın en etkili yolu, verem hastalarının erken teşhisi ve başarılı tedavisidir. Özellikle iki haftadan uzun süren öksürük ve diğer yakınmaları olan kişilerin en kısa zamanda sağlık merkezine başvurmaları hem kendisi hem de toplum sağlığı için çok önemlidir. Yoksulluk, kötü beslenme, HIV/AIDS hastalığı, şeker hastalığı, vücut direncini azaltan hastalıklar, sigara içmek, ilaç ve alkol bağımlılığı hastalık riskini artırır.
Semptomlar/bulgular lokal ve sistemik olabilir. TB hastalığı herhangi bir organ veya dokuyu tutabilir. Verem hastalığı yüzde 70-80 oranında akciğerlerde, yüzde 20-30 oranında diğer organlarda görülür. Akciğer dışı organ tutulumu; akciğer zarı, lenf bezleri, beyin zarı, kemik, böbrek, kalp zarı ve diğer birçok organ tutulumu şeklinde olabilir
Sistemik (Genel) Bulgular; ateş, gece terlemesi, halsizlik, çabuk yorulma, iştahsızlık, kilo kaybı, çocuklarda kilo alamama. Solunum Sistemi Bulguları: Akciğer tüberkülozunda, öksürük, balgam çıkarma, hemoptizi (kan tükürme), göğüs ağrısı, sırt-yan ağrısı, nefes darlığı gibi bulgular vardır.2-3 haftadan uzun süren öksürükte akciğer tüberkülozundan şüphelenilmelidir.
Tüberküloz hastalığı nasıl tanı konulur? Tüberküloz hastalığı nasıl tedavi edilir?
Şikâyeti olan hastadan, tanı sırasında balgam ve radyolojik tetkikler yapılır. Tüberküloz mikrobunun balgam yayma veya kültürde görülmesi ile konur. Akciğer dışı tüberküloz hastasından, alına örneklerden mikrobiyolojik, patolojik çalışma yapılır.
Verem hastalarının tedavileri en az 6 ay (ilaç direnci olan vakalarda bu süre uzayabilir) olmak üzere uzun bir zaman almaktadır. Dünya Sağlık Örgütü, tedavi başarısını arttırmak için, tüberkülozlu hastaların her doz ilacının bir sağlık çalışanı veya eğitilmiş bir gönüllü tarafından içirtilmesini esas almaktadır. Ülkemizde de “Doğrudan Gözetimli Tedavi” uygulanmaktadır. İlaçların doğrudan gözetimli tedavi ile düzenli kullanılması esastır. Tüberküloz hastaları ilaçlarını düzenli olarak ve yeterli kullanmazlarsa Tüberküloz Mikropları İlaçlara direnç kazanabilir. Hastalar bu dirençli mikrobu sağlıklı insanlara da bulaştırabilirler. DGT uygulamaları ile tedavi başarısı ve kür oranları artarken hastalık insidansı düşmektedir. Ayrıca nüks oranları, ilaç direnci oranları da düşmektedir. Etkili ve başarılı bir tedavi için, aktif olarak hastalara ilaç içirmek gereklidir. Dirençli tüberküloz hastalarının tedavisi çok daha pahalı, zor ve uzun sürede (ortalama iki yıl) mümkün olabilmekte ve bazen hasta kaybedilebilmektedir
İçeriği Paylaşın