Tüp Bebek ile Aşılama Tedavisinin Farkı Nedir?
Tüp Bebek ile Aşılama Tedavisinin Farkı Nedir?
Bizi Takip Et
Aşılama ile tüp bebek yönteminin birbirinden farkı nedir? Aşılama tedavisinin önerildiği bir grup hasta var mıdır? Tüp bebek ve aşılama tedavisinin hazırlık dönemleri nasıldır? Tüp bebek tedavisinde ilk denemede başarı oranı nedir? Tüp bebek kaç kez denenmelidir? Denemeler arasında ne kadar süre ara verilmelidir? Tüp bebek denemeleri başarısızlıkla sonuçlanmış bir çifte hekim nasıl yaklaşmalıdır? Tüp bebek ile hamile kalan kadın hangi durumlarda rutin kontrolü dışında doktorunu aramalıdır? İstanbul Tüp Bebek ve Kadın Sağlığı Merkezi Direktörü, Kadın Hastalıkları ve Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Aret Kamar bu soruların yanıtını Sağlığım İçin Herşey’de verdi.
. Aşılama ile tüp bebek yönteminin birbirinden farkı var mıdır?
“Aşılama, tüp bebekte yardımla üreme tedavisi yöntemlerinin bir şeklidir. Bugün aşılama yapılmadan tüp bebek tedavisi uygulanır duruma gelmiştir. Aşılamanın yüzde 25-30’a yakın bir denemede iyi seçilmiş vakalarda gebelik getirdiği gözlemlenmiştir. Vücut içerisinde yumurta ve spermin birleşmesi için uğraşılır. Kadına yumurtalar çoğalsın diye bir iğne tedavisi uygulanır. Yumurtaların belli bir boya gelmesi ultrason eşliğinde takip edilir. Beraberinde hormon testleri yapılır. Yumurtaların görüntüsüne uygun bir hormonal değere ulaşıldı mı diye bakılır. Yumurtalar istenilen boya geldiğinde de erkeğin spermi alınıp kadının vücudunun içerisine konulur. Bu işlemden önce spermlerin hareketli olanları, hareketsiz olanlardan laboratuar yöntemleri ile ayrılır. Vücut içerisinde daha çok yumurta ile daha çok sperm karşı karşıya getirilmeye çalışılır. Bunların da buluşma şansı arttırılır. Bugün, tüp bebek merkezine başvuran hastaları, eğer aşılama tedavisi uygunsa, aşılama yapıp tüp bebek yönteminden kurtarmak mümkündür. Kişiler daha az masrafla çocuk sahibi olurlar.”
‘‘AŞILAMA TEDAVİSİ BİR TÜPÜ TIKALI KADINLAR İÇİN UYGUNDUR’’
. Aşılama tedavisinin önerildiği bir grup hasta var mıdır?
“Bir tüpü tıkalı olan kadına aşılama tedavisi uygundur. Bazen kadın, yumurtalığındaki bir tüpün kapalı olduğu durumda, açık olan taraftan altı ay üst üste yumurtalayabilir. Ama iğne tedavisi ile kadın hem sağ hem de sol yumurtalıklarından yumurta verir. Boşa ay geçmemiş olur. Sperm hareketi düşük olanlarda da bu tedavi uygulanır. Laboratuar şartlarında hareketli olan spermler ayrıldığı için aşılama ile gebelik şansı artar. Yumurtalaması bozuk olan, düzgün adet görmeyen, polikistik overli kadınlar için de yumurtalama tedavisi yapılır. Yumurtayı hekim takip eder ve büyütür. İstenildiğinde yumurta çatlatılır. Dolayısıyla yumurtalama düzgün olduğu zaman eğer spermde de problem yoksa gebelik şansı artmış olur. Herkes günümüzde çalıştığı ve meşgul olduğu için eşler çok sık beraber olamıyor. Bazen yan yana bile gelemiyorlar. Zamanlamayı tutturamıyorlar. Bu tür vakalarda aşılama çok önemlidir. Erkeğin yumurtlama zamanında eşinin yanında olması hekim tarafından sağlanır. Bu da eşin çocuk sahibi olmasına neden olur. Diğer bir problem de vajinismus durumudur. Bazı kadınlar korkularından dolayı ilişkiye giremezler. Vajinismus problemini aşmak bazen çok uzun zaman alır. Bu kişilerin bir kısmı çevre baskılarından yorulduklarından, vajinismus problemi aşılana kadar uyutularak karından ultrasonla takip edilirler. Yumurtalama zamanında da spermler içeriye konularak tedavi edilirler ve çocuk sahibi olabilirler.”
‘‘AŞILAMADA ÇOĞUL GEBELİK OLMA İHTİMALİ FAZLADIR’’
. Tüp bebek ve aşılama tedavisinin hazırlık dönemleri nasıldır?
“Bir çiftin neden çocuk sahibi olmadığını anlamak için erkeğin sperm tahlillerinin yapılması, kadının rahim filminin çekilmesi gerekir. Kadının sağlığı ile ilgili tahliller mutlaka yapılmalıdır. Bunlar kan sayımı, şeker, tiroit testleri, sarılık testleri, kanama veya pıhtılaşmayla ilgili bir sıkıntının olup olmamasıdır. Erkekte de seroloji denilen bebeğe veya kadına bulaşabilecek herhangi bir hastalığın varlığına bakılır. Eğer çiftin önceden gebelikleri ve gebelik kayıpları varsa mutlaka kadın ve erkeğe genetik testler yapılmalıdır. Bunlardan sonra nasıl bir tedavinin yapılacağına karar verilir. Tedavi opsiyonları, tüp bebek ve aşılamadır. Temelde yumurtayı büyütmek gerekir. Bunun için de iğne kullanılır.
Kadının yumurtalığı ayda bir tane yumurta üretmek üzerine programlanmıştır. Bu mekanizma olmasaydı her ay 2-3 yumurta büyürdü. Kadınlar ikiz ya da üçüz hamile kalırlardı. Dolayısıyla her ay yumurtalığın verdiği yumurtaların en iyi olanı büyümeye başlar. Büyüyen yumurta diğer yumurtaların büyümesini engeller. Kadın ayda bir tane yumurta atar. İğne tedavisi ile bu mekanizma kontrollü bozulur. Aşılamada prensip, iki ya da üç yumurta büyütmektir. Çünkü aşılama kontrolsüzdür. Erkeğin spermi içeri konulduğu zaman sperm iki yumurtayı da üç yumurtayı da bir yumurtayı da bulabilir. Amaç şansı yükseltmektir. Bu nedenle yumurta arttırılır. Ama sperm birkaç yumurtayı birden bulabilir diye az yumurta arttırılır.
Ancak tüp bebekte yumurtalar toplanır ve bu işlemler dışarıda yapılır. Bebekler içeriye sayılarak verilir. Tüp bebekte kontrolümüz dışında ikiz, üçüz olabilme ihtimali yoktur. Tüp bebekte çoğul gebelik kontrol altındayken aşılamada çoğul gebelik olma ihtimali daha fazladır. Tüp bebek tedavisinde daha çok yumurta büyüsün, daha çok bebek olsun ve seçme şansı artsın istenir. En iyi bebek seçilir ve konulur. Fazla bebek varsa dondurulup saklanabilir. Çift gebe kalmazsa donmuşlar konulur. Çift gebe kalır ve doğurursa iki sene sonra donmuşları ile bir çocuk daha yapabilir. Dolayısıyla tüp bebekte her zaman fazla yumurtanın olması avantaj sağlar. Yumurtalık da fazla yumurta verebilecek bir yapıdaysa o zaman iğne tedavisi ile bol bol yumurta almak hedeflenir.”
TÜP BEBEK TEDAVİSİNDE BAŞARI ORANI
. Tüp bebek tedavisinde ilk denemede başarı oranı nedir?
“Tüp bebek ilk denemede değil ikinci denemede tutar gibi bir inanış vardır. Hastalara bu tedavileri anlatırken ‘aşılama serbest vuruştur; tüp bebek penaltıdır’ örneğini veririm. Bir tanesinde hazır olmuş bebek konulur; diğerinde yumurta büyütülür ve yumurtanın üzerine sperm yollanır. Spermler yumurtaları bulup dölleyebilirlerse ve bir embriyo oluşursa, çift gebe kalır. Her bir denemenin kendine göre bir gebelik şansı vardır. Aşılamada oran, yüzde 25 civarındadır. Tüp bebekte genç yaşlarda yapıldığında iyi bir embriyo ile bu oran yüzde 40-50’leri bulur. Ancak kadının yaşı ilerlediği zaman gebelik şansı azalır. 40’lı yaşlarda gebelik şansı yüzde 25-30’lara, 43’lü yaşlardan sonra ise yüzde 10-5’lere kadar düşer. Doğurganlık belli bir dönem içerisinde kadın için geçerlidir. Belli bir dönemden sonra bu oran azalır. Kadın kendini ne kadar iyi hissederse hissetsin ne kadar güzel spor yapıyor olursa olsun yumurtalık yaşlanır. Özellikle de kariyer yüzünden çocuk sahibi olmayı öteleyen kadınlar ya da yeni evlenmiş olduğu halde çocuk düşünmeyen kadınlar mutlaka doğurganlığı ertelemeden önce bu işle uğraşan bir klinikte muayene olmalıdırlar. Ona göre ne kadar zamanlarının olduğunu bilmelidirler.”
‘‘TÜP BEBEK TEDAVİSİNDE ÇOK ARA VERİLMEMELİDİR’’
. Tüp bebek kaç kez denenmelidir? Denemeler arasında ne kadar süre ara verilmelidir?
“Tüp bebek tedavisinde çok ara vermemek gerekir. Çift hamile kalmadığı zaman hem erkekte hem kadında bir suçluluk olur. Bunu ertelediklerinde bu problem hep filizlenir. Çocuk sahibi olmadan tedaviye ara vermek çok mantıklı değildir. Yumurta toplanan denemelerde 2-3 ay ara verilmesi uygundur. Ama çiftin dondurulmuş embriyoları varsa istenildiğinde kullanılabilir. Her ay üst üste embriyo konulabilir. Her birinin de bir gebelik şansı vardır. Eğer kadının yaşı 45’i geçtiyse çok fazla denenmemelidir. Çünkü o yaşlarda yumurta çıkıyor olsa bile gebelik şansı yok denecek kadar azdır. Oluşan gebeliklerin de nerdeyse yarısı bebek sağlıksız olduğu için kaybedilir. Kadından yumurta çıkmıyorsa denenmemelidir. Erkekten dışarıya sperm gelmiyor ve yumurtalıkta da sperm bulunamıyorsa denenmemelidir. Onun dışında bir seferde 20 veya 80 tane ya da bir tane yumurta çıkartan kadın vardır. Bir tane yumurta çıkartan kadın bol bol denemelidir. Çünkü bir denemede bir sürü yumurta veremiyordur. Yumurta verilemediğinde bir tane verilen yumurta iyi de çıkabilir kötü de çıkabilir. İyi bir yumurta çıkmadığı zaman mutlaka denemeye devam edilmelidir. Onlar ancak deneyerek iyi bir yumurta yakalayabilir.”
‘‘HEKİMLER HER ZAMAN HASTALARININ YANINDA OLMALIDIR’’
. Tüp bebek denemeleri başarısızlıkla sonuçlanmış bir çifte hekim nasıl yaklaşmalıdır?
“Çiftin en çok kırıldığı konulardan biri hamile kalınmaması değil, düşük yapılmasıdır. Hamile kalamayan bir hasta en sonunda kliniğe dönüp ‘Ben uğraşayım mı?’ diye sormaktadır. Ama düşük yapanlar, iyi bakılsaydı ya da iyi takip edilseydi düşük olmazdı, diye düşünüp bir daha kliniğe gelmiyorlar. Sebep ne olursa olsun klinikler her zaman hastalarının yanında olmalıdır. Pratik olarak insanlar doktorları ile iç içe olmak, doktorları arasın ve sürekli görüşülsün istiyorlar. Pratikte bu her zaman mümkün olmayabilir. Özellikle de çok yoğun çalışan kliniklerde bu zordur. Ama tüp bebek bir takım işidir. Bir hasta hamile kalmadığı ya da düşük yaptığı zaman kliniğin o hastaya sahip çıkıp doğru yolu göstermesi, hastanın moralini bozmadan tedaviye devam etmesini sağlaması gerekir.” . Tüp bebek ile hamile kalan kadın hangi durumlarda rutin kontrolü dışında doktorunu aramalıdır?
“Kanama olduğu zaman doktoru aramak gerekir. Ama tüp bebek hastası, gebeliğe çevresiyle beraber o kadar sıkı sarılıyor ki en ufak bir ağrı ya da kanamada mutlaka kliniği arıyor. Ancak kanaması olanların yüzde 90’ı gebeliğini devam ettirir. Sadece yüzde 10’u düşük yapar. Tüp bebeğin normal gebelikten hiçbir farkı yoktur. Sadece daha özenilen bir gebeliktir. Dikkat etmek gerekir. Çok yorucu işler yapılmamalı ve ilişkiye girme bir süre kısıtlanmalıdır. Ama sürekli yatmanın veya duşa girerek yatmanın hiçbir faydası yoktur. Kadın transfer olduktan sonra normal hayatına devam edebilir. Gezebilir, evdeki basit işlerini yapabilir.”
İçeriği Paylaşın