Tüp Bebek Gebelikleri Nasıl Takip Edilir ve Nelere Dikkat Edilmelidir?
Tüp Bebek Gebelikleri Nasıl Takip Edilir ve Nelere Dikkat Edilmelidir?
Bizi Takip Et
Tüp bebek sonrası gebelik olduğu ne zaman anlaşılır? Gebe kaldıktan sonra ilaçlar ne zaman bırakılmalıdır? Muayeneler ne sıklıkla yapılmalıdır? Vajinal muayene zararlı mıdır? Down sendromu ve benzer tarama testleri önerilmeli midir? Hamilelikte hangi testler yapılmalıdır? Gebelikte spor ve cinsellik tehlikeli midir? Tüp bebekte doğum şekli nasıl olmalıdır?
İstanbul Kadın Sağlığı ve Tüp Bebek Merkezi Kadın Doğum Uzmanı Op. Dr. Ozan Özolcay, sorularınızı yanıtladı.
‘‘TRANSFER İŞLEMİNDEN SONRA 12 GÜN BEKLENİR’’
. Tüp bebek tedavisi sonrasından gebelik ne zaman oluşur? Bir anne adayı güzel haberi ne zaman alır?
‘‘Tüp bebek tedavisi sonrasından gebelik oluştuğunun müjdesini vermek tüp bebek hekimlerinin en çok sevdiği haberdir. Çünkü hem anne-baba adayının hem de bizim açımızdan çok büyük bir çalışmanın ve emeğin sonucudur. Annenin yumurtasıyla babanın spermi birleştirildiğinde elde edilen embriyonun annenin rahmine nakletilmesi işlemine transfer denir. Transfer işleminden sonra 12 gün beklenir. Ancak bazı hastalar tüp bebek sonucunu merak ettikleri için çok daha erken zamanlarda test yapmak istiyorlar. Ama daha önce yapılırsa sonucu olumsuz çıkabilir. Gebelik 12 günün sonunda kanda çıkar. Sonuç olumluysa hastaya sonucun güzel olduğu, Beta HCG hormon testinin iki gün sonra bir daha tekrar edileceği söylenir. Çünkü bu hormon, kişi gebe kaldıktan sonra ortalama iki günde bir kabaca ikiye katlar. Sağlıklı bir şekilde yükselip yükselmediği böyle anlaşılır. İkinci test eğer olumlu çıkarsa o zaman derin bir oh çekilir.’’
İLAÇLAR NE ZAMAN BIRAKILMALI?
. Gebe kaldıktan sonra ilaçlar ne zaman bırakılmalıdır?
‘‘Yapılan işlem bir yerde doğal gebeliği taklit etmeye çalışmaktır. Normalde kendi uygulamalarıyla gebe kalamayan çiftlere yardım ettiğimiz bir yöntemdir. Hasta, dışarıdan verilen birtakım ilaçları, iğneleri ve jelleri tedavinin heyecanıyla bir süre güzel bir şekilde kullanmaktadır. Ancak üzerinden haftalar geçince hasta biraz sıkılmaya başlar. Burada önemli olan bir gebelik oluşursa bu gebeliğin sağlıklı devam edebilmesidir. Gebeliğin gidişatı esnasında gebeliğin zaten kendisi birtakım hormonlar salgılamaya başlar. Bu hormonlar istenilen seviyeye çoğunlukla 8 ila 10. haftada çıkar. Dışarıdan verilen ekstra ilaçların düzenli bir şekilde kullanılması anne adayından istenir. Olumlu sonucu aldıktan sonra yapılan muayeneler esnasında eğer herhangi bir problemle karşılaşmazsak ilaçlar yavaş yavaş kesilir. Fakat bazen maalesef birtakım kanamalar olabilir. Bu durum çifti müthiş tedirgin eder. Çünkü kanama aynı zamanda düşük tehlikesi anlamına gelir. Eğer böyle bir durum söz konusu olursa o ilacı çok istemesek bile daha uzun süreler kullanmak gerekebilir. Bazı hastalar daha önce defalarca tüp bebek denemiş oluyor ve maalesef negatif sonuç elde ediyor. Buna tekrarlayan implantasyon başarısızlığı denir. Özel grubu oluşturan bu hastalarda da yine birtakım ilaçlar uzun bir süre hatta bir kısmında gebeliğin sonuna kadar kullanmak gerekir.’’
VAJİNAL MUAYENE RİSKLİ Mİ?
. Muayeneler ne sıklıkla yapılmalıdır? Vajinal muayenenin herhangi bir riski var mıdır?
‘‘Transfer yapılmasının üzerinden 12 gün geçtiğinde ve kan testinin sonucu olumlu çıktığında hastadan 10 gün sonra kontrole gelmesi istenir. Çünkü ancak o zaman ultrasonografi testinde gebelik tespit edilebilir. İlk muayenesinde, kabaca gebeliğin 4. ya da 5. haftasına denk gelen bir dönem içerisinde görülebilir. Çünkü daha önce çağrılırsa aslında gebe olmakla birlikte bu, ultrasonografik olarak kendisine gösterilemez. O yüzden ilk gebelik testi olumlu çıktıktan kabaca 10-14 gün sonra hasta muayeneye çağırılır. Vajinal muayene yapılmasının hastaya ya da bebeğine zarar vereceği ya da düşük olacağı inanışı vardır. Bu tür muayenelerin hiçbir zararı yoktur. Hatta ilk başlarda bu muayeneleri alttan yapmak hasta için daha faydalıdır. Çünkü birtakım şeyler, üstten yani karnından bakıldığında atlanabilir. Oysa vajinal bakılırsa daha detaylı muayene edilmiş olur. O yüzden hastalar vajinal muayene olmaktan korkmamalıdır.’’
‘‘NORMAL GEBELİKLE ARASINDA ÇOK BÜYÜK BİR FARK YOK’’
. Tüp bebek tedavisinin ve sonrasındaki sürecin doğal yolla gebelikten farklı olduğunu düşünen kadınlara ne tavsiye edersiniz?
‘‘Tüp bebek tedavisi sonucu elde edilen gebeliğin doğal gebelikten çok bir fark yoktur. Normal şartlarda kadının yumurtasıyla erkeğin spermi kendi vücudunda tüpün içerisinde bir araya gelir. Tüp bebek isminin de oradan geldiği söylenebilir. Normal şartlarda oluşan bu ilk aşamalar tüp bebekte vücudun dışında gerçekleştirilir. Sonrasında rahimin içine koyulan bebek tutunduktan sonra herhangi bir normal gebelik arasında çok da büyük bir fark olmaz. Fakat ilk döneminde bazı ilaçların kullanılması gerekir. Çünkü doğal yoldan oluşan gebelikte vücut buna kendisine hazırlamış olduğu ve o hormonların neredeyse tamamı vücut içerisinde kendi adına üretildiği için kişinin birtakım destek ilaçlara ihtiyacı olmaz. Ama tüp bebekte bu daha yapay yollarla olduğu için ilk başta bu tür destek ilaçlara mutlaka ihtiyacı olur. Tüp bebekte hastanın muayeneleri ile gebeliğin gelişimi daha yakın takip edilir. Dış gebelik gibi gebelik esnasında oluşabilecek birtakım komplikasyonların ortaya çıkarılması da daha erken dönemde olur. Dolayısıyla tüp bebek bu açıdan faydalıdır. Gebelik oluştuktan sonra hastanın takipleri normal bir gebe gibi olur. Ama aileler çok uzun zamandır çocuk sahibi olamakları için normal ailelere göre biraz daha tedirgin ve kaygılı olurlar. Küçük bir kanama ya da ağrıda olayı çok abartabilirler. Bu gibi durumlarda kafalarına takılan en küçük şeyde bizi aramaları istenir. Çünkü onları rahatlatmak, psikolojik destek vermek onlar için oldukça önemlidir.’’
GENETİK TARAMA TESTLERİ NE ZAMAN ÖNERİLİR?
. Down sendromu ve benzeri tarama testleri ne zaman önerilir?
‘‘Tüp bebekte en iyi yumurta ve en iyi sperm seçilmeye çalışılır. Ama ortaya çıkan embriyonun biyolojik gelişimi içerisinde sağlıklı olup olmadığını bilmek mümkün değildir. Embriyo, gelişim süreci olarak sağlıklı olabilir fakat genetik anlamda (kromozomlarının dizilimi anlamında) sağlıklı mıdır değil midir testi normal şartlar altında normal bir tüp bebekte yapılmaz. Ancak çift daha önce defalarca düşük yapmışsa, kromozomlarıyla ilgili bir tarama yapılmışsa, bebek annesinin karnına koyulmadan önce bebekten küçük bir parça alınıp bebeğin genetiğine bakmak gibi bir durum söz konusu olabilir. Bu çok özellikli bir durumdur. Dolayısıyla da sanki normal bir gebelikteymiş gibi ortalama 12. hafta civarında ikili tarama testi dediğimiz bebeğin önce ultrasonografisinin yapıldığı daha sonra anneden alınan bir kan testinde iki tane hormonun bakıldığı bir parametre vardır. Bununla down sendromunun varlığı ortaya çıkartılmaya çalışılır. Bu test bize kesinlikle çocuğun zekâ özürlü ya da normal olduğunu söylemez. Bu test bir ihtimalden bahseder; ya zekâ özürlü olma olasılığı son derece azdır ya da yüksektir. Az olması, tamamen sağlıklı normal ya da down sendromu ya da başka bir hastalıktan uzak bir çocuk doğuracaksınız anlamına gelmez. Riskin yüksek çıkması da çocuğun kesin down sendromlu olacağı anlamına gelmez. Bu tarama testinden sonra eğer böyle bir risk söz konusuysa daha ileri tarama yöntemleri önerilir.’’
‘‘GEBELİĞİN 12. HAFTASINDAN SONRA SPOR YAPABİLİRLER’’
. Tüp bebek gebeliklerinde spor herhangi bir risk faktörü müdür?
‘‘Bebeğin ilk oluşum aşamasında özellikle ilk 8-10 hafta daha kritik ve daha değerlidir. Çünkü bu dönem bebeğin organ taslaklarının da oluştuğu; kanama, düşük riski gibi birtakım faktörlerin de ortaya çıktığı dönemdir. Dolayısıyla hastalardan biraz daha temkinli olmaları istenir. Ama biraz daha ilerleyen haftalar, özellikle gebeliğin ikinci üç aylık dönemi (12. haftadan sonrası) oldukça konforlu bir dönemdir. Artık vücut gebelikle kavga etmez; onunla barışık bir şekilde yaşamayı öğrenir. Anne adayında bulantı, kusma gibi birtakım semptomlar daha da azalır. Birtakım kaygılar daha normalleşir. Kasık ve bel ağrısı artık onun için daha normal hale geldiği için bunlara alışır. Bu dönemde spor, kendisini çok daha iyi hissedeceği için özellikle önerilir. Sporlar arasında en güvenilir olan yüzmedir. Ancak havuz tercih edilecekse enfeksiyon açısından temizliğine güvendikleri bir havuz olmalıdır. Ata binme ya da judo, tekvando gibi karnına darbe alabileceği ağır sporlar olmadığı sürece spor yapmasında hiçbir engel yoktur. Yürüyüş, yoga yapabilirler. Kendilerini dinlendirebilecek herhangi bir sporla ilgilenebilirler.’’
. Cinsel hayatlarına da normal bir şekilde devam edebilirler mi?
‘‘Tüp bebek tedavisinde özellikle ilk 8-10 hafta, bebek oraya yuvalandığı için kritik bir dönemdir. Dolayısıyla cinsellikle de mekanik bir iş olduğu için cinsellikten uzak durmaları istenir. Cinsellik esnasında erkeğin sperminden çıkan birtakım faktörler kadının rahim ağzında kasılmalara sebep olup düşüklere yol açabilir. Ya da bir travma yaratıp içeride bir kanama oluşmasına ve bebeğin atılmasına, düşük yapılmasına sebep olabilir. Ama konforlu geçen bir dönem olursa, gebeliğin ikinci üç aylık dönemi boyunca cinsel ilişki bir engel olarak görülmez.’’
DOĞUM ŞEKLİNİ BELİRLEYEN KRİTERLER
. Doğum şeklini belirleyen kriterler nelerdir?
‘‘10 yıldır çocuk sahibi olmayı bekleyen, birtakım denemeler yaparak maddi ve manevi şekilde yıpranmış kişilerin bebekleri biraz daha kıymetli olur. Böyle hastalara, herhangi bir engel söz konusu değilse normal doğurmanızda hiçbir sıkıntı yok; fakat herhangi bir küçük risk görülür ve sezaryen gibi müdahaleli bir doğum önerilirse buna itiraz etmeyin, deriz. Ama 42-43 yaşına gelmiş, yumurta rezervi çok azalmış, belki ikinci şansı olmayacak hastalarda hekim bazen normal doğumda bir risk sezerse hastayı sezaryen doğuma yönlendirebilir.’’
‘‘HER HASTAYA TÜP BEBEK ÖNERİLMEZ’’
. Tüp bebek tedavisine başlamak isteyen bir çifte neler önerirsiniz?
‘‘Her hastaya tüp bebek tedavisi önerilmez. Çünkü insanların bu konuda davranışı farklıdır. Bazen daha 3-4 aylık evli çok genç bir çift, çocuğumuz olmuyor, diye gelirken; 20 yıllık evli, artık üremesinin sonuna gelmiş 43-44 yaşındaki bir hanımefendi, ben birazcık daha bekleyeceğim, diyebiliyor. Burada önemli olan, hastaya hızlı davranması gerektiği ya da çok aceleci olduğu konusunda bilgi verilmesidir. Çocuk sahibi olmak için makul süre, evlendikten sonraki ilk bir yıldır. Bu süre içerisinde çocuk sahibi olamıyorlarsa temel testlerin yapılması için bir infertilite merkezine başvurmalıdırlar. Temel testlerin akabinde ortaya çıkacak problemlere dönük olarak kendilerine sunulacak tedavi yöntemlerinden bir tanesini hekim ve kendileri tarafından seçilmesi gerekir.’’
ŞEKER YÜKLEME TESTİ GEREKLİ Mİ?
. 24-28. haftalar arasında yapılması tavsiye edilen şeker yükleme testi gerekli midir?
‘‘Bu konuda önemli olan hastaya doğru bilgiyi vermek ve ikna etmeye çalışmaktır. Çünkü bazen gebeliğin başında normal şeker testini yaptığımız hastada hiçbir problem görmezken; 24-28. hafta arası şeker testi taranmadığı için ve annede de diyabet olduğu için bu yüksek şeker oranı bebekte birtakım problemlere ve hatta kaybına yol açabiliyor. Sadece kontrol edilmemiş şekerden ötürü anne karnında bebeğini kaybeden birçok hastamız var. Dolayısıyla hastalarımıza, ‘24-28. haftanıza geldiğiniz zaman özellikle gebeliğe özgü olarak yükselen bir gebelik şekeri söz konusudur. Bunun için bir tarama testi yapılması gerekiyor’ diyoruz. Hastamız önce aç karnına geliyor ve açlık şekeri alınıyor. Arkasından kendisine 50 miligram şeker, bir su içerisine limonla karıştırılıp veriliyor. Bunu içtikten bir saat sonra hastanın kan şekeri durumu değerlendiriliyor. Değer normal çıkarsa, herhangi bir risk söz konusu değil rahat olabilirsiniz, deniyor. Eğer bu tarama testinde bir yükseklik söz konusu olursa bunun bir sonraki adımı olan tanıyıcı teste geçiyoruz ve 100 miligram şeker yükleme testi yapılıyor. Eğer burada da iki değerini pozitif görürsek hastada muhtemel bir şeker söz konusu olduğu için dahiliye uzmanına yönlendiriyoruz. İlgili hekim arkadaşlar bu hastalara öncelikle mümkünse diyet ile müdahale etmeye çalışıyorlar. Bu olmazsa da birtakım ilaçlarla şekerini düzeltip hastaya daha konforlu ve yolunda giden bir gebelik sunmak için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz.’’
İçeriği Paylaşın